25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Enis Batur: Enis Batur edebiyat ve sanatımızın en üretken kalemlerinden biri. Son günlerde yine önemli yapıtlarla çıktı karşımıza. Baturla özelSevdaRehberi'vediğer kitapları üzerine konuştuk. l~l All BAKIROVA irsohbetimızde, son ydlardaki veriminizi yoğun yazı dönemlerıne borçlu oldulunuzu söylemistintz. Naul basladt o süreç? Nasılhazırlanıyor, çalışıyorsunuz'1 1995'tc başladı her şcy. O yıl ve sonra ki yıl bircr ay süreyle bir tür "burs" aldım yurtdışından, her ifei sefer de son derece verimli geçti masa başında. Üstelik bir odaya kapanmıs, da sayılmazdım, binlerce kilometre yol tepmiştim. Sonra, bir "özel dönem" yaşadım: 1996 güzünden 1997 yazına dek yedi ay 'doğal ortamım'dan uzakta kaldım, tam anlamıyla bir patlama gerçekleşti tezgâhimda. Ondan beri de her yaz 3045 gün arası siiren bir yoğun yazıparantezine girer oldıım, altı yıl içinde pek çok kitabımı öyle yazdım. Şimoi, bu yazı yoğunlaşmasının bir arka perdesi olduğu malum: r Iemen her sabah, yaklaşık dört saat masa başında, okuyarak ve yazarak geçivor, biitüjı bir yıl boyunca. Kesintisiz soluk gerektircn mctinlcr için kesintisiz bir hazırlık yapmış olııyonım böylece. Yoğıın yazı dönemi başladığında, bir bakıma doidurduğum hazneyi buşaltıyorum. Gene de "otomatik" boyutu yok işin: Bu yaz yanımda on iki kitabın dosyalarını götiirdüm, beşi üzerinde çalıştım, dördünü tamamladım, öteki dosyalara hemen hemen dokunınadım. Yazmayı tasarladıgım bir dizi şiir vardı hesapta, hiçbirini yazamadım, bıına karsılık, bir dizi yeni, öngörmediğim şiirle döndiim. Bu arada, iki yeni kitabın çatısı oluştu ka famda, onlarla ilgili malzeme topladım. Yazı delisi olduğum ortada..." bitirdiğiniz, hatta yayımladığınız bir kitaba ekler yapabilir, "postscrip^ tum'Mar yazmak zorunda kalabilirsiniz. Ama "malzeme hastası" değilim ben, durmasını bilirim. Eriştifctniz malzemenin nekadartm kul lanıyorsunuz^ Örne^in Kravat'ta defindikleriniz, topladıklartnızın kaçta kaçıdır? Doğru ölçekleri verebilmem olanaksız şimdi. Şunu söyleyebilirim: Kravatta, malzemenin bcnim gözümde "nektar" olan kısmından yararlandım. "Ansiklopedikroman" diyordum ya, Ansiklopedi min ciltlerinden birini kravata ayıracak olsaydım, ki açıkçası ayırmayı aklımdan bile geçirmezdim, o format içinde kııllanabileceğim pek çok ayrıntıya ulaşmıştım. Oysa, bu kitapta onlara yer yoktu. Kravat, neden ansiklopediniz için uygun bir konu gibi görünmüyor size?Bildıfım kadarıyla kravat takmaktan nefret eden biri degilsiniz? Tek başına bir kitabı, bir cildi kravata ayırmazdım demek istiyorum. Bir ENtS BATUR ara, Koçu'nıın "Giyim Kuşam Patates/ Sel Yayıncılık/ maca uzantıları sarıyor bir tek beni. Acı Bilgi'de ve Elma'da olduğu gibi, birkaç yıldır üzerindc çalıstığım anlatı ekscnli yeni kitaplarımda da kurmaca kişilere pek yer açmıyorum, sahici kişilere kurmaca roller biçmeyi yeğliyorum. "Ktrmtzı Eşegın tiyküsu'nden söz edtyorsunuz Evet, hem ondan hem de biri Melekler ile, ötekisi Kütüphane ile ilgili iki anlatı çalışmasından SCJZ ediyorum. Bıruz bılgı verebilir mmniz bu kıtaplarla ilgili? Walter Benjamin, yazara yazmakta olduğu kitaplara ilişkin sözler söylememesini salık verir, bence haklıdır. Cıeçmişte, sözünü ettiğiın bir iki kitabun oldu, onlaıı bi tiremedim örneğin. Pek çok tasarısını gcrçekleştiremcmiş biri olarak tcmkinli davranmalıyım. Bıı üç çalışmayla ilgili ortaklıktan dem vurabilirim: Kurmaca bir olay (kırmızı bir sıpanın doğması), kurmaca yaratıklar (melelder), sahici kitaplardan oluşan kurmaca bir kütüphane zincirleme bir üçlü, bir üçiizlü oluşturdu kafamda. Görülmemiş, görünmemiş,, gözükememiş şeyler üstüne bir dizi metin beni çok heyecanlandırıyor açıkçası. "BİR ROMANCI DEĞİLİM..." Koman yazart olarak kendinizi Kunde ra'ya yakın bıssediyor musunuz? Ben ortak yönlerinız oldug'unu duşunuyorum. Kundera, ilgi duyduğum bir yazar. Romanlarını deneme kitabı, denemelerini roman gibi kuruyor oluşu bir ortaklık bulmanıza yol açmıs.tır belki. En azından benim ilgi duymamın temel nedeni bu olabilir. Gel gelelim, ilgi dııymak başka, yakınlık duyınak başka. Her şeyden önce, roman ya da roman dencmesi yazmam yanıltmamali: Birromancı değilim ben, şiir venesır yazıyorum. Nesir, hayli geniş bir alanı kapsıyor kavram olarak. Daha tanımlı, "tür ün çerçevesine daha yatkın dencmelerin yanında, "sınır ihlali' olarak adlandırdığım, daha özgür, türler arası boyutu ağır basan bir nesir yazısına yöneldim bir noktadan sonra. Deneme yazımın içine, tıpkı şiirlerimin içine olduğu gibi, bir anlatı damarı girdi. Kundera oysa, kendisini bir romancı, "roman sanatı"nın bir temsilcisi olarak koyan yazarlardan biri. Ihanet Edilmiş Vasiyetler'de örneğin, Breton'un romana karşı argümantasyonlarına dikleniyor. Kendi cephesinden şüphesiz haklı. Ama Breton'un saptamaları, benim gözümde onunkilere oranla daha aüçlü. Kundera \ıze yakın gelmıynrsa bıle, kendinize yakın bulduğunuz romanalar olsa ge rek. Geleneksel roman anlayışının günümüzdeki temsilcileri beni pelc sarmıyor açıkçası. Vargas Llosa gibi romancıları son derece sıkıcı buluyorum örneğin. Deneysel yanı ağır basan, buna karsılık derin bir keyıf de sağlayan romancılar gözdelerim: Cortazar, Queneau, Calvino, Perec, Julian Barnes, Botho Strauss, Roubaud, Nooteboom hemen aklıma gelen isimler. Türkedebtyattndan herhalde Yahun Yücel'in Yalan ını beğenmipinizdir? Utanarak söylüyorum, Yalan'ı hâlâ oktımuş değilim. Hikâyeci Tahsin Yücel'i üstün bir yazar saydığım sır değil. Vüs'at O. Bener'i, Hıılki Aktunç'u da. Beni en son allak bullak eden anlatı metni, Leyla Erbil'in Cüce'si oldu. AaBilgi'yı, Elma'yt, Kravat'ıbirüdügibi görüyordunuz yanılmtyorsam. Şımdı iktnei bir üçlü mü söz konusu? Üçer üçer gitmiş, gidiyor olmam bir rastlantı topu topu. Önlan üçlemeler olarak görmüyonım tam anlamıyla, kimi ortak yönleri olsa da. Birbirini bütünleyen bir dizi sorun, sorunsallık var elimde, başlangıçta. Bu durum, istcr istemcz, kurma aşamasından yazma aşamasına geçtiğimde kitaplar arasmda geçişler, kesişmeler yara tıyor. Şimdiki üçlüde, demin de değindiğim gibi, zaten bir peşpeşelik hali geçerli: Görülmemiş, eörünmemiş, gözükememış iiçgeni kaçmumaz biçimde birbirini tamamlıyor zihnimde. Birer deneme olarak düşündügMtıüz romanlar mt, birer roman olarak kuracağınız denemeler mi? Hem biri, hem ötekisi. Başka bir zincir de önerebilirim: Kırmızı Eşek benim fabuKİTAP SAYI 7 2 3 B Sözlüğü'nün alabildiğine kişisel bir versiyonunu kurma düsüncesi zihnimi kurcalamıştı. Ansiklopedımdc cldiven, jartiyer, dandy, kıımaş, takı maddeleri yer aldı zaten, ama yekpare bir kitaba gitme isteği içimdc yetcrinee giiçlü bir boyuta ulaşmadı. Yönelseydim, kravat sanırım ortaboy bir madde hak ederdi. Ailtnda, Kraval'ın astl ba$roloyuncusu "kravat"tan çok "düğüm". Kesinkes öyle. Kravat'a 1996'da başlamış, sonra terk etmiştim bir çekmecede. "Düğüm" sorununa açılmasaydun bir noktada, kitabı bütünleme isteğim harlanmazdı. Bugün baktığımda, okurun en çok ilgisini çeken bölümlerin, benim cn çok ilgimi çeken son bölümün hazırlayıcısı olmaları dışında anlamları olmadığinı düşünüyorıım. Ben sizekatılmıyorum. Ercü'nün karakterine ve üslubuna bayılıyorum. Böyle düşüncelerin varlığı beniın diişüncemi değiştirmiyor: Kurmaca şahıslardan hoşlanmıyorıım, gerçek kişilerin kurMazruf/ Okuyanus/187 s. 52 S. ÇALIŞMA YÖNTEMİ Ben de bu 'malzeme toplama' konusuna gırmek ıstiyordum. Patates, sizin çalısma yönteminıze ilişkin önemli ipuçlart sunuyor. Malzemenin bütününe yazma asamasırtdart önce ulasır mınnız? Bu, biraz konuya, birazdan çok da be nim karar kılma eşiğlme bağlı bir şey. Du ayrı uçtan örneklcr vercbilirim. Dans eksenli bir şiir kitabı kuruyorıım şimdilerde. Neredeyse sınırsız bir konu. Oysa, kurduğum çatının kesine yakın bir çatısı var, burada açılmaktan kaçınırım, gerckendcn tazlasına kapıyı pencereyi kapatırım. Yassıada'yı kuşatan küçük bir kitap yazıyorum iki yıldır, orada, tcrsine, her kınntıya gereksinmem var. Dolayısıyla, Knebworth mâlikanesiyle ilgili yayınlaıa ıılaşmaktan, Ingi liz arşivleriyle yazışmaktan, Osmanlı arşivindc çalışan arkadaşlarımdan yardım istemekieıı başka çarem yok. Akurgal'ın "yüzde yüz kütüphane" yaklaşımına bir metnimde değinmiştim, "yüzde yüz malzeme"den söz etmek çok güç. Yassıada'yı yazarken iki kez durdıım ve ıızun aralar vermek durumunda kaldım, beklediğinı malzemeler yiiziinden. Yolda, karşıma "beklenmedik malzemeler" çıktiğı oldıı. Bazen, SAYFA 4 Kravat/ Sel Yayıncılık/198 s. PARİS, ecekent/ YKY/ 282 S. Sahici Trenler İçin Oyuncak Kitap/ YKY/280 s. C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear