Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Hıronao Matsutanı, kitabında, Taponya'nın Türkiyc'yc bakışının altını çok öz çizmiş: "Japonya, îkinci Dünya Savaşı'nda bir enkaz halinc gelmiş olmasına rağmen, doğru politikalar güderek bu durumdan kısa zamanda kurtulmayı başarmış ve günümüzdc dünyanın cn büyük ekonomik güçlerinden biri olarak uluslararası toplulukta hak ettiği yeri almıştır. Ancak dünya üzerinde ekonomik alanda büyük sorumluluklar yüklenmiş olmasına rağmen, siyasi alanda üstlendiği görev ve inisiyatiflerin ekonomik gücüyle orantılı olduğu söylenemez. Japonya, günümüze dek Kiırduğu siyasi ilişkiler içinde ABD ve Asya ülkclcrine öncelik tanımış ve dünyanın geri kalanıyla arasına hatırı sayilır bir mesafe koymuştur. Oyle ki, bütün dünyayı dcrindcn etkileyen petrol krizi döneminde bile, Japonlann Ortadoğu'ya olan ilgisi aniden arttıysa da Türkiye onların nezdinde göz ardı edılen bir ülke olmaktan bir türlü kurtulamamıştır." EROL MÜTERCİMLER smanlı'da ycnilik ve model arayışları öncc Avrupa'ya yönelmekle başladı; bu ülkeler, tngiltere vc Fransa idi. AJrnanya'ya müttefik olarak yöneliş 20. yüzyılın başlanna rastlar. Denge arayışları ıçindeki II. Abdülhamit'in Japonya'ya ilk heyet yollayışıda 1890 yılıdır. 1887 yılında, daha önce Avrupa'ya pazar aramaya gelcn Japon heyetlerinin bir benzeri de Istanbula rcsmi ziyarette bulundu. Gerçi talcpleri kapitülasyonlar benzeri ofduğu iciıı kabul görmedilerse de, iki ülkc arasındaki ilişkinin başlamusı bağlamında öncmli bir adım oldu. 1905 Japon Rııs savaşında, Japonya'nın yengisi Osmanlı'da büyük sevinçle karşılandı. Böylece, Ertuğrul faciasından sonra Japonlann Türk denizcilerine karşı göstcrdikleri unutul maz olağanüstü yardımlardan sonra başlayan ilgi sıcaklığı, artık hayranhğa dönüşerek pekişmiş oldu. Japonya'nın geleneksel kültürlerinden ve dınlerindcn ödün vcrmeden Batı'nın sömürgeci yayılmacılığından kurtulup, reknolojik ve iktisadi kalkınmayı başarmış olması, hem Osmanlı'da; hem Türkiye de, bu ülkenin, bazı kişilerce model gösterilmesine neden olmuştur. Türk devlet ve bilim adamları dışında Said i Nursi gibi radikal dinciler bile Japonya'yı farklı boyutlarıyla model göstermişlerdir. Aslında, ülkemizde, kolaycılığa ka(,ılarak Japonya'nın atılımlan ve hızlı kalkınması mucize diye adlandırılmıştır. Bunun gerçck nedenleri pek araştmlmamış, Doğu'dan bir devletin eıkarak Balılıyla boy ölçüşmesi psikolojik bir rahatlık getirmiştir. Japonya'nın, laik, bilimsel, ulusalcı, disiplinli, ortak paylasımcı karakter ve yapılanması gözardı euilerek, Japon mucizesi deyimi yerleştirilmiştir. Hıronao Matsutanı, kitabında, Japonya'nın Türkiye'ye bakışının altını çok öz çizmiş: Japonya, tkinci Dünya Savaşı'nda bir enkaz haline gelmiş olmasına rağmen, doğru politikalar güderek bu durumdan kısa zamanda kurtulmayı başarmış ve günümüzde dünyanın en büyük ekonomik güçlerinden biri olarak uluslararası toplulukta hak ettiği yeri almıştır. Ancak dünya üzerinde ekonomik alanda büyük sorumluluklar yüklenmiş olmasına rağmen, siyasi alanda üstlendiği görev ve inisiyatiflerin ekonomik gücüyle orantılı olduğu söylenemez. Japonya, günümüze O Japonya'nın Türkiye'ye bakışı Hıronao Matsutanı'dan "Japonya'nın Dış Politikası ve Türkiye" TürkiveJanonva iliskileri dek kurduğu siyasi ilişkiler içinde ABD ve Asya ülkelerine öncelik tanımış ve dünyanın geri kalanıyla arasına h,atm sayilır bir mesafe koymuştur. Oyle ki, bütün dünyayı derinden etkileyen petrol krizi döneminde bile, Japonlann Ortadoğu'ya olan ilgisi aniden arttıysa da Türkiye onların nezdinde göz ardı edilen bir ülke olmaktan bir türlü kurtulamamıştır. Matsutanı, yapıtında, öncc Japonya'nın dış politikasındaki temel stratejiyi belirleyip, bu strateji bağlamında, Ja ponya'nın dış politikasının csas hecfefterini ortaya koymuş, bu gencl yaklaşım çerçevesinde de Türkiye politikasını analiz etmiş. Japonya'nın dış politikasının tcmel stratejisini 1970 1990 arasında üç yıllık aralıkJarla analiz eden Matsutanı, strateiiyi ana başlıklarla şöyle belirleıniş: 1. Uluslararası sisteme "uyum sağlama" (savaştan sonra 1970'li yılların başına kadar) 2. Uluslararası sistemi koruma (1970'li ve 1980'li yıllara kadar) 3. Uluslararası sistemi "yaratma" (199()'lı yıllardan sonra). Japonva'nın dış politikasının esas hedefleri de şöyle özetlenıniş: Birincisi, bölgesel anlaşmazlıkların önlenmesi ve çekişmelerin çözümlen. mesi, silahsızlanmanın ileriye götürülmesi ve nükleer silahlanmayı sınırlayan rejimlerin güçlendirilmesi yoluyla dünya barışı ve güvcnliğinin sağlanması; Ikincisi, serbest piyasa ve açık ekonomileri koruyarak insanların refahının. sağlanması, Uçüncüsü; küresel sorunları çözerek, insan haklarını koruyarak ve kiiltürel ve akademik işbirliğini geliştirerek evrensel değerlerin teşvik edilme TürkJaponlllşkllerlnlnba$ıangıcı "Ertuflrurgemlslnlnjaponyayızlyaretillebaslamıstı. SAYFA 14 CUMHURİYET KİTAP SAYI 282