22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 15 EYLÜL 2020 SALI gorus@cumhuriyet.com.tr OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Çoklu Kriz Ortamında CHP DR. BÜLENT KERIMOĞLU Temellerini Sivas Kongresi’nde attığımız partimizin, kuruluş yıldönümünü, “Atatürk savaş kahramanı bir gazi mi’? yoksa büyük bir devrimci mi?” tartışmaları içinde kutluyoruz. Partimizin kurucusu Atatürk, askeri ve siyasi deha, devlet adamı, güncelliğini ve önemini bugün de koruyan fikirleri ile yolumuzu aydınlatan büyük bir devrimcidir. Vatan bilincini Namık Kemal’lerden, hürriyet fikrini Jön Türklerden, istibdata karşı ölümü göze alan siyasi geleneğini devrimcilerden alan, Cumhuriyet Halk Partisi; Müdafaai Hukukçuların, Kuvayi Milliyecilerin mazlum milletlere örnek olan antiemperyalist mücadeleyi kazanması ile kurulmuştur. Mayasında halkımızın fedakârlığı, alın teri, kanı, canı, evlatlarının geleceği vardır. Acı deneyimlerle, bedeller ödeyerek bugünlere kadar varlığını kararlılıkla sürdüren CHP, masa başında kurulmadığı gibi, ilkeleri ve programı da mürekkeple değil kanla yazılmıştır. Yarı sömürge, hasta Osmanlı Devleti’nden, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran yurtseverler, partimizin ilkelerini tavizsiz savunacak, toplumsal kutuplaşmayı İktidar, tavizkar politikalarla değil, eklemlenerek değil, Atatürk’ün ömrü hayatı boyunca ısrarla gerçekleştirmek istediği aydınlanma devrimlerini savunmakla olunur. sonlandıracak, otoriterleşen Türkiye’de çoğulcu parlamenter demokrasiyi yeniden inşa edecek, ülkemizin siyasal ve kültürel olarak çölleşmesine izin vermeyecek, AKP’nin neden olduğu ağır çoklu krizlerin tahribatını tedavi edecektir. Bereketli toprakları, zengin kültürel mirası, çalışkanlığı ve fedakârlığı sayesinde geçmişte olduğu gibi yine partimizin öncülüğünde halkımız, bu ağır kriz dönemini aşacaktır. İç barışın güvencesi Geçmiş yıllarda daha çok ekonomi ve terör başta olmak üzere genelde tekli ya da ikili krizlerin yaşandığı benzer dönemler olmuştur. Bu tekli ya da ikili krizlere ilave olarak kimi zaman demokrasimizi askıya alan darbeler, kimi zaman dış politika, kimi zaman eğitim, sağlık, hukuk, liyakatsiz kadrolaşma, içdış göç... Oysa günümüz Türkiyesi’nde maalesef bu sorunların tamamının yaşandığı ağır çoklu kriz ortamındayız. Ulusal bütünlüğümüzün harcı laiklik ilkesini tehdit eden en önemli kriz maddelerinden biri, cemaat ve tarikatların devleti ele geçirme teşebbüsüdür. “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, mensuplar ülkesi olamaz” diyen, din ve devlet işlerini birbirinden ayıran, tarikat ve cemaatleri kapatan Atatürk’ten günümüze, çocuklara cinsel istismarda bulunacak kadar alçalabilen tarikat ve cemaatlere son yirmi yılda çok daha ge niş alan açılmıştır. Kendilerine ayrıcalıklı ruhban sınıf yaratmak isteyen, halkımızın samimi dini duygularını sömüren tarikat ve cemaatlere karşı laikliğin ve akılcılığın teminatı olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin kuruluş yıldönümünün anlamı kurucumuz Atatürk’e olan bağlılığımızla birlikte çok daha büyüktür. Demokrasiyi sadece sandık sonuçlarından ibaret gören, 200 yıllık anayasal kurumları ve üniversiteleri işlevsizleştiren, demokratik kitle örgütlerini arka bahçe haline getiren AKP’nin, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi kavramları inisiyatiflere bırakan tutumu bir başka ve önemli kriz maddesi dir. Kurulduğu günden bugüne CHP eşitsizliğe, gericiliğe, emperyalizme, bölücülüğe, hukuksuzluğa ve en önemlisi de otoriterleşmeye karşıdır. Milli iradenin, bilimsel akılcılığın ve iç barışımızın güvencesidir. Sorumluluk zamanı AKP’nin sıfır sorun iddiası ile başladığı, artık içinden çıkılamaz sorunlar yumağına dönüştürdüğü dış politika belirsizliğide en önemli kriz maddelerinden biri olmuştur. Kıbrıs’ta “yes be annem” diyenler, “demokrasi götürüyoruz” yalanına inanarak emperyalizmin Ortadoğu işgaline sessiz kalanlar, terör örgütleri ile pazarlık yapanlar, komşu ülkelerin toprak bütünlüğüne ve iç hukukuna müdahale edenler, dış politikada sorun çözmek bir yana sorunların nedenidir. Kalıcı barış, bölgesel işbirliği, milli menfaatları savunan onurlu dış politika için görev ve sorumluluk zamanı artık Cumhuriyet Halk Partisi’ndedir. ‘Kimsesizlerin kimsesi’ Salgınla birlikte bir diğer önemli ve artık sürdürülemez olan kriz maddesi, ekonomik çöküntüdür. İktisadi bağımsızlığı siyasi bağımsızlığın temel koşulu gören, bu anlayışla, kapitülasyonları kaldıran, yabancıların elindeki tüm işletmeleri devletleştiren, bölgeler arası dengesizliği kaldırmayı hedefleyen, Osmanlıdan kalan borçları öderken bir yandan da sanayileşme konusunda büyük adımlar atan partimizin kuruluş yıldönümünü gururla kutluyoruz. Balkan Harbi’nden Milli Mücadele’ye kadar 10 yıl süren savaşlarda bitip tükenmiş bir ülkede, halkının dişiyle tırnağıyla yarattığı kazanımları tek tek haraç mezat satan savurgan iktidardan, üretimi önceleyen, işsizliği bitiren, sosyal refahı artıran, 35 yandaşın değil “kimsesizlerin kimsesi” olan partimizin, iktidar olacağı inancı ile kuruluş yıldönümünü kutluyoruz. 160’tan fazla ülkenin en iyi bankası Türkiye’nin Akbank’ı Ülkemizde bir ilki gerçekleştirdik ve Euromoney tarafından “Gelişmekte Olan Piyasaların En İyi Bankası”* seçildik. Ülkemiz ve bankacılık sektörü adına bu ödülü kazanmamızı sağlayan, başta müşterilerimiz, çalışanlarımız ve yatırımcılarımız olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ederiz. *Euromoney, Mükemmellik Ödülleri 2020, Gelişmekte Olan Piyasaların En İyi Bankası Sizin için Tavizle değil kararlılıkla Sonuç olarak: CHP ilelebet devrimdir, ne bir kişi, ne bir gruptur. CHP halktır, örgütlü mücadeledir, bağımsızlık ateşidir. Yurt savunmasında en önde, sofrada en arkada olmaktır. Ağır tahribat dönemleri sonrasında, bedel ödemek için sorumluluk almaktır. Ülkemizin içinde bulunduğu çoklu kriz koşullarında, iktidar olacağımız olan inancımız, güneşin yarın doğacağına olan inancımıza kadar güçlüdür. Ancak, iktidar tavizkâr politikalarla değil, eklemlenerek değil, Atatürk’ün ömrü hayatı boyunca ısrarla gerçekleştirmek istediği aydınlanma devrimlerini savunmakla olur. Asıl tehlike tarikatlar değil, siyasal iktidar 4 Bir tarikatı/cemaati darbe girişimi yapacak kadar güçlendiren kim? Siyasal iktidar! HHH Tarikatları yeniden tehlike haline getirenler kimler? Siyasal iktidarlar! HHH Tarikatlar yeniden ne zaman güçlenmeye başladılar? 1946’da Çok Partili Demokrasiye geçince. HHH Tarikatlar siyaset sahnesinde ne zaman güçlendiler? 1950’de Demokrat Parti iktidara gelince. HHH Tarikatlar, “cemaat” adı altında ne zaman yeniden örgütlendiler? Sol ve sağ düşünceye özgürlük tanıyan 1961 Anayasası sayesinde. HHH 1960’tan sonra ilk açılan davada, Gülen Cemaatini, “Tarikat değil, cemaattir” diye aklayan bilirkişiler içinde kim vardı? Ünlü Sosyolog Prof. Cahit Tanyol. HHH Din eğitimi veren imam hatipler ne zaman yaygınlaştı? 1970’lerin ortasından sonra kurulan Süleyman Demirel Başkanlığındaki Birinci ve İkinci Milliyetçi Cephe Hükümetleri zamanında HHH Bütün siyasal partileri kapatıp Gülen Cemaati ile işbirliği yapan kimdi? 1980 Askeri Darbesinin Lideri Kenan Evren. HHH Eğitimde din derslerinin zorunlu olmasını kim Anayasaya soktu? 1980 Darbesinin Lideri Kenan Evren. HHH Tarikatları, Selefileri ve Gülen Cemaatini hangi dış güçler destekledi? Selefileri, Osmanlı’yı çökertmek isteyen ve Suudi Arabistan’ı kuran İngiltere; Gülen Cemaatini, Erdoğan/AKP iktidarını destekleyen ABD. HHH Gülen Cemaatini, Devlete sokarak, TSK’yi, Yargıyı ve Emniyet’i onların emrine kim verdi? Kim bunları darbeye teşebbüs edecek kadar güçlendirdi? ABD’nin ve İkinci Cumhuriyetçi Yetmez Ama Evetçilerin desteğiyle, Erdoğan/AKP iktidarı. HHH Gülen Cemaati’nden boşalan yerlere, başka tarikatları kim yerleştiriyor? Erdoğan/AKP iktidarı. HHH Tarikatları eğitime kim soktu, ayrıca 1 milyon kadar çocuğumuzu kim tarikatlara emanet etti? Erdoğan/AKP iktidarı. HHH Tarikat ve cemaat yuvalarındaki cinsel taciz ve tecavüz olaylarını kim “Münferit vaka”, diyerek önemsizleştiriyor ve örtbas ediyor? Erdoğan/AKP iktidarı HHH Tarikatların kurulmaları yasak olmasına rağmen kim onların güya “dernek” ve “vakıf” adı altında örgütlenmelerine ve etkin olmalarına izin veriyor? Erdoğan/AKP iktidarı. HHH Adalet Bakanlığı’na, Sağlık Bakanlığı’na, Milli Eğitim Bakanlığı’na yeniden başka tarikatları yerleştiren kim? Erdoğan/AKP iktidarı. HHH Demek ki, çocuklarımızın beyinlerini yıkayan, ırzlarına geçen, ülkedeki adaleti ve asayişi tahrip eden tarikatlar tehlikesi nereden geliyormuş? Siyasal iktidardan! HHH ÖYLEYSE ÇÖZÜM NEREDEYMİŞ? SİYASAL İKTİDARIN DEĞİŞMESİNDE... YENİDEN “DEMOKRATİK, LAİK VE SOSYAL HUKUK DEVLETİ” YAPISINA VE İŞLEYİŞİNE DÖNMEKTE! Anlamsız tartışmadan hızla çıkılmalı KEMAL ANADOL CHP ESKİ GRUP BAŞKANVEKİLİ CHP tüzüğünün 1. maddesi göre partimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’tür. Mustafa Kemal’e Atatürk soyadını 1934’te TBMM çıkardığı özel bir yasayla vermiştir. Nokta! Türkiye tek adam yönetiminde, işsizlik, pandemi, dış politika sorunlarıyla boğuşurken, Mustafa Kemal mi Atatürk mü tartışması yapmak partimize oy ve gönül verenlerin yüreğini sızlatmaktadır. Atatürk’e en büyük zararı veren Kenan Evren’le en büyük savaşımı, 12 Eylül’de ikinci cumhuriyetçiler değil, Atatürkçüler vermişken, Atatürkçülükle Kenan Evren adını bağdaştırmak kaş yaparken göz çıkarmaktır! Atatürk’süz Mustafa Kemal adıyla yetinmek, devrimleri laik cumhuriyeti yok saymaktır. Kendisine büyük görevler düşen bir ortamda CHP, bu yanlış ve anlamsız tartışmadan hızla çıkmalıdır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear