28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

OKURLARA “Baba, Oğul ve Kutsal Roman”la okurlarının karşısına çıktı. Çağdaş Türk edebiyatının önemli temsilcilerinden Gülsoy romanında, orta yaşını geçmiş, orta halli bir yazarı başkahraman ve anlatıcı yapıyor. Başkahramanımızın etrafında ise kendinden oldukça genç bir kız ve eski sevgili çevreliyor. Geçmişle günümüz arasındaki gelgitler, erkek olma halleri, kadınlar üzerinde kurulması muhtemel iktidar kavramı, ilişkiler… Yeni romanında bu temalar üzerine eğilen ve oldukça sağlam bir kurgu oluşturan Gülsoy’la yeni romanını konuştuk. Dersim, Kürtlerle, Zazalarla, Alevilikle ilgili etnodinsel ve kültürel tasniflere sığmayan kendine mahsus bir dünya. Dilşa Deniz, Dersim’e eğilen ilk antropolojik çalışmaya dayanan kitabında, bu dünyaya davet ediyor okuru. Dersim’le ilgili yüceltici ve karalayıcı efsanelerin perdesini kaldırıp gerçek inanç dünyasına ve gerçek efsanelere eğiliyor. Dilşa Deniz’le “Yol/Rê: Dersim İnanç Sembolizmi” adlı kitabıbir söyleşi gerçekleştirdik. Raymond Carver, “Lütfen Sessiz Olur musun, Lütfen?” adlı kitabındaki öykülerle okuru yakalamayı başarıyor. Sıradan insan ve olayları, sade ve etkileyici biçimde anlatan Carver, kirli gerçekçiliğin damarlarında geziniyor. Kitabı Ali Bulunmaz değerlendirdi. Osmanlı, tipik bir derin devlet operasyonuyla kendini Birinci Dünya Savaşı’nın içinde buldu. Yaygın çarpıtmalara konu olan bu süreci aydınlatmak, tarih bilincimiz üzerindeki ipotekleri kaldırıp dünden bugüne taşınan sorunları aşmak için zorunlu. Erdoğan Aydın “Osmanlı’nın Son Savaşı”nda imparatorluğun yok oluşu pahasına savaşa sürüklenişinin ve gözünü Turan’a dikmiş bir “Enverland” haline getirilişinin trajik öyküsünü anlatıyor. Aydın, kitabını Cihat Taşçıoğlu’na anlattı. Bol kitaplı günler... Murat Gülsoy, yeni romanı P G ervasız Pertavsız ENİS BATUR Kitabevi ‘seans’ları üzre düm yazısında, öncekilerden devşirdiğim yazınsal hazzı bulamadım, iyicene yaşlandı Pontalis, ola ki bilgeliğini törpülüyordur durumu. Perdre de Vu eski bir kitabı (1986), geçen sefer, Seine kıyısındaki ‘bouquiniste’lerden birinde arka kapak yazısı çelmişti dikkatimi, ama jelâtinle kapatıldığı için içeriğine göz atamamıştım, dün çeyrek saat ayırdım bulduğum açık nüshaya, başlığın bir parça yanıltıcı olduğunu görBir kitabevinin içinde dolaşanların davranışları görünüşte bidüm, gene de baktığım üç bölüm kitabı edinmeye karar vermeme ribirine benzese bile, herbirinin bünyesinde farklı dinamikler yetti. (Gece, eve dönüş sonrası, kararımın doğruluğunu onaylayaçalışır. caktım). “Tür”lere ayrıştırılabilirler mi? Bunca yıllık bir yaşantı birikiOtobiyografimin üçdört yıldır üstünde yoğunlaştığım cildi “kaminden, görgü ve gözlem deposundan hareketle, otursam, yıp”larıma eksenli: Anamın, Samih’in, Hulusi’nin ölümleri peş peşe şen şakrak bir kategorileştirme denemesi kurmakta zorlangeldi, anlaşılan yazarak yaralarıma tuz basmayı seçtim. Perdre de mam ya, bilirim, aynı işe soyunabilecek, soyunmuş pek çok Vu nasıl tam çevrilir Türkçeye kestiremiyorum; gözden ırak düşmeokuryazar vardır, herkes sonunda kendi zaviyesinden bakar nin geri dönüşsüzlüğü, birçok yakınımızı bir daha göremeyecek oluama bir dolu ortak değerlendirme sözkonusu olacaktır. şumuz dağlayıcı bir durum. Gelgelelim, o sulara pek açılmamış buAna kategoriler, sonuçta, alt kategoriler üzerinden farklı “tür”lere rada Pontalis (sonraki kitaplarında sıkça yeralan bir izlek), dokunup dağılırlar. “Benim gibiler” de bir ana kategoriye giriyorlar hiç şüphegeçmiş. Olsun, kitap başka ilginç sulara taşıyacak beni, ondan kisiz; ortaklıkları ayrılıklarından fazla ya da üstün müdür oysa? “Benim taplığıma girsin istedim. gibi”lik tek, biricik bir anlam alanında tanımlanabilir mi? Birden çok Sonra, arı dansını sürdürdüm kitapçıda. Pennac’ın taze kitabı ana kategoriye, çok sayıda alt kategoriye sokulmamıza yolaçacak Gövdemin Günlüğü’nü karıştırdım bir parça, ‘kesişme’ ölçümleri özellikler, saplantılar, sapkınlıklar ile donatılı değil miyiz? Bir deneüzre. Magris’in Alfabeler’i bu hafta çıktı, önümüzdeki hafta Comme kurmak, görüldüğü gibi, masum ve kolay iş değil: Doğru yolu pagnie kitabevinde imza günü yapacak, uğrayıp “ce” desem mi bulduğunu düşündüğü an kaybolmaya aday olduğunu fark eder yayaşlı kurda, belki. Corriera della Serra’da son on yıl içinde yazar. yımladığı denemelerden oylumlu bir seçme bu bir yaştan sonra “Benim gibi”liklerden birini seçeyim hemen: Koskoca kitaplığında kalan vaktiniz ve yeriniz konusunda (ve bütçeniz!) ister istemez bir dolu henüz okuma fırsatını bulamadığı kitap beklerken durmadan daha gerçekçi oluyorsunuz, bıraktım rafına kitabı. Charles Julikitapçı dükkânlarına gidenler. Bu kategoriye girdiğimi gözümü kırpet’nin Beckett’le karşılaşmalarını anlattığı ufak kitaptan birkaç madan söyleyebilir, ekleyebilirim: Nüfusumuz yabana atılamayacak sayfa okudum ayakta. Ardından, Noksan’da dokunup geçtiğim, ölçüde yüksektir. genç yaşta intiharı seçen Edouard Levé’nin Yaşamöyküsü’ne Buradan saparak denemeyi kurmaya başlayabilirim; şimdi böyle daldım. Yazı ritmi de kara alay tonu da çok alımlı. Dönüp alacakbir niyetim yok gene de burada kalarak “kitapçı seansı”nda odaklarım arasına katılmış mıdır? laşmayı seçeceğim. Başka ufak tefek temaslar da oldu dün, tezBir defasında, kitaplarla tanışmanın önegâhraf arası: Biriki Tagor’a göz attım serginin minden söz etmiştim, çok olmadı: Kitabevleetkisiyle, bir yoklama daha yapacağım. Yeni rine yalnızca almak, edinmek için girmiyoruz çıkan şiir kitaplarına eğildim. Conrad’lara basonuçta: Karşılaşmak, görmek (görüşmek), kacaktım, az başlıkla karşılaştım. Çıkışta düyoklamak, kurcalamak, hepsini çatısı altında şündüm: buluşturduğum tanışmak fiilleri başı çekiyor İstanbul’daki ‘seans’larım nasıl geçiyor? seanslarda. Kaç başlığa, kapağa, kitap sırtına Gönlümce pek az kitapçı kaldı şehirde, asıl gözüm ilişir kitapçıda geçirdiğim süre içinde, vaktimi sahaflara ayırıyorum. Şüphesiz, kitapbilemem; kaçını elime aldığımı, evirip çevirdilığımın Türk edebiyatı ve kültürü bölümünde ğimi, sayfalarını karıştırdığımı, kaçından kaç neredeyse bütün ana yapıtların olduğu bir satır (bazen sayfa) okuduğumu da: Bir seans, gerçek. Yeni çıkanlara göz atıyorum sıklıkla, her okurun nektar toplamak için noktalar arasahaflarda ganimet arayışım sürüyor orası sı arının dolaşmasını andıran irili ufaklı temasdipsiz kuyu. İstanbul’da, ‘protokol’dayım ayrılarından, dokunuşlarından, konaklamalarınca: Bir dolu kitap çıkar çıkmaz ulaşıyor elime. dan oluşur. İstanbul tavaflarını farklılaştıran etmenler. Dün, 22 Şubat 2012 öğle sonrası, L’Arbre á İnsan, midesini doyurmak için her gün çaba Lettres kitabevinde yaklaşık bir saat geçirgösterir, tinini nasıl ve neyle doyuracağı bir o dim. Elim boş çıkabilirdim (sık olageldiği gibi), kadar önemli değil mi? “Benim gibiler” durmaönceden peylemiş olduğum bir kitabı, Pontadan okur, dinler, izler: Sabahtan gecenin uculis’in Perdre de Vu’sünü edinerek ayrıldım na. Sokağa bile cebimizde kitap, defter kalem, oradan. ipod ile çıkıyoruz. Yaşayan ruhçözümcüler arasında, WacjDükkânlar müşteri kaynıyor; gerçek ya da man’la birlikte, yazdıklarını en yakından izledüzmece gereksinme, alışveriş ve tüketim diğim kişi Pontalis. Yayımladığı son kitabı alışkanlığı iliklere işliyor, global mal düzeninde. Önce’yi iki ay oldu alıp okuyalı, bir düşkırıklığı Kitapçı seansları alternatif yaşama düzeninin yarattı bu kez bende metinleri, bir düşüş gör Ruh çözümcü Potalis’in son kitabı Perdre de Vu... sıcak törenleri. ? ünlüğümde en sık geçen cümlelerden biri, sanırım, “dün bir kitapçı seansı yaptım”dır ve çeşitlemeleri. Kitapseverlerin, kitap dünyasında yaşamayı seçenlerin yerine koymakta herhangi bir güçlük çekmeyeceği o ritüel’in içeriği gene de kişiden kişiye değişen özellikler, “şahsilik”ler barındırır. TURHAN GÜNAY eposta: turhangunay@cumhuriyet.com.tr cumkitap@cumhuriyet.com.tr İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç?Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız?Yayın Yönetmeni: Turhan Günay? Sorumlu Müdür: Miyase İlknur?Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı?Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64?Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL.?Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/ Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal/ Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya?Tel: 0 (212) 251 98 74750 (212) 343 72 74?Yerel süreli yayın?Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1161 17 MAYIS 2012 ? SAYFA 3
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear