25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
KÜLTÜR 13 23 EYLÜL 2020 ÇARŞAMBA 2. İSTANBUL FRINGE FESTİVAL, ÇEVRİMİÇİ OLARAK BAŞLADI Gönlü Yüce Türk Türk müziğindeki vurmalı çalgılar ve mehter müziğinin ritmik yapısı, Avrupa müziğinde “alla turca” akımın doğmasına esin kaynağı olmuştur. Bu etkiyi bazı besteciler müziksel olarak yansıtmış, bazıları da sadece konu açısından teatral olarak Türkleri işlemiştir. Örneğin J. S. Bach’ın Kahve Kantatı gibi. 18. yüzyıl başındaki Barok dönem bestecileri hayallerini uzaklara yönlendirip kendilerince bir Türk imgesi çizerler: J. B. Lully’nin “Kibarlık Budalısı 2”, J. P. Rameau’nun “Zarif Hindistan” balesindeki “Gönlü Yüce Türk” nakkare, tef gibi vurma çalgılarla Türk mehter takımının tınısını Batı orkestrasıyla buluşturur. Beethoven’in 9. Senfoni’sinin son dakikalarında duyulan mehter davulları ve “Atina Harabeleri”ndeki vurmalılar da Türklere gönderme yapar. 18. yüzyılda yazılan Türk esinli yapıtlar, korku ya da kahramanlık kadar centilmenlik ya da komik unsurlar içerir. Beyazıt ve Timur için pek çok opera yazılmıştır. Ayrıca Fatih ve Kanuni de Batı müziğinde opera kahramanları arasına girmiştir. Mozart’ta Türk etkileri Müzik tarihinde Türk adını en çok duyuran besteci W. A. Mozart’tır. Sonat, konçerto, opera ve balelerinde Türk vurmalı çalgılarını ya da renklerini kullanmıştır. Onun, Türk ve Yakındoğu müziğine ilgi duymasının başlıca nedeni, yakın arkadaşı Angelo Soliman’ın anlattığı anılardan etkilenmesi kadar, kendinden önceki Gluck ve Handel gibi bestecilerin Türk konulu ve mehter ritimli yapıtlarını dinlemiş olmasıdır. 1772’de yazdığı Lucio Silla’nın bale sahnesinde kullandığı motifleri, K.219 No’lu keman konçertosunun Rondo bölümünde yinelemiştir. 1775’te yazdığı bu “Türk Konçertosu”nun finalinde, çelloların seslendirdiği çifte ritim kurgusunda marş adımlarıyla zarif bir rondo birleşir. Unutulmuş balesi “Saray Kıskançlıkları”nda konu Osmanlı sarayını içerir. Bestecinin yarım kalmış Türk konulu iki operası vardır: “Kahire Kazı” K.422, Varesco’nun bir metni üzerine yazılmıştır, Türk ülkesine benzer bir yerde geçer, komik opera niteliğindedir. “Zaide” operası K.344 (1779) ise Saraydan Kız Kaçırma’nın ilk şeklidir. Bu arada K.331 (1778) La Majör Piyano Sonatı’nın son bölümüne Alla turca başlığı altında bir rondo yazar. Sol el, bir mehter davulunun tokmakla vuruşunu, sağ el de mehterdeki zillerin etkisinde dantel gibi ince bir ezgiyi işler. Saraydan Kız Kaçırma, K.384 (1782), üç perdelik bir şarkılı oyundur. İçindeki şarkı ve konuşma bölümleriyle “komik” opera özelliğindedir ve özgün olarak Almanca yazılmıştır. C. F. Bretzner’in metnine dayalı öykü, Mozart’ın isteğiyle Gottlieb Stephanie tarafından librettoya çevrilmiştir. Mozart, babasına yazdığı bir mektupta, bu operanın uvertürünü ve finalindeki koro müziğini Türk motifleriyle donatacağını söyler. Osmin tiplemesi, eski bir İstanbul yalısını mekân olarak alması, davullar ve zillerle mehter bandosu etkisini yaratması, bu yapıtın Türkler adına ilgi çekmiş öğeleridir. Türkler için yüzyıllar boyunca bir tanıtım aracı olmuştur. İstanbul Opera ve Balesi’nin, festivalin ilk yıllarından beri Saraydan Kız Kaçırma operasını sahnelemesi artık bir gelenek oldu. Yıllarca Topkapı Sarayı’nın avlusunda, çok etkileyici bir doğal dekor içinde izledik. Son yıllardaki gibi bu yıl da Arkeoloji Müzeleri bahçesinde 26 ve 27 Eylül tarihlerinde sahnelenecek. “Komik opera” türündeki bu yapıtta yer yer müzik kesilir ve sanatçılar tiyatro sahnesi gibi birbirleriyle konuşma halinde oyunu sürdürürler. Belmonte, Selim Paşa’nın hareminde tutsak olarak yaşayan sevgilisi Constanze’yi kurtarmaya geldiğinde yakalanınca, cezalandırılmak yerine “Gönlü Yüce Türk” Selim Paşa tarafından affedilecektir. Özgür Akdemir’e ödül Baştürk Cam Altın Kayısı Ödülleri, 18 Eylül Cuma günü düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Malatya Kongre Kültür Merkezi Kemal Sunal Salonu’nda yapılan organizasyonda Özgür Akdemir, “Yılın En İyi Türk Halk Müziği Sanatçısı” kategorisinde ödüle layık görüldü. Akdemir, yaptığı açıklamada, “Bu ödülü müzikal yaşantımda, orkestramda beraber yol yürüdüğüm yoldaşlarıma, pandemi sebebiyle müziğini icra edemeyen ve evine ekmek parası götüremeyen müzisyen dostlarıma armağan ediyorum” dedi. Alternatif ve dijital Açılışı yapan “Hâl / Status” dans gösterisi ekran başında alkışlandı. Diğer oyunlar ve gösteriler YouTube’da erişilebilir durumda. Destek biletlerinin geli ORHUN ri ise tiyatroculara... ATMIŞ Işıl Bıçakçı’nın koreografisini yaptığı dans gösterisinde Demet Aksular, Emre Olcay, Ferhat Güneş ve Ozan Akgün performans sergiledi. FESTİVAL ‘ADRESLERİ’ Festival programını takip etmek için: https://www.fringeistanbul.com/home https://www.youtube.com/c/FringeIstanbul https://www.facebook.com/istanbulfringe/ https://www.instagram.com/istanbulfringe/ Bu yıl ikinci kez düzenlenen alternatif tiyatro festivali İstanbul Fringe Festival, açılışını ENKA Sanat’ın sponsorluğunda çevrimiçi olarak yaptı. Festivalin açılış performansı ise Işıl Bıçakçı’nın dans projesi “Hâl / Status” oldu. Dünyaca ünlü Fringe Festival’in Türkiye ayağı olan etkinlik, geçen yıl ilk kez yapılırken büyük ilgi görmüştü. Festival düzenleyicileri bu yılki festivalin, henüz yaz aylarının başında çevrimiçi olacağını açıkladıklarında “Acaba çevrimiçi kararı erken mi alındı” sorusunu akıllara getirmişti. Ancak son olarak geçen hafta açık havada sosyal mesafeli tiyatro etkinliklerinin yasaklanıp birkaç gün sonra yasağın kalktığı bir ortamda, bu kararın ne kadar mantıklı olduğu ortaya çıktı. Festival, 27 Eylül’e kadar sürecek. Bu kapsamda tiyatro oyunları, İstanbul Fringe Festival’in YouTube kanalında erişime açıldı bile. Dünyadan ve Türkiye’den oyunların kayıtları ücretsiz olarak izlenebiliyor. Yanı sıra bu bir hafta boyunca paneller ve çevrimiçi atölyeler Fringe’in YouTube, Zoom, WhatsApp ve sosyal medya mecralarında olacak. ‘Sanatçılar cesaretlendirdi’ Festivalin açılışı festivalin sanat yönetmeni Emre Yıldızlar, iletişim koordinatörü Eda Erman ve ENKA Sanat Koordinatörü Murat Ovalı tarafından önceki akşam canlı yayınla yapıldı. Yıldızlar, ilk olarak “çevrimiçi de olsa” tiyatroseverlerle buluşmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Festivalin bu yıl fiziksel olarak yapılıp yapılamayacağının yollarını araştırdıklarını ifade eden Yıldızlar, “Bu süreçte sanatçıların bu dönemdeki kaygılarını ve ihtiyaçlarını anlamaya çalıştık, ekiplerin hepsi tekrar sahneye ne zaman çıkacaklarına dair endişelerini ve karşı karşıya kaldıkları maddi engelleri dile getirdiler. Aslında festivalin dijital ortamda gerçekleşmesi için bizi en çok sanatçılar cesaretlendirdi” diye konuştu. ENKA sponsor oldu Murat Ovalı ise “ENKA Sanat olarak alternatif ve yeni işler üreten genç sanatçıları desteklemek, üretimlerine katkıda bulunmak ve bu üretimleri izleyiciyle buluşturmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu amaçla dünyanın pek çok kentinde gerçekleştirilen, Türkiye’nin performans sanatları alanındaki en büyük festivali İstanbul Fringe’i destekleme kararı aldık” ifadelerini kullandı. Destek biletleri satışta Eda Erman da İstanbul Fringe Festival’in sürdürülebilir ve erişilebilir bir festival olması için çalıştıklarını vurguladı. Erman, “Pandemide turneleri, gösterimleri ve yaratım süreçleri sekteye uğrayan sanatçıları desteklemek istiyoruz. Bu kapsamda Fringe destek biletlerini hayata geçirdik. 25 TL’den 1000 TL’ye kadar farklı kategorideki biletler 31 Ekim’e kadar tiyatrolar.com.tr üzerinden satışta olacak. Biletlerin gelirleri 2020 İstanbul Fringe Festival’in programında yer alan sanatçılara ve önümüzdeki yılın festivaline aktarılacak” dedi. “Martha: Bir Fotoğraf Öyküsü” PERŞEMBE SINEMASI ‘EVDE’ SALT’ın Garanti BBVA Mortgage desteğiyle sürdürdüğü Perşembe Sineması’nın yedinci yıl gösterimleri, 24 Eylül29 Kasım tarihlerinde çevrimiçi olarak yapılacak. Sokak kültürünün günümüz şehirlerindeki “normal anlayışı”nı nasıl altüst ettiğine bakan on film, saltonline.org adresinden ücretsiz izlenebilecek. Program şöyle: 2426 Eylül / Ali Jaberansari “Tahran: Aşkın Şehri” (2018). 14 Ekim / Jaan Tootsen “Yeni Dünya” (2011). 811 Ekim / Rita Maia ve Vasco Viana “Lizbon’un Ritmi” (2019). 1518 Ekim / Peng Fei Song “Yeraltı Esansı” (2015). 2225 Ekim / Johannes Schaff “Bugünün Senfonisi” (2018). 29 Ekim1 Kasım / Selina Miles “Martha: Bir Fotoğraf Öyküsü” (2019). 58 Kasım / Marten Persiel “Burası Kaliforniya Değil” (2012). 1215 Kasım / Bo Wang ve Pan Lu “İnişli Çıkışlı Birçok Şey” (2019). 1922 Kasım / Mário Patrocínio “Kuduro’yu Seviyorum” (2014). 2629 Kasım / Ryan McKenna “Sersemler” (2019). FESTİVALDE BU HAFTA Çevrimiçi düzenlenen 48. İstanbul Müzik Festivali’nin bu haftaki programında, senfonik eserlerden oda müziğine, geleneksel müzikten klezmere renkli bir repertuvar yer alıyor. Festivalde bu hafta gösterime açılacak konserler şöyle: “Philharmonix” Viyana/Berlin Müzik Kulübü / 23 Eylül23 Ekim (20.00), Wiener Akademie “Beethoven Gala” / 24 Eylül24 Ekim (20.00), Oda Müziğinın Yıldızları: Ensemble Kheops / 25 Eylül25 Ekim (20.00), Tekfen Filarmoni Orkestrası & Anna Tifu / 26 Eylül26 Ekim (20.00), Pastorale Alla Turca / 27 Eylül27 Ekim (20.00). Osman Hamdi Bey Müzesi restore edilecek Kocaeli’nin Gebze ilçesinde bulunan ünlü ressam Osman Hamdi Bey’in müze olarak kullanılan köşkünün kapısına kilit vuruldu. Gebze Kaymakamı Mustafa Güler, Kocaeli Valiliği’nce oluşturulan fondan müzenin restorasyonunun yapılacağını söyledi. Gebze Eskihisar sahilinde, ünlü ressam Osman Hamdi Bey tarafından çizilen ve Fransız mimarisi özellikleri taşıyan köşk, resimhane, kayıkhane ve müştemilatı 1884 yılında inşa edildi. Osman Hamdi Bey, 26 yıl boyunca yaz aylarını geçirdiği köşkte ünlü tablolarını yaptı. Gebze Kaymakamı Mustafa Güler, “Süreç başladı. Ön çalışması yapılıyor. Bu sene muhtemelen bu çalışma bitecek, gelecek sene ihale süreci başlayacak” dedi. l DHA ‘Gölgeler İçinde’ Moskova’da yarışacak İlk filmi “Zerre”yle ulusal ve uluslararası festivallerden birçok ödül kazanan Erdem Tepegöz’ün yeni filmi “Gölgeler İçinde”, 42. Moskova Uluslararası Film Festivali’nin ana yarışma bölümüne davet edildi. Tepegöz’ün yazıp yönettiği ikinci uzun metraj filmi, dünya prömiyerini Rusya’daki festivalde 18 Ekim tarihleri arasında yapacak. Ana yarışma bölümünde Kim KiDuk, Valeriy Todorovskiy gibi usta yönetmenler bulunuyor. Türkiye prömiyerini Moskova’dan hemen sonra 49. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ulusal yarışma bölümünde yapacak filmin başrolünü “Homeland”, “Prison Break”, “Aladdin” gibi uluslararası projelerde rol alan Numan Acar üstleniyor. Acar’a filmde Vedat Erincin, Ahmet Melih Yılmaz, Emrullah Çakay, Muharrem Bayrak, Selin Kavak gibi deneyimli ve genç oyuncular eşlik ediyor. Distopik bir dünyaya kuşkucu bir bakış atan bilimkurgu türündeki film, ilkel bir teknolojiyle yönetilen fabrika bölgesinde işçilerden birinin sistemi sorgulamasıyla değişmeye başlayan hayatlarına odaklanıyor. CERRAHPAŞA’DA BIR GÜN... Yönetmen ve sanatçı Deniz Tortum’un son filmi “Maddenin Halleri”, Türkiye prömiyerini gelecek hafta 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yapacak. Ocak ayında 48. Rotterdam Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapan ve DokuFest’te yarışan film, Tortum’un dünyaya geldiği ve babasının hekim olarak 30 yıl görev yaptığı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ndeki gündelik hayatı mercek altına alıyor. Tortum, 2019 yılında Filmmaker Magazine tarafından “Bağımsız sinemanın 25 Yeni Yüzü” arasında gösterildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear