25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

alıcı yerlerinden kavrayıp şu meşhur "egemenliği" yere indirebilirler. Bir 'İlk Görüşte Aşk' Olayı adlı öykün üstüne konuşalım biraz. KTVANÇ Tam nasıl olduğunu bilmiyorum, ama erkeklerin çoğunda beraber olacakları bir kadın modeli vardır. Kafalarındaki kadınla karşılarındakinin farkını görüp buna kızarlar ve acısını da kadından çıkarmaya çalışırlar. Aslında o hikâyedeki temel dürtülerden bıri bu konuya gönderme yapmak. Bu "model" anlayışı, insani ilişkileri öldüren bir şey. Sadece kadın erkek ilişkilerini değil tüm ilişkileri öldüren bir şey. Kafalarda oluşmuş klişelere karşısındaki insanları uydurma anlayışı bizde devletçe de beslendiği için çok fazla ağırlık kazanıyor. Bunun sırf bize özgü olduğunu da düşünmüyorum. Bu dünya çapında mücadele edilmesi gereken bir haşere. Kitabındaki hiküyelerde ayrıntılara bolca yer veriyorsun. Zaten arka kapakta da "Bu, fena haldc, aynntılann kitabı" yazıyor. Aynnülar son dönem edebi ürünlerinde göze çarpar şekilde yer almaya basladı. Amacım kıyaslama yapmak değil, görüşünü almak... KJVANÇ Ben ayrıntılara takan bir adamım. Önemli olduğunu düşünüyorum, çünkü Türkiye'de eğitimden gelen "düşünmeme" ve incelememe gibi özelliklerimiz var. İki düşünceyi yan yana getirip bundan bir üçüncüsünü çıkarma yeteneğinden yoksunuz. Bu olayın bir yüzü de yaklaşım kolaycılığı ve hemen hüküm verme, yani düşünceye ilişkin çeşıtli disiplinsizlikler. Mesela bir dolap imal ediyoruz, karşıdan görünüşü yerindeyse mesele bitiyor bizim için. Kapı menteşelerinin üç gün sonra gıcırdamaması, çekmece tokmaklarının kapı kulpuna uygun düşüp düşmediği gibi "aynntılar" hep ıhmal eailiyor. Ayrıntı merakının, milletçe bir özürümüzün giderilmesi yolunda büvük bir hizmet olduğunu düşünüyorum. Burada çok noşuma giden bir reklamcı lafını belirtmeden geçcmeyeceğim: "Farklan yaratan aynntılardır". Sonuç olarak ayrıntılarla uğraşmanın genelleşmesi bana kültürel gelişmişlik göstergesi gıbi geliyor. Hikâyelerindeki dile değinmek istiyorum biraz. Nasıl konuşuyorsak öyle yazılrruş gibi dolayısıyla bazı tekrarlar ister istemez oluyor. Özellikle mi böyle yaptın? KIVANÇ Ben yazarken "Evet beyler, şimdi bir edebiyat ürünü karşısındayız" havasının doğmamasına dikkat ediyorum. Aslında çok daha hesaplayıp kitaplayıp yapmıyorum bunu. Kahramanlarım için "eğer bu adam, şu yaşlarda, şu işi yapan, şu özelliklere sahip biriyse şöyle konuşur" gibi bir varsayım yapıyorum. Onların yerine geçtiğim sürelerde, bütün bozukluklarıyla ya da cilalarıyla onların konuşmalarını dinleyip aktarmaya çalışıyorum. Yani okuyucu karşısında o adamı bulabilmeli. Hepsi birer Shakespeare olan mühendisler, kapıcılar, filozoftan bozma esnaf falan, benim şahsen pek hoşuma gitmiyor. Kitapuki son hikâye Kale adını taşıyor. O hikâyeyi "Vicdan sahibi yuppieler haline gelen eski arkadaslara" ithaf ediyorsun. Bunu biraz açar mısın? KJVANÇ Ben kendi kuşağıma çok bağlıyım. Gerçi memleketin içine edilmesine de katkımız oldu, ama sanırım bizim kujaeın Türkiye tarihinde özel bir yeri var. En önemli özelliklerimizden biri, bir yandan da kafasının dikine gitme anlamı taşıdığı için olumsuz sonuçlar da yaratabilen isyankârlıktı. Şu anda Türkiye'ye en gerekli olayın insanların isyankârlaşması olduğuna inanıyorum. Bu konuda bizim kuşağın fire vermesini istemiyonırn, "fire"lerimize "Kendinize gelin, arkadajlar" demek istiyorum. D CUMHURİYET KİTAP SAYI 21 Erich Fromm'un "Sahip Olmak ya da Olmak'h İnsan özüne nasıl döner? Sahip Öİmak ya da Olmak / Erich Fromm / Çeviren: Aydın Arıtan Arıtan Yayınevi / 2. baskı / 288 s. çemedikleri sürece, kurtulmalan olanaksızdır." ' Krizin oluşumunda, ekonomik sistemın gehşmesini belirleyen "insan için iyi olan nedir" sorusu verini "sistemin gelişmesi için iyi olan nedir" sorusuna bırakmıştı. Bu yanlışın ınsanlara iğne gibi batan sıvri ucunu gizleISMAh. MURAT mek için de "sistemin gelişimine yarayan her şey, insaBir hayalin uzun süredir sona erdiği bir nın refahı ve mutluluğuna da yararhdır" düşünceskıe dünyadayız. Tükenen hayal, enaüstri yaygınlık kazandırılmıştı. Bir 'fetih ruhu' ile doğaya toplumunda erişilecek olan mutlu in egemen olma isteği sistemin açgözlülüğü uğruna apaçık san havali. Ve hayal görmenin pahalı bir doğa kıyınnna yönelmişti. Fromm'un teşhisleri birya mal olan faturası: NükJeer tehlike, çok noktada, aynı konuyu ele alan başkayazar ve dügezegen ölçütünde bir felaket durumu şünürlerin saptamalarıyla uyuşuyor. Ote yandan nu alan çevre kirliliği, nüfus patlama Fromm'un Sahip Olmak ya da Olmak önerisini 1976 sı, doğal kaynakların tükenmesi... İn yılında yaptığı göz öniine alınırsa o zamandan bu zasanlık ağırlığını iyiden iyiye duyuran mana global çevre bilincinin yerleşmesinde önemli bu krizi nasıl atlatacak? Atlatabılecek adımlar atıldığı unutulmamalı. mi? Krizı aşmak için birtakım 'teknik' önlemler yeterDünya kamuoyu artık çevre sorunlarına karşı daha li mi yoksa insan ve toplumun özüne yönelik köktenci duyarlı ve ilgüi. Ne var ki çevre bilincinin yaygınlık kabir anlayış değişikliği mi gerekiyor? Çözüm önerileri zanması, Fromm'un saptadığı 'sistemik açgözlülük üreten yazarlar, karamsarlığın çeşitli derecelerinde, in sendromunu' iyileştirmede yeterli mi? Fromm tasarsanlığın krizini 'teşhis ettikten' sonra çıkış yolunu gösladığı "yeni insan"dan daha fazla şeyler talep ediyor. teren 'reçetelerini' oneriyorlar. Sahip Olmak ya da Ol Fromm'un yeni bir toplum inşasında manifesto nitelimak, Erich Fromm'un 'teşhis ve tedavisi': "Yeni bir in ği taşıyan 'acil önlemler paketinde' bazen parti progsan ve yeni bir topluma geçişin tek yolu, her şeyi elde ramlarını anımsatan ifadelerle ayrıntılı bir proje yer aletmek, onlara egemen olmak biçiminde beliren ve kâr makta. Ve Fromm, kitabı boyunca bireye seslenirken tutkusu, açgözlülük bir de ihtiras demek olan 'sahip sonunda 'yeni toplumun' inşasını devletten bekliyor! olmak' karakterini terk etmekten geçer. İnsanlar onlaTürkçede ikinci baskısı yapılan bu Fromm klasiğini n huzura, mutluluğa ve diğer insan kardeşlerini sevmeye okuyun, insanın nasıl 'özüne döneceğini' bir de yöneltecek olan 'olmak' biçimli bir dünya görüşüne geFromm'dan dinleyin. D sahip olmak yada olmak Erich Fromm Ybnı bir insan ve yeni bir toplum ıçın çözüm yolu önertyor S A Y F A
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear