29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

'Bilim Dedikleri' Hüsamettin Arslan'ın önsözünden edindiğimiz bilgiye göre, Alain Chalmers, 1939'da Ingiltere'de Bristol'da doğdu. 1961'de Bristol Üniversitesi Fizik Bölümü'nü bitirdı. Londra Üniversitesi Chelsea College'da bilim felsefesi ve bilim tarihi incelemelerine dönmeden önce iki yıl fizik ve bilim tarihi okudu. Halen Sydney Üniversitesi'nde çalışan Chalmers'ın entelekıüel gelijımi konusunda, okuyucular, bu kitabın önsöz ve giriş bölümlerinde yeterli bilgiyi bulacaklardır. Bilim Dedikleri için bir önsöz yazan Ahmet Inam, "Nasıl Bir Bilim Düşmanıyım?" başlıkh yazısına geçmeden önce, "Hüsamettin Arslan'ın "tercüme'sine bir önsöz yazmakla, ne onun dil anlayışını ne de (muhtemel) çeviri yanlışlarını paylaşmış oluyorum. Geleceğin Türkiye'sinin yaratılmasında farklı görüşlerin tartışılabilmesine, iletilebilmesine olanak sağîayacak kaygı ortaklıklarının önemli olduğunu düşünüyorum" diyor. Bilim tarihine ve felsefesıne mesleki ilgısınin Londra'da Prof. Karl Popper'ın görüşlerınin egemen oîduğu bir iklimde doğduğunu belinen Chalmers'ın bu kitabı yazmaktaki amacı, bilimin doğasıyla ilgili teorileri açık ve anlaşılır bir bıçimde ele alarak son gelişmelerle birlikte kavramak ve onlar üzerine bazı düzeltmeler yapmaktan kaynaklanıyor. Kitabın ilk yarısında tümevarımcılık (inductivism) ve çevirmenin 'yanlışlamacılık' diye çevirdiği falsificationism'i tanımlıyor Alain Chalmers. Tümevarımcılık ise birinci bölümde tanımlanıyor ve daha sonraki bölümlerde şiddetle eleştiriliyor. Dördüncü ve beşinci böümler, tümevarımcılığı geliştirme girişimi olarak *yanlışmamacılığın açıklanmasına ayrılıyor ve öbür bölümlerde Lakatos'un sofistike yanlışlamacılığı açıklanıyor. Thomas Kuhn ve paradigmaları sekizinci bölümde sunuluyor. Geriye kalan dört bölüm, yazara göre daha da tartışmalı. Bu bölümler Lakatos, Kuhn ve modern Popper eleştirileriyle radikal olarak nasıl gelistirilebilecekleri konusundaki bazı önerileri kapsıyor. Ülkemizde ilk kez K. Popper, Thomas Kuhn, Imre Lakatos, Feyerabend ve Althusser gibi felsefecilerin bir arada ele alındığı; bilimin doğası, statüsü ve yöntemleri üzerine bir değerlendirme olan Bilim Dedikleri'nin kitabın ciddiyetiyle pek bağdaşmayan kapak düzenini ise, yayın hayatına yeni katılan yayınevinin "ilk kitap" heyecanına veriyor, gelecekte kendilerinden daha özenli kitaplar bekliyoruz... MMOM Japonya ruhunu Batı'ya mı sattı? Wheatland Vakfı'nca düzenlenen toplantıda Japonya'daki refah ve ekonomik mucizenin kültürel yozlaşmayı getirdiği ileri sürüldü. aponya'nın, İkinci Dünya Savaşı sonrasında düştüğü en büyük yanılgı, arabaları ve bilgisayarlarıyla birlikte "ruh"unu Batı'ya satması mıydı? ABD'nin San Francisco kentinde düzenlenen uluslararası bir edebiyat toplantısına katılan Japon r o mancılar ve eleştirmenler bu sorunun yanıtlarını aradılar. San Diego'daki California Üniversitesi Edebiyet Profesörü ve eleştirmen Masao Miyoşi "Refah ve ekonomik mucizeyle birlikte Japonya'da kültürel ve manevi yozlaşma ortaya çıktı" dedi. "Japonya, Batı'nın kültür hegemonyasına teslim oldu. Sanayide varız, ama kültürel konularda esamemiz okunmuyor." Romancı Kenzaburo Oe de edebiyat toplantısının açılış yemeğinde yaptığı konuşmada aynı konu üstünde durdu: "Honda araba ve motosikletlerinin neden müthiş olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Ama Honda bizi o kadar ilgilendirmiyor. Bizi, kültür yaşamımızı hiç bilmemeniz daha çok ilgilendiriyor." Wheatland Vakfı tarafından her yıl düzenlenen dünya edebiyatı toplantılarının dördüncüsü bu kez San Francisco'da Savaş Anıları ve Gösteri Sanatları Merkezi'nde yapıldı. Bugüne kadar Orta Avrupalı ve Sovyet vazarların ağır bastıkları toplantıların dördüncüstinde ilk kez Japonya, Güney Kore, Çin ve Güneydoğu Asya'dan romancı, şair, oyun ve deneme yazarlarının ağırlıkta olduğu görüldü. Japonya üzerine düzenlenen panele ülkenin önde gelen yazarları katılırken, panelin uluslararası toplantının en ilginç olayı olduğu konusunda birçoklan birleşti. Pa ABD'deki toplantıda Japon kültür ve edebiyatı tartışıldı J nele katılan tanınmış Japon yazarları arasında, Kişisel Bir Sorun ve Çılgmlığımızı Altetmeyi Öğretin Bize adlı kitapların yazarı Kenzaburo Oe ile İkinci Dünya Savaşı'ndan kısa bir süre sonra canına kıyan ünlü Osamu Dazai'nin kızı Yuko Tsişima da bulunuyordu. Kenzaburo Oe, savaş sonrası Japon romanının en büyük adı sayılan Yukio Mişima'yı pek fazla önemsemediğini söyledi. Oe, 1970 kasımında askeri bir üssü ele geçirme girişiminden sonra harakiri yaparak canına kıyan Mişima'nın "Avrupalılar tarafından yaratılan Japonya imajı"nı doğrulayacak tarzda yaşamını biçimlendirdiğini ileri sürdü. Oe, "Mişima'nın canına kıymaya karar vermesi, onun Japonya imajıyla sapkın ilişkisinin ve Asyalılann büyük ihanetinin en son kanıtıydı" dedi. Yukio Mişima, askerlerin önünde, parlamentoyu basıp ele geçirmeleri için uzun ve kışkırtıcı bir konuşma yaptıktan sonra kılıcıyla harakiri yaparak bağırsaklarını deşmiş, yazarın seksen beş kişilik özel ordusunun genç komutanı da Mişima'nın kellesini uçurmuştu. 15 dakika süren söylevi boyunca askerler kahkahalar atmışlarVe Mişima'yla alay etmişlerdi. Mişima'nın intiharı, Japonya'da aşırı sağcılar tarafından sahiplenilmiş ve göklere çıkarılmıştı. O sırada Bereket Oenizi adlı romanını yeni tamamlamış olan Mişima'nın intiharından sonra yazarın ünü Batı'da görülmemiş boyutlara erişmişti. San Francisco'daki edebiyat toplantısında, Kenzaburo Oe'nin Mişima'ya ilişkin yorumlarına, savaş suçları ve totaliter düzenler üstüne yazdıklarıyla tanınan Belçikalı romancı ve avukat Pierre Mertens karşı çıktı. "Mişima başka ülkelerde büyük bir yazar olarak kabul ediliyor" diyen Mertens şunları söyledi: "Japonların, Yukio Mişima'nın büyük bir yazar olmadığı yolunda bir yargıya varmaya hakları olduğunu sanmıyorum. tntihar edenleri edebiyatın dışına atmaya kalkıştık mı, Primo Levi'den söz edeceğiz? Böyle giderse, çok geçmeden kendimizi bir edebiyat kıyımının ortasında buluruz!.." D Bilim Dedikleri / Alain Chalmers / İngilizceden çeviren: Hüsamettin Arslan / Vadi Yayıncılık / 256 s. / 10.000 TL. Türkiye ve Balkanlar 1213 mayıs tarihleri arasında yapılan, "Türkiye ve Balkanlar" konulu 6. Uluslararası Girne Konferansı'na sunulan bildiriler kitap halinde yayımlandı. (Middle East Bu.sıncss and Bankıng Magazine Publications, 1990). Girne konferansları koordınatörü Prof. Dr. Erol Manisalı'nın editörlüğünü yaptığı, "Turkey and the Balkans: Economic and Political Dimensions" başlıkh Ingılızce kitapta Jeno Hamori, Seyfi Taşhan, Cengiz Çandar, Erol Manisalı, Andrew Mango, Mümtaz Soysal, Tözüm Bahçeli, Mehmet Dülger, Wolfgang Höpken, îstemihan Talay ve Nazif Kuyucuklu'nun katkıları bulunuyor. Balkan ülkeleriyle Türkiye ilişkilerînin güncel açılarıyla ilgilenenler için dikkate değer bir yayın. Paul Schrader'ın yunetmenlıflını yaptığı "Mıshıma" (ilmınden btr sahne. Fılm Wıshıma'nın yaşamını anlatıyor. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 21 S A Y F A 15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear