Catalog

Garnantua'mn Yazarlmı MUMTAZ SOYSAL naltıncı yüzyıl I'ransa edebiyatının ıınutulmaz yazarlarından François Rabelais, daha çok kitaplarındaki baş kahraman Pantagruel'le anılır. Ama, bir de Gargantua vardır. Pantagruel'in babası, dev adam. Gargantııa'nın özelliği, cüssesinden daha çok, yaşamdan haz alışındaki devliktedirıiştahı dev iştahdır, içki düşkünlüğü de, sevişleri ve sevinişleri de. Dev kahkahalarıyla güler, dev sesiyle şarkı söyler. Profesör Türkkaya Ataöv'ün yapıtlarından söz ederken Gargantua'yı anımsamamak zordıır; onun yazıp yayınlama üretkenliği de neredeyse bır dev şehvetidirkitap, risale, makale, gazete ve dergi yazısı, Mimsel tebliö... Doymak, durmak bilmeyen, devcesine bir yazma şehveti. Ürünlerinin hepsini bir araya getirseniz, sayıları yıizlere, binlere varır. **** Ama, rastgele, kimilerinin yaptığı gibi yayın sayısı artsın diye ortalığa sürülen ürünler değildir bunlar. Her biri, belli bir durmun karşısında "vaziyet alış"ın, "karşı çıkış"ın ya da "destek veriş"in belirtisidir. Çoğu zaman da, dışlanandan, horlanandan ezilenden yana oluş. Son yanm yüzyılın yeryüzü sahnesine bakın:Dıslayanlar, hor görenler, ezenler, kimlerin hakkını yemekte, kimleri topraklarından kovmaya, dünya kamuoyunu kimlere karşı yönlendirmeye çalışmakta ise, Ataöv hep o hakkı yenenlerden, kovulanlardan, kötüleme kampanyalarına hedef olanlardan yanadır. Ermenilerle Türkler arasrnda karşılıklı kıyımda tarih çarpıtılmakta ve Osmanlı haksız yere soykırımla suçlanmakta ise, kimsenin dikkat etmediği belgeleri bulup ortaya çıkaran, sahteKarlıkları sergileyen hep odur. Arafat'ın Filistinlileri'nden, Kaddafi'nin Libyalıları'ndan, Giiney Afrika'nın siyahlarından yana olan da. Hindistan'la Pakistan arasındaki Keşmir sorununda haksızlık ibresi taraflardan birine yönelmişse, ibreyi doğrultmak da, son kitabıyla yaptığı gibi, yine Ataöv'e düşer. O Öyle ki, bugünün küreselleşmeci aldatma ortamında eğer "Uçüncü Dünya" terimi hâlâ bir şey ifade ediyorsa, hiç tereddüt etmeden Türkkaya Ataöv'ü o dünyanın yorulma nedir bilmeyen savaş çılarından bıri sayabilirsinız. Di!; politikasmda genellikle "Uçüncü Dünya" terimi hâlâ birşey ifade ediyor sa, hiç tereddüt etmeden Türkkaya Ataöv'ü o düryanın yorulma nedir bilmeyen savaşçılarından biri sayabilirsiniz. Dış politikasmda genellikle Uçüncü Dünya'nın uzağında kalıp kendi toplumsal gerçeğine pek uymayan bu tutumun zararlarını da çekmiş olan Türkiye, hiç olmazsa düşünce ve yayın alanında Uçüncü Dünya'dan yana böyle bir Gargantua çıkarmış olmakla teselli bulabilir.a AN ARMENIAN SOUBCE HOVHANNtS KATCHAZNOUNI HOVHAMNCS KA TCHAZNOUNI glNE AAMENISCHt O U E t t f HOVHANNES KATCHAZNOUN FUENTE ARMENIA HOVHANNES KATCHAZNOUIII Turkkaya Ataöv Indra candi iie altta ise Yaser Arafat blrllkte göruluyor. Geleceğin Gündemine Işık ANILÇEÇEN O nde gelen Türk uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Türkkaya Ataöv'ün 124'üncü kitabı geçen aylarda îngiltere'deyayımlandı. Ulkemiz kamuoyunun dana çok Ermeni sorununa ilişkin yabancı dülerdeki yapıtlarıyla tanıdığı bu araştırmacı, çesitli konulardaki yayınlarından sonra, DU kez de, Keşmir ve Komşuları: Olay, Terör, Uzlaşı başlıklı olgun bir kitapla uluslararası yayın dünyasına bir kez daha çıktı. Uzun Soğuk Savaş yıllarında Amerikan dış politikası, NATO, Birleşmiş Milletler, Sovyet rejimi, Filistin, Siyonizm, Afrika, ayrımcılık, azmlıklar ve terorizm gibi çeşitli konulara eğilen Prof. Ataöv, şimdı de önce Güney Asya'nın ve aynı zamanda, iki komşu I lindistan ve Pakistan'ın nükleer devlet oluşundan bu yana, dünyanın da önde gelen konularından Keşmir'i ehliyetle ele alıyor. Bir insan ömrüne çok zor sığacak sayıda yayınlanmış araştırması olan bu uzman kişi, üniversitede kırk yılı aşkın hizmetlerinden, yıllarca yürüttüğü yabancı dildeki yıllığın editörlüğünden ve çeşitli uluslararası toplantdarda saygın rolünden sonra, yayınlannı sürdürmekten, hem de son bir yıl içinde birkaç kitabı yurt dışında yayımlamış olmaktan geri kalmıyor. Keşmir ve onunla bağ lantılı konulara eğilen bu kitap, yazarının adını Türk sosyal bilimler tarihine, birçok yönden, çok özgün biçimde yerleştirmiş, elli yıllık bunca yayın birıkiminin üstüne taç gibi oturtmuştur. Yanm yüz yıl geriye şöyle bir bakış büyük özel arşivini ve dört kıtanın zengin kütüphanelerinden topladığı bilgileri tükenmez bir enerjiyle yoğurup bilimsel kişiliğini yabancı çevrelerde de kabul ettirdiğini gösteriyor. Uluslararası sahnede öne çıkan bunca konuyu ayrıntılı biçimde, daha çok yurtdışındaki yayınlarıyla ele almış olan yazar inmal edilmiş bir çıban başını, yeni yüzyılımızın başlangıcında, yeniliklerle dolu bir biçimde gündeme getiriyor. Hindistan'ın parçası olan Keşmir Ingiliz emperyalizminden arta kalmış bir konudur. Hindistan'la bu yüzden birkaç kez savaşmıs olan Pakistan da Keşmir'lekendini ilgili sayıyor. Keşmir'in çok küçük bir parçası da bugün Çin'in elinde. Üstelik, bütün bu devletler hem kendi başlarına, hem de aniden bir daha öne çıkan Afganistan'dan ötürü, uluslararası politikada başat roller edindiler. Özellikle Hindistan ile Pakistan arasındaki çekişmenin zaman zaman ısınarak nükleer çatışma tehlikesini de düşündürmesi Keşmir'in önemini daha da arttırıyor. Prof. Ataöv'ün kitabının şu aşamada yayımlanmış olması konuya birtakım açıklıklar kazandırıyor. Kitap bu konuyu tüm kaynaklara bakarak titizlikle elden geçiriımiş tarihsel öyküsünün yanıbaşında, paralı askerler ve uyuşturucu kaçaklığı ağı da dahil olmak üzere, tüm terör boyutuylaye uzlaşı olanaklarıyla incelemektedır. Önümüzdeki dönemde, Keşmir başka sorunları geride bırakacağa benziyor. Kitabın da üstünde ısrarla durduğu gibi, nükleer bir çatışma olasılığına karşı kapıları kapamak zorundayız. Ingiliz emperyalizmi arkada ilersi için sorun olabilecek bir miras bırakmış, o mirası çeşitli toprakları "Balkanlaştırma" siyasetiyle, bu kez, Amerikan emperyalizmi üstlenmiştir. Dünya egemenIiğinin Avrasya'ya egemenlikten geçtiğini gören büyük güçlerin satranç masasında Keşmir kendine özgü bir yer sahibidir. Bölge barışının koşullarını sıralayan yazar, bu önemli kitabıyla dünya gündeminde başköşede oturan bir konu için çözüm yollarını göstermiştir. Ataöv'ün çalışması bilimsel değeri üst düzeyde ve uzlaşının altını çizen bir başyapıttır." SAYFA S CUMHURİYET KİTAP SAYI 648