26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
! gorus@cumhuriyet.com.tr 5 NİSAN 2022 SALI 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 2) Asgari ücret yeniden belirlen- melidir! Resmi enflasyonun yüzde 60’ı, gıda Başka İstanbul yok enflasyonunun yüzde 70’i aştığı Mart 2022’de asgari ücret zammı erimiş oldu. DR. DOĞAN HASOL Bugün İstanbul’da aktif, yani insanların doğrudan yararla- Yılın ilk üç ayında enflasyona yeni- nabileceği yeşil alan miktarı kişi başına yaklaşık 2 metre- Y. MÜH. MIMAR len asgari ücret acilen yeniden belir- lenmelidir! kare. Dünyadaki benzer metropollerde bu değer 10 Enflasyon soygunu ve stanbul, tarihte üç büyük im- 3) AKP enflasyonda rekor kırma- metrekarenin altına düşmüyor. paratorluğun başkenti olmuş, ya devam ediyor! laiklik düşmanlığı ilişkisi AKP Aralık 2002’de yüzde 29.7 ile İyüzyıllardan beri bir dünya lerde sorunları büyütüyor; şehir müyle göz ardı edildi. devraldığı enflasyonu 20 yıl sonra şehri... Coğrafi konumu, topograf- yayıldıkça yayılıyor. Bilindiği gibi Son yılların kalkınma modelin- nflasyon doğal bir felaket değil- yüzde 60’ın üstüne yükseltti. yası, doğal güzellikleri ve tarih- İstanbul’un ormanları ve su hav- de yatırımlar hep İstanbul’a da- dir, kendiliğinden olmaz. 4) Fiyat artışları devam edecek! sel, kültürel, mimari zenginlikle- E İktidarların mali ve ekonomik zaları şehrin kuzeyindedir. Bütün ha aşırı nüfus çekecek şekilde ya- TÜFE yüzde 61.14 olarak açıklanır- politikaları sonucunda ortaya çıkar. ri İstanbul’u çok özel bir küresel bilim insanları ve kentsel planla- pılmakta. Benimsenen neolibe- ken yurtiçi ÜFE yüzde 114.97 olarak Türkiye’deki laiklik düşmanlığı merkez haline getiriyor. ma uzmanları, İstanbul’un kuzeye ral ekonomik politikaların baskı- açıklandı. TÜFE ile ÜFE farkı 54 puana da iktidarlar Anayasa’dan yana Ne var ki 1950’den bu yana ulaştı. Bunun anlamı ÜFE’nin önümüz- doğru yayılmaması gerektiğini sü- sıyla, kent toprağı yatay ve düşey tavır koyduklarında sönümlenir, deki aylarda da artmaya devam ede- kentleşme olgusu ve göç baskısı rekli olarak söyleyip dururlar. Ne yoğun yapılaşmayla spekülasyon Anayasa’ya aykırı olarak dini siyase- cek olmasıdır. Üretici fiyatları tüketici İstanbul’u sorunlu şehir haline ge- var ki yıllardan beri yapılmakta aracı olarak kullanılıyor. Topra- te alet ettiklerinde artar. fiyatlarına da yansıyacak. tirdi. Bir zamanlar politik ödün- olan büyük yatırımlar İstanbul’u ğın artırılan değerine dayalı bir İktidarın bilinçli politikalarıyla yaratı- HHH lerle yüreklendirilen gecekondu daha da büyütme ve kuzeye kay- saadet zinciri söz konusu. Yeşi- lan enflasyon artışıyla yine iktidar tara- Açıklanan enflasyon oranlarından ve kaçak yapılaşma, yeşilin kemi- dırma doğrultusunda oldu. Bu gi- lin ve tarihin yok edilmesi paha- fından pompalanan laiklik düşmanlığı sonra Hazine ve Maliye Bakanı Nu- arasında birbirini aynı yönde destekle- rilmesine, şehrin anormal şekilde dişle kuzeyde ne tarım alanı ne sına, İstanbul gelişigüzel yapılaş- reddin Nebati, Bursa’da konuştu: yen bir ilişki vardır: yayılıp genişlemesine neden oldu. orman ne de su havzası kalacak; tı. Kentsel dönüşüm ise asıl ama- “Enflasyon şu an yüzde 61, problem Her ikisi de aynı anda ve hemen he- mi? Bununla da kalmadı, kimi iş bitiri- İstanbul’un akciğerleri tümüyle cından sapmış olarak rantsal dö- men aynı hızla artar. Problem ama ekonomiyi faiz kıska- ci yöneticiler de yetkilerini aşarak yok olacak. Çılgın proje diye anı- nüşüm şeklinde gelişti. Çünkü iktidar, enflasyonla ülkenin cından da çıkardık. plansız, keyfi projeler ve bilinç- lan Kanal İstanbul ve iki yanında gelir ve servetini kendi oligarşisine ak- Şu anda hiçbir yatırımcı, girişimci Doğru çözüm siz uygulamalarla şehre zarar ver- yapılması öngörülen 750’şer bin tarırken bunun yol açtığı yoksulluğu ve enflasyonun üzerinde faiz kullanmıyor. Plansız gidiş İstanbul’u çözüm- diler. “Planlama” olgusu yine si- nüfuslu iki kent projesi ise tam yoksullaşmanın tepkilerini saklamak ve Yıl sonunda enflasyonun makul bir süzlüğe götürür. 2021’de yapılan yasetçi bilgiçliğiyle fiziksel geliş- bir ekolojik felaket oluşturacak. saklayamadığı protestoları bastırmak seviyeye geleceğini hep birlikte göre- bir ankete göre yaşanabilir kent- melerin hep gerisinde kaldı. “Bize için din adına yaptığı istismarı, şeriatçı- ceğiz. ler sıralamasında İstanbul dün- Plansız gidiş plan değil, pilav lazım” diyen yö- lığı, laiklik düşmanlığını kullanır. Tarım ürünlerinde verim patlaması yada 122’inci sırada. Doğayı, ha- HHH olacak. neticiler bile gördük. İstanbul planlaması için 2005 vayı, toprağı, suyu, yeşili, orma- İnşallah savaş bitecek, turizm gelir- Halk nezdinde güvenilirliği çok yılında kurulmuş olan İstanbul lerimiz beklentilerin de üzerinde gele- nı, tarihsel varlıklarımızı, mimar- aşınmış olan Türkiye İstatistik Kuru- Aşırı nüfus baskısı Metropoliten Planlama ve Kentsel cek... mu, TÜİK mart ayında yıllık enflas- lık mirasımızı, kısaca tarihsel ve İstanbul nüfus baskısı altın- Tasarım Merkezi (İMP) yok edil- ...Döviz şuraya kadar gidecek diye yonu yüzde 61.14 olarak açıkladı. doğal çevreyi giderek artan bir iv- da ezildi. O baskı hâlâ sürüyor. di. Uzmanların katılımıyla hazır- karalar bağlayanlar vardı. Faiz artırılma- Bağımsız akademisyenlerin ve meyle yok ediyoruz. 1980’de ülke nüfusu 44.7 mil- lanmış ve 2009 yılında hem bele- dan olmaz diyenler vardı, elhamdülillah ekonomi uzmanlarının oluşturduğu Plansızlığın egemen olduğu sü- yon, İstanbul’un nüfusu 4.5 mil- diye meclisi hem de il genel mec- o da tamam” dedi. ENAG ise yıllık enflasyonu yüzde reçte İstanbul çok şey yitirdi. Ne yondu, ülke nüfusu bugün 84 mil- HHH lisince onaylanarak yürürlüğe 142.63 olarak hesapladı. var ki yapılan yanlış uygulamala- Özetle geniş kitleler enflasyon ara- yon, İstanbul nüfusu resmi ra- ENAG’ın bu hesaplamalarına göre girmiş olan 1:100.000 ölçekli, ya- ra karşın hâlâ büyüleyici güzelli- cılığıyla tam bir yoksullaşma yaşıyor. kamlara göre 16 milyon. Ne var Türkiye “Hiperenflasyon” sarmalına sal nitelikli çevre düzeni planı, Peki, para buharlaşmadığına göre ğini koruyor. girmek üzere. ki, sığınmacılarla yaklaşık 20 mil- tepeden inme kararlar yüzünden bütün bu gelirler ve birikimler nere- Özetlersek, “İstanbul gibi İstan- (1) Çünkü verilerine güvenin önemli yona vardığı tahmin ediliyor. uygulanmıyor. ye gidiyor? bul” için doğru yol, iyi yönetim- ölçüde zedelendiği TÜİK bile üretici 1980’de ülke nüfusunun yüzde Bugün İstanbul’da aktif, yani in- İktidar oligarşisinin ceplerine! fiyatları ile yıllık enflasyonu yüzde den, bilimsel yöntemlere dayalı 10’u İstanbul’da yaşarken 2022’de sanların doğrudan yararlanabile- Ama genel seçimler de yaklaşıyor. 114.97 olarak açıkladı. planlama disiplininden ve kentliy- O halde iktidarın bir şeyler yapma- bu oran yüzde 20’nin üzerinde. ceği yeşil alan miktarı kişi başına Üretici fiyatlarındaki enflasyonun, bir le, uzman kuruluşlarla paylaşılan sı gerek: Almanya nüfusu da yaklaşık bi- yaklaşık 2 metrekare. Dünyada- süre sonra tüketici fiyatlarına da yansı- katılımcı, akılcı, şeffaf projelerden Derhal üç önleme başvuruluyor: zimki kadar. Ancak orada ülke ça- ki benzer metropollerde bu değer yacağı düşünülürse, önümüzdeki gün- geçiyor. 1) Sözde kalan vaatlerde bulunuyor pında dengeli bir dağılım söz ko- 10 metrekarenin altına düşmü- lerde TÜFE’nin de çok daha yüksek İyi bilinmeli ki başka İstanbul yok! ve etkisiz düzeltmeler yapıyor. oranlara çıkacağı düşünülebilir. nusu: Nüfusu 4 milyonu aşan şe- yor. Yıllarca, İstanbul’u yöneten- 2) Baskıları artırıyor. HHH hir yok. En kalabalık şehir olan ler AVM’leri, gökdelenleri parkla- 3) Laiklik karşıtlığını, şeriatçılığı, sabrı Devletten 2-3 maaş alanlar ve Berlin’in nüfusu 3.5 milyon. ra tercih ettiler. (1) Murat Muratoğlu, “Türkiye’de doğan savunan din istismarını artırıyor. zenginler fiyat artışlarından hemen Denetimsiz nüfus artışı, şehir- Bu politikalar medyada da derhal Kentsel tasarım kavramı ise tü- 754.000 Suriyeli”, Sözcü, 25 Mart 2022. hemen hiç etkilenmiyor. yansımalarını buluyor. Buna karşılık zaten bütün gelirlerini Örneğin Yeni Şafak yazarı Faruk Be- zorunlu günlük ihtiyaçlarını karşılamak şer, ramazan ayını laikliğe saldırı için üzere kullanan dar ve basit gelirliler kullanıyor. çok etkileniyor. “Ramazanı Müslümanlar olarak önce Devrimci İşçi Sendikaları DİSK’in g ğ Amerikan saldır anlı ı bizim inşa ettiğimiz laiklikten kurtulma Araştırma Grubu DİSK-AR’ın açık- vesilesi de yapmalıyız” diyor. lanan enflasyon verileri karşısındaki HHH “Beyaz adam, baharda çağ- tepkileri şöyle: Gerek iktidarın eylem ve söylem- layan ve önüne kattığı her 1) DİSK-AR tarafından hesaplanan lerinde gerek ona bağımlı olan med- dar gelirlilerin gıda enflasyonu, yada, din istismarının çeşitli örnek- şeyi yıkıp yok eden azgın Emeklilerde 89.6, leri sürekli çoğalıyor. bir ırmağa benziyordu...” Dar