25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 TEMMUZ 2023 ÇARŞAMBA KÜLTÜR 13 Portekiz’de çalışmalarını sürdüren Leylâ Gediz’le son sergisini ve yaratım sürecini konuştuk Elusive Lights Yaşamın sanatsal ve Roxana on günlerde elimde iki ayrı çellistin yeni çıkardıkları CD’leri Svar. Birisi Dorukhan Doruk (1991). Dilbağ Tokay ile çelloya başladı, Pekinellerin desteklediği Dünya Sahnelerinde Genç Müzisyenler izdüşümü Projesi’nin bir üyesi oldu. Yeni çıkan solo CD’sinin kapağı, içindeki müzik kadar izleyiciyi etkiliyor: Kara bir zeminde, kara bir giysi kapakla ündelik yaşam, sanatsal kaynaşmış, yalnız sanatçının yüzü ve bir bakışla aydınlandığında elleri ışıkta kalmış buna koşut olarak Gizleyiciye çok farklı bakış içindeki CD’nin başlığı da Elusive açıları sunabilir. Leylâ Gediz’in Lights: “Karanlıkta (ya da gölgede kalmış) ışıklar”. CD, “Genuin” etiketini sanatında bu bakışın çarpıcılığını taşıyor. Böyle bir CD yapmak fikrine çok sade araçlarla pandemi dönemindeki izole günlerimiz hissederiz. Nesneler KONUK esin kaynağı olmuş. YAZAR onun bakışı altında “Eve kapalı, çellomla baş başa bazen ileriye doğru yaşadığım günler Saygun’un op. 31 AYŞENUR bir yol gösterici TANRIVERDİ Çello Partitası’nı çalıştım” diyor. Ve sonunda bu CD oluşmuş. Sollima bazen de anılara (1962) adlı bestecinin karşıtlıklar ilişkin bir iz sürücü olarak ışıldar. içindeki yapıtı La Folia ile başlıyor. Kompozisyonlar düzenin eleştirisi Ya karanlık ağır bir tempo ya da ona olarak belli belirsiz bir dağınıklıkta karşıt çılgın bir Portekiz dansı: La Folia. sergilenir ve kendimizi, içtenlikle Sonra Saygun’un yer yer makamları sahteyi ayırt edebileceğimiz tanıdık da kullanarak bir çember yapısı içinde başlayıp biten yapıtı. Fazıl Say’ın, sahnelerin içinde buluruz. Bu, rahmetli viyolacımız Ruşen Güneş’in güven hissini çağrıştırması kadar anısına yazdığı gizemli viyola sonatının tetikleyicidir de. Gözlüğü çıkarınca çelloya uyarlanmış versiyonunda Say’ın Sunduğu sınırsız olanakların tanımadığım kendine özgü söylemi de çok güzel dile yanı sıra zaman zaman insanın insanlarla gelmiş. Amerikalı besteci Ernst Bloch çaresiz hissetmesine neden olan eşzamanlı sergi 1. Çello süitini Bach’tan kaynaklanıp ama büyüdüklerinde bu Herkese tanıdık çağımızın kendine özgü diliyle ve teknolojik dönüşüm çağında bir geziyordum. inançtan vazgeçerler. Ben gelecek bir dil yine satır aralarında bir folklorizmle sanatçı olarak var olmanın hissi ve Takip ettiğim kullanıyorum vazgeçmeyenlerdenim. Sanatımın süslemiş. Giovanni Solima’nın (1962) bu yolculuğa ilişkin merak ettiğim sanatçıların ve herkesin bir gücü varsa, o gücün animizm “La tempesta” adlı yapıtında da aynı bazı detaylar üzerine Leylâ Gediz çoğu yeni çevresinde temelli olduğuna eminim. döngü giderek devleşiyor. Dorukhan ile sohbet ettik. medyaların yer alan ise her seferinde çellosu ile devleşiyor. Kedi metaforu... görme, Zira baştan sona bir CD’yi eşliksiz Fotoğraf: nesnelerden Dijitalin kuşatması... Muhsin akgün dokunma, n 18 Mayıs-17 Haziran dinlemek hiç kolay değildir. yola çıkıyorum. n 21. yüzyıl teknoloji çağında hissetme gibi tarihlerinde Londra’da açılışı olan Resimlerin Roxana bir sanatçı olarak var olmanın temel duyularımız son serginiz “Missing Cat” bana nihai anlamı Diğer CD, “Roxana” adını taşıyor. hissini nasıl tanımlarsınız? İç üzerindeki İstanbul’u anımsattı. Bu sergide muğlak ve yoruma Leylâ Gediz “Rahşan” adının Pers dilinden gelen dünyanızla dışarıdaki “gerçek” belirleyici rollerini İstanbul ve Lizbon sokaklarıyla açık kalabilir, versiyonuymuş. Rahşan Apay ise yaşam arasındaki dengeyi nasıl konu edinen resimler, ilgili bir bağlantı kurdunuz mu? önemli olan merak hem solist hem orkestracı olarak kuruyorsunuz? filmler, yerleştirmeler Missing Cat’teki kayıp kedi uyandırmaları. Merak, hem de zengin dağarcıklı kayıtlarıyla Bir cümle ile tanımlayamam. yapıyor. Ben de dijital dünyanın hikâyesini elbette İstanbul müziğimize katkıda bulunan bir iletişimin ilk adımı. Dışarıdaki yaşamın daha gerçek karşı konulmaz kuşatması sanatçımız. Onun Lilamüzik’ten çıkan kedileriyle ilişkilendirdim CD’si A. Adnan Saygun ve Armağan olduğu varsayımı tartışılabilir. altındayım. ‘Eşyaya kıyasla kırılganız’ ama bunu şunun için yaptım: Durdağ’ın yapıtlarıyla donanmış. Teknoloji çağı deyince aklıma Özellikle eskizlerimi bilgisayarda Kedilerden bahsetmek için n “Nesnelerin acımasızlığına” Saygun’un viyolonsel konçertosu AI (yapay zekâ) ve bu alandaki çalıştığım için aldığım ekran değil. Kedi bir metafor burada. ilişkin görüşünüzü merak op.74 (1987) bestecinin son dönem gelişmeler geliyor. Çok takip görüntüleri bile resimlerime temel Ortadan kaybolan kedilere atıfta ediyorum. Nesnenin acımasız çalışmalarından birisidir. Müzik etmiyorum ama eşim meraklı ve oluşturabiliyor. Basit teknolojilerle kayıtsızlığı sizi nasıl etkiliyor? bulunurken sürüden kopan ve tarihindeki nice besteci gibi giderek evde daima bahsi geçiyor. NFT’ler çalışıyorum: dizüstü bilgisayar ve daha gizemli yapıtlar bestelediği Evet, nesnelerin acımasızlığı İstanbul’u bir sebeple terk eden dönemin ürünü. Rahşan da giderek etrafında örülen yeni dil mevcut. photoshop kullanıyorum. Bundan durdukları yerden bizim kişilerden söz ediyorum. Farklı daha deneyimli, daha olgun bir Bir ara “minting” kelimesi her sonrası analog: boya, boya ve bir halimize gülüyor olmalarından coğrafyalara yayılan Türkler, döneminde bu CD ile karşımıza yerde gözüme ilişiyordu. Yine bu kat daha boya. Kompozisyonlarım kaynaklanıyor. Yaşarken artık Türkiye’den çok Türk çıkmış. İki ayrı kuşak Türk bestecisini çoğunlukla sadedir ama bazen hafta Lizbon’da açılan bir grup biriktirdiğimiz ve bizden sonraki diasporasına aittir. Benim de birleştirip dünya müzik piyasasının üst üste veya iç içe geçen farklı sergisinde VR gözlüğünü takarak nesillere kalan eşyayı aklımdan son beş yılda gerçekleştirdiğim değerlendirmesine sunmuş. katmanlar, çok parçalı, karmaşık nefis bir “öteki” mekân kurgusu çalışmaların tümünün temelinde CD kitapçığında Hasan Uçarsu geçiriyorum. Ama ben eşyanın kolajlar resmetmek daha uygun hocası Saygun’un bu konçertosunu deneyimledim: Bir kanyonda tek diyasporik varoluşun izlerini bu dokuz canlılığını kıskanıyor şöyle yorumluyor: “Saygun’un müziği geliyor. Kendi gözlemlerimi, öz başımaydım ve etrafım egzotik olsam gerek. Eşyaya kıyasla çok sürebilir, artı ve eksileriyle genelde karamsar yanıyla öne çıkarılsa deneyimlerimi paylaşıma açmak bitkilerle çevriliydi. Uzakta bir kırılganız. Acımasızlıktan kastım bu yeni kimliği tarttığımı ve da Viyolonsel Konçertosu’nun gerek için “dışarıdaki yaşam” dediğiniz köprü vardı; belki tehlike vardı bu. Çocuklar oyuncaklarının içine yerleşmeye çalıştığımı beş ses (pentetonik) karakterli ikinci ortak havuzdan faydalanıyorum: ama bulunduğum yer güvenliydi. bir ruhu olduğuna inanır, gözlemleyebilirsiniz. teması ve ondan türeyen yapıların türlü renkler içinde ele alınışı gerek ilk temanın farklı dönüşümleriyle elde 30. ULUsLararası Adana Altın Koza üyeleri ise İsmail Timuçin, Nebil edilen oldukça iyimser, sevecen ve Film Festivali’nin bu yılki onur ödülleri, Özgentürk, Hüseyin Orhan ve Gökhan güvenli bir havadadır.” Adana’dan Cihan Ünal ve Perran Kutman’a veriliyor. Mutlay’dan oluşuyor. Danışmanlığını Rahşan bu güvenli havayı çok güzel Festival, 18-24 Eylül tarihlerinde Alin Taşçıyan, Esin Küçüktepepınar ve yansıtmış. sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Akın Kılıç’ın üstlendiği festivalin, Dünya Armağan Durdağ (1981), Roxana’nın ustalara Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sineması Koordinatörlüğü görevini ise bestecisi. Yapıtını Rahşan’a adamış. Zeydan Karalar’ın başkanlığında İzlem Oktay yürütüyor. Festivalin yarışma Türk müziği konservatuvarından sonra düzenlenen festivalin yürütme kurulu bölümlerine katılmak isteyen sinemacılar Washington DC’de, bir yıl boyunca onur ödülü başkanlığını Menderes Samancılar için son başvuru tarihi 7 Ağustos. (https:// Washington Konservatuvarı’nda piyano ve bestecilik okumuş. Halen Grammy üstlenirken festivalin yürütme Kurulu altinkozaff.org.tr) Ödülleri’ne oy verme statüsünde. 2009-2011 arasında ABD’de University Minoa kitabevi ‘Tüm ayların kitabı of Memphis’te yüksek lisans derecesini İstaNBUL ’UN başrolde olduğu “sevgilim İstanbul sergisi tamamlamış. “Armağan Durdağ İstanbul” fotoğraf yarışmasının seçkileri, dergi yayımlıyor Ensemble” adını verdiği toplulukla Mecidiyeköy sanat’ta ziyaretçileriyle Toprak’ın eserleri’ Mecidiyeköy geleneksel Türk çalgıları ve Batı müziği buluştu. 52 fotoğraftan oluşan sergi, BağıMsız Kitabevi Minoa, PEN Türkiye Yazarlar Derneği, çalgılarını kimi zaman da elektronik İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Sanat’ta! “Iskarta” isimli bir dergi müziği birleştiren “Yeni Bir Dünya İçin geçen ay hayatını kaybeden Kültür Dairesi Başkanlığı’na bağlı turizm yayımlamaya başladı. Iskarta’nın Yeni Müzik” adlı projesini sürdürüyor. tarihçi, yazar Zafer Toprak’ın Şube Müdürlüğü ve FOt ON Derneği’nin ilk sayısının teması “Başlangıç” İki CD’yi de zevkle dinledim. Kâh yapıtlarının “ayların kitabı” işbirliğiyle düzenleniyor. “sevgilim olarak belirlenmiş. Şair Jorge meditasyona daldım kâh dans coşkusu olarak seçildiğini duyurdu. İstanbul” sergisi 31 a ğustos’a kadar yaşadım ve sanatçılarımızla Guillen’in, Cevat Çapan’ın Dernekten yapılan açıklama ziyaretçilerini bekliyor. kıvanç duydum. çevirisiyle “Yola Çıkmak” şöyle: “‘Âlimin ölümü toprak adlı şiiriyle açılan Iskarta’da âlemin ölümüdür’ sözünün edebiyat, sanat, gastronomi, tam tarif ettiği bir âlim, bir aydındı Zafer botanik, müzik, tasarım gibi Toprak. Şimdi âlim deyince tekke, tarikat Melike Şahin farklı başlıklarda yazılar yer şeyhlerini anlayanların tam karşısında alıyor. Iskarta 3 aylık periyotlarla duran fakat yaşamı da bir anlamda Harbiye’yi yayımlanacak. Sonraki sayının ‘çileci’ biçimde, üniversite, araştırmalar, teması “oyun” olacak. yazılar, kitaplar içinde geçen Zafer Hoca, salladı âşığı olduğu Cumhuriyete birbirinden MELİKE değerli eserler kazandırdı. Her yeni kitabı Pinhâni geleneği Şahin’in bu sürükleyici bir roman dizisi heyecanıyla sezon ilk Harbiye beklenirdi. Tarih kitaplarının edebiyat yine bozmuyor konseri büyük ilgi tadıyla okunabileceğini de gösterdi bize. gördü. Açık havayı Şimdi Cumhuriyetimizin tam da 100. PİNHâNİ, artık bir gelenek dolduran binlerce yılını kutlamaya hazırlanırken, Zafer Hoca halini alan eylül konseri için hayranı, şarkıları sanatçı bize kim bilir ne sürprizler yapacak diye bu yıl 29 Eylül Cuma akşamı ile birlikte seslendirerek beklerken bu gidiş çok acı oldu! KüçükÇiftlik Park’ta olacak. dev bir senfoni yarattı. Türkiye’nin iktisat, tarım politikalarından Grup, “Dünyadan Uzak”, “Bilir O Biletleri satışa çıktığı İttihat Terakki’ye, Sümerbank’tan Beni”, “Ne Güzel Güldün”, “Dön andan itibaren bir işçi sınıfına, popülizmden Türkiye’de Bak Dünyaya”, “Sevmekten haftada tükenen konser feminizme ve Atatürk’e yayımlanmış pek Usanmam”, “Hele Bi Gel” gibi için heyecanını sosyal çok yapıtının yanı sıra, yayımlanacakları sevilen şarkılarını açık hava medya hesabından da hevesle okumayı beklerken tüm sezonunun son günlerinde paylaşan sanatçı sesi ve kitaplarını PEN temmuz-Ağustos ve tüm hayranlarıyla birlikte Merve Eryiğit’in eseri Melike Şahin sahne şovuyla dinleyicilerine ayların kitabı olarak önermekten buruk bir söyleyecek. müzik ziyafeti yaşattı. mutluluk duyuyoruz.”
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear