28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Vitrindekiler Fazla Söz Söylemeden/ Hamdi Özyurt/ Tohum Yayınlan/ 62 s. "Ne kadar iyi yazarsanız yazın, yazdıklarınızı ancak o dili bilenler anlar. Kullandığınız sözcükler, kurduğunuz cümleler ne kadar güçlü olursa olsun, etkisi kendi bölgesinde, kendi sınırları içindedir. Oysa yazısız karikatüriin büyülü gücü, evrensel dili ve sınırsız etkisi vardır. Çizer, yazısız bir karikatürle aynı anda yüzlerce şey anlatabilir. Bu yönüyle yazısız her karikatür okuma yazma bilsin ya da bilmesin: her ınsan için kalın bir kitap gibidir" diyor Hamdi Ozyurt. Spastik, Psikopat ve Zippo ÇakmakV Füsun Göncül Neden Kitap/ 295 s. lilerin de olanak sağlandığında çok güzel işler ortaya çıkarabileceğini göstermektır. Böylece kelimelerin dünyasına bırakır kendinı, Orhan Veli, Nâzım Hikmet şiirleri ezberler... Bir gün ona da bulaşır kelimelerin büyüsü, şiir yazmaya başlar; aklına gelen her kelime, her cıimle, kaâgıda dökülmek için beklemek zorundadır; bazen birkaç dakika, bazen ise günler... ardında kalansa isyan ve isyan... Evren, engellerıne rağmen hayata dört elle sarılmıştır; ta kı bir gün nefes aldığını hissettiği Mcrkezden sürgün edilene kadar... Çok sevdiği dostu Mehmet ve Psıkoloğu Sermet, ötekı dünyasında, gerçek dünyasında kalmıştır. Füsun Göncü, spastik engelli bir gencin hayata bakışını, engelli çocukların birbirleriyle olan dostlııklarını, acı çeken insanların sessiz dayanışmasını anlatıyor, Spastik, Psikopat ve Zippo Çakmak'ta. Korkunç Türk/ Andrew Wheatcroft/ Aykın Yayıncılık/ Çeviren: Gülçin Aldemir Somuncu/ 228 s. "Daha on dördüncü yüzvılda Trakya'ya ayak bastıktan sonra Avrupalılar için Osmanlılar 'öteki' olup çıktılar. Aradan ge(,en yüzyıllar bu imajı değıştirmediği gibi pekiştirmekten başka bir şey yapmadı. Batı'nın ve Doğu'nun karşı karşıya gelmesi Örta Avrupa'ya kadar ilerleyen Müslüman Osmanlı ile Hıristiyan Avrupa devletlerinin çatışmasıydı. Yüzyıllar süren bu çatışmanın iki tarafta da diğeri için olumlu imajlar üretmesi beklenemezdi. Savaş aynı zamanda ideolojik alanda da sürmek ve karşı tarafı zayıflatacak ya da beslenen düşmanlık duygulannı güçlendirecek şeyler geliştirilmek zorundaydı. Nitekim olan tam da budur... Bu bağlamda üretilenlerin düzeyleri ve kaliteleri hayli farklıdır; 'Şehvetli Türk' veya 'Türk'e bayılan Helga'dan başlar, daha ince, daha rafinc iddialara doğru gider Ve elbette önemli olan daha 'bilimsel' kılıklara bürünenlerle yüzleşmek ve uğraşmaktır. Bu arada sorun sadece 'hasımlık' ve bunun ürettikleri de değildir. Aynı zamanda bu iki taraf gerçekten farklı dünyalar oluştururlar ve gerçekten birbirlerini anlamalan, kavramalan hiç de kolay değildir. Bir tarafın diğerini kendi dünyasının gerçekleri ve somut koşullan içinde algılaması için hayli ciddi ve samimi çaba harcaması gerekir." Kitapta Wheatcroft, Avrupalıların önyargılarını, sabit fikirlerini ve temelsiz suçlamalarını sergileyip eleştirırken, Osmanlıları kendi gerçeklikleri içinde kavramaya ve Doğu'nun üstüne örtülen esrar perdesini Batılılar için aralamaya çalışıyor. Alevilik/ Hazırlayanlar. Ismail EnginHavva Enginl Kitap Yayınevil 581 s. Alevilik 1980'liyılların sonlarında dünyadaki hızIı sıyasi ve ekonomik gelişmelerden etkilendı ve "gızliliğinı" aşıp kamusal alana taşınmaya başladı. Aleviler de buna paralel olarak kendılerini yenıden keşfetme sürecine girdiler. Bu keşfetme süreci bir "kimlik bunalımı"yla birlikte gelişti ve Alevilerin kim oldukları; Aleviliğin nereden gelip nereye gittiği sorgulanmaya başlandı. Dışandan bakanlar Alevilerin homojen ve kendi içine kapalı olduğu kanısındaydı. Aslında onlar çoğulcu ve heterojen yapılara, ilişki ağlarına, davranışlara ve doğal olarak da çeşitli siyasi tutumlara sahiptiler. Her dini yapıda görüldüğü üzere "cemaatlere" bölünmüşlerdi; cemaatler arası ilişkiler de kaygan bir zemine oturmuştu. Alevilerin kamusal alanda tanınmaya başlamaları bir yandan yeni olanaklar spastik, psikopat ve zippo çakmak FusunGâncu Evren, spastik bir çocuktur; ama, şanslıdır, onu seven eğitimli bir ailesi vardır, normal bir yaşam kurabilmesi için tüm aile pervane olur çevresinde, spastik engellüer için kurulmuş eğitim merkezlerine devam eder, yaşamayı öğrenir; tuvalete gitmeyi, yemek yemeyi... Gerçekleştirmek istediği tek şey, engel Uçmayan köleliğin farkına varmaz Göksel Yılmaz Tanrının Zamanı, büyülü bir kent ağıtı. Kölelikle iç içe geçmiş aşklara, aynı ayak izlerini takip eden dostluklara, arayışa değil, yitirişe bir ağıt. Farkına varmadan yaşayıp geçiverdiğimiz, sıradanlığma karşın yüreğimizin izdüşümünü oluşturan ayrmtılan bulacağımız, dili ve kurgusuyla cesur bir roman. DOĞAN KİTAP www.dogankitap.com.tr C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 765 SAYFA 35
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear