Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                Yazınsal anlatı, yazınsal soyutlayım…
Beşir Göğüş, Anlatım Terimleri Sözlüğü’nde “anlatı” teriminin salt açılımı için altı ayrı “başlık” sıralar. Anımsayalım, bunlara 
onlarca madde “anlatım”, “anlam” terimlerini de ekler. Yazından, hele öykü-romandan söz edildiğinde “yazınsal anlatı”nın 
kapsamı daraldıkça daralıp artık nokta haline gelecektir bu hedef tahtasında, konu verim türlerine kaydığında...
debiyat özel bir alan, kendine özgü anlatılanda kurmak istiyordu, üstelik 
dili var. Sosyal ağlar çevriminde bu, herkesçe şaşmaz biçimde böyle 
E her saniye bir yenisiyle akan sayısal kavranmalıydı. 
hikâyelerin nasılsa “dijital anlatı”lar O halde gerçeklik, önde görünen 
olduğuna bakarak bunu götürüp “yazınsal” 
metin aracılığıyla da bütünlük içinde 
olanla örtüştürmenin olanağı yok. görülebilmeli, bu apaçık dile getirilmeliydi. 
Önceki yazımda, Fethi Naci’den alıntılar Köy Enstitüsü çıkışlı öğretmen yazar 
aktarıp romanda sağlam yapı kurabilmenin 
Mahmut Makal, Bizim Köy (1950) adlı ilk 
yoluyla ilgili örnekler getirmiş, üç- yapıtıyla hem büyük yankı yarattı hem de 
dört romandan kalkarak buna yanıtlar Köy Enstitülü yazarlara dikkati çekti. 
arayacağımı belirtmiştim. Bunların adlarını Nitekim arkası çorap söküğü gibi geldi 
anmamıştım. zaten. Bunlardan biri de şair, öykücü, 
Ümit Erol (d. 1953) Yitiş Masalları romancı, oyun yazarı Talip Apaydın’dı 
(Artshop, 2022), Ömer F. Özen (d. 1957) (1926 / 2014). İlk romanı Sarı Traktör 
Güzelkent’in Piaf’ı (Kutlu, 2023), Hakan (Varlık, 1958) oldu. 
Güzeldere (d. 1975) Tanıdık Bir Göç 
TALİP APAYDIN; ‘SARI TRAKTÖR’DEN 
Hikâyesi (Mu, 2022), Kalender Durukan (d. 
‘ORTAKÇILAR’A…
1984) Huzursuzlar (Klaros, 2022) romanları 
Fethi Naci, romanı çizgisel bulduğunu 
öylece seçiverdiklerim oldu. 
yazdı geçmişte. Şunları söyledi: 
“Yazınsal anlatı” bağlamında dikkati 
“Talip Apaydın, Sarı Traktör’de, 
çeken bu yapıtlar, kimi “zaaf”larıyla altı 
anlattığı gerçekleri roman gerçeği 
çizilebilecek bir yerde duruyor yine de. 
olarak görememiş. (...) Anlattığı kişilerin 
Ancak yazının Köy Enstitülerinin 17 Nisan 
bir iç dünyası yok. İçler dümdüz. Sarı 
1940 kuruluş yıldönümüne denk gelişi, elimi 
Traktör’deki kişilerin görevi ya köydeki 
tuttu. 
ilkel üretimi ya da Arif’in traktör tutkusunu 
Ayrıca Fethiye Belgesel Günleri’nin 18-20 
göstermek. Bunun dışında bir kişiliklerini 
Nisan’da “Toprak; Olmak ya da Olmamak” 
göremiyoruz onların. 
“tema”sıyla yapılacak sekizincisinde 
Yazar, onların da bir iç dünyaları 
“Yücel ile Tonguç’un İzinde Bir Ömür” adlı 
olduğunu gösteremiyor. İnsanları değil, 
belgeselimizin, benim de katılacağım özel 
hep, roman olarak, insanlardan ayrı 
bir sunumla izlenceye alınması “17 Nisan” 
görülmüş bir köy gerçekliğini görüyoruz. 
dışına çıkmamı olanaksızlaştırdı benim için. 
Köy yaşayışı ile kişiler bir bütün olarak 
Bu yüzden andığım kitapları öteki yazıma 
verilemiyor.” (Fethi Naci, Yüzyılın 100 Türk 
bıraktım. Ne ki gelecek 1 Mayıs yazımda, “Öykü, 
Romanı, Adam, 1999, 447, 448)
Emekle…” başlığıyla öyküye geçip sonrasında 
Bana göre Sarı Traktör, şematikliğe 
bunu sürdürmeyi takvime aldığımdan romanlara 
bulaşmadan gerçeklikle bağını koruyan, akışını 
29 Mayıs’ta başlayabileceğim ancak. 
sürdüren bir yapı sergiliyor. 
Gerek Köy Enstitüsü çıkışlılar edebiyatı 
On yedi, on sekiz yaşlarındaki Arif, buğday 
gerekse Fethi Naci yapıtları üzerine yıllar içinde 
saplarını at arabasıyla harman yerine taşırken 
öyle çok kalem oynattım ki toplasam basbayağı 
köyden başkası, yenice ama borca edindiği 
bağımsız kitaplara dönüşebilir bunlar. Şimdi yine 
traktörle bir çırpıda işi bitirir. 
koşut yaklaşımla işleyeceğim konuyu. 
Traktör, Arif’in düşlerini süsler, sevdiği kıza 
KÖY ENSTİTÜLÜLER EDEBİYATINDAN 
kur yapmanın da yoludur bu. Zaten eril erkin 
BUGÜNLERE… simgesidir traktör. “Gidiyor, sallanıyor gibi 
1940 kuşağı toplumcu gerçekçi şair- oluyordu. Düşmemek için yorgana yapıştı. Bir 
yazarları, edebiyatta yarattıkları yankıyla tatlı zevk içinde oluyordu bütün bunlar.” (18) 
1940’lardan 50’lere geçiş sürecinde bir yandan Buradaki art anlamda neyin vurguladığını 
alabildiğine yoğun sanatsal, siyasal tartışmalarla yazmam gerekiyor mu? Bir kahramandır “sarı 
halinde etkinliklerini sürdürdü. 
çatışmalardan geçtiler, cadı kazanlarına girip traktör”.
İkinci Yeni şairleriyle 1950 kuşağı öykücüleri 
çıktılar ama bu arada bütün edebiyatımızı, Arif, babasının böylesi traktör alması için 
sanata yaklaşımları, sanat yapma anlayışlarıyla 
sonraki genç kuşakları alabildiğine sarsıp 
kıvranır. Ama baba buna karşıdır. 
görece örtüşüyordu. 
silkelediler, derinden etkilediler. Köyün “varlıklı, hatırlı bir ev”idir o kadar, 
Onlar, önde kurulu metnin ardına ulaşmaya, 
Özellikle Garip sonrası İkinci Yeniciler, bunlarla “ağa” değil “aga”dır adam, birikiminin elden 
gerçekliği, olduğundan daha gerçek, bir tür 
yaştaş sayacağımız Köy Enstitülüler, kısa süre 
çıkacağından kuşkulanır, “Traktörle mi 
kavramsal bağlamda alarak onu yeniden 
sonra 1950 kuşağı öykücüleri, her biri kendi gelmişlerdi bu hale?” “Bu oğlan hepsinin altından 
kurmaya dönük tutum izliyor, okura da anlamı 
kanalında ama toplumsal zeminde üç kol halinde girip üstünden çıkacak.” (10, 13) 
elbirliği içinde özellikle 1950-60’lara yayılan orada buldurmaya çalışan kavrayışla sanata 
Sonraki romanlarından Ortakçılar’ın (İmece, 
süreçte yuvarlamayla çeyrek yüzyıl boyunca yöneliyordu. 1964), yazınsal anlatıda kırsalın-köyün dönüştü-
edebiyatımızı yoğuran en güçlü üç ana damar Oysa Köy Enstitülü yazar anlatmak, anlamı rümünde önemli bir aşama-eşik oluşturduğu  
>>
17 Nisan 2025
12
            
    
