Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Vitrindekiler Kötü Geçmişler / Muhammed S. ElAzab / Çeviren: Hişam Güney / Can Yayınları / 92 s. Yirmi yaşlarındaki genç Kahireli Muhammed, ailesinden ve onu bekleyen durağan evlilik hayatından kurtulup biraz soluklanmak için yakın arkadaşı Moneim’le birlikte şehrin merkezinde bir oda kiralamaya karar verir. Merkezde yaşamanın iş bulmasını kolaylaştıracağı bahanesiyle ailesinden izin koparan Muhammed ve arkadaşının asıl amacı mekânı garsoniyer olarak kullanmaktır. Ancak mahremiyetin ve özel yaşamın pek de sağlam sınırlarla korunmadığı, insanın bazen kurt bazen kuzu olduğu bu metropolde hayat sürprizlerle doludur: İki arkadaş, hiçbir şeyin göründüğü kadar basit olmadığını yaşayarak öğrenecektir. Arap edebiyatının yeni nesil başarılı temsilcisi Muhammed S. ElAzab, Kahire’deki genç nüfusun yaşamına, toplumun geneline yayılan yozlaşmaya dürüstçe ve mizah dolu bir yaklaşımla ışık tuttuğu bu romanıyla, hem yaşadığı coğrafyada hem de dünya genelinde övgü topladı. Yaz / Kürşat Başar / Everest Yayınları / 328 s. Yıllar yılı insan yüreğinin, özlemin, aşkın, geçmişi geleceğe bağlayan o narin bağların izini süren Kürşat Başar, on bir yıl aradan sonra kaleme aldığı yeni romanı Yaz’la okurlarıyla buluşuyor. Yakın tarihimizin kritik bir döneminde dünyaya gelen, birbiri ardına yaşadığı kayıplara rağmen hayata tutunan bir gencin büyüme serüvenini, yüzleşmelerini ve bir yaz mevsimi yaşadığı sarsıcı aşkı, arka plana hızla yitip giden İstanbul’u yerleştirerek anlatıyor. Bir karşılaşmayla değişen hayatın, küçük bir rastlantıyla uyanan arzuların, birdenbire gittiğiniz yolu değiştiriveren olayların ve her şartta, her yerde insana devam etme, hatta yeniden, yeniden başlama gücü veren o ele gelmez sırrın peşine takılarak... Çift Taraflı Bir Dedektif Hikâyesi / Mark Twain / Çeviren: Feyza Göçer / Labirent Yayınevi / 86 s. “Kalabalık, kanyondan aşağıya aktı. Holmes, Fetlock, Archy Stillman, herkes. Bir kilometreyi birkaç dakikada aldılar. Bir fenerin ışığında Flint Bucknerın kulübesinin dümdüz ve katı toprak zeminini buldular. Kulübenin kendisinden bir zerrecik bile kalmamıştı, ne bir paçavra, ne bir kıymık! Ne de Flintten bir iz…” Mark Twain, bu polisiye öyküsüyle şaşırtıyor. Aynı hikâyede iki ayrı muamma, iki ayrı dedektif... Efsanevi kahraman Sherlock Holmes, yeniyetme bir dedektife mi yenilecek? Yoksa, bu büyük sırrı kendisi mi çözecek? Polisiye meraklılarının ilgisini çekecek kitap Feyza Göçer çevirisiyle raflarda. Yağmura Bunca Düşkün Toplu Şiirler (19982014) / Nazmi Ağıl / Yapı Kredi Yayınları / 476 s. 1990’lardan itibaren Gökçe Yazı; Boşanma Dosyası; Beni Böyle Değiştiren; Aşk Küçücük, Kırılgan; Kokarca Aramak; Babalar ve Oğullar Umut’un Defteri; Yavaş Matematik ve ilk kez bu kitapta yayımlanan yeni şiirleri Bu Sessiz S A Y F A 2 0 n 2 6 H A Z İ R A N başlıkta, 27 Mayıs Devrimi’nden sonra neden Türk dış politikasında radikal bir değişiklik yaşanmamış olduğunun yanıtlarını bulacak okuyucular. Haneke, Haneke’yi Anlatıyor / Michel Cieutat, Philippe Rouyer / Çeviren: Siren Edemen / Everest Yayınları / 454 s. Haneke sineması başından beri, hayatın can acıtan yanlarını didikliyor, kazıyor, kaşıyor, seyircisinin huzurunu kaçırıyor ve onu, kesin diye bildiklerini gözden geçirmeye davet ediyor. Philippe Rouyer ve Michel Cieutat tarafından Paris ve Viyana’da iki yıla yayılan zaman zarfında yapılmış elli küsur saatlik bu söyleşide usta yönetmen Haneke kendini berraklık ve içtenlikle ifade ediyor. Haneke Haneke’yi Arılatıyor, büyük bir yönetmenin insan ve yaratıcı olarak tam bir portresini çizmeyi başarıyor. Kısa 20. Yüzyıl Tarihi / Sina Akşin / Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / 576 s. Sina Akşin, çelişkilerle dolu bir çağın siyasi tarihini, onu hazırlayan koşulları da ele alarak anlatırken esprili ve ince üslubuyla okuru da bir devri âleme çıkarıyor. Kısa 20. Yüzyıl Tarihi, Ortadoğu’dan Latin Amerika’ya, Rusya’dan Çin’e, Batı Avrupa’dan Balkanlar ve Doğu Avrupa’ya, Japonya’ya kadar çok geniş bir coğrafyadaki siyasi gelişmeleri özetlerken, Türkiye’yi de bu genel seyir içine yerleştiriyor ve ülkemizin geçen yüzyıldaki macerasına daha kapsamlı bir perspektiften bakma olanağı veriyor. 18 harita ve 100’den fazla fotoğrafla zenginleştirilen kitap, tarihi keyifle okuyup öğrenmek isteyenler için önemli bir başvuru kaynağı olma iddiasında. II. Abdülhamit Dönemi / Fahri Maden / Tarihçi Kitabevi / 232 s. II. Abdülhamit dönemi, Osmanlı tarihinin en dikkat çeken ve üzerinde tartışılan dönemlerinden biri. Sultan kendi şahsına münhasır bir yönetim anlayışı geliştirmiş ve Osmanlı tarihinde daha önce görülmemiş zorluk ve imkânsızlık içerisinde tahta geçen II. Abdülhamit, saltanatın ilk yıllarında 93 Harbi’nin ve İngiliz siyasetinin kıskacında kalmış. Ancak ilerleyen süreçte Osmanlı coğrafyasında otoritesini sağlayıp kendi plan ve projelerini bir bir uygulamaya koymuş. Bu çalışmada bir araya getirilen yazılarda; II. Abdülhamit’in Türkçeye verdiği değer ve Latin Harfleri meselesi, Berlin Antlaşması’nın uygulanması, nüfus sayımı, Yıldız suikastı ve Arnavutluk’un bağımsızlığı ana başlıklar olarak dikkat çekiyor. Gezilerimin Fıkraları / Faruk Pekin / E Yayınları / 126 s. Faruk Pekin 1985’ten bu yana Türkiye’de kültür turizminin öncülüğünü yapan, bir sanat ve kültür tasarımcısı gibi İstanbul’da yaklaşık 170, yurtiçinde yaklaşık 140 özgün güzergâh yaratan FEST Travel’ı yönetiyor. Uluslararası Sosyal Turizm Örgütü ISTO’nun Yönetim Kurulu üyesi. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Kültür Turizmi Komitesi Başkanlığı, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Girişim Grubu ve Yönetim Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı Onursal Başkanı. Turizm Araştırmaları Derneği ve Turizm Gazeteci ve Yazarları Derneği üyesi. TÜRSAB Başkanlık Danışmanı ve Kültür Turizmi Komitesi Onursal Başkanı. Bu kitapta yaklaşık yirmi beş senede yaptığı gezilerde, gezilerin hazırlık aşamasında, rötarlı uçakların bekleme salonlarında anlattığı, dinledeği fıkraları derliyor Pekin. n C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 2 7 1 Cümbüş’le kendi evrenini kuran Nazmi Ağıl’ın şiirine durup bakma zamanı. Okuduğu bütün şiirlerden gördüğü bütün resimlere, entelektüel meselelerden yaşadığı hayata, her şeye şiirle uzanabilen, diyebiliriz ki dokunduğunu şiir yapan bir şair Nazmi Ağıl. Sanki kendine gelen şiiri, bir öğün yemeği gibi gülümseyerek önümüze koyuyor. Cadı Kazanı / Philipp Blom / Çeviren: Faruk Akkuş / Sel Yayıncılık / 388 s. “Avrupa Aydınlanmasının Unutulmuş Radikalizmi” alt başlığıyla okur karşısına çıkan Cadı Kazanı, Baron Thierry d’Holbach’ın 18. yüzyılın en önemli filozof, yazar, şair ve politikacılarını ağırlayan Paris’teki meclisini odağına alarak Aydınlanma çağına dair farklı bir bakış açısı sunuyor. Gündelik hikâyeler ve anekdotlar vasıtasıyla, dönemin aydınlarının insani yönlerini, birbirleriyle olan ilişkilerini ön planda tutarak bütün bir dünya tarihini değiştiren bu önemli döneme çok yönlü, panoramik bir yaklaşım getiriyor. Sahne ışığını her zaman daha fazla ön planda olan Rousseau, Voltaire gibi isimlerden alıp, gözüpek bir kararla Diderot, Holbach ve onların fikirlerini paylaşan diğer düşünürlere yöneltiyor. Marksist Dünya Tarihi / Neil Faulkner / Çeviren: Tuncel Öncel / Yordam Kitap / 432 s. Tarihi alışılagelen bakışın dışına çıkarak okuyan Neil Faulkner, geçmişte yaşananların önceden belirlenmiş şeyler olmadığını ortaya koyuyor. İnsanın önüne hep çok sayıda seçenek çıkmıştı. Öyle ki kurtuluş ve barbarlık gibi farklı sonuçların gelişmesi çoğu zaman mümkündü. Geleneksel tarihçiliğin yukarıdan aşağı yaklaşımını reddeden Faulkner, büyük olayların yönünü belirleyen ana etmenin sıradan insanların kitlesel eylemi olduğunu ileri sürüyor. Ekonomik yıkıma, savaşa, iklim felaketine ve derin sınıfsal bölünmelere sahne olan 21. yüzyılın başında insan türü, belki de uzun tarihinin en büyük kriziyle karşı karşıya bulunuyor. Marksist Dünya Tarihi’nden çıkarılacak en önemli ders ise şu: Geçmişimizi yaratan biz olduğumuza göre daha iyi bir gelecek yaratmak da yine bizim ellerimizde. Yazar tarafından Türkçe basım için yazılan Gezi isyanı üzerine önsözle... 27 Mayıs’tan 12 Mart’a Türk Dış Politikası / Hüner Tuncer / Kaynak Yayınları / 168 s. “27 Mayıs Hükümetinin Balkanlar, Ortadoğu, Afrika, Uzakdoğu ve Latin Amerika ilişkilerine verdiği önem. Birleşik Arap Cumhuriyeti ve Irak gibi devrimci yönetimlerle iyi ilişkiler kurma kararı. Batılı müttefiklerle “eşitlik” temelinde ilişkiler. Sovyetler Birliği ile dostluk ilişkilerinin yeniden geliştirilmesi. Bağlantısız Ülkelerle ilişkiye geçilmesi. Koalisyon Hükümetlerinin, Amerikan yardımlarının kesilebileceği kaygısıyla şekillenmiş NATO politikası. Türkiyeyi sarsan ünlü Johnson Mektubu. Küba füze buhranının yüzümüze çarptığı gerçek: Buyurgan ABD, buyrulan Türkiye. Sovyetlerin, Batıdan daha iyi koşullarla Türkiye’ye yardım etme önerisi. TürkiyeAET ortaklığında Yeni Türk Tezi.” Yunus Nadi Ödüllü Hüner Tuncer’in bu çalışmasında yer alan daha pek çok 2 0 1 4