Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                (15 EYLÜL 1914 / 2 HAZİRAN 1970)
Orhan Kemal’i geleceğe taşımak!
Yazdığı eserin gücü, zamana karşı direnmesi ve farklı zamanları kapsamasıyla ilgilidir. Bir husus daha var ki o da geleceğe 
kalmanın en önemli koşullarından biridir: Öncü olmak. Gerçek yaratıcı bir sanatçı olan Orhan Kemal de böyledir. Yeni bir 15 
Eylül’ü, yani  Orhan Kemal’in 109’uncu doğum yıldönümünü karşılarken aklımdan bunlar geçti. Bir an Orhan Kemal gibi 
bir yazar olmadığını ve çağın gerçeğini an’da yazan bir yazarın yokluğunu düşünelim. Bu yokluk bir kuraklıktan başka bir şey 
değildir. Orhan Kemal, 109’uncu yaşında da yazdıklarıyla bu toprakların türküsünü söylemeye devam ediyor...
Orhan Kemal, Osmanlı Devleti yıkılıp halkımız mü-
IŞIK ÖĞÜTÇÜ
cadele içine girip yeni bir ulus yaratırken bu gelişmelere 
yukarıdan bakmamış bir sanatçıdır. Bu yeni oluşumu ka-
ORHAN KEMAL’İN ÖZLEMİ...
dınlar, çocuklar ve emekçiler üzerinden anlatmıştır. Ta-
Bir sanatçının kalıcılığının test edilebileceği kesin kav-
mamlayamadığı 93 Harbi, edebiyatımızın en önemli tip-
ram zamandır. Şüphesiz her sanatçı bunun özlemi için-
lerinden Murtaza, Devlet Kuşu (Everest Yayınları) ro-
dedir ancak bunu başarabilmenin önkoşulu insanlığın ve 
manlarındaki kişiler bu konuda ilk akla gelenlerdir. 
doğanın karşılaştığı temel sorunları zamana meydan oku-
yacak bir yolla anlatmak ve okutabilmektir. Gerçek yara-
İŞÇİ SINIFININ YAZARIDIR!
tıcı bir sanatçı olan Orhan Kemal de böyledir. 
Orhan Kemal, 19’uncu yüzyılda varlığını etkin bir şe-
Yazdığı eserin gücü, zamana karşı direnmesi ve fark-
kilde hissettiren 20’inci yüzyılda da dünyada insanlı-
lı zamanları kapsamasıyla ilgilidir. Bir husus daha var ki 
ğın sermayenin değil kendisi için bir idare kurabileceğini 
o da geleceğe kalmanın en önemli koşullarından biridir: 
gösteren işçi sınıfının yazarıdır. Savaşlar, makineleşme, 
Öncü olmak. iktidar değişikliklerine hayatını kol gücünden kazananla-
Yeni bir 15 Eylül’ü, yani Orhan Kemal’in 109’uncu yıl- rın yanında durarak sürece bakar. Göç edenler, proleter-
dönümünü karşılarken aklımdan bunlar geçti. leşen köylüler kısacası yarası en ağır olup da hayata tu-
tunmaya çalışan topluluklar onun gündemindedir. 
Nasıl oluyor da her yıl defalarca hakkında konuşuluyor 
ve yazılıyor? Orhan Kemal, eserlerini yazarken ölümün- Eskici ve Oğulları, Bereketli Topraklar Üzerinde, Gur-
bet Kuşları (Everest Yayınları) bu konuda güncelliğinden 
den 53 yıl geçmişken bile okunacağını düşünüyor muydu 
hiçbir şey kaybetmeyen eserlerdir. İktidar değişimlerinin 
bilmiyoruz. Ama bir röportajında, “İstikbaliniz hakkın-
aslında bu topraklarda birilerinin malına, mülküne çök-
da en çok neyi bilmek istersiniz” sorusuna, “Roman ve 
menin de tarihi olduğunun bilincindedir. 
hikâyelerimden hiç olmazsa birkaçının yarına kalıp kal-
Baba Evi, Avare Yıllar, Kanlı Topraklar (Everest Ya-
mayacağını” bilmek istediğini söylüyor. Bu özleminin 
yınları) bu konularda herkesin sus pus olduğu dönemlerde 
fazlasıyla yerine geldiğini söylemeye gerek var mı? 
yazılmış öncü eserlerdir. Gurbet Kuşları’nda anlattığı 6-7 
ORHAN KEMAL’LE KURUM OLARAK 
Eylül yağması ise İstanbulluların ve Türkiye’nin hafızasın-
YOLCULUĞUMUZ ÇEYREK YÜZYILA 
da capcanlıyken yazılmıştır. (Edebiyatımızın Orhan Ke-
YAKLAŞIYOR AMA ARAŞTIRMACILARIN 
mal dışında bu konuya değinmesi çok sonraları olmuştur.) 
İŞİ HÂLÂ BİTMEDİ!
ÖNCÜ OLDUĞU KADAR CESURDUR DA!
Orhan Kemal Müzesi olarak 23 yıl önce faaliyetlerimi-
İşçi sınıfına yaklaşım konusunda Orhan Kemal öncülü-
ze başlarken önümüzde bir hazine olduğunu biliyordum. 
ğün ötesinde cesurdur da. 1950’ler Vatan Cepheleri’nin, 
Ancak bizlere bu kadar iş bıraktığını ummuyordum. Ka-
YAZDIKLARI BU TOPRAKLARI 
Komünizmle Mücadele Dernekleri’nin devlet baskısının 
yıp romanlar, unutulan öyküler, senaryolar, mektuplar, 
KÜLTÜREL KURAKLIKTAN KURTARAN aracı haline geldiği bir ortamdır. Orhan Kemal’in 1954’te 
fotoğraflar, anılar… 
ANITSAL YAPILARDIR!
yayımlanan öykü kitabının adı Grev’dir (Seçilmiş Hikâyeler 
Orhan Kemal’le kurum olarak yolculuğumuz çey-
Yazının başlığına dönecek olursak, “Orhan Kemal’i Dergisi Kitapları). İşçi sınıfının hak arama eylemi olan gre-
rek yüzyıla yaklaşıyor ama araştırmacıların işi hâlâ bit-
vi bir kitap kapağına ilk taşıyan kişi O’dur. 
geleceğe taşımak neden önemli” sorusunu da beraberinde 
medi. Onun geleceğe kalmasında yatan bir diğer yön de 
Bu dönemde yazdığı romanlarının DP’li muhbir gaze-
getiriyor. Önemli, çünkü Orhan Kemal gibi yazarlar top-
1949-1970 arası yazarlık yaşamında adeta durmamacası-
teciler tarafından “jurnallenmesi” tesadüf değildir. (Ede-
lumsal-kültürel düzeyi temsil eden sanatçılardır. Bir baş-
na üretmiş olmasıdır. 
biyatımız bu yıllarda köyde kalmayı, tekil mücadeleleri 
ka ifadeyle Orhan Kemal’in yazdıkları bu toprakları kül-
O nedenledir ki kendisinin bile unuttuğu sayısız ese-
veya Osmanlı eskisi paşaları anlatmakla meşguldür.)
türel kuraklıktan kurtaran anıtsal yapılardır. 
ri gazete ve dergilerde karşımıza çıkıyor. Üstelik her se-
Bir an Orhan Kemal gibi bir yazar olmadığını ve çağın 
ferinde kendisiyle ve Türk edebiyatıyla ilgili ezber bo- AYDIN VİCDANI VE DURUŞUYLA 
gerçeğini an’da yazan bir yazarın yokluğunu düşünelim. 
zan bilgilerle. (Yayınladığım Bilinmeyen Senaryolar ki-
ÖNCÜ YAZAR OLMAK!
Bu yokluk bir kuraklıktan başka bir şey değildir. Orhan 
tabı da Türk sineması adına yeni bilgiler sunuyor. Yasak-
Orhan Kemal’i anıtsal yapan onun öncü yazar olma Kemal’in varlığı, derinlerde toprak altında kalmış bir hö-
lı bir isim olan ve baskı altında yaşayan Orhan Kemal’in özelliğinden ileri geliyor. Öncü yazar olmak, toplumsal 
yüğün açığa çıkınca yarattığı sevinç ve aydınlanma kadar 
her senaryoya imza atamaması onun üç yüze yakın senar- bir meseleyi “moda” bir akım haline gelmeden ele almak güçlüdür. Orhan Kemal, 109’uncu yaşında da yazdıklarıy-
yo yazmasına engel olamamıştır.) kadar aydın vicdanını ve duruşunu göstermekten geçer. la bu toprakların türküsünü söylemeye devam ediyor... 
n
12 14 Eylül 2023
            
    
