Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
VİTRİNDEKİLER Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu/ Haruki Murakami/ Çev.: Hüseyin Can Erkin/ Doğan Kitap/ 562 s. ¥ “Çektiğin acıyı ben de anlıyorum. Fakat bu herkesin başından geçiyor. O yüzden senin de katlanman gerek. Sonrasında kurtuluş geliyor. O zaman artık sen, hiçbir şeyi dert etmeyecek, üzülmeyeceksin. Hepsi kaybolup gider.” Haruki Murakami, çağdaş dünya edebiyatının önemli isimlerinden. Romanları daha önce de Türkçeye çevrilen ve Türkiye’de de önemki bir kitlenin beğenisini kazanan Murakami, yeni romanı “Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu”yla, bilimkurguyu masalsı bir dünyanın içinde var eden, Kafkaesk bir psikolojik gerilime sürüklüyor okuyucuları. Kitabın orijinal dili olan Japonccadan Hüseyin Can Erkin tarafından çevrilen roman okuyucuyla buluşuyor. Tüm İnsanlar Ölümlüdür/ Simon de Beauvoir/ Çeviren: Işık Ergüden/ Turkuvaz Kitap/ 414 s. “13. yüzyılda doğan Carmona Prensi Raymond Fosca iktidarını genişleterek daha adil ve zengin bir dünyaya egemen olma hayalleriyle dopdoludur. Tam zamanında imdadına yetişen ölümsüzlük iksiri, Fosca’ya eşi benzeri olmayan bir fırsat verir. Artık emellerini gerçekleştirmesinin önünde hiçbir engel yoktur. Ama ya ölümsüzlük bir lanetse?” Fransız yazar ve filozof Simone de Beauvoir, 1946 tarihli romanında, ölümsüzlük teması üzerinden insan doğasını ve Avrupa tarihinin keskin dönemeçlerinden gözlemlerini sunuyor okuyuculara. İnsanın varoluş sorunsalını derinlemesine incelerken İtalyan şehir devletlerinden Habsburglara, Yenidünya’nın keşfinden Fransız Devrimi’ne kadar bir “Avrupa tarihi anlatısını” da kaleme alıyor. Daha önce Türkçeye “Her Erkek Ölümlüdür” diye çevrilen roman, bu yeni baskısı ve çevirisiyle okuyuculara sunuluyor. Yolcu/ Enis Batur/ Kırmızı Yayınları/ 366 s. “Yolcu yolunda gerekti. İlk adımdan bunu böyle bildim. Hem yola düşeyim, hem durup yolcu halime bakayım, işin başında bu türden bir ön hazırlığım yoktu.” “Yolcu” üretken kalemler arasında yer alan Enis Batur’un son kitabı . Batur’un daha önce “Dağar”da denediği; “şiiri, yazıyı, yazmayı, yazını, duruşu ve yer değiştirişi, yerini arayışı ve yitirişi konu edinen” bir kitap “Yolcu”; fakat tüm bunlardan farklı olarak yine Batur’un deyişiyle bir “Yazı İthaka’sı” aynı zamanda. Enis Batur “Yolcu”yu, ‘İçbükeyler’in 1987 ve 1997 yılları arasına sıkışmış zaman diliminden okuyucuya sunuyor. Aslan/ Joseph Kessel/ Çeviren: Yaşar İlksavaş/ Can Yayınları/ 212 s. ğu Afrika’nın insan eli değmemiş tozlu ve sıcak düzlüklerinde, Kilimanjaro’nun eteklerinde yaşanmış bir dostluğun hikâyesini anlatıyor. Amboseli Milli Parkı’nın yöneticisi usta avcı Bullit’in hayvanlarla iletişim kurmakta özel bir yeteneği olan küçük kızı Patricia ile genç ve güçlü bir aslanın, King’in ilişkilerinin; gururlu Masai halkından genç bir yerlinin küçük kıza âşık olup, kendini ona ve kabilesine kanıtlamak için giriştiği eylemle bu cennetin yok oluşunun hüzünlü romanı “Aslan”. Karanlıkta Fısldaşanlar, Stalin Rusya’sında Özel Yaşam/ Orlando Figes/ Çeviren: Nurettin Elhüseyni/ Yapı Kredi Yayınları/ 744 s. Rusya’nın her tarafından Stalin döneminden sağ kurtulanların gizli çekmecelerde ve döşek altlarında sakladığı mektuplara, günlüklere, fotoğraflara, kişisel belgelere ve sözlü tanıklıklara dayanılarak kaleme alınan “Karanlıkta Fısıldaşanlar”, birçok Sovyet ailesinin gizli geçmişini açığa çıkarırken, Stalin yönetimi altında yaşayan sıradan insanların iç dünyasına da ışık tutuyor. “Karanlıkta Fısıldaşanlar”, her sayfada varlığının hissedilmesine karşın, Stalin’le ya da rejimin siyasetiyle ilgili değil; Stalinizmin bütün değerleri ve ilişkileri etkileyecek biçimde insanların zihinlerine ve duygularına girişiyle ilgili bir kitap. Romantik Muamma/ Besim F. Dellaloğlu/ Ayrıntı Yayınları/ 148 s. “Romantizm ilkellik ve saflıktır; gençliktir, yaşamdır; doğal insanın coşkulu yaşam duygusudur. Fakat aynı zamanda solgunluk, ateş, dekadans ve ‘yüzyılın hastalığı’dır. Romantizm ölümdür. O yaban, grotesk, mistik, doğaötesi, ay ışığı, büyülü şatolar, devler, akan su, karanlık, akıldışılık ve söylenemeyendir. Aynı zamanda aşinalık, gelenek, doğanın gülen yüzündeki neşedir.” “Romantik Muamma”, Besim F. Dellaloğlu’nun bu alanda önemli kayaklar arasında gösterilen çalışması. Kitap, romantik düşünceye yönelik bir anlama çabası niteliği taşıyor. Çalışmanın temel iddiasını, erken Alman romantizmi merkezli olmak üzere, romantik düşüncenin büyük ölçüde yanlış anlaşıldığı ya da doğru değerlendirilemediği oluşturuyor. Yayınevinin yeni dizisi olan ‘ScholaAyrıntı’ kapsamında yayımlanan “Romantik Muamma”, okuyucuyla buluşuyor. İtiraf/ John Grisham/ Çeviren: Şefika Kamcez/ Remzi Kitabevi/ 438 s. Bu yapıtıyla övgüler alan ve ün kazanan John Grisham, öfke ve gözyaşı dolu bir dramı anlatıyor okuyucuya. “Haksız yere tutuklanan her masum insana karşılık, daima dışarıda serbest dolaşan bir suçlu vardır. O, polis ve savcının niye yanlış adamı tutukladığını anlamaz, aslında umurunda da değildir.” Romanın kahramanı Travis Boyette işte böyle biri. Kendi işlediği bir cinayetin ardından polis ve savcının amatör bir takımda futbolcu olan Donté Drumm’u haksız yere tutuklamasını ve idama mahkum ettirmesini sadece izler. Aradan dokuz yıl geçer. Bu arada Travis’te ameliyat edilemeyecek bir beyin tümörü olduğu saptanır. Ölümün soluğunu ensesinde hisseden Travis, hayatı boyunca ilk kez doğru olanı yapmaya, suçunu itiraf etmeye karar verir. Grisham’ın kaleme aldığı bu dram okuyucularla buluşuyor. Tozlu Altın Kafes – Yaşamımdan Anılar/ Nazlı Eray/ Doğan Kitap/ 376 s. Nazlı Eray, okuyucuların romanlarıyla tanıdığı bir isim. Eray “Tozlu Altın Kafes”te, yaşamından hafızasına yer etmiş anılarını okuyucuya sunuyor. Yazar, 60’lı yıllardaki çocukluğundan, Ege’den, ilk aşkını yaşadığı günlerden kaleme almaya başladığı anılarını, 90’lı yıllarda Metin And’la yaptığı ve “manevi eziyeti öğreniyorum” diye nitelediği evlilik yıllarına kadar getiriyor. Eray’ın bu anılarında İstanbul ise çok ayrı bir yer tutuyor. Eray’ın kaleme aldığı bu anıları, okuyucularına kendisini daha yakından tanıma fırsatı da sunuyor. Siyah Sistanbul/ Lâle Müldür/ Yapı Kredi Yayınları/ 112 s. “ne korkunç şey seni unutmamız…/ ah giderdim giderdim de dumanlar gumanlar arasında/ eğiliverirdim sonra senle Yunus arasında…/ ağlama Yunus ağlama/ öldür Hayyam’ı, ona bel bağlama…/ bir peri o şimdi kıyasıya bağıran ve hemen/ bağır kaç git şimdi uzak numanlar numanlar arasında…” “Siyah Sistanbul”, Lâle Müldür’ün şiirlerini bir araya getirdiği son kitabı. Ayrıca, Müldür’ün deyimiyle bundan sonraki şiir kitabı “Anneye Ayetler”in de bir hazırlığı niteliğini taşıyor. Müldür “Siyah Sistanbul”la şiirseverlerin karşısına çıkıyor. Kaybedenlerin Belleği/ Michel Ragon/ Çeviren: Işık Ergüden/ Ayrıntı Yayınları/ 446 s. “Kaybedenlerin Belleği”, hayali bir kahramanın yaşadıklarını anlatıyor gibi görünse de, aslında gerçek ve kurmaca kişileri, tarihin, mitin, romanesk, biyografi ve otobiyografinin iç içe geçtiği geniş bir çerçevede bir araya getiriyor. Yüz yıla yakın yaşamış olan, yoksul bir yol işçisinin oğlu olarak başladığı hayatının her safhasında işçi olmanın gururunu taşımış ve ömrü boyunca anarşist ideallerinden hiç vazgeçmemiş bir işçiden, Fred’den ve onun çocukken âşık olduğu, şimdinin ünlü ve çok zengin tablo taciri Flora’dan bahsediyor. Bunların yanı sıra, Bonnot Çetesi’nden Mayıs 68’e, Kronştat’tan İspanya İç Savaşı’na dek anarşistözgürlükçü hareketin canlı tarihi, diğer yandan Lenin, Troçki, Kollontay ve Rus Devrimi’nin tüm merkez komitesi, III. Enternasyonal, Avrupa’nın komünist ve sosyalist partileri aracılığıyla Marksist hareketin yirminci yüzyıl tarihinin önemli bir kesiti de anlatılıyor romanda. Şeytanın Ayak İzleri/ John Burnside/ Çeviren: Tankut Aykut/ Yapı Kredi Yayınları/ 188 s. Romanın kahramanı Michael Gardiner İskoçya’nın doğusundaki Coldhaven kasabasında doğmuş ve bütün ha¥ yatını orada geçirmiş olSAYFA 27 Geniş hayal gücü, yalın anlatımı ve yaşadıklarından yola çıkarak ortaya koyduğu yapıtlarıyla ün kazanan, ‘Fransız Akademi Ödülü’ sahibi yazar Joseph Kessel “Aslan”da, DoCUMHURİYET KİTAP SAYI 1093