Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
VİTRİNDEKİLER ¥ ve Gerçekler” kitabı bu soruya yanıt verme amacı taşıyor. Kitapta özellikle Dünya Bankası’nın 90’lardan itibaren geliştirdiği stratejileri mercek altına alıyor. Banka’nın aynı zamanda siyasi, ideolojik ve kültürel bir kurum olduğu tezinden hareket ediyor ve onun hegemonik gücüne vurgu yapıyor. kitabı Din Üzerine’de daha önceki kitaplardan sözünü sakınmazlığıyla tanınan filozofun, içinde bulunulan şartlar açısından da ilgisiz olduğu söylenemeyecek bu soruları yine aynı doğrudanlık ve sakınmazlıkla cevaplıyor. Ataol Behramoğlu Armağan Kitabı/ Hazırlayan: Emine İnanır, Türkan Olcay, Gönül Uzelli/ Heyamola Yayınları/ 330 s. “Elinizdeki armağan kitap Ataol Behramoğlu’nun bir bilim insanı olarak Üniversitemiz Anabilim Dalındaki hizmetlerine bir gönül borcunu yerine getirebilmek amacıyla hazırlanmıştır. İçerik, bilimsel çalışmalarla sınırlı tutulmuş ve kitapta yer alan yazarlar Ataol Behramoğlu’nun akademisyen dostları arasından seçilmiştir. Behramoğlu’nun kimlikleriyle de örtüşecek şekilde Şair, Düşünür, Çevirmen, Öğretmen başlığı altında tasarladığımız armağan kitabımızı, gelen yazılara da bağlı olarak dört ana bölüme ayırdık. Şiir sanatını ilgilendiren yazıları birinci bölümü, anlatı, eleştiri, deneme vb. türündeki yazılar ikinci bölümü oluşturdu. Üçüncü bölüm çeviri sanatına ayrılırken kitabın son bölümü olan dördüncü bölümde eğitimdilkültür alanlarındaki yazılar yer aldı.” Ataol Behramoğlu için hazırlanan bu aramağan kitap, onu tüm yönleriyle tanıma şansını okura sunuyor. Evren Bir Şaka mı?/ Turan Dursun/ Berfin Yayınları/ 192 s. Din çevrelerinin yakından tanıdığı bir isim olan Turan Dursun, bu çalışmasıyla yeni bir dünyanın kapılarını aralıyor. Yüzü aşkın dipnot ve kaynakçayla, sorarak, yanıtlayarak ve kuşkulanıp yeni soru ve yanıtlara yönelerek yol alan yazar, uzay ve uzaylıları kutsal kitaplar ve bu konuda yayımlanan diğer kaynaklarla karşılaştırıyor. Tarık Dursun, bu çalışmasıyla fantastik gerçekçi denilebilecek bir çalışma gerçekleştiriyor. Aynanın Arkasında/ Ahmet Yılmaz/ Mühür Kitaplığı/ 262 s. “Düşümde, tavandan inen kocaman bir örümcek ağzıma giriyor, tüysü bacaklarını hissediyorum, kusacak gibi oluyorum; dilimin üstünde, damaklarımda dolaşıyor, ağız boşluğuma yerleşip ağını örmeye başlıyor. Ta boğazıma kadar genişliyor ağ, dilim damağım birbirine yapışıyor; kusuyorum birden, ağzımda ne varsa çıkarmak için elimi boğazıma sokup bir daha kusuyorum, bir daha...” “Aynanın Arkasında”, okuyucuyu düşünmeye zorlayan ve sürprizlere açık olan bir roman. Her Şeye Rağmen Aşk/ Melike Karakurt/ Yurt KitapYayın/ 188 s. “Ve Bu Sevgi Dolu Kalbe İhanet Eden Kimdi? İçindeki sevgi büyüdükçe çiçek olur, ağaç olur, bulut olur, güneş olur. Güneş çekildiğinde alacakaranlıktan korkmayacak sevgi. O zaman yıldız olur, ay olur. Sürgit kalmaz karanlık, gecenin koynunda. Kimi zaman aydınlık, kimi zaman karanlık. Fark eden bir şey var mı? Fark edilmesi gereken şey: Ben kimim? Nereden geliyorum, nereye gidiyorum? Sorduğun sorulara yanıt veremezsin kimi zaman. Tutsak olamazsın zihninin oyunlarına.” Melike Karakurt, ilk romanıyla okurla buluşuyor. Haşa Huzurdan Demokrasi Geldi/ Vural Savaş/ Bilgi Yayınevi/ 330 s. Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş’ın, Bilgi Yayınevi’nden çıkan “Haşa Huzurdan Demokrasi Geldi” adlı bu kitabında, Ergenekon soruşturmasındaki hukuksuzlukları ve bu soruşturmanın perde arkasını, ‘Kürt açılımını’, telekulak çetelerini ve bu konularla ilgili akla gelen soruları, tüm belgeleri ve tanıklarıyla birlikte okuyucuyla buluşturuyor. Bir Bilim Olarak İktisat Tarihinin Doğuşu/ Orhan Kurmuş/ Yordam Kitap/ 256 s. Bu çalışma, iktisat tarihinin bir bilim dalı olarak nasıl ortaya çıktığını inceliyor. 1830’lardan 20. yüzyılın başlarına kadar uzanan bir zaman dilimi içine yayılan ve literatürde İngiliz Tarihçi Okulu adı verilen düşünce okulunu oluşturan kişilerin iktisat bilimi ve yöntemi konularındaki görüşlerinin açıklanması ve eleştirilmesi bu çalışmanın ana eksenini oluşturuyor. İktisat tarihinin iktisadî düşünce tarihi açısından incelenmesi bu bilim dalının özünün nasıl oluştuğu, hangi düşünce temellerine dayandığını ortaya koyabileceği gibi iktisat ve tarih bilimleri ile olan karşılıklı etkileşmesini de açıklayabilir. Bu çalışmada bu etkileşmenin iktisat ile ilgili olan yönü ağır basıyor. Çünkü Seni Seviyorum/ Guillaume Musso/ Çeviren: Zeynep Seymen/ Doğan Kitap/ 230 s. “Ve acı katlanılmaz olup artık darbelere karşılık veremediğinde, büzüşüp fırtınanın geçmesini beklersin. Bir an gelir, düşman vurmaktan yorulur. Bir an gelir, tünelin ucunda nihayet bir ışık belirir. Kendini çok fazla koruma, yoksa hiçbir şey hissetmez olursun. Kalbin buz tutar, yaşayan bir ölü olup çıkarsın ve hayat tüm tadını yitirir.” Beş yaşındaki Layla, Los Angeles’ta büyük bir alışveriş merkezinde kaybolur. Anne ve babası bu acıyla başa çıkamazlar; hayatları tamamen değişir, ilişkileri tükenir. Tam beş yıl sonra, aynı tarihte ve tam kaybolduğu yerde ortaya çıkar küçük kız. Ancak konuşmaz. Anne ve babası kızlarının bulunmasına sevinir, fakat bu sevinç cevaplanması zor soruları da beraberinde getirir... Osmanlı Döneminde Balkan Kadınları Toplumsal Cinsiyet, Kültür, Tarih/ Derleyen: Amila Buturovic, Irvin Cemil Schick/ İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları/ 378 s. Balkan kadınlarının toplumsal kimlikleri, aşkları Bir Gemi Kâtibinin Esaret Hatıraları/ Hasan Basri Efendi/ Hazırlayan: Bedrettin Görgün/ Yapı Kredi Yayınları/ 424 s. “Denize düştüğüm anda bir iki kere yuvarlandım, battım, çıktım. Çünkü güverteden atlamış idim. Gerçi güverte bir derece alçalmış bulunuyordu. Gemi (Mithatpaşa) ağır ağır suya giriyordu... Biz bir türlü gemiden ayrılamıyoruz. Tahtada bulunanlara bir parça gayret edin gemiden ayrılalım diyorum. Hiçbirisinde lakırdı anlamak yok. Yarabbi şimdi gemi denize girdiği anda bizi de çekecek burada öleceğiz, diye düşünüyordum.” “Bir Gemi Kâtibinin Esaret Hatıraları” 6 Kasım 1914’te batırılan Mithatpaşa gemisinin kâtibi Hasan Basri Efendi’nin Sibirya’daki esaret hatıraları... Galileo’nun Pergeli/ küçük İskender/ Sel Yayıncılık/ 80 s. “Bir pergel tutucu zihniyet üzerinde kaç daire çizebilir? Yuvarlağı, yuvarlanmayı, matematiksel yinelemeyi dayatmak ve bilimin ışığıyla ironinin karanlıkta kalan tabiatını aydınlatmanın savunmasını vermek kaç kişiyi ölüme götürebilir? Yuvarlağımsı bir gezegene sığmaya çalışan çokgenimsi insanın irili ufaklı yaralar tarihi” küçük İskender, “Bisiklet” ve “Makas”ın ardından serinin üçüncü kitabı olan “Galileo’nun Pergeli”nde aforizmalarla, şiirsel denemelerle okurla buluşuyor. Estetiğin ABC’si/ Hülya Yetişken/ Say Yayınları/ 110 s. Güzelin, estetik adı altında araştırılması ilk kez, 18. yüzyılda Baumgarten tarafından gerçekleştirilir. Estetik alana özgü bir kavram olan güzelin tarihine bakıldığında ise güzel kavramı, içi çağdan çağa, toplumdan topluma, görüşten görüşe, kişiden kişiye farklı şekillerde doldurulan göreli bir kavram olarak kabul edilir. “Estetiğin ABC”si, estetiğin temel alanlarını oluşturan, sanatsal alan, sanatsal yaratı, sanatsal alımlama, sanat yapıtı ve sanatçı üzerine sunduğu temel bilgilerle, bu alanda yapılacak derinlemesine çalışmaların ilk adımı olmayı hedefliyor. Din Üzerine/ Schopenhauer/ Çeviren: Ahmet Aydoğan/ Say Yayınları/ 182 s. “Felsefe ve Din: Bu ikisinin bir diğeri karşısındaki konumu nedir? Her ikisi de hakikat arayışı içinde insana yardımcı olma iddiasında olduğuna göre nasıl oluyor da biri diğerini ortadan kaldırmaya çalışıyor ya da beriki öbürünü susturmaya kalkışıyor?” Schopenhauer Kitaplığı’nın bu yedinci SAYFA 28 ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 1030