25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

COSKUN YERLİ D. Salinger, yapıtlarında ince ve iğneleyici bir alaycılıkla, olumsuz, bclirsiz # ve alacakaranlık bir atmosferin girdabına çekiverir okuyucuyu. Anlatımındaki bu atmosfcrin anlaşılması için Enis Batur'un 'Kanlı Bir Kristal: Kara Mizah' başlıklı denemesinden (Yazının Ucu) şu satırlar bizc önemlı ipuçları vcrccektir: "Heccav, yergici, ironi ustası temelde umutlu, değişimden veevrimden yana olan kişidır: Sövüyor, makaraya alıyor ya da çuvaldız batırıyorsa, 'daha ıyi bir dünyanın' varlığına yatırım yaptığı içındir. Kara Mızahçı için iseböylebir umut yoktur. Bir kıyamet habcrcisi gibi umudun, degişim özleminin, evrimc olan inancın altında saklanan ikiyüzlülüğe tutar ışığını. Ona göre, başlangıçtan bu yana hiçbir şey değişmemiştir ve bu kanlı maskaralıkta, yani Hayat'ta kcndisine düşen görev peçeyidüşürmektır " Salinger umutlu yergici ile kara mizahçı arasında bir yerde durur. Bu aradaduruş için kararsızlık diyemeyiz; o daha çok, Batur'un denemesinde sözünü ettiği kara mizahçının seçimleriyle karşı karşıya kalan, XIX. yüzyılda "kurtııluş"u arayan ve bulamayan sanatçıyı XX. yüzyıl dckorunda yaşamış ve yazmıştır. Batur denemesinin bir başka yerinde ise şöylc diyor: " Doğanın yenik düştügü şehırleri teknolojinın teslim aldıgı, çalışma zorunluluğunun sevdalı aylaklığı öldürdüğü bir dünyada ccnnetin iki kapısı açılmıştır: Ütopya ve Rcd. Din'e, Ideoloji'lerc, Tarih'e ve llerleme'ye inanmayan, en azından kendini kaptırmayan Kara Mızahçı ütopyayı da yadsımakta gecikmez: Güliver'in olasıdünya'lara gezileri bir tek şeyi kanıtlar: Bir başka yerde de 'kurtuluş' yoktur. Fantazma evreninc kaymadıkça, Kara Mizahçı için delirmek, sürgünü ya da ölümü seçmek tek Hamlet'çil sorun olacaktır." Salinger'ın kahramanı, içinde boğulmak üzere olduğu karabasandan, bir ıç aydınlanması yaşayarak kurtarır kolunu bacağını ve yüzeye ulaşır; bir soluklanmadır bu sonuç, ama olumsuzdur. Olumsuzdur, çünkü o da yadsımıştır ütopvayı. Çavdar Tarlasında Çocuklar'da "kurtuluşu" bir türlü bulamayan Holden Caufield şöyle der: "Asla güzel ve huzurlu bir yer bulamıyordunuz, çünkü böyle bir yer yoktu." Üstelik bu sözleri, ölümün beri yakasında, müzedeki mezarodasında söylerken, gerçek anlamda kara mizah yaparak, mezarında bile huzura kavuşamayacağını düşünür. Bir roman (Çavdar Tarlasında Çocuklar) ve üç oyku kıtabı (Dokuz Oykii , Franny ve Zooey , Yükseltin TaSAYFA 14 J.D. Salinger'm yapttlarında düşünce, bilinç ve sevgi J Insanla birlikte olmanın mutluluğu /.WA P' *m ı*JSS+ı. +f& J t J S WW* *'>A Ütopya ve red J .D. Salinger, yapıtlarında ıncc vc iğneleyici bir alaycılıkla, olumsuz, belirsiz ve alacakaranlık bir atmosferin girdabına çekiverir okuyucuyu. Bir roman "Çavdar Tarlasında Çocuklar" ve üç öykü kitabı " Dokuz Öykü", " Franny ve Zooey", "Yükseltin Tavanları Ustalar ve Seymour: BirSunuş"u yayımlayan Salinger, 1962'den bu yana yeni bir şey yayımlamamıştır. vanları Ustalar ve Seymour: Bir Sunuş ) yayımlayan Salinger, 1962'den bu yana yeni bir şey yayımlamamıştır. Zaten birkaç dergi ve yayınevi yöneticisi dışında onu tanıyan da yoktur, nerede yaşadığı sır olarak saldanır. 11. Dünya Savaşfndan döndükten sonra (herhalde bir stüdyoda) çektirdiği fotoğrafın dışında nasıl birı olduğuna dair bir şey yoktur elde. (Bir de, 1989'da bir ltalyan dergisinde bir iki fotoğrafı çıkar, paparazziler onu New Hampshire'ın oralarda bir süpermarketin önünde bulmuşlardır, özel yaşamının gizliliğini kahkamanca savunan iriyarı, dinç, yetrnişlik bir delikanlı görülür fotoğraflarda, objektife öfkeyle saldırıyordur!) Yayımladığı bu dört kitap, tüm anlatılar boyunca önümüze dağlar gibi yığdığı sorular ve sorunlar yanıtsız kalır; okuyucularından gelen binlerce mektubu tek tek yanıtlayan Hermann Hesse gibi Salinger'da okuyucularınatoptan, "Yanıt.senkendinsin," demekistiyordurbırbakıma. Çözümsüzluk kanjisında karaduy gululuk, kara mizah, olumsuzluk.. II. Dünya Savaşı'nı izleyen yıllarda Amerikalı sanatçılar Avrupa'nın varoluşçu düşüncesıyle ve Uzakdoğu'nun yaşama bilıncıyle tanışırlar. Bu etkıler, Salinger yapıtındakıdüşünceninvebilincın temcllerinı oluşturur. Hayat çözümsüzdür. (Zen koan'larındaki çözümsüzlükler gibi.) Gerçi, elde birbirini tamamlayan bir "düşünce" ile bir "bilinç" vardır, ama yazarımız varoluşçu düşünceye de, Zen bilincinc de, kendisine özgü bir uzaklıktan bakar. Buddy Glass, 'Seymour: Bir Sunuş'ta, Karaduyguhıluk Kierkegaard'ın içtenliğine hayran olmakla birlikte, Sartre ile Camus'den "Fransız Mandarinleri" diye söz eder; Zen konusunda konferanslar vcrccek kadar bilgili olduğu halde kendi Zen anlayışını"aşınZensizlik" olarak özetler. Sanatta ütopyanın yadsınması için kullanılan (dorukta ve aynı zamanda doğaya karşı bir edim olan) intihar izleği, Salinger'da çözümsüzlü^ün olumsuz ifadesidir. Ama çözümsüzluk, düşünce ve bilinçle aşılmak istenir. Dokuz Öykü'dcki 'Muz Balığı tçin Mükemmel Bir Gün'de intihar eden Seymour Glass, sonraki iki kitapta yaşama döner. (Aslında Franny, Zo oey ve Buddy Glass'lar, De DaumierSmith, Başçavuş X, hatta Holden Caulfield birer Seymour'durlar.) Yazar sanki kahramanı(nı) intihar etti(rdi)ği için pışman gıbıdir ve sanki "Seymour'un geçmişi böyleyken böyleydi," demiyor, "Seymour yaşasaydı böyle biri olacaktı," demeye getiriyordur. 1948'de New Yorker dergisinde çıkan 'Muz Balığı... öyküsunden daha sonra (1951) yayımlanan Çavdar Tarlasında Çocuklar romanınm kahramanı Holden Caulfield (bence ılk anlamıyla da her bakımdan kahraman bir delikanlıdır) intiharı duşundügünde, ıçınde bulundugu gergın karaduygululugu hoş bir kara mizahlagcçıştiriverir: "Ne C U M HURİYET K İ T A P SAYI 2 4 1
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear