Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kim yazdı bu makaleyi? Geldik Yaz Oyunu'nun 6.'sına. Oyunumuz gelecek hafta bitiyor. Gelecek hafta, Yaz Oyunu Bulmacasımn yanı sıra 7 sorunun yanıtını yazıp bize göndermeniz için bir form yayımlayacağız. Kolay gelsin. 3 x lOOOkitap ödüllü Yaz Oyunu Kusur nerede? ilk Cumhuriyet Anayasası, Aıatürk'ün devrimci önderliği altında yurdumuza ne büyük yararlar sağladı, hep biliyoruz. Avnı anayasa ters yönde uygulandığı zaman halimiz ne denli kötüleşti, devrim düzeni ne denli bozuldu, bunu da 19501960 yılları arasında gözlerimizle gördük. 27 Mayıs'ın yurdumuzda estirdiği temiz hava ner şeyden önce Atatürk'e dönüs özlemi taşıyor, Türkiye'mizi onun bıraktığı noktadan alarak çağdaş uygarIık yolunda rayına oturtma amacını güdüyordu. 1961 Anayasası bu görüşle hazırlanmış ve halk oyuna sunularak yürürlüğe konmuştur. Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer, derler. 1924 Anayasası'nın tutucu ellerde Meclis, ulusun bir gün aynı felaketle karşı karşıya gelmek tehlikesini önlemek için titiz bir çaba harcamıştır. Yeni anayasamız nasıl hedefinden saptırıldığını bilen kurucu yürütme organını kontrol edecek daha sıkı bir mekanizmaya olanak yaratmış, parlamentonun hukuk dışı yasalar çıkarmasını engelleyecek bir yüksek mahkeme kurmuş, ama bununla da yetinmeyerek devlete toplumu çağdaş uygarlık düzeyine ulaştıracak birtakım sosyal ve ekonomik görevler yüklemiştir. Başlangıç kısmında: "Yurtta sulh, cihanda sulh ilkesinin, Milli Mücadele ruhunun, milli egemenliğin, Atatürk devrimlerine bağlılığın tam şuuruna sahıp olarak; insan hak ve hürriyetlerinı, milli dayanışmayı, sosyal adaleti, ferdin ve toplumun huzur ve refahını gerçekleştirmeyi ve teminat altına almayı mümkün kılacak, demokratik hukuk devletini bütün hukuki ve sosyal temelleriyle kurmak" cümlesiyle dile getirilen amaçlar, yürürlüktekı anayasamızın hiçbir yanlış anlamaya yer vermeyecek derecede açık, seçik bir özetidir, diyebiliriz. 157 maddeyi kapsayan 1961 Anayasası birinci maddesinden sonuncusuna kadar hep bu amaçların gerçekleştirilmesini sağlayıcı hükümlerle doludur. Ama geride bıraktığımız 10 yıl boyunca ne olmuştur? 10 yıldan beri gitgide anan bir şiddetle acısını çektiğimiz bunalımın nedeni bu anayasa mıdır? Anarşik diye nitelenen yurt havasını yürürlükteki anayasaya bağlamak, kimi maddeleri değiştırilmekle "demokratik hukuk devleti"nin bunalımı atlatacağına inanmak doğru mudur? Biz, anayasaları Tanrısal birer buyruk sayanlardan değiliz. Zamanla toplum koşulları değiştiği gibi elbet yasalar da değistirilebilir, değiştirilmelidır. Ama insaf edilsin, yukarıda özetini verdiğimiz yürürlükteki anayasa ilkelerinden hangisi bugüne değin içtenlikle uygulanmıştır? Daha koalisyon dönemlerinden başlayarak öç alma heveslisi bir munalefet her ileri adıma çelme takmaya başlamış, 1965 seçimleriyle iktidara geçer geçmez "egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur" sloganı arkasına sığınarak anayasanın temel ilkelerine karşı cephe almış, yeter çoğunluğu bulduğu zaman onu kendı felsefesine uygun biçimde değiştireceğini her fırsatta belirtmekten çekinmemiştir. Bizce bugün yaşadığımız bunalımın kökeninde uygulanan bir anayasanın yetersizliği değil, uygulanmayan anayasamızın toplum katlarında yarattığı çelişkiler yatmaktadır. Çözümü güç bir denklem var önümüzde. Birkaç anayasa maddesini değiştirmekle işin üstesinden gelınemeyeceği besbellidir. Hele aceleye hiç yer yoktur. Ûç Ipucu 1. "12 Mart"tan sonra 1961 Anayasası'nda değişiklik yapılması söz konusu olunca bu yazıyı kaleme alanJbaşyazar, o yılın ağustosunda gazetesinden ayrılmak zorunda kaldı. 2. Gazete tiraj yitirince göreve çağrıldı; arkadaşlarıyla birlikte döndü. 3. Kimi makalelerinin de yer aldığı bu kitabında, 19501972 yıllarını kapsayan anılarını dile getirir. Kitabın adı: Yazarın adı: CUMHURİYET KİTAP SAYI 21 ıS A Y F A 2 9