24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Sevim Belli'den ihinc anılar... bölünı sebzelik olarak ayrılmıstır. Sebzeligin yalıya yani denize yakın kesiminde ise sırt larını koııışu duvara dayami!j kümesler durur. Bir bahçavanın varlığı belli dir de bahçe sanatından iz yoktur (...) Sebze bahçesinin içinde doyumsuz lczzctteki yarma crikler, dev manolya ağaçları yer aldı^ı gıhı meyve ağaçlarının altı da ev sakinlerinin Karadenizli olduklarına tanıklık etmek üzere silme karalahana ekili olabilir." Sevim Belli, bu yalıda, büyükana ve büyükbabasının yanında, anababasını, kardeşlerini özleyerek ve özlemini söylemeden büyüyecektir. Kcndince bir disiplin duygusu edınerek. Sevim Belli, aile kökenini, çocukluk, gençlik, hapislik yıllarını, Cezayir'dcki doktorlugunu anlatırken, koşulları, olayları irdclcrken belli bir soruyu da sorııp yanıtlamak isriyor: Yaşananlar, çekilenler boşuna ınıydı? Bircysel varhgının, 20. Türkiye'nin siyasal edebiyatında, anılar kimi zaman bcllck tazelemeye yarar. Kimi zaman da yazanİarını savunur. Sevim Belli'nin anıları ise direnç duygusu veriyor. Yaşama sevincini tazeliyor. Siyasal bakış açısını bütünüyle paylaşmasanız, eleştirdiği sol fraksiyonlara, kişilere yakınlık duysanız bile. Çünkü o, eleştiri kadar özeleştiriyi de bilcn bir anlatıcı, yansız olmaya çalışan bir tanık. SENNUR SEZER Y urdumuzda, siyasaJ edebiyatta, en az urün vcrilen dal, kuşkıısuz anıdır. Belki özeleştiriyi de gerektir diğinden, belki de yansız eleştirilmeycceğindeıı korkulduğundan. Bu daldaki az sayıda kitap da, bcllck yanılmalanyla ya da anlatım aksdkliklanyla suçlanmıştır. Bu urunıda, Sevim Belli'nin amlarını yazması "cesur bir davranış" olarak yorumlaııabilir. Hclc ilk satırlarda "malzcmesiz, 65 yaşın çıplak belleğıyle yola çlktlğım" açıkladığında. Sevim Belli nin "yaşamını ya/arak yeniden yaşama, böylecc gurbetten kurtulına", "bcllcğı kadar yüreğine güvcnmc" yöntenıiyle yazdığl Boşnn.ı ıııı Çiğrıedik, bir tek şeyi amaçlıyor: " l'ürkiye nin marksist dcvrimci nareketini bir ucundan güciı yettiğıncc rutmuş dürüst bir ınsanın, bir msan olarak ve özellikle 'l'ürkıyeli biı kadııı olarak yaşanıını, kişiliğini oluşturaıı öğeleri de dikkate alarak, yalın bir biçimde anlatmak Sevim (Tarı) Belli, Turkıye Solıı tari hındc pck çok önemli olayı yaşamış, biri. Ayııca, aynı taıihin öneııdi kişilerinden Milıri Belli'nin eşi. Bugüne kadar Türkiye Solıı tarıhryle ilgili yazı vc yorumlarda sık sık adı anılan Belli, ilk kez bu konuya deöiniyor "(...) Beniııı hakkımda birçok kişi konuştu 40 yıldır vc hatta yazanlar da oîdıı. Ben hcp sustum. Eşdost çevresinde de. Belkı benim de bir şeyler söylemem gerekir diyorum. (...) Bir kahramanlık hikâyesi olmayacak bu elbette. Hatta politikanın a£ır basacağını uman okuyucu ha yal kırıklığına uğrayacaktır sanırım. Pole mik yazmak niyetinde deöilinı. Burada tcoriler geliş,tirmeyi de düşünmüyorum. (...) Yaşadığım dönemin devrimci tarihini aydınlatmak, Türkiye'nin devrimci hareketinin tarihini belgelcmek gibi iddialı bir amacım yok. (...) Yaşanan olayları yaşandıkları zamanlardaki düşünce ve duygularımla vermeye çalışacağım. Güncel ya da her zaman için gcçcrli yorumlar ise dile getirilişlerinden ayırt edilecektir umarını. Sevinı Belli, "onca yıl göze batmamaya, sıradan biri olmaya, bilcrck isteyerek arka planlarda kalmaya ve ayrıca bili ncn zorunlu nedenlerle gölgede yaşamaya özen gösterdikten sonra", "yüregini ve beynini", "dostun vc düşmanın" gözleri önünde açmayı zor bulduöunu belirtiyor. Bu zorlugu aşmaya çahşırken iki noktaya dikkat etmiş: "Anılarda adının geçmesinden ho^lanmayacağını düşündüğü kişileri anrnaınak (bunda, anıların Isveç'te yazıldığından, bu kişilerin iznini alamamanın da payı var)" ve "Yaşayan yakın arkadaşlar için övgü sözü kuflanrııamak". Bclli'mn ycr yer yanıt verdiği anı ve yorumlar içinse, başka kitapları okumak ge rekiyor Örneğin Vedat Türkali'nin Tek Ki^ilik ölüm (1990), Mavi Karanlık (1983) ve Bir Giin Tek Başına (1975) adlı romanlarını. Anılarda en geniş yer tutan bölünı, bir /aınanların Ibtanbulu. Yazann yaşamında vc kişiliğinin oluşmasında önemli bir yeri olduğunu belirttiği Beylerbeyi ve bir sını fın ve dönemin yaşam biçimınin anlatımı, usta işi. Sevim Belli, "akransız, arkadaş.su yapayalnız ama yalnızlığını çok doğal karşılayaıı bir küçük kız"ın öyküsünün gectiği Bcylerbeyi'ni şöyle çiziyor: "Istanbul'un Üsküdar Uçesinin bir bucağı olan Beylerbeyi biraz çaprazlanıa Boğaz'ın Karadeniz açıklığına karşı durur. Beylerbeyi Sarayı, Asya yakasmın Vaniköyü'ne kadar Yakın Bogaz sayılan bu bölümünü, Kuz guncıık ile Beylerbeyi arasından ikiye ayırmış gibidir. Kıyı Beylerbeyi'nden sonra Havuzbaşında bir koy oluşturarak Çengelköy'e vanr, orada giineye doğru kucak açar cömertçe. (...) Iskelenin yanındaki kahve, cunıba gibi çıkıntısıyla denize dogru uzanarak iskeleyi rahatca gözlemeye olanak verirdi. Müşterisi dana çok dclikanlılardı. Her vapur yanaştığında cam ardmdan iııeni bineni merakla izle yen biıkaç kişi bulunurdu mutlaka. (...) Bilet kontrolünden geçintc dört köşe bir alana, iskele meydanına çıkardınız. Dik dörtgenin iskeleye kar^ı gelen kıyısı dük kânlardan oluşurdu. (...) Sola doğru kıvrıldınu mı hcmcn solunuzda mendirekle korunmuş kayıkhaneyi bulurdunuz. Sandalcıların tenekcleri, balıkcı kayıkları, de nize açılınamışlarsa eğcr burada bekleşirlerdi yaz kış. Küçuk Sevim, Beylerbeyi'nde, 1960larda sarılana kadar Kalkavan'ın Yalısı diye anılan Rıza Kaptan'ın yalısında büyümüştür. Üç katlı, yaklaşık 2025 odalı, taşlık duvarları freskli, merdiven başları sütunlu, taşlık ve salonu birbiri içine yansıyarak görüntü oyunları yaratan aynalı bir yalı. Bu yalının bançesi, Sevim Belli'nin yarı alaycı gözlemciligiyle anlatılır: "Kocaman bir dikdörtgen biçimindeki bahçe, içlerine birer koca ev oturtulabilecek büyüklükteki göbeklerle bölünmüştür. (...) Bütün bahçe boyunca devam eden geniş bir Boşuna mı? yüzyılın ve öncesınin daha giizel ve yaşa nası bir dünya ııgruna" vcrilen nmansız bir savaşımın içinde bir zerre oldugunutı bilincinde olarak sorduğu bu soruyu "Hayır" diyc yanıtlıyor. "lnsanır\ insanı sömürmeycceğı, hangi renkten, han^i cinsten olursa olsun, nangi ırktan hangi dinden gelirse gelsin tüm insanların doğa ile uyumlu bir biçimde anlamlı vc onurlu bir yaşamı kardeşçe paylaşacakları güzel yarınları kurmak isteyenlerin yüreklerimizi övünçle dolduran özverili savaşımları boşuna olabilir mi hiç? Bir tek örnekle, kölclik düzeni daha yüzyıllarca sürdü, di ye ta Isa'dan 75 yıl önce Spartaküs'ün ku mandasında Roma kölelerinin verdiği savaşımın boşuna olduğunu söylcvebilir miyiz?" Türkiye'nin siyasal edebiyatında, anılar kimi zaman bellek tazelemeye yarar. Kimi zaman da yazanlarım savunur. Sevim Belli'nin anıları ise direnç duygusu veriyor. Yaşama sevincini tazeliyor. Siya sal bakış açısını bütünüyle paylaşmasanız, eleştirdiği sol fraksiyonlara, kişilere yakınlık duysanız bile. Çünkü o, elcştiri kadar özeleştiriyi de bilen bir anlatıcı, yan sız olmaya çalışan bir tanık. • Boşuna mı Çiğnedik?/ Anılar/ Sevim Belli/ Belge Yayınları/ 640 +16 s. Akranso, arkadaşsa bir kiiçük kn Blr Zamanlar istanbul Sevim (Tarı) Belli. Turklye Solu tarthlnde pek çok önemli olayı yaşamı$ biri. Aynca, aynı tarlhln önemli klşlıertnden Mlhrl Belli'nin eşl. SAYFA 15 CUMHURİYET KİTAP SAYI 265
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear