Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
HÜRRİYET YAŞAR’DAN
CUMHURİYET YAZARLARI,
22. BURSA KİTAP FUARI’NDA
‘Göç Penceresinden
OKURLARIYLA BULUŞUYOR
Kent ve Toplum
İMZA
Yazıları’
BEKİR ÖDEMİŞ HÜRRİYET YAŞAR
18 NİSAN / 16.00 19 NİSAN
19 NİSAN / 15.00 14.00
GÜVEN BAYKAN UMUTCAN POLAT
19 NİSAN 19 NİSAN
15.00 15.00
ğa Çığlıkları”, “Vapur Ağıtları”, “Ören
NİL ALGAN
Yerine Ağıt” başlıklı bölümlerde ise “iç-
MUSTAFA BALBAY
göçün değiştirdiği insan toprağında bü-
SORUNLAR YUMAĞI İÇ GÖÇ!
20 NİSAN
yüyen bir yeni insan tipini ve artık yöne-
Öyküleri, denemeleri, dil yazıları ve ül-
14.00
ten-yönetilen, seçen-seçilen tüm kesimlere
ke gündemindeki sorunlara yönelik si-
rengini veren bu ‘yeni insan’la içine dü-
yasal yazıları ile tanıdığımız bir Hürri-
şülen sürüklenişi, ‘alarm çığlığı’” denebi-
yet Yaşar yeni kitabı Göç Penceresinden
lecek seslenişlerle göstermeye çalışıyor.
Kent ve Toplum Yazıları: Göçmüş Köy-
Ülkenin bu alt üst oluşunda kapitalizmin
lü Sorunsalına Giriş Denemesi’nde (Yazı-
SÖYLEŞİ-İMZA
başrolünü vurguluyor yazar. “Kente göçmek
lama Yayınevi) bu kez, köyden kente göç
zorunda kalmış köylüyü” değil, “kente ta-
olgusunu ve bunun sonuçlarını tartışıyor.
şınmış köylülüğü” karşısına alıyor.
İç göçü ve gündelik yaşamımıza, demok-
rasimize, ülke yönetimine olumsuz etkileri-
‘KÖYLER GELİYOR,
ni ve sonuçlarını irdeleyen yazılarından olu-
YURT GÖÇÜYOR’
şan kitabında, ilk olarak 1950’lerde ortaya
“Aykırı Dal Üstüne” adlı bölümün
çıkan, 12 Eylül darbesinden sonra hız ka-
“Göçün Karanlığından” başlıklı yazısın-
zanan iç göçün ülkenin sorunlar yumağına
da, “Şu toprağın hükümetlerinin, şu top-
gelişindeki etkisini tartışıyor Yaşar.
rağa ettiği en büyük kötülük nedir, diye
sorsalar, “beni yerimden yurdumdan et-
GÜÇLÜ OLMA GÜDÜSÜ!
EMRE KONGAR - ZÜLÂL KALKANDELEN / SÖYLEŞİ- 20 NİSAN - 15.00
meleridir” derim. (...)
Köyünden zorunlu nedenlerle kente gö-
Benim köylerime, kasabalarıma uğra- “DEVRİMİN ve KARŞIDEVRİMİN YÜZ YILI”
çenlerin, yerleşik kentli karşısındaki çok
maz, benim çocuklarımı okutmaz, beni iş İMZA - 20 NİSAN - 16.00
boyutlu derin bilgisizliklerini ve görüş
sahibi, toprak sahibi yapmazsanız, köyle-
darlıklarını, ülke nüfusunda, dolayısıy-
rin kasabaların boşalmasına böyle seyirci
la toplumun “duyuş-algı-gereksinim” den-
MERİNOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ FUAR ALANI
kalırsanız, sizin o gelişmiş kentlerinizin,
gesinde altüst oluşlar yaratacak büyük-
okullarınızın, yollarınızın altını üstüne ge-
lüğe ulaşmalarını, yaşadıkları köksüzlük
tirip hepsini fethedeceğim. (…)
duygusu ve bunun yarattığı güvensizlik-
Bundan sonraki yabanlıkların, korkunç-
ten kaynaklanan “güçlü olma güdüsü”nün
Cumhuriyet Kitapları’nda yeni...
lukların sorumlusu ben değilim. Hiçbir
buyruğuna girişlerini, bir süre sonra kent-
şeyin sorumlusu değilim. Kendimi koruyo-
lerde, azınlıktan çoğunluğa geçerek yur-
rum ben. Öteki korunacakları bilecek du-
dun yönetim yerlerinde, “çoğunlukta-
rumda değilim” diye konuşturduğu “göç-
ki yöneten” olarak ülkenin ve yurttaşların
müş köylü”nün çaresizliklerini, yetersiz-
geleceğini belirleyişlerini irdeliyor.
liklerini, yaptıklarından başka türlüsünü
Yazar, bilimin bu insan tipini “tek in-
yapmasının olanaksızlığını, kurmaca da
san” kimliğiyle tanıdığını söylüyor.
olsa gerçekçi bir anlatımla, yüceltmeden
Ama “göçmüş köylü”nün kentlerde
ve suçlamadan yine ona söyletiyor.
“çoğunluk olduğunda” nasıl davranaca-
“Köyler Geliyor, Yurt Göçüyor” baş-
ğı, bu çoğunluk duygusuyla “yönetim yer-
lıklı son yazıda ise “Yine de (…) Yaşanan
lerine geldiğinde neler yapabileceği ya da
büyük göçten, korkunç ama çok korkunç
yapamayacağı, toplumu nerelere / nele-
bir devingenlik çıkacak… İçlerinden, bi-
re yöneltip nerelere / nelere yöneltemeye-
len öncüler çıkıp onu durdurmaz, yönünü
ceği” sorununun toplumsal bilimlerce he-
ışığa çevirmezse, o koca ülkeyi karanlığa,
nüz saptanmadığını vurguluyor. Kitabın
geriye, başa döndürüp sonra o yolu bir de
en önemli tezi bu.
kendi alıp bugüne gelecek. Kaç yüzyılda
YENİ İNSAN!
alıp gelebilirse… Ama sayrılığı saptayıp
“Kentte Yeni Bir Canlı Türü”, “Göç devingenliği ışığa çevirmeyi başarırsa ön-
Penceresinden Barış”, “İstanbul… Ah İs-
cüler… O zaman o devingenliğin karşısı-
tanbul”, “Aykıri Dal Üstüne”, “Kent Ya- na geçmeyi hiç denemesin sömürgenler”
şamından”, “Alışveriş Malışveriş”, “Do-
diyerek karanlıktaki ışığı gösteriyor.
n
18
17 Nisan 2025