Catalog

TÜM KİTAPÇILARDA ve ONLINE SATIŞ SİTELERİNDE Kendi iktidarları için toplumların Demokratik 4 HAZİRAN 2023 PAZAR 2 PAZAR YAZILARI Rejimlerini yok eden otokratların da en büyük silahı, iktidarlarının asla sona ermeyeceğine, bütün seçimleri kazanacaklarına, bireyleri ve toplumu ikna etmeleridir. Ama Demokratik Rejim Teslimiyete hayır! Festival rüzgârları umudu devam ettiği sürece bireyler ve toplum ikna edilemez. ir insan, bir toplum nasıl O nedenle, Otokratlar, Demokratik dönüştürülür? az ayları, İskandinav da aynı başarıyı yinelemeyi Rejim umudunu yok etmeye çalışırlar: B Bir insan, bir toplum, ancak ülkeleri için festival amaçlıyor. Tivoli Direktörü Elbette günlük çıkarlar peşinde teslim alınarak dönüştürülür. Ymevsimidir. Kuzeyin Susanne Koch Mørch olan sermaye sahipleri ve çıkarcı Peki bir insan, bir toplum nasıl soğuk kanlı insanları, sıcak Festival programını politikacılar, derhal böyle bir iktidara teslim alınır? denizlerin tadını, kumlara açıklarken “Bu yıl Tivoli’nin katılırlar... İster kişi olsun, ister toplum, her sere serpe uzanarak her yanı yeni çiçeklerle Bu katılımlar da bireylerin ve varlık belli değer yargıları üzerinde güneşlenmenin anlamını pek donatılacak. Açılan büyülü toplumların Demokratik Rejim yaşar. umudunu kırmak için kullanılır. bilmezler. Yılın neredeyse ve klasik yeni alanlarda Bir gruba aidiyet duygusu, bir Ama asıl şok, iktidarın (güya dokuz ayı yağmurlu geçer. konuklar, eğlencenin tadına inanç, bir millet, bir ideoloji, özetle bir serbest, adil ve şeffaf) bir seçimle Onlar için tadına doyum varacaklar. Yaz sezonuna yeni kimlik, bu değer yargılarıyla karşılıklı düşürülebileceği umudunu yaratıp, olmayan yaz mevsimi, restoranlar, tiyatro grupları etkileşim halindedir, böylece onun bu umudu geliştirip, sonra onu omurgası oluşur: mayıs, haziran aylarından ve konser toplulukları boşa çıkararak yaşatılır. Bir kişiyi veya bir toplumu teslim ibarettir. Nisan sonuna dek damgasını vuracak. Çok Büyük umutlarla sandığa giden almak için bu omurganın yok pek ısınamazlar. Temmuz, heyecanlıyız. Çünkü, Tivoli’nin Demokrat seçmenler, yeniden edilmesi gerekir ki onların yerine düzenlenir. Müzik grupları, Festivali’nde izleyicilerle ağustos ayları oynaktır; bir en güzel hali, konuklar otokrat iktidarın seçimi kazandığını yeni bir kimlik, yeni bir değer seyyar eğlence ekipleri, buluşacaklar. bakmışsınız otuz beş derece mutluyken yaşanır” dedi. görünce: yargıları bütünü konulabilsin. karavanlarla ilden ile taşınıp İskandinav ülkelerinin sıcak var; çok geçmeden hava Mart ve mayıs aylarında, Demokrasi’ye de Demokrasi HHH durur. Dünyanın çeşitli en büyük festivali ise bulutlanır, yağdı, yağacak... Tivoli’ye birbiriyle uyumlu için çalışanlara da Demokrasi Bireyleri ya da toplumları yerlerindeki damak tatları bu Danimarka’nın başkenti Mayıs, haziranda çiçekler yaklaşık 80 bin lale ve 25 bin umudunu yeşertenlere de siyasete kimliklerinden koparıp teslim festivallerde sergilenir. Adana Kopenhag’da düzenlenen de hayata da küser, içine kapanır açmaya, leylaklar kokmaya, farklı çiçek dikildi. almak için onların umutlarını yok kebabının, falafelin, ve yıl boyunca süren Tivoli ve iktidara teslim olur. kuzeyin kırmızı gülleri göz LørdagsHits konserleri, etmek gerekir. HHH dönerin tadı hemen her Festivali’dir. İngiliz Monocle doldurmaya başladığında temmuz ayından itibaren Savaş esirlerinin beyinlerinin Umudun tükenişi, teslimiyeti... ilde bilinir. Festivaller, dergisi, bu ise çulunu, örtüsünü alan sekiz hafta boyunca yıkanması, teslim olmalarıyla, teslim Teslimiyet, kayıtsız koşulsuz doyum yerleri festivalden ve parklara koşar; soyunup cumartesi günleri olmaları ise hem işkenceyle hem de boyun eğmek anlamına gelen, olmanın güzel yaşamaya umudunun yok edilmesiyle sağlanır. çimlere uzanır. Parklar, yeşil yinelenecek, herkesin birlikte biatı... Maddi, manevi işkenceyi biliyoruz. ötesinde birer katkılarından alanlar o denli kalabalıklaşır şarkı söyleyebileceği bir Biat da, Demokrasiden Umudun yok edilmesi de sürekli kültürel iletişim ALİ HAYDAR dolayı ki güneşlenirken ayağınızı ortam oluşturulacak. Otokrasiye bireysel ve toplumsal işkence ve baskıya ek olarak, önce işlevi de görür. NERGİS Danimarka’nın uzatsanız yanınızdakinin Dansçı Selene Muñoz de dönüşümü getirir. bir kurtuluş umudunun yaratılması, Dünyanın uzak başkenti burnuna değer; annesinin 7 Eylül’den itibaren Tivoli’ye Böylece, Özgürlüğün ve Adaletin bu umudun beslenip büyütülmesi ülkelerinde Kopenhag’ı, yanındaki çocuğun ayakları modern flamenko, çağdaş de sonu gelir. ve sonra bu umudun boşa çıkarılıp doğmuş insanlar, kültürel “Yaşamaya en uygun dünya göbeğinize dokunur. Uzun dans ve bale ile bir buluşma O nedenle: bireyin tümüyle çökertilmesi yoluyla değerlerini, müziklerini, kenti” ilan etti. boylu, sarışın İsveç kızları, yaşatacak. Konuklar, UMUDUN TÜKENİŞİNE HAYIR... yapılır. geleneklerini, giysilerini Kopenhag merkezinde yer TESLİMİYETE HAYIR: her tarafları güneş görsün ayrıca, klasik müzik, ritmik Teslimiyet, umudun yok edilişiyle YAŞASIN DEMOKRASİ... festivallerde sergiler. alan ve 1843 yılında Georg diye çimlere sere serpe müzikten, tiyatroya kadar sağlanır! YAŞASIN DİRENİŞ! Düzenlenen panellerle, Carstensen tarafından 1843 uzanır; bir Allah’ın kulu da yüzlerce konserin yanı HHH konferanslarla bilinmeyen yılında kurulan Tivoli Festivali niyetini bozmaz, aç gözlerle sıra Norveç Ulusal Günü, âlemlere gidilir. Parkı ve eğlence merkezi, bu bakmaz… Cadılar bayramı, Noel, balon yıl 180. yaşını kutladı. Yılın İsveç, Danimarka, yolculuğu, uçan halı gibi Malmö Festivali 12 ayında da açık bulunan Norveç ve Finlandiya kutlamaları da izleyecekler.  Berlin’de Kültür Karnavalı Festivali Tivoli, bu yıl sezonu Paskalya insanı, yaz tatilini İsveç’in güney ucunda, kutlamalarıyla açtı. Sürekli Fazıl Say konseri PANDEMI nedeniyle genellikle ülkesinde geçirir. Danimarka’ya Öresund üç kez iptal edildikten yenilenmeye önem veren Soğukkanlı olduklarından Köprüsü ile bağlanan Dünyaca ünlü piyanist sonra yeniden Tivoli, yaz sezonuna da sıcak denizlere pek alışkın Malmö kentinde, her yıl ve bestecimiz Fazıl Say, 18 düzenlenen Kültür ilginç düzenlemelerle girdi. değillerdir. Güneşin altında 11- 18 Ağustos tarihleri Ağustos’ta, Tivoli Festivali Karnavalı Festivali Yeni restoran konseptleri, iki bira içtikten sonra yerlere arasında düzenlenen Malmö kapsamında konser verecek. Almanya’nın başkenti Friday rock (Cuma rock’ı), serilirler. Sıcak diyarlara Festivali, ülkenin en bilindik İskandinav ülkelerinde, Berlin’in Kreuzberg Glassalen’deki Lisbet Dahl gitmeyi pek sevmezler. festivallerinden biridir. Bu Tivoli dışındaki hemen her semtinde yapıldı. revüsü bu etkinliklerden İsveçliler, bu tatil anlayışını yıl da festivalde, İsveç’in ve ilde düzenlenen festivaller, Festivale dünyanın bazıları. Danimarkalı ünlü “Borta bra, hemma bäst” dünyanın tanınmış müzik ve yaza veda anlamına da dört bir yanından sanatçılar Sanne Salomonsen diyerek dile getirir; yani, dans grupları sahne alacak . geliyor. Ağustos ayı, yavaş gelen binlerce kişi ve Sko/Torp’un Thomas “Uzaklaşmak iyidir; ama eve Hudiksvall grubu, Diamond yavaş sonbaharı çağrıştırır. çeşitli kültürleri temsil Helmig bu yıl birlikte dönmek daha iyidir…” orkestrası, Engdahls dans Festivallerin son günleri eden kostümlerle LørdagsHits konserlerinde Her gün çayır çimenlere topluluğu bunlardan bazıları. genellikle yağmurlu geçer. katılıyor. Festivalin yer alacaklar. uzanmakla zaman geçmez Muhteşem performanslarıyla Sonra yaz tatili biter, okullar en önemli etkinliği ise elbette. Boş zamanlarını İsveç’in müzik ve dans açılır, soğuklar artar ve büyük geçit töreni. Çiçek açan Tivoli festivallerle doldurmaya pek hayatında derin izler bırakmış hüzünlü bir sonbahar/kış Yürüyüşe 70’ten fazla de meraklıdırlar. Hemen her Lasse Sigfridsson ve Christina Geçen yıl ziyaretçi mevsimi başlar. farklı grup katılıyor. gün, başka bir ilde festival Lindberg de bu yıl Malmö rekoru kıran Tivoli bu yıl alihaydarnergis@gmail.com Beyaz balina beyazı ilmez değilsiniz, Herman BMelville’in Moby-Dick romanı, hani şu belalı balinanın peşinden satır satır koşan roman, “Ishmael deyin bana!” cümlesiyle başlar. Katil balinanın peşine düşmüş çılgın kaptan Ahab’ın gemisine ve mürettebatına felaket getirdiği o büyük takip böylece sürer. 1851’de Londra yayımlanmış, bugüne kadar milyonlarca basılıp klasik olmuştur ama bu ayrı bir hikâyedir; bizim haberimiz başka! Geçtiğimiz mayıs ayında Cebelitarık Boğazı’ndaki İspanya kıyısı, Latincesiyle “Orcinus derde deva olmayacak bir karşılık tekneler ne amaçla denizde olursa Orca” adıyla bilinen “Orka Katil verebildi. Anlaşılan orkalar, sırf olsun onları tuzağa çekmek, açığa Balinaları”nın teknelere saldırısına keyif almak için sanki oyun oynar sürüklemek ve fırsatını bulursa sahne oldu. Durduk yerde çılgına gibi teknelere saldırıyorlardı. saldırmak için askeri anlamda dönmüş gibi orkalar her biri on- Dahası bu marifetlerini kuşaktan “teyakkuza” geçiyorlar. E, tabii on beş metre uzunlukta üç tekneyi kuşağa öğretiyorlar, davranışı can pazarı! Yine aynı makaleye kuyrukları ve başlarıyla delik deşik aktarıyorlardı. Washington’daki göre, liman log kayıtlarına bakarak edip batırdılar. Neyse ki can kaybı enstitüye bu kez Kanada’nın söylenirse, 19. yüzyıl boyunca olmadı; cana gelmesin, mala gelsin Pasifik Balina Gözlem Kuruluşu okyanuslarda tam 77 bin 749 defa ama mal da canın yongası! Enstitüsü’nden bir katkı geldi: balina avına çıkılmış, toplam 12 Bu teknelerden birinin kaptanı Kanada kıyılarında orkalar yunusları bin 405 balina sırtından zıpkınla olan Herr Kapitän Werner, dişi bir homini gırtlak yapıp avlanmıştır. balinanın atak yaptığını ve o sırada yutuyorlar, hatta İlginç bir bilgi daha yanındaki iki yavru balinanın bu kendilerinden iki var fakat biraz söylenti saldırıyı seyrettiğini söylemekteydi. katı büyük ve barışçıl gibi: Orkalar, dev Balinalar üzerine çalışan okyanus huylarıyla bilinen okyanus dalgalarında biyologları orka annelerinin MAHMUT ŞENOL kambur balinalara da mucizeler yaratan, yavrularına böyle eğitim verdiğini saldırıyorlardı. Orkalara kasırgada batan söylemesi şaşırtmadı, zira adı yetecek kadar denizde bereket gemilerden insan toplamaya üstünde katil balina! olduğu halde bunu niye yaptıkları becerikli Sahil Güvenlik Bu haber üzerine Kanada’nın halen bilimsel cevap arıyor ancak botlarını görünce ortalıktan Pasifik Okyanusu’na bakan batı öyle görünüyor ki sokaklarda kayboluyor, hizaya girip birden sahilindeki katil balinalar da başıboş dolaşan köpek sürüsü efendileşiyorlarmış. Tabii bu “mış”lı gündeme geldi. Okyanus kıyılarına gibiler; önüne çıkana diş gösteriyor, bir şey, fakat neden olmasın? sahip olan İngiliz Kolumbiyası- hırlıyorlar. Haydi bunlara okyanusta Hangimiz polisi görünce üstümüze British Columbia eyaletinde balıkçı katlandınız diyelim, ya nüfuslarının başımıza çeki düzen vermeyiz! ve gezi amaçlı gibi küçük ölçekli artmasına ne demeli! Özetle Kanada’nın batısındaki teknelerin, dahası tek başına, ne Pasifik Okyanusu “sokak itlerine” akla hizmetse o buz gibi sularda 2050’ye kadar artacak kaptırılmış vaziyette. Anadolu’da sörf yapan veya tek kürekli kayak bir söz var, “İte dalaşacağına Okyanus üzerine çalışan kullananların korkulu rüyası, çalıyı dolaş!” derler. Öyle de bilim dünyası orka nüfusunun baş belası Kanada orkaları da balina peşinde dolaşmadan da 2050’ye kadar en az iki katı İspanya’dakileri yaramazlıkta duramıyoruz! artmış olabileceği tahminlerini aratmıyor. Okyanusların bu hallerini yapmakta; eğer böyle olursa edebiyat tadında merak edenler, sokağı arsız köpeklere kaptırdık Orkaların saldırısı denemelerinde tatlı tatlı sohbet demektir. Balinaların aklına 2022 yılında teknelere saldırının etmeyi bilen üstat Salâh Birsel’in da şaşırmak lazım: Kanada’nın sayısı 317 olarak kayıt altına alınmış, “Beyaz Balina Beyazı” başlıklı pırlanta The Royal Society Journal adlı hasarla sonlanmış ve neyse ki batan tanesi yazısını okusalar, hem balinaya akademik dergisinde 3 ortak yok! Washington’daki Katil Balina hem avcısına da hak verirler. Şimdi imzayla yayımlanan bir araştırma Davranışları Enstitüsü yöneticisi Kanadalı orkalara hak versek ne olur dikkat çekiyor: 19. yüzyıldan beri Monika W. Shields orkaların bu vermesek bundan ne çıkar; doğa yağları için avlandıklarından dolayı saldırıları niye yaptığına ilişkin bildiğini okur, bize mi soracak! balinalar ne vakit bir tekne görseler kesin bir yanıt bulamadıklarını; senolasenola@gmail.com hemen savunmaya başlıyorlar. Bu sadece yaptıklarını söyleyerek HAFTANIN FOTOĞRAFI