Catalog

V TR NDEK LER yük Marksist tarihçi Eric J. Hobsbawm’a göre: “Eşkıyalık büyük bir hareketle birleştiğinde, toplumu değiştirebilecek olan ve değiştiren bir gücün parçası haline gelir. Sosyal eşkıyaların ufku köylülerinki gibi dar ve sınırlı kaldığından, tarihe yaptıkları müdahalelerin sonuçları da doğallıkla kendi bekledikleri sonuçlar olmayabilir. Hatta bu müdahaleler, beklediklerinin tam zıddı yönde sonuçlar doğurabilirler. Ancak bu, eşkıyalığın tarihsel bir güç olarak önemini anlatmaz.” Hobsbawm bu kitabında, tarih boyu gelmiş önemli ‘eşkıyaları’ yaptıklarıyla birlikte ele alıyor. Kitap Osman Akınhay’ın Türkçesiyle okuyuculara sunuluyor. ¥ pek çok temsil biçiminin kesişim noktası olarak gördüğü için, mimari nesneye, yani başlı başına bir temsil mekanizması olan binalara başka gözlerle bakmayı öneriyor. Dilruba/ Turgut Türksoy/ mge Yayınları/ 232 s. Dilruba’nın hikâyesi; evde kafesin, sokakta peçenin ardına hapsedilen Osmanlı kadınlarının şeriat yasalarına ve kökleşmiş geleneklere karşı başlattıkları amansız mücadelenin tarihini anlatıyor aslında. Erkek egemen düzene duyduğu nefret ile kalbine hükmeden erkeğin aşkı arasında sıkışıp kalan Dilruba, bir yandan fırtınalar esen yüreğine söz geçirmeye çalışırken bir yandan da içinde yer aldığı feminist hareketin yaşamında meydana getirdiği değişiklikleri sindirmeye çalışır. Cumhuriyet tarihinin çok önmeli bir hareketini anlatan Turgut Türksoy, bilinmeyen yakın tarihi gerçekleri titiz araştırması sonucu romanıyla okuyuculara sunuyor. Kürt Meselesi’nde Algı ve Beklentiler/ Konda Araştırma/ letişim Yayınları/ 176 s. Toplumun ortak yaşama iradesini doğrudan etkileyip, ülkedeki birçok sorunun kaynağında yatıyor gündemdeki bu konu. Cumhuriyetin kuruluşundan beri var olan ve son otuz yıldır başka bir evreye geçtiği söylenebilecek bu konunun, artık yeni bir kavrayış modeli ve yaklaşımla ele alınması, çözülebilmesi için yeni bir siyasi anlayışa gerek duyulduğu da bir gerçek. KONDA Araştırma’nın 2010 yazında yaptığı geniş ölçekli “Kürt MeselesiAlgı ve Beklentiler” araştırmasının sonuçlarını içeren bu kitap, Türkiye’de meselenin nasıl algılandığına ve çözüme giden yolun nasıl açılabileceğine dair çarpıcı sonuçlar barındırıyor. Dünya Savaş Tarihi III. mparatorluk Çağı 17761914/ Robert B. Bruce, Phyllis G. Jestice, Stuard Reid, Rob S. Rice, Frederick C. Schneid/ Çeviren: Emir Yener/ Timaş Yayınları/ 256 s. Daha önce yayımlanan iki cildi ilgi uyandıran ve meraklıları tarafından önemli bir kaynak olarak nitelenen “Dünya Savaş Tarihi”nin üçüncü cildi meraklıların ilgisine sunuldu. “Dünya Savaş Tarihi İmparatorluk Çağı” 1776’dan 1914’e, Afrika, Asya ve Kuzey Amerika’da geçerli olan savaş yöntemlerini anlatıyor. Kitap; İngiltere, Fransa ve İspanya’nın dev denizaşırı imparatorluklar kurdukları ve yerli halkların bağımsızlıkları için sömürgecilere direndikleri bir çağda mücadeleyi kazanabilmek için gerek duyulan taktikleri inceleyip, savaş sanatında, bir bakıma ne kadar az şeyin değiştiğini gözler önüne seriyor. Hoş Geldin/ Krisztián Grecsó/ Çeviren: Gün Benderli/ Yapı Kredi Yayınları/ 322 s. “Hoş Geldin” kendisini ve ait olduğu topluluğu kaybedip sonra yeniden bulan bir gencin, Gergely Gallér’in hikâyesini anlatıyor. Macar yazar Krisztián Grecsó’nun Türkçede yayımlanan ilk kitabı olan “Hoş Geldin”, yakın ve uzak geçmiş sırlarının şimdiki zamanla karıştığı, anıları değiştirdiği, zaman zaman uzaklaştırıp yakınlaştırdığı, unutturup yeniden yaşattığı bir roman. Krisztián Grecsó bu romanıyla, daha önce Türkçede kitapları yayımlanan Agotha Kristof, Magda Szabó gibi Macar yazarların arasına güzel bir giriş yapıyor. Tabula/ John Twelve Hawks/ Çeviren: Sıla Okur/ Doğan Kitap/ 292 s. Michael ve Gabriel Corrigan kardeşler, tıpkı Kabil ve Habil gibi iki ezeli düşmandır aynı zamanda. Gabriel’i korumaya and içen bir soytarı olan Maya için Gabriel’i bulmanın tek bir yolu var: Etiyopya’da, fizikçilerin solucan deliği dediği zaman kapısından geçerek Gabriel’in hapis kaldığı paralel evrene ulaşmak. Yoksa tüm dünyayı dev bir hapishaneye dönüştüren Tabula Gabriel’i bulup öldürecek ve bilinen anlamda tarih sona erecek. İlk romanı “Yolcu” ile dikkat çeken yazar, “Tabula” ile tekrar okuyucuların karşısına çıkıyor. Ölümün Yüzü/ Cody McFadyen/ Çeviren: Uğur Mehter/ Artemis Yay./ 616 s. Özel ajan Smoky Barrett, Los Angeles’ta şiddet suçları biriminin başındadır. FBI bünyesindeki bu birim, kötünün en kötüsünü yakalamaya çalışır. Tüm ülkenin en seçkin uzmanlarından oluşan ekip, bıkıp usanmadan, takıntılı bir tutkuyla peşlerine düştükleri psikopatları avlar. Ancak ortaya çıkan tüyler ürpertici cinayetlerle birlikte, travmaların ve ölümün karanlık yolculuğu da, başta ajan Smoky Barrett olmak üzere, başlar. Ayrıca Barrett’ın bu meçhul adamı ele geçirmek için çok daha kişisel bir sebebi de vardır. Evlat edindiği kızı ve canı pahasına koruyacağı yeni hayatı... “Ölümün Yüzü”, gerilim romanları seven okuyucular için ellerinden düşüremeyecekleri bir kitap olacak. Kurtuluş Teolojisi/ Editör: Christopher Rowland/ Çeviren: M. Fatih Karakaya, Sevinç Altınçekiç/ Ayrıntı Yayınları/ 388 s. Yayınevi yeni bir diziyle okuyucularının karşısına çıkıyor: ‘İdeaAyrıntı’. Bu dizinin din meselesini farklı bağlamlarda ele alması amaçlanıyor. Dizinin ilk kitabı olan “Kurtuluş Teolojisi” ise Christopher Rowland’ın tarafından hazırlanmış. Kitabın yapılan ilk baskısındaki eksiklerin giderilmesi amacıyla ikinci baskıya yeni makaleler eklenmiş olmasına karşın, Türkiye’deki din tartışmalarının merkezinde yer alan ‘İslam’ konusunda bir çalışma bulunmuyordu. Kitabın Türkiye’deki baskısı için özel olarak kalem alınan ‘İslami Kurtuluş Teolojisi’ başlıklı makale, ilk olarak bu kitapla birlikte okuyuculara sunuluyor. Marksist Pratik Materyalizm/ Wang Nanshi, Xie Yongkang/ Çeviren: Deniz Zarakolu, Cem Kızılçeç/ Kalkedon Yayıncılık/ 394 s. Elimizdeki kitap, Marksist felsefenin tarihsel gelişiminde yeni bir aşamaya işaret ediyor. Dar anlamıyla ele alındığında, MarkCUMHURİYET KİTAP SAYI 1113 Beyindeki Hayaletler/ V. S. Ramachandran, Sandra Blakeslee/ Çeviren: Levent Öztürk/ Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi/ 326 s. Sinirbilim uzmanı V. S. Ramachandran’ın bu kitabı, birçok nöroloji hastasının gerçek yaşamöykülerinden oluşuyor. Ramachandran; hayalet uzuvlar, beden imgesi ve benliğin aldatıcı doğasına dair bulgularından bahsettiği bu kitabının her bölümünde okuyucuları şaşırtıyor ve birbirinden ilginç vakalar üzerinden insan doğası ve zihninin insanın kendisinden sakladığı bazı yönlerini aydınlatıyor. Çalışma; “Yüzleri nasıl tanırız?, Niçin ağlarız?, Neden güleriz?, Neden rüya görürüz?, Neden müzik ve sanattan zevk alırız?” gibi soruların peşinden gidiyor. Derin Hizbullah/ Ruşen Çakır/ Metis Yayınları/ 288 s. Bundan on yılı aşkın bir süre önce, 17 Ocak 2000 tarihinde İstanbul Beykoz’da yapılan Hizbullah operasyonu televizyondan canlı olarak yayınlanmış, kazılan her mezar ev, bulunan her ceset, domuz bağları, işkenceli sorgu kasetleri Hizbullah’ı Türkiye gündeminin ilk sırasına yerleştirmişti. Ocak 2011’de ise Hizbullah davasından yargılanan sanıklar, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. “Derin Hizbullah”ın elimizdeki bu genişletilmiş ikinci basımı, sanıkların serbest kalışından sonraki dönemi, ‘Üçüncü Hizbullah’ olarak ele alan ek bir bölüm içeriyor. Ruşen Çakır’ın hem farklı ve başarılı bir gazetecilik örneği hem de bir tür örgüt sosyolojisi çalışması olan kitabı, örgütü başka odaklarla kurduğu derin ilişkiler temelinde değil, bizzat kendi derinliği içinde ele alıyor ve Mısır, Cezayir, Afganistan gibi ülkelerde yaşananlardan hareketle, dünyada ve Türkiye’de İslamcı şiddetin geleceğini tartışıyor. Mahremiyet ve Kamusallık/ Beatriz Colomina/ Çeviren: Aziz Ufuk Kılıç/ Metis Yayınları/ 380 s. “Mahremiyet ve Kamusallık”, modern mimari hareketinin Adolf Loos ve Le Corbusier gibi iki önemli figürünün eserlerinden yola çıkarak, mimarinin ancak kitle iletişim araçlarıyla temasa geçtiğinde modern olduğunu ve böylece geleneksel mekân ve öznellik anlayışlarının temellerini sarstığını savunuyor. Mimarlığın kabul gören bakış açılarının temel varsayımlarını sorguluyor ve mimari eleştirinin yöntemini yeniden değerlendiriyor. Arşivden şehre, modaya, savaşa, reklamcılığa ve müzeye kadar uzanan entelektüel bir yolculukta, mekânları deneyimleme biçimlerindeki değişikliklerin izlerini süren kitap, mimari söylemi çizim, model, fotoğraf, kitap, film ve reklam gibi SAYFA 28 16 HAZİRAN 2011 FA 27