Catalog

tan sonra hayatını artık huzur içinde geçirmeye karar veren "Korkunç Yargıç" Ramsey Hunt, Rocky dağlarındaki bir kıılübede inzivaya çekilir. Ne var ki, seçtiği bu yalnızlık fazla ıızıın sürmcz. Ormanda, bilincini yitirrni^ küçük bir kızın hayatını kurturınca, arazi sine kadar girmeyi başaran kışiler ce öldürülmek istenır. Bu arada küçük kızın annesi Molly Santera'da Ramsey'e ıılaşmıştır ve kız Emma'yi onun kaçırdıgını zannetmektedir. Gerçeğı öğrendiğinde ise teşekkür etmek için bile zaman yoktıır. Katillcr hâlâ peşlerindedir çünkü. Ve FBI ajanlan, karıkoca Dillon Savich ilc Lacey Sher lock taııı zamanında devreye girerler. Ama Ramsey ıle Molly'nin neden hedef olduklarını ortaya çıkarmak için giriştikleri ölümcül mücadelede korkunç olaylar birbirini izler. Yargıç/ Steve Martını/ Çevıren: tlkay Türkozan/ \nkılâp Kitahcvi/ 507 \. 'Cevzikafa' lakabıyla anılan ve do kunulmazlık hakkı sayesinde görevını kötiiye kullanan acımasız yargıç Armando Aeosta, Polis Birligi'nin kayıtlarını tutan Arguillo'yu hapse atarak, Birlik yöneticilerine gözdağı vermeye kararlıdır, çünkü onlar gelecek seçimler için rakip adayı desteldemekredirlcr. Ama birlik boş durmaz ve sııç bilimi öğrendsi seksi Brittany Hall'ı yem olarak kııllanıp yargıç Acosta'ya tuzak kurar. Ve yaı gıç, "lııhuş operasyonunda tutuklandı" haberleriyle gazetelere manşet olur. Bir cinayet suçııyla tutııklanır. Zor durumda kalun yargıç mahkemede kendisini, Paul ile Lenore'nin temsil etmelerini ister. Paul, o giıne kadar aşagılık hir düşman olarak gördüğü 'Cevizkafa'yı savıınmayı iıstlcnmcyc karar verir. Ama bu kez karşılarına Lenore'nin eski patronuyeni düijmanı, hırslı başsavcı Klein'ı almışlardır. Paul Madriani, or tağı Harry Hinds ve sevgilisi Lenore ile birlikte hukıık nıücadelesi verirken, bir öliim oyununıın içinde bulurlar kendılerinı. Üstelik gerçek katil ise akla gelmeyecek bir ısimdir1 Kendisi de durıışma avukatlığı yapmış olan Steve Martini'den nefes netese okuyaca ğınız ıısta işi bir roman daha... Erguvan GüzeliÖlümsüz bir aşkın ve tstanbul'un romanı/ Wıllıanı S/cıirns Datm/ Çevıren Solmaz Kâmuran/ Inkılâp Kılabevt/ 4(A \ "Erguvan Güzeli", lsauiralı bir <<"kanken Bizans Imparatorlu ğ u ' n a k a ( j a r yükselen Leon ile büyük aşkı Antuza'nın romanı. III. Leon olarak 717 yılında tahta çıktığında Bizans'ı ele geçirmek için gelen Arap orduları ve donanmasını güçlü kişiliği ve zekâsıyla boz guna uğratan imparator, tarihe geçecek bir zafer kazanmıştı. Bu zaferde en büyük pay, kuşkıısuz, 'Rmum ateşi'ni icat edip ilk kez bu savaşta kullanılmasını sağlayan Kallinikos'tu. Ama Kallinikos'un kızı Antuza'ya duyduğu derin aşk olmasa, Leon için ne zaferin anlamı vardı, ne de yaşamanın... Erguvan Güzeli'nde ölümsüz bir aşka tanık olurken, dönemin Istaııbul'unu sokak sokak gezecek ve bugünkii Istanbul'u yeniden keşfedeceksiniz... Selim ile Nurbanu/ Teoman Ergül/ Inkılâp Kitabcvi/ 151 v Teoman Ergül, "Nurbanu" adlı romanında, II. Selim'in Manisa'daki şehzadelik günlcrinde gözdesi Nurbanu ile yaşadıkları büvıık aşkı anlatırken, Osmanlı Imparatorluğu'nun 16. yüzyıldaki ko numuna da ışık tutuyordu. Ergül, "Selim ile Nurbanu"da bu kez, üsmanlı tahtına peş peşe çıkan, ordulannın başında savaşa gitmedikleri halde imparatorluğun sınırlarını genişletme becerisini gösteren babaoğul iki padişahın; II. Selim ile III. Murad'ın Kütahya ile Mani sa'daki şehzadelik ve saltanat dönemlerini anlatıyor. Ve elbette romanın iki ana kahramanı daha var: Nurbanu Sultan ve Safiye Sultan!.. Bu romanı okurken; SAYFA 42 yine, Osmanlı'nın kazandığı zaferlerin yanı sıra iktidar kavgalarına, haremde dönen entrikalara, aşkın ve cinselliğin farklı boyutlarına tanık olacaksınız. Köprülüler/ Ahmet Rcfik Altınay/ l'ürkiye tş Banka.1/ Küllür YaytnlartTarih Vcikft Yurt Yayınlart/ 7V9 ç Ahmet Refik Altınay'ın "Cîeçmiş Asırlarda Osmanlı Hayatı" baijKöprülülcr lıklı bir dizi halinde Kitaphanei h Hilnıi tbrahim Hilmi tarafından 19151927 tarihleri arasında ya yımlanan on altı eserini Tarihe Yolculuk adını verdigimiz bu yeni dizımizle okurlurımızla bulıışturuyoruz. Altınay'ın Köprülüler adlı eserinin ilk baskısı iki cilt ha linde 1915 yılında yapılmıştır. Bi rinci cilt Köprülü Mehmet Paşa'ya, ikinci cilt Köprülü Fazıl Ahnıet Paşa'ya ayrılmıştır. Bırinci cilt Köprülü Mehmet Paşa'nın hayatını, rabiatını, dini siyasetini, ulema ile ilişkilerini, zamanında bilim ve edebiyatını, Anadolu ıslahatını, Erdel ba^arısını, dış siyasetini ve son günlerini anlatıyor. İkinci cilt Köprülüzade Fazıl Ahmet Paşa'nın hayatını, tabiatını, Avusturya ve Girit seferlerini, Kandıye zaferini, zamanında Istanbul ve Edirne hayatını, bilim ve edebiyatı, dış siyasetini, Lehistan seferini ve ölümünü anlatıyor. Türk AynştaynıOktay Sinanoğlu Kitabı/ Söylep Emine Çaykara/ 'l'ürkiye /$ Bti»kau Kültür Yayınlan/ 468 s. + Albünı ve Belgeler 1962 yılında, heniiz 26 yaşındayken, ÂBD'nin Yale Üniversitesi'nde dünyanın en genç profesörü... iki kere Nobel'e aday gösterilmiş ilk Türk... Kimyaya matematiği sokmuş, moleküler biyolojinin kurııcularından, fizik, astrofizik, nııkleer tizik gibi bilimin çeşitli dallarında bir "harika çocuk"... TÜBİTAK, ODTÜ ve Boğaziçi Universitesi'nin kuruluşlarında yer almüj, Türkiye'de bilimin gelişmesı için mücadele vermiş bir kişi... Ve ülkesinin sorunlarına kala yormuş, bu uğurda rüm gücüyle savaşmış bir aydın. Türkiye tş Bankası Kultür Yayınlan Nehir Söyleşi dizisinin üçüncü kitabı, "Birinci Dünya"da kendini kabul ettirip "Üçüncü üünya"da bilimin gelişmesi için çabalamış, ülkesinde değeri yeterince bilinmemiij Prof. Oktay Sinanoğlu'na ait. Sinanoğlu halen Yıldız Teknik Universitesi'nde hocahğını sürdürüyor. Hepsi Hikâye/ Cîaye Boralıoğlu/ \leti\im Yayınlan/ 124 s. Ilayatla başa çıkmak denen, gittikçe imkânsızlaşan meslegi... Temel bir insan hali olarak, ebedi ergen şaşkınlıgını... Yanlı^ anlaşılmanın, kendini anlatamamanın dipsiz kaygılarını... ürtalığı top layamamayı, ilişkilerine hâkim olamamayı... Yine de ha gayret mutluluklar tasarlamayı, saadet anları hayallemeyi.. Anlatan... Böyle şeyleri hep anlatıldığından başka türlu anlatan... Bunun için, mizah olsun diye zorlamaksızın mizahi hikâyeler... Bir de... bütün bunlar kadın diliyle... anlatılıyor. Türk Dış Politikası Kurtuluş Savaşından Bugüne Olgular, Belgeler, Yorumlar Cilt I: 19191980/ ILdıtnv Baskın Oran/ tletişim Yayınlan/ W0 s Uzman bir akademisyen grııbıı tarafından hazırlanan bu yapıt, bugüne değin yazılmış en hacimli ve ayrıntılı Türk Dış Politikası kitabıdır... Ama bu iki ciitlik çalış ma yalnızca meslekten olanlara, uzmanlara hitap etmiyor. Çünkü onu anlamak için uluslararası ilişkiler eğitimi görmüş olmak gerekmiyor; meraklı bir okur olmak yererli. Öncelikle, uzmanlık jargonundan kaçınarak, rahat bir dille kaleme alındı. Ikincisi, dış politika, toplumsal olaylarla iç politikayla ve uluslararası gelişmelerle harmanlanmış biçimde ayağı yere bastırılarak anlatıldı. Üçüncüsü, özel bilgi gerektirebilecek bütün terim ve kavramlar metinlerin içinde yer alan küçük "kutu"larda açıklandı. Iktisattan hukuka, sosyolojiden coğrafyaya, iç politikadan siyasal tarihe, stratejiden ekonomi politiğe, dinler tarihine kadar on dört yan dala yayılan bu kutu larıyla ve anlattığı dönemlere ilişkin genis görsel malzeınesiyle bu yapıt, bir "Uluslararası llişkıler An siklopedisi" niteliğinde. Türk dış politikasını, bir resmi görüşe ya da herhangi siyasal dogmatizme bağlı kalmadan, bütün boyutlarıyla, bütün verileri vc gerçekliğiyle irdeleyen temel bir başvuru kaynağı su nuyoruz. Ejderha Yıllar»/ Halil tbrahim Özcan/ Gendaş A Ş / U8s. 12 Eylül ile birlikte ülke dışına çıkmak zorunda kalan genç ina nanlar savrulan yapraldar gibi gidebildikleri ülkelere kaçmışlar dır. ü dönemdeki hal şimdiki za mandır. Yaşanacakların yırmi bir yıl öncesinden yaşanmış hali ve inanayla Ortadoğulu insanların kızgın ruh hallerini gözler öııüııe serer. Devrim için çıktıkları yol da, özverili cesaretlerinin sıradanlıklarını yaşadıkları zamanlarda da bazen kahramanlık figürlerini yaşayarak hayatla yeniden yuzleşirler. Sınırların haritalardaki oyuncak çizgiler gibi yaşandığı yerlerde farklı kültürdeki inananların aynı kap lardaki duygu alışverişjerinde yaşanan yalnızlık oV dukça etkili bir biçimde anlatılmaktadır. Hayatın gelecekteki düşlerinin kurulduğu şimdiki zamandan başlayıp öteki zamana uzanarak ölümlerin ta ucuna gidip yaşanacak anla sınırlı olmadan yazılan bir roman Ejderha Yılları. Dünyay» Paylaşan Yazarlar/ / likmet AUınkaynak/ l A.ŞJ 320 s. Dante ve Shakespeare, dünyayı aralarında paylaşmışlar mıdır, gerçekten Paylaştdarsa, her birine düşen pav nedir, nerelerdir! ilk bakışta yalnızca "evet" diye yanıtlanabilecek bu sorunun aslında yanıtı da çoktur! Dante, Italya'nın, Shakespeare Ingiltere'nin dcğil, tüm dünyanın kucakladığı iki evrensel yazardır. Ama bu özellikieriyle tek yazar değiilerdir. Buradan yola çıkarak kitabımızda söz ettiğinıiz yazarlar da kendi çaplarında dünyayı kucaklayan yazarlardandır. Bıınların kim oldıığu ilk bakışta görülebilir. Srendhal'den Octavio Paz'a, Sapfo'dan Elitis'e, Teyfik Fikret'ten Nâzım Hikmet'e, Orhan Veli'den, Özdemir ince'ye, Melih Cevdet An day'dan Dogan Hızlan'a, Fethi Naci'den Erdal Üz'e, Memet Fuat'tan Talat Halman'a, Yüksel Pazarkaya'dan Güven Turan'a, Can Yücel'den Cevat Çapan'a kadar pek çok yazar ve şair... Yazarlar ve şairİer bize göre, dünyayı paylaştıklan için mutluluk peşinde koşarlar. Hem kendileri, hcm de tüm insanlar için... Bora/ Alkioni Papadaki/ Çeviren: Sona Özzakar/ Cendaş A Ş./ 200 f "1950'li yıllarda 'Bayan Sofia'yı Girit'in bir köyünde tanıdığımda, ben daha küçük bir çocuktum. Ilatırlıyorum da, o zamanlar gözüme ne kadar hoş ve güzel gözükmüştü. Çamaşırları iplere serdiğinde tuhaf ve acayip danslar eden birine benzediğini, ş/arkılar söyleyerek ütüye başladığında her şeyin ne kadar başkalaştığını, etrafindaki her şeyin nasıl gülümsediğini ve ışıklar saçtığını anımsıyorum. Içimden onun bir büyücü olduğunu düşünüyor ama bunu ona söylemeye cesaret edemiyordum. Aradan uzun yıllar geçti... Atina'da tesadüfen bir, iki kez karşılaştık. Beni evine davet etti, laf laii açtıkça yeniden kendi hayat hikâyesini hatırladı. 'Bir boraydı hayatım. Merhameti olmayan, amansız bir bora... Nasıl dayanabildiğimi ve ayakta kalabildiğimi ben bile anlamış değilim. Tanrı insanın omuzlarına kaldırabile ceğinden daha fazla yük bindirmesin çocuğum...' Bu kitabı, eğer Bayan Sofia'nın okuma yazması olsaydı kendisinin anlatabüeceği ve yazabileceği bir dille, J CUMHURİYET KİTAP SAYI 611