Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Yaşlı Adamın Kasabasına Giden Yol Andrew Barton Paterson / Şiirler cevatcapan33@gmail.com Çeviren: Recep Nas Yazarlık adı olarak Banjo Paterson’u kullanan A. B. Paterson, 18641941 yılları arasında yaşamış, “Waltzing Matilda” şarkı sözle riyle uluslararası bir üne kavuşmuştur. Hukuk öğrenimi gören Paterson daha sonra Sydney’de gazeteciliğe başlamış, Güney Afrika’daki Boer Savaşında ve Birinci Dünya Savaşı’nda savaş muhabiri olarak değişik ülkelerde görev almıştır. Avustralya’ya dönüşünde yazdığı şiirler onun popüler bir şair olarak yüz bine yakın bir okur kitlesine ulaşmasını sağlamıştır. Çiçeklerle dolu gençlik tarlaları Keskin mi keskin gençlik şarabı Nedir bizi zorlayan saatleri saymaya? Uzayıp giderken yaz günleri. Çok geçmeden ama, erişiriz Kederimize, ardımız sıra sürüklediğimiz Uzayıp giden kıraç bayırlar Çetin ve boz tepeciklere doğru Götürür bizi Yaşlı Adamın Kasabasına. İlerlerken yol boyu Buluruz birçok dost yanımız sıra Kederli gözlerle bakarlarken görürüz Arkalarında bıraktıklarına. Korusun Tanrı ama, korkunç bir yazgıdan böylesi Sarsak adımlarla ve kırlaşan başlarımızla Yalnız başına yürümekten hepimizi Geçmeye zorlayan kasvetli yoldan, Yaşlı Adamın Kasabasına giden. (Rio Grande and Other Verses) TUTKU VE SAN Muhteşem semerenin parıldayan Gözlerindeki kızoğlankızım ben, Bilgeler bilgesi adamların Oğullarının tutku dedikleri. Ve tek ereğimdir dünyanın başarısı İçimde taşıdığım; Soysuz ruhuyla alçağın alçağı adam Sahip olup çelebilir gönlümü benim. Feragat ettim çünkü elimde av’cumdakinden Gücün şehveti ve yüceler yücesi makam uğruna Alır mısın sen de yerini bu kalabalık koşuda Sana sunduklarım uğruna. Seçim senin, dünya geniş üstelik Yalnız başınasın yolunda. Düşüp önüne yol gösteremem sana Kışkırtırım seni sadece. Bir kamçı ve bir mahmuzum sadece Gayrete getirmek için şaklayan. Huzursuz günlerinde ve uykusuz gecelerinde Seni sonsuzca kışkırtan. İrkilten bir çığlıkla uyanacaksın uykundan Yerine mıhlayan dehşet içinde Uyurken sen, yanından yörenden gelip geçen Bir düşmanının ayak seslerinde. Onur ve hakikat alınır ayaklar altına Şedit bir arzuyla; Bir atlama tahtası olarak kullanırsın dostunu Tırmanmak için daha yükseğe. Muhteşem görünen alçakça bir didişmenin İndiğinde üstüne perde Sonlandırdığın boşa geçmiş hayatına Bakacaksın acıyla. Sattın hayatını küçük bir bahşişe Yanıp sönen parıltılar içinde; Ödülü oldu hep ama sonunda hepsi Döndü toza ve küle. Çünkü indi gece ve sıfırladı Kutsadığın tasarlarını Ve pirinçten işlenecek mezar yazıtın “Yaşadı, ve öldü.” Sanat Beklerim seni dış kapıda, Aşkım, benimsin bir tek, Kalmışken böyle bir başıma Ne diye oyalanırsın geç vakitlere dek? Sende kök salan yoldaşlığımın Düşeceksin ardına, canhıraş adımlarla; Sanat aşkı mıdır bahşettiği Tanrı’nın O muhteşem armağan. Ve, doğruları ve yanlışlarıyla dünyanın taşıdığı onca kaygı görünecektir göze Değersiz şeylerden öte Şarkıcı, şair ya da ressam Her şeydir senin sanatın. Çünkü bir kadının yaşadığı aşktır yaşamın şarabı Seni ona bağlayan; Yücelerde bir şeydir ama Sanat aşkı Bir yıldızdır, yolunu aydınlatan. Yıllar gelip geçerken Sanat aşkıyla Tamamına erer her şey, Tüketeceksin günlerini huzurlu bir yürekle Senin de işin biter. Esaslı bir şekil verir bir resme ressam böylece Asla solmayan Harika bir şarkı söyler şarkıcı Sonsuzca yaşayan. (The Man From Snowy River And Other Verses) 20 16 Ocak 2020 Solmadıkça Gözlerinin Mavisi “Saçlarıma kırlar düştüğünde de sever misin beni sevgilim Ve yitirince rengini yanaklarım? Gençliğin albenisi solup gittiğinde Korur mu aşkın eskisi gibi, gerçekliğin? Değişebilir çünkü bakışlar, ve yürek bulabilir menzilin Ve artık dönebilir aşk bir deliliğe Gençlik yıllarının sadakatiyle sever misin Yıllar ötesine aşıp geçerken?” Ah, seviyorum seni, aşkım, tutuldum kahverengi saçlarına Ve yanaklarında beliren pembeliğe O tatlı mavi gözlerinde yakaladığım Daha çok sevgi dolu o yüreğine ama. Çünkü saçların da ağarabilir, şeftali rengi yanakların Sıyrılabilir o altın renginden; Ama, benim sevgilim, yine de severim seni Solmadıkça gözlerinin mavisi. (Saltbush Bill, J.P. , and Other Verses)