Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Zeynep Oral'dan Karanlıktaki 151le" Dünya sahnelerinden enimler bu tiyatroda çalışmış bir kişi olarak çok daha farklı bir açıdan anlatıyor yazar. Kitapta birbirinden çok farklı çizgide olan sanatçılardan söz edilmesine karşın bugünün tiyatrosuna özgü olan ortak özellikler de bir bir ortaya çıkıyor: Gücünü görsel sanatlardan alan ve oyunculuktan ışığa, sahne tasarımından müziğe değin tiyatronun tüm öğelerine ağırlık veren bütüncül bir tiyatro anlayışı, yerleşik görme ve algılama biçimlerini tersyüz eden ve alımlayanın imgelem gücüne sınırsız bir özgürlük tanıyan yeni bir bir alımlama boyutu, kültürler ve disiplinlerarası etkileşimler dünya sahnelemelerinden çarpıcı örneklerle sunuluyor. 'Karanlıktaki Işık'ı okuma süreci içinde izlemiş olduğum kimi sahnelemeyi yeniden anımsamanm tadını tüm yoğunluyla çıkanrken (ne güzel aynı duygulan paylaşabilmek) haİdarında çok şey okumus olmama karşın henüz görmediğim sannelemeleri de tadımlık bile olsa görmüş gibi oldum. Kitapta betimlenen kimi sahnelemeler, sözgelimi Robert Wilson'ın ya da Pina Bausch'un tiyatrosu, dünya tiyatrosunu Istanbul'a taşıyan Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali'nin sayesinde bizim izleyicimize de hiç de yabancı gelmeyecektir. Gene de bu kitabın yalnızca tiyatroyla haşır neşir olan küçük bir çevreye seslendiğini düşünmüyorum. Çünkü tiyatro dünyasını yeterince tanımayan ama bu dünyaya girmek isteyenler de çok şey bulabileceklerdir bu kitapta; en azından tiyatronun olmadığı bir yaşamın, tiyatrosuz bir bir yaşamın ne kadar kısır olduğunun ayırdına varacaklardır. Sadece bu açıdan bile bu kitap okumaya değer* Karanlıktaki Işık/ Zeynep Orall Alkım Yaytnevi/ 395 s. Karanlıktaki Işık' duyguların giderek dumura uğradığı tüketim toplumunda tiyatronun gizilgücünü ve olanaklarını sezdiren birkitap. Kuşkusuz bunda seçilen sahnelemelerin de payı büyük. Peter Brooktan Dario Foya, Arianne Mnochkine'den Pina Bausch'a, Crotowski'den Ciorgio Strehler'e değin uzanan her biri tiyatro dünyasına yeni açılımlar getirmiş olan sanatçıların sahnelemelerinden getirilen örnekler son yıllarda moda olan tiyatro krizde mi, tiyatro ölüyor mu?' gibi tartışmaların anlamsızlığını bir kez daha gözler önüne seriyor. a zehra İPŞİROĞLU iyah bir oyuncunun başında taşıdığı upuzun bambu bir çuI buk. Rüzgâra tutulmuşçasına yalpaladıkça bambu çubuk bir o yana bir bu yana dengeyi kaybediyor, denge kayboldukça bambunun içindeki binlerce cisim bir o yana bir bu yana kayıyor, bu kayıştan çıkan hışırtı dalgaların, rüzgârın sesıne karışıyor... Üç bambu çubuk müzikle ve ışıkla bir o yana bir bu yana . Gözümün önünde kocaman bir gemi. Kocaman yelkenleri suları yara yara ilerlerken, işte bir direği daha C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI kırıldı, öteki sulara gömüldü..' Zeynep Oral'ın dünya sahnelemelerinden izlenimlerini bir araya getirdiği 'Karanlıktaki Işık' adlı kitabından bir alıntı. Peter Brook'un sahnelediği 'Fırtına'yı anlatıyor. Hayır anlatmıyor o an gördüklerini, yaşadıklarını okuyucuya da yaşatıyor: 'Sonunda fırtına dindiğinde gemi batmıştı..Üç bambu çubuk yerde Üç bambu çubuk bir deniz kazası....Rüzgâr mı dalgalar mı yoksa gemi mi daha gerçekti, yoksa yerde bırakıldıkları yerde kalıveren şu gözümün önündeki iç sopa mı doğrusu bilemeyeceğim...' Yazar tıpkı bir kameranın çarpıcı görüntüleri yakalaması gibi gördüklerinı, yaşadıklarını öylesine çarpıcı görsel betimlemelerle yakalamaya çalışıyor ki okuyucunun gözü önünde şaşırtıcı bir dünya canlanıyor. Bir tekerlekle koskocaman bir orduyu, arabalara binmiş yüzlerce savaşçıyı canlandıran tek bir oyuncu, amuda kalkarak uyuyan göçmen bir işçinin çaresizliği ve dışlanmışlığı vb. sahneler okuyucuyu bir anda yazarın kamerasından anlatılan bu büyülü dünyanın içine çekiyor. tlk izlenimler şaşkınlık, merak, heyecan betimlemelerle iç içe örülüyor. Artakalan yoğun bir tiyatro coşkusu, sevgisi, aşkı, tutkusu... TİYATRONUN Cİ2İL CÜCÜ 'Karanlıktaki Işık' duygulann giderek dumura uğradığı tüketim toplumunda tiyatronun gizil güciinü ve olanaklarını sezdiren bir kitap. Kuşkusuz bunda seçılen sahnelemelerin de payı büyük. Peter Brook'tan Dario Fo'ya, Arianne Mnochkine'den Pina Bausch'a,Grotows ki'den Giorgio Strehler'e değin uzanan her biri tiyatro dünyasına yeni açılımlar getirmiş olan sanatçıların sahnelemelerinden getirilen örnekler son yıllarda moda olan 'tiyatro krizde mi, tiyatro ölu yor mu?' gibi tartışmaların anlamsızlığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Kitapta iç içe gıren betimlemeler, yaşantılar açıklamalar ve bilgılendirici bilgıler anlatılan sanatçının kımliği, diğer sahnelemeleri vb. artalan bilgileri kimi kez bizi tiyatronun mutfağına değin gotürüyor Sözgelimi Wilson tiyatrosunu, kendısi de 7 5 8 ^Proti'den Kınalı'ya Tanıklıklarla Kınalıada Orhan Şevki Kınalıada'nın da artık bir kitabı var. Kiliseleri, ayazmaları, okulları, camisi, korpi eğlenceleri, denize haç atma töreni, spor kulüpleri, tiyatroları ve tüm renkleriyle tam bir ada rehberi. Kitap, oluşumundan günümüze Kınalıada'nın tanıklıklar, hatıralar ve tarihle yüklü hikayesi. insanlar, acılar, sevinçler, umutlar ve tükenişler... Bu anlatılar yaşadığımız mekanların ve semtlerin dünü ile bugünü arasındaki uçurumun ne denli hızla büyüdüğünün de çarpıcı bir göstergesi. Nihori'den Yeniköy'e Bir Boğaziçi Köyünün Hikayesi Orhan Türker Bir zamanların kiliseleri, ayazmaları, panayırları, pitoresk dükkanları, fırınları ve meyhaneleri ile kalabalık Rum köyü Nihori, günümüzde lüks ama hâlâ güzel Boğaz semti Yeniköy'e dönüşmüştür. Bugün Yeniköy'de çiroz kurutan Rum balıkçılardan, yazma üreten ustalardan, ünlü kadın terzilerinden ve laterna çalan Rum müzisyenlerden geriye, geçmişin anıları ile doğup büyüdükleri vatanlarında kalıp yaşamaya çalışan bir avuç Rum cemaati kalmıştır. Enıaıl: posta@selyayincihk.com http://www.selyayincilik.com 'S Y A Y IN C ILIK SEL kıtapları ındırımde, Elhamra Pasajı, 258 Beyoğlu SAYFA 13