Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
NECDET ADABAĞ’DAN ‘YABANCI’
Yeni bir yaşam kuranların öyküleri
anladığınız öykü gerçekten de acıyla biter
İLKİZ KUCUR
ama beklemediğiniz bir yerden gelir “Ma-
vi Kaplı Defter”in sonu, bir kez daha şa-
DİL USTALIĞINI YANSITAN
şırtır sizi. Oysa daha öykünün başlarında
14 ÖYKÜ
size ipucunu verdiğini sonradan anlarsınız.
Usta çevirmen ve yazar Necdet
Çocukluğun ve gençliğin izlerini, ya-
Adabağ’ın dil ustalığının yansıdığı 14
ralarını, travmalarını biriktiren Necdet
öyküsünün yer aldığı yeni kitabı Ya-
Adabağ, yazarak ve yazdıklarını bizim-
bancı (Phoneix Yayınevi) okuyucular-
le paylaşarak iyileşmek için belli ki uzun
la buluştu.
süre beklemiş.
Adabağ’ın kitabına ismini veren ilk
Onca çeviri, öğrenci yetiştirme,
öyküsündeki “yabancı” aslında tanıdık
TDK’de başlayıp Dil Derneği’nde devam
biri. Anlatıcının kendisi. Geçmişini yi-
eden çalışmalarının ardından aldığı derin
tirmiş, yeni bir yerde yeni bir yaşam ku-
nefes öykülere dönüşmüş.
ranların öyküsü: “Yabancı”.
“Yerin Dibindeki Pencere” adlı öykü-
BİR GÖÇ HİKAYESİ
sünde, dönüşü olmayan gidişlere bu kez
Kitabın son öyküsü “Çocuk”, ilk öykü
gidenin gözünden bakıyoruz. “1509”a
“yabancı”nın yolculuğunun vardığı son
gelince bir intiharın acı öyküsü, tanık
istasyon. Yabancı, bir göç hikâyesi, öy-
olduğu bir intiharın yeniden anlatımı.
küler boyu deneyimlenen yolculuk / kitap
yaşlılığı ve ölümü izleğinde yazılmış. Necdet Ada- tren raylarında sona eriyor.
ADABAĞ,’DAN YAŞAMIN PORTRESİ!
Ama bu bir son değil, tren yolculuğuna devam
Her öyküde yazar sizi bulmaca çözmeye davet ediyor. bağ, ailesini, dostlarını da ekleyerek yaşamın portre-
edecek. Makinist değişir, çocuk büyür. Çocuk maki-
Kimi zaman hepimiz için yolculuğumuzun başlangıcı sini sunuyor.
olan çocukluk, kimi zaman uzak ülkelere uzanan yol... Her öykü okuyucunun içinde bir sızı olarak kalı- nist olmak isterken büyüdükçe trenin yolcusu olarak
baktığı pencereden sadece dünyayı görmez yorumla-
Bir lastik kokusunda, yollarda sona eren can dos- yor. Yazar okurun kendisi ile ortak bir duyguda bu-
tun hayatına onun gözlerinden bakabilmek de öykü- luşmasını ustalıkla sağlamış. mayı da öğrenir.
lere dahil oluyor. “-2”de duyulan çığlıklar da. İşte iki örnek: Bir lastik kokusu burnunuzun direği- Yabancı yolculuklarında kendisini aramaya devam
Öyküler yabancının doğumu, çocukluğu, gençliği, ni bu kadar mı sızlatır? Sonunun acı olduğunu baştan eder… Biz de onun bize sunduklarını ardı sıra toplarız.
n
MUSTAFA GAZALCI’DAN ‘TINGI’
Yoksuldan, ezilmişten yana öyküler!
Meslek yaşamına öğretmen olarak başlayıp sendika (TÖS), dernek (TÖB-DER, Barış Derneği, Eğit-
Der…) ve partilerde (CHP-SHP) örgütlenme çalışmalarıyla etkin görevler yürüten Mustafa Gazalcı,
araştırma, eleştiri, anı ve yaşamöyküsü gibi birçok türde çalışmasına bu kez bir de öykü kitabı ekledi:
Tıngı (Edebiyatist). Toplumsal duyarlılığıyla hemen her öyküsünde yoksuldan, ezilmişten, güçsüzden,
haksızlığa uğramıştan yana tutumla kaleme aldığı 26 öyküden oluşan kitabındaki kahramanları
Gazalcı’nın gerçek yaşamında uğruna savaşım verdiği Anadolu insanlarıdır.
mın renklerini buluşturan Gazalcı, lışan ama yine de geçin-
NAZIM MUTLU
hem kurgusundaki hem dilindeki mekte zorlanan Ali Us-
yalınlığıyla unutulmaya terk edi- ta, Almanya’da bir ko-
UNUTULMAYA TERK
lunu yitiren ortaokul öğrencisi
len eski köy-kasaba yaşamını acı-
EDİLEN ESKİ KÖY-
Mualla’nın babası… Tümü, Gazalcı’nın gerçek yaşamın-
sı tatlısıyla günümüze taşıyor.
KASABA YAŞAMI!
da onlar uğruna savaşım verdiği Anadolu insanlarıdır.
Araştırma, eleştiri, anı ve yaşa-
KÖY YAZINI
Kitapta yer alan az sayıdaki uzun öyküden biri “Sabırlar
möyküsü gibi birçok türde çalışma-
GELENEĞİNİN ÖZÜ
Ülkesi”dir. Bu, öyküden de öte bir masaldır.
ya imza atan Mustafa Gazalcı’nın
1980’lere dek etkili olan köy yazını
1970’lerin sıcak siyasal olayları içinde iktidar zorbalığına,
ilk öykü kitabı Tıngı (Edebiyatist)
geleneğinin özünü oluşturan kırsal-
adaletsizliklere, haklı kitlesel başkaldırıları baskılamaya ça-
kısa süre önce okuyucularla buluştu.
daki toplumsal yaşamın birçok öğe-
lışan egemen güçlere karşı duruşu masal diliyle anlatan bir
Gazalcı’nın çoğu eğitim ve siya-
sini (toprak işçiliği, marangozluk,
tür siyasal bildiri niteliğindeki masal, düşlenen bir “son”la
sal sorunlarımızla ilgili kitaplarının
ayakkabı tamirciliği, çobanlık…)
noktalanır: Sabrı taşan toplumun bir sel olup bütün zalim-
25’incisi olan 144 sayfalık kitabı
iç içe işleyen Gazalcı, bu alanlara
leri ve zalimlikleri alıp götürmesi, boğarak yok etmesi…
çoğu kısa 26 öyküsünden oluşuyor.
ilişkin ayrıntıları yaşamının ve ta-
Gazalcı’nın kişileri ve işlediği kesitler içinde salt kır
1976 tarihli ilk öykülerinden
nıklıklarının verdiği rahatlıkla be-
yaşamının parçaları yoktur.
2022’de kaleme alınan son öykü-
timliyor, öykülüyor.
Dershane öğrencileri Seçkin’le Yıldız’ın aşkı (“İki Dam-
lerine dek yaklaşık yarım yüzyı-
Yetiştiği koşulların, örgütçü
la Gözyaşı”), yine Ege’deki bir yazlıkta çay bahçesi işle-
la yayılan yazınsal üretiler, gerek
eğitimciliğinin ve siyasal kimliği-
ten ama kimi bilinmez işler de çeviren Hüseyin, ekonomik
içerik gerekse biçem bakımından önemli ölçüde yazıldık-
nin bileşiminden oluşan toplumsal duyarlılığıyla hemen
anlamda bir anda doruklara tırmanıp yine bir anda yere ça-
ları yılların havasını yansıtıyor.
her öyküsünde yazar; yoksuldan, ezilmişten, güçsüzden,
Kitabın özellikle ilk öykülerinde (“Tıngı”, “Koca kılan Banker Ragıp, öğretmen-öğrenci ilişkilerinin dost sı-
haksızlığa uğramıştan yana tutumunu gizlemez. caklığıyla sürebileceğini örnekleyen Ayşe Öğretmen, güreş-
Eyüp”, “Kel Hafız ve Eşeği”, “Hilmi”, “Palamutçu Ha-
lil Usta”...) doğup büyüdüğü yörenin (Denizli) kültürel Eşeğiyle su taşıyarak yaşam savaşı veren Kel Hafız, bağ te rakip Ahmet’le Mehmet Pehlivan’ın içten dostlukları…
bahçe işlerindeki “Sallama” lakaplı Mehmet Ali, Ege’deki
iklimiyle karşılaşıyoruz sık sık. Bununla çoğu Köy Ens- Hepsi Tıngı’daki öykü kadrosunun öğeleri arasındadır.
titülü yazarın (F. Baykurt, M. Makal, T. Apaydın, M. Ba- bir yazlık sitede çöpten teneke kutuları toplayan Mardinli Son olarak, bunca sözün içinde “Tıngı”nın ne olduğuna
şaran…) öykü ve romanlarından aktarılan kırsal yaşa- Yadigâr, ayakkabıcılıkla geçinemeyince birçok ek işte ça- rastlayamadık diyen olursa onu bulmak da onlara kalsın.
n
14 23 Mayıs 2024