Catalog

12 MART 2023 PAZAR 8 HABER/yo Rum 008 yılının kasım ayıydı. Şimdilerde “sosyal kurum. Alev Coşkun’un adıma demokrat” diye 2imzaladığı ve kıymet vererek tanımlanan bu patronlar, Kadınlara ve kitaplara tarafıma yolladığı Samsun’dan Türkiye’de bir elin beş öncelik Önce Bilinmeyen 6 Ay isimli kitabı parmağını geçmeyen Çalışanlarının yüzde 50’si, gelmişti. Kitap o kadar ilginçti sayıda; ama yirmi bir yöneticilerinin yüzde 78’i kadın ki perşembe ve cuma günleri yıllık AKP iktidarında olan Aromsa, yılda bir kez kadın okuyarak bitirdim. Alev Bey’in devleti kanser gibi saran işçilerini mamografi, erkek Unutma unutturma! GSM numarasını bilmiyordum, danışıklı döğüş ihalelerle işçilerini PSA testlerine tabi cumartesi sabahı gazeteden Kırmızı Tuğlalar “patron” yapılanlara evgili okurlarım, deprem tutuyor. Fabrikanın mesleki bir aradım, yoktu. Kendisine mutlaka karşı ve liyakatsizliğe, rüşvetçiliğe bölgesinden yeni döndüm. Öfke kütüphanesi var. Tiyatro salonu, teşekkür etmek istiyordum. Aklıma Sonuç olumluydu. Müşterimiz, rağmen ülkemiz sanayinin hâlâ Siçinde evimde otururken TKP’li düzenli klasik müzik konserleri ve kendisine ayda 200 kg ekstrakt verip e-postayla ulaşmak geldi, ama omuzları üstünde durduğu en bir arkadaşım aradı, Işıl dedi, “TKP’li bilgilendirici konferanslara sahne orada da adresini bilmediğim veremeyeceğimizi soruyordu...* büyük kurumların başındadırlar. kadınlar 8 Mart’ı deprem bölgesinde oluyor. Çok okuyan patron Murat için Alev Coşkun adının arkasına *Murat Yasa, Kırmızı Tuğlalar/ geçirecekler, katılır mısın?” Anında Yasa, emekçilerini de okumaya Yahoo, Hotmail, Gmail uzantılarının Cumhuriyet Kitapları, 2023. “Evet” dedim, içten içe böyle bir Altın genetik, sıfır miras  özendiriyor. Fabrika personeline hepsini ekleyerek bir teşekkür çağrı bekliyordum, mesleğime dair Murat Yasa, işte bu patronlardan ulusal bayramlar ve 10 Kasım’larda yazıp gönderdim. 10-15 dakika Vahşi kapitalizmin hiçbir şey yapmadan oturmak bana biri ve serbest piyasa ekonomisinin birer kitap armağan ediliyor. Her sonra yanıt niteliğinde bir e-posta göre değil! Tanıklıklarımı daha sonra terbiyecileri ne yazık ki küresel çapta vahşileşen yılsonu çalışanların bağışladığı gelmişti: “Murat Bey, ben aradığınız sizlerle paylaşacağım. Şimdi deprem 19. yüzyıl İngiltere’sinde doğasını “sosyal demokrat” kitaplardan oluşan bir yılbaşı Alev Coşkun değilim, bölgesinde yaşayanların bizlere nasıl yaşamını ve servetini vicdanıyla gemleyen kişilerdendir. ağacı yapılıyor ve bu kitaplar, ama benim adım da Alev seslendiklerini size paylaşacağım: Bir yanıyla Arnavut Tepedelenli işçilerin, emekçilerin öğrencilere kışlık giyim ihtiyaçları da Coşkun, size Ödemiş’ten Çünkü bana “Yaz kızım” dediler: refahına adayan, ilk Ali Paşa; öte yanıyla Dağıstanlı eklenerek doğu illerindeki okullara yazıyorum. Benim 15.5 milyon yurttaş,11 il, 50 işçi kooperatifleri ve paşalar, beyler, hatta beylerbeyi gönderiliyor. kayınpederim mantar bin ölü diye söze başladığınızda sendikalarının kurulmasını ataların genetik enerjisi dışında sıfır Başka bir deyişle şirketin üreticisi, bu mantarlardan ortada sadece rakamlar vardır ve mirasla yola çıkan kimya mühendisi sağlayan kişinin bir gösterdiği başarının temelinde, nasıl katma değerli bir bir süre sonra gerçeğin dehşetini politikacı ya da siyasal Murat Yasa; 1982 yılında kurduğu emekçilerine ve insana verdiği ürün yapabiliriz?” diyordu! yitiririz. Her şey artık bir rakamdır. önder değil de İngiliz Aromsa şirketiyle Türkiye’ye o güne değer yatıyor. Bu başarının mimarı, Herhalde Aromsa’nın Oysa 11 kent ovalarıyla, gölleriyle, sosyalizminin babası değin var olmayan bir sanayi dalı ve istihdam kriterlerinde gazetemizden neler yaptığını internette dağlarıyla cemevleriyle, camileriyle, diye anılan büyük sanayi teknolojisini kazandırdı. esinlenecek kadar Cumhuriyet’çi araştırmıştı. Aklıma mantar hastaneleriyle, okullarıyla, esnaf patronu Robert Owen Aromsa, bugün aroma okur Murat Yasa, okunası bir atıklarını değerlendirmek lokantalarıyla, düğün salonlarıyla, kültür olduğunu bilir miydiniz? sanayisinin lideri ve 40 ülkeye kitap yazdı. Kırmızı Tuğlalar, geldi ve kendisinden, evleriyle, her sabah kepekleri gürültüyle Kapitalizmin yarım aroma satarak hem ihracat, hem başarıya giden zor yollarda paketlenmeden önce açılan dükkânlarıyla, kuaför salonları kesilip atılan mantar saplarından yüzyıl süren bir “Soğuk Savaş” de Ar-Ge alanında pek çok ödülün olağanüstü bir özveri ve tutkunun ve berberleriyle, sanayi siteleriyle, sonucunda en azından şimdilik sahibi; Avrupa Kalite Yönetim 10 kilogramı kargoyla yollamasını hayranlık uyandıran öyküsü. Kitabı fabrikalarıyla, barındırdığı antik söyledim. Saplardan doğal bir yenmiş göründüğü sosyalizmin, Vakfı EFQM’nin “Mükemmel bitirdiğinizde gerçek ve kalıcı kentleriyle, ziyaretçisi bol türbeleriyle, ekstrakt yapıp toz haline getirdik serbest piyasaya boyun eğen Yetkinlik” sınıflandırmasında 4 değer yaratanlarla, pompalanmış seyyar satıcılarıyla, sabahları kör ve bizden mantar aroması alan ülkelere en değerli armağanı Robert yıldızlı bir şirket. Daha da önemlisi, servetleriyle uçup gidecek karanlıkta gözlerini ovuşturarak okul toz çorba üreticisi müşterimize bir Owen gibi etik ve vicdan sahibi emekçilerinin kişisel ve toplumsal olan sahte patronların farkını yolunu tutan çocuklarıyla, üniversite numune gönderdim. patronlardır. gelişimiyle birlikte ilerleyen bir anlıyorsunuz. sınavlarına hazırlanırken kurdeşen döken gençleriyle, işçileriyle, çocuklarını doyurduktan sonra koşturarak ev temizliğine giden Sağlık personelinin kanser tedavisi gören hastayı darp ettiği iddia edildi kadınlarıyla, okey oynanan kahveleriyle, ambulans sesleriyle sarsılan yollarıyla, ambulansları, yoğun bakımdaki hastalarını şefkatle kucaklayan sağlık personeliyle, saat yedide eldivenlerini giyip kalp ameliyatına Yoğun bakımda şiddet giren doktorlarıyla, okulu kırıp deniz kenarında birbirlerine kaçamak aşk bakışları atan ergenlerin mutlu Serap Baypınar, babası gülüşleriyle yani insanların yaşadığı bir coğrafyadır. ‘Onl Ar y OKKen d AVr Andığınız gi Bi dAVr Anın’ Nevzat Küçük’ün hastane Evet, 11 ilde 50 binin üstünde insan personeli tarafından şiddete öldü. Büyük bir insan grubu da artık BABAsının ölümünün ardından söylendiğini, basınçlı oksijen verme halay çekemeyecek, gülmeyi unutacak. uğradığı iddiasıyla suç Serap Baypınar, dilekçesinde şu işlemini yaparken kötü davranarak İşte bu coğrafyada üç gün,1600 duyurusunda bulundu. iddiaları dile getirdi: hunharca işlem yaptığını, hatta kilometre yol aldım. Ve iller arası “Müteveffa babamın ‘Canımı sıkma bununla boğarım ilerlerken bu illerdeki geçmiş zamanımı nkara’da bir özel hastanenin ziyaretlerimiz sırasında, yoğun seni’, ‘Ailene söylersen delirium anımsadım. Maraş’ta oburcasına onkoloji bölümünde tedavi bakım servisi hasta bakıcısı M.A. durumunda olduğunu, saçmaladığını yediğim dondurmayı ama artık orada Agören akciğer kanseri Furkan (soyadını bilmiyorum) ve söylerim seni ben gebertirim’ diyerek dondurma yiyemezsiniz. Antep’in ismini bilmediğim bazı yoğun bakım tehdit ettiklerini söyledi. hastası Nevzat Küçük, 5 Ocak’ta fıstık ağaçları sanki yasta kırmızının en personeli ile ilgili şikâyetleri oldu. Hatta 08.01.2023 tarihinde solunum yetmezliği nedeniyle güzel tonunu yitirmişler, Malatya’nın Ziyaretlerimizde entübe edilene ailemin ziyareti sırasında babam yoğun bakıma sevkedildi. Küçük, kayısıları solmuş, Hatay’daki dünyanın kadar konuşarak, entübe edildiğinde kendilerine ‘Hadi ailemin yanında en güzel parkları, kiliseleri, camileri 21 Ocak’ta yaşamını yitirdi. de yazarak bu şikayetlerini dile da söyleyin bana söylediklerinizi, artık yok! Artık künefe de yok. Sadece Yaşadıklarını getirdi. Kendisine ‘Geberemedin onların yanında da onlar yokken yolları tıkayan enkazlar ve yan yana gazetemize anlatan hâlâ’, ‘Az kaldı gebereceksin, davrandığınız gibi davranın’ mezarlarda yatan mezar taşlarına adları Serap Baypınar, babası hepimiz senden kurtulacağız’, ‘Seni demesi üstüne babamın delirium bile yazılamayan ölüler. yatağın arkasındaki kimyasallarla durumunda olduğunu anlatmaya Nevzat Küçük’’ün Bu kadar yeter, şimdi bu coğrafyada zehirliyoruz, geberteceğiz’ ve çalıştılar. Oysa babam ne dediğini yoğun bakımda başka bir yaşam yeniden filizleniyor. mustafa ‘Manyak herif, moruk’ gibi sözler çok iyi biliyordu.” çakır geçirdiği 17 gün Ve çadır kamplarda, yollarda bizlere sesleniyor. UNUTMA UNUTTURMA! boyunca bilincinin Bana yaz diyorlar: “Evlerimiz yıkılmış, açık olduğu sırada hastane bir durumun mümkün olmadığı iddiaları dile getirdi: davrandığımız olabiliyor’ dedi. binlerce kişi enkaz altında arada sesleri personelinin şiddet uyguladığı söylendi” dedi. “Kamera kayıtları izlendiğinde duyuluyor. Çocuklar soğuktan titriyorlar Bakanlıktan inceleme gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet bizim bu durumların hepsini ve ve o insanlar, o güzel insanlar dört saat ‘Kötü davranabiliyoruz’ Başsavcılığı’na suç duyurusundu Baypınar, iddialarıyla ilgili olarak çok daha fazlasını görüp personele sonra yanıbaşımızda. Ülke sanki tek bir bulundu. Baypınar, babasının yoğun CİMER’e de başvurdu. Sağlık sorduğumuz görülebilecektir. vücut olmuş bizim yanımızda, annesinin Baypınar dilekçesinde, “Babam bakımdayken özellikle boyun Bakanlığı’ndan da arandığını kucağındaki bebeciğe biberon uzatan Hastane yetkilileri ve diğer yoğun onlar, elleriyle enkazı kazmaya yoğun bakımda kaldığı süre içinde bölgesinde olmak üzere belirten Baypınar, “Yetkililer, bakım sağlık personeli, M.A çalışanlar onlar, evet ülkemizin tüm bizimle, bazı hasta bakıcı ve sağlık vücudunun değişik yerlerinde ‘kamera kayıtlarını isteme hakkına ve başka sağlık çalışanlarının insanları bölgeye akıyor ve devlet yok. görevlileri tarafından psikolojik gördükleri morlukların nedenini sahip olmadıklarını onun ancak babama kötü davrandığını görmüş Bunu UNUTMA UNUTTURMA! ve fiziksel şiddete maruz kaldığı sorduklarında “dolaşım yargı kararıyla alınabileceğini ama suçu bildirmeyerek ya da Yıkılan hastanelerden, huzur yönünde bilgiler paylaştı. Konuyu bozukluğu” cevabı aldı. Babasının ancak diğer konularla ilgili olarak müdahale etmeyerek suça ortak evlerinden insanları özenle çıkaran yoğun bakım yetkililerine diz kapağında morluk gibi görülen hastane hakkında inceleme olmuştur. M.A. babamın yanından onlar. Hepimiz görüyoruz, bize ilettiğimizde, odalarda ve ortak deformasyonlar bulunduğunu dile başlatılacağını ilettiler’ dedi. göstermek istemiyorlar ama yıkıntıların ayrılırken koridorda bana ‘Biz arkasına geçip ağlıyorlar. Sonra alanlarda kamera olduğu ve böyle getiren Baypınar, dilekçesinde şu l ANKARA de insanız arada bağırıp kötü gözyaşlarını silip kocaman kazanlarda pişen çorbayı karıştırmaya başlıyorlar. 12 MART 2023 SAYI: 35582 Ya doktorlar? Hastaneler yıkılmış, KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr sargı bezi bile bulunmuyor ama onlar İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına tıpkı savaşlarda olduğu gibi mucizeler ALEV COŞKUN yaratıyorlar. Yemeden içmeden, Genel Yayın Yönetmeni uyumadan hastalara şifa olmaya Tuncay Mollaveisoğlu çalışıyorlar, kiminin eşi ölmüş, kiminin çocuğu, yaz onlara çok şey borçluyuz. Yayın Koordinatörü Ferda Öngün Bunu UNUTMA; UNUTTURMA! Ya gençler? enkaz altında kalan Yazıişleri Müdürleri yakınları için ağlayanları kucaklayıp, Özgür Soyer Bahar Kurşun gözyaşlarını silenler onlar, gece gündüz (Sorumlu) karanlık sokaklarda el fenerleriyle Yayın Danışmanı dolaşıp aşayişi sağlayanlar onlar, çünkü Arif Kızılyalın polis yetmiyor, üç gün sonra gelen Reklam Genel Müdürü: Esra Bozok askerler yetmiyor. Yardım kolilerini açıp herkese eşit dağıtımı sağlayan onlar, l l Gece: Aslan Yıldız Haber Merkezi : Can Uğur yaşadıkları karşısında donup kalmış l l Ekonomi: Jale Özgentürk Eğitim: Figen Atalay yaşlıların ağrıyan ayaklarını ovan onlar, l Fotoğraf: Uğur Demir çocuklarla patlak bir topun peşinde l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güzeltepe Mahallesi, Abidin Daver Sokak, No: 14 koşturan onlar, uyuyamayan çocuklara Çankaya/Ankara Tel: (0312) 442 30 50 masal anlatan onlar! Ülkemizin her l Ege Bölge Temsilciliği: Halit Ziya Bulvarı 1352 Sok. 2/3 Pasaport - İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 yerinden koşarak gelen gençlere bu Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), ülke borçlu biz de. Bunu UNUTMA Emre Kongar, Şükran Soner, Işık Kansu, Miyase İlknur, Mine Kırıkkanat, UNUTTURMA! Zülâl Kalkandelen, Tuncay Mollaveisoğlu, Mustafa Büyüksipahi Ve biz yaşayanlar, çok kızgınız! l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Bölgedeki enkazın 30 makine gece gündüz çalışsa anca üç yılda Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2, 34381 Şişli/İST. Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 e-posta: posta@cumhuriyet.com.tr Uets: 25999 - 15079 - 37611 kaldırılabileceğini bildiğimiz için, Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com evlerimiz işyerlerimiz yok olduğu ve 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 e-posta: reklam@cumhuriyet.com.tr barınma sorunumuz için nasıl bir yol Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. izleneceğini bize anlatmadıkları için 29 Ekim Cd. no: 11A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. devlete yöneticilere kızgınız, hele Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 1199 sok. no:1/7 Sarnıç-Gaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/ de binlerce insan canıyla uğraşırken Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize efelenen Meral Hanım’a çok kızgınız, sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 711 40 20. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. hem Kızılay’ın yediği paraları unutturdu Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve hem burada her şey yolundaymış gibi kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. millet seçim tartışmaya başladı. Bunu NAMAZ VAKİTLERİ da UNUTMA UNUTTURMA! İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı Not: “Bu kadar yol geldin kaç Kızılay İstanbul 05:50 07:15 13:19 16:36 19:13 20:32 çadırı gördün” diye sordular, şöyle bir Ankara 05:36 06:59 13:04 16:21 18:58 20:16 düşündüm “BEŞ” dedim. İzmir 06:00 07:21 13:26 16:45 19:22 20:37