22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 MAYIS 2020 SALI ABD’DE KATIL ARI PANIĞI ABD’de “zehirli eşekarıları” nedeniyle panik yaşanıyor. Washington Devlet Üniversitesi (WSU) araştırmacıları, beş santimetreye ulaşan boylarıyla dünyanın en büyük arısı olarak bilinen bu türün, bir insanı birkaç kez sokması halinde ölüme yol açabildiğini kaydetti. l Haber Merkezi Herkese Bilim Teknoloji Dergisi’nin katkılarıyla hazırlanmıştır ON NUMARA 04, 07, 12, 16, 18, 26, 30, 38, 42, 43, 45, 52, 61, 65, 67, 68, 73, 74, 75, 77, 78, 80 10 BİLEN: 463 bin 402.21’er TL (Devretti) 9 BİLEN: 2 bin 306.10’ar TL 8 BİLEN: 139.60’ar TL 7 BİLEN: 21’er TL 6 BİLEN: 4’er TL HİÇBİR NUMARAYI DOĞRU TAHMİN EDEMEYEN: 3.25’er TL EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ SAROS KÖRFEZİ’NE DEV PLATFORM Koronavirüs hiçe sayıldı Doğalgaz taşıyacak gemiler için yapılması planlanan yaklaşık 270 metre uzunluğundaki iskele ve dolgu platformu projesi için süreç yeniden başlatıldı. HAZAL OCAK ‘PANDEMİDEN Türkiye koronavirüsle mücadele ederken HABERLERİ YOK MU?’ Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ), Edirne’nin Keşan ilçesin Keşan Kent Konseyi Başkanı Hasan Karagöz ve Saros Gönüllüleri Dayanışması Sözcüsü Mürşide de, Saros Körfezi’ne do Ertürk Çoban, “Çevre ve Orman ğalgaz taşıyacak gemi Bakanlığı’nın 2009/7 genelgesine ler için yaklaşık 270 met göre yarın İDK toplantı kararı alan re uzunluğunda bir iskele sayın bakanlık yetkilileri bu ülke ve dolgu platformu proje de yaşamıyor mu? Dünya insanlı sine ilişkin İnceleme De ğının ne ile uğraştığından haber ğerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısının yarın yapılacağı duyuruldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bölge sakinlerinin itirazlarına rağmen proje hakkında Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu kararı vermişti. Kararın iptali istemiyle 2019 yılında dava leri yok mu? Neden Danıştay kararı beklenmeden mevcut mahkeme kararı ile hiç ilgisi olmayan, raflarda tozlanmış olan bu genelge dayanak yapılarak yangından mal kaçırırcasına yasanın arkasından dolaşılıyor. Büyükşehirler arası ulaşım yasağı var, İDK’ye katılmak isteyecek davacılar arasında sokağa çıkma kısıtlısı olanlar var. Bu adalet mi” ifadelerini kullandı. açılmış, dava dosyasına giren bilirkişi raporunda, rarını iptal etmişti. Tüm bu sü proje alanında olumsuz etkile rece karşın projeye ilişkin sü necek birçok bölgenin bulundu reç yeniden başladı. Bakanlık ğu ve limanın yapılması halin projeye ilişkin İnceleme ve De de telafisi mümkün olmayacak ğerlendirme Komisyonu top zararlar göreceği belirtilmişti. lantısının yarın Ankara’da yapı Mahkeme de “ÇED Olumlu” ka lacağını duyurdu. MAHSULLERİ YOK ETTİ, ÇİFTÇİ DERTLİ Çekirgelerin Tire’ye zararı büyük oldu İzmir’in Tire ilçesindeki Akarca Ovası’nı geçen cumartesi günü çekirgeler istila etti. Biber, domates, kavun gibi şu an toprakta olan tüm mahsulleri yiyerek talan eden çekirgeler, bölge çiftçisini de kaygılandırmaya başladı. Barış Gül isimli çiftçi, yüksek tepelere yuvalanıp milyonlarcasının ovaya inerek ürünleri talan ettiğini söyledi. Bölgede çiftçilik yapan yurttaşlar çekirgeler için acil önlem alınmasını beklerlerken Tire Ziraat Odası Başkanı Halil İbişoğlu, “Bu çekirge türü genellikle Güneydoğu Bölgesi’nde görülüyordu. Lokal olarak Tire’de de görülmeye başladı. Tahminlerimize göre bu çekirgeler henüz yumurta aşamasındayken Güneydoğu Bölgesi’nden gelen tarım işçileri ile birlikte ilçemize gel di. Kısa sürede buradaki oluşumunu tamamlayıp büyüdüler. Salı gününden itibaren İlçe Tarım Müdürlüğü ile birlikte çalışma başlatacağız” dedi. İbişoğlu’na tepki Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı Baş kanı Prof. Dr. Ali Satar, çekirge yumurtalarının insanlarla başka bir bölgeye taşınıp büyük ölçüde bir istila meydana getirmesinin bilimsel mantığa aykırı