gelirli 2. yüzde 20’nin yüzde Ama bunların gittikçe artan fiyat- 90.6, ların körüklediği mutfaktaki yangını M. BIROL GÜGER En düşük gelirli yüzde 20’nin yüzde unutturabilmesi pek olanaklı görün- 103.8 oldu! müyor. undan tam 106 yıl önce bugünlerde Bdünyadan sessizce göçüp gitti; Kon- golu pigme Ota Benga, “beyaz adam”ın, medeniyetleri yok etmek pahasına yü- rüttüğü kanlı savaşta, kendinden olma- yanlara biçtiği rolün sembolü gibiydi. Toprakları, Belçika Kralı II. Leopold’ün azgın orduları tarafından istila edilmiş, halkı köleleştirilmiş, karısı ve iki çocu- ğu öldürülmüştü. Kendisi ise misyoner- likte aradığı heyecanı bulamamış Ame- rikalı bir köle tüccarı olan, Samuel Phil- lips Verner tarafından 1906’da New Savaşlar ve Çağdaş Toplumlar Üzerine Tarihsel Araştırmalar Merkezi York’taki bir hayvanat bahçesine sa- (Cegesoma), Belçika. Mösyö Van de Meers koleksiyonu: Kongo, 1950-1960 tılmış ve insanların sergilendiği kısım- da teşhir edilmişti. 19 ve 20. yüzyıllar- lığını ilan ettiği 1776’dan bu yana 246 İnsan hakları karnesi da sıklıkla rastlanan bu “insan hayvanat yılın 228’ini savaşarak geçirdi. Ekono- ABD, uzaktan kontrol ettiği sözde ta- bahçeleri”nde, sömürgelerden getiri- mik ve askeri gücünü kesintisiz biçim- rafsız kuruluşlar tarafından yayımlanan len “vahşi ve ilkel” insanlar sergileniyor- de sömürü ve tahakküm için kullan- insan hakları endekslerinde her daim üst du; bu yolla sömürgecilik meşrulaştırılı- dı. William Kristol ve Robert Kagan gi- sıralarda yer almasına rağmen, ülkede yor, “Batı medeniyetinin üstünlüğü” fik- bi neoconlar bunu “hayırsever hege- çıkan haberler bu makyajı kazıyor. Siste- ri alt mesaj olarak zihinlere kazınıyordu. monya” şeklinde tanımlıyor. Temelin- matik ırkçılık, polis vahşeti, mahkûmlara O günden bugüne silahlar, araçlar ve de de 2.5 asır önce olduğu gibi “beyaz kötü muamele, idam cezası, yabancı dik- kostümler değişti; ancak beyaz adamın, üstünlükçü” fikirler yatıyor. Neoconlar, tatörlere ve terör örgütlerine sürekli des- merkeze kendi üstünlüğünü koyduğu mutlak dünya hâkimiyeti için “iyi huy- tek; özellikle denizaşırı çatışma bölgele- kanlı egemenlik mücadelesinin yöntem- lu emperyalizm”in gerekli olduğunu dü- rinde mahkûmlara işkence ve yargısız in- leri ve hedefleri hiç değişmedi. şünüyor. Fakat bu politika, her geçen fazlar, ABD’nin içeride ve dışarıda yürüt- gün dünyayı kitlesel ve yıkıcı bir sava- tüğü despotik mücadelenin gayri meşru Hiç bitmeyen savaş şa doğru adım adım yaklaştırıyor. Tüm araçları olarak öne çıkıyor. “Beyaz adam, baharda çağlayan ve önü- dünyaya her fırsatta medeniyet dersi İmparatorluk, bugünlerde Ukrayna’da ne kattığı her şeyi yıkıp yok eden azgın vermeye soyunan ABD’nin demokrasi askeri-biyolojik programlar yürütmek- bir ırmağa benziyordu” diyor bir Kızılde- karnesi; sıkça dile getirdiği insan hak- le suçlanıyor. Albert Kligman’ın derma- rili deyişi. University College London ve- ları, hukukun üstünlüğü, basın ve ifa- toloji deneyleri, Afro-Amerikalılar üzerin- rilerine göre, “Amerika kıtasında 56 mil- de özgürlüğü gibi kavramlara aslında de yapılan tıbbi deneyler, Jesse Gelsin- yona yakın yerli, eşit olmayan bir savaşta ne kadar da yabancılaştığını ortaya ko- ger olayı (gen terapileri), plütonyum en- kitlesel olarak katledildi”. Tarihleri, kültür- yuyor. İmparatorluğun ideolojisi ve uy- jeksiyonları, itaat geliştirmeyi öngören leri ve medeniyetleri yağmalandı. Bugün guladığı kesintisiz şiddet, iddia edildi- Milgram deneyleri, CIA’nın MKULTRA ve onlardan geriye neredeyse hiçbir şey kal- ği gibi Aydınlanma çağının kazanımla- madı. Adada öldürecek yabancı kalmadı- MKOFTEN programları ile yukarıdaki ta- rına değil, üstünlükçü temellere daya- ğında beyaz adam, savaşacak yeni “şey- nıyor. O sebeple, küresel zorbalığı ört- rihsel olgular bir araya geldiğinde, suç- lamaların yabana atılmaması gerektiği tanlar” bulma umuduyla okyanusa açıldı. meye yarayan liberalizmin makyajı her Amerika Birleşik Devletleri, bağımsız- kazındığında altından faşizm çıkıyor. sonucu ortaya çıkıyor. Mâhnur ve İlhan kend karakterler olan anne “Önasya’nın ççe grmş uygarlıklarına eğlmek,” “Köpek, adamın elndek şşey saran gazete babalarından eşlerne, sevgllerne onlarla baş yararlanmanın ötesnde br anlam kazanıyor kâğıdını yaladı, sonra adamın yüzüne dern br etmeye çalışırken anlaşablecekler, brlkte br Erdoğan Özer’n şrnde. Çünkü o, günümüzü mnnetle baktı. Adamın başka br kâğıt çnde dostluk köprüsü kurablecekler m? kavramanın nesnel koşullarını, bu toprağın getrdğ kıymayla ekmek karnını doyurmaya tarhsel yazgısında buluyor. Kısır ve yoz sapmalara yetmemşt. Bell m olur? karşı, halkımızın hayat sürecyle bütünleşmeye Gece yarısı, köpekle adamın yan yana altına Yeter k lşkde taraflar lle de kend ktdarını çağrıdır Erdoğan Özer’n şr. sığındıkları yaprakları boyun bükmüş ağaca dayatmaya kalkmasın, o kırılgan sınırlar keskn nceck br yağmur tıpırdıyordu. K…. kasabası “Erdoğan Özer, söyleyecek sözü olan br ozan. uçlu kalemle değl suluboyayla çzlsn k kesknlğ blmem kaçıncı uykusunda homurdanarak Kültürlü, dkkatl, dle egemen. Fener ne yana Kitap okuduğunuzu biliyoruz. gderlmş olsun. Çünkü herkes, çeştl zamanlarda devnrken, adamla köpek br yılı aşkın br süredr tutacağını biliyor.” • Hasan Hüseyn yaşamına gren nsanlarla br ordu kurmuyor mu, adamın mutlu ve mutsuz tüm gecelern her lşkde komutanlığını yaptığı ordular onları “Özer'n şr tema'larındak çeştllğ. Şrn paylaştıkları yerde, fabrka lojmanlarının savaşa sürüklemyor mu? kapsamını genş tutarak br toplumun ve o ortasındak bakımsız parkta gecey dnlyorlardı.” toplumun nsanlarının serüvenn yansıtmayı Sz Kavşakta’da, çne heyecanla dalacağınız, Alper Akçam’dan “btrm futbol öyküler”... sürprzlerle dolu br roman labrent beklyor. amaçlıyor.” • Doğan Hızlan 12,5x19,5 - 480 sayfa - Roman 12,5x19,5 - 112 sayfa - Ş r 12,5x19,5 - 160 sayfa - Öykü
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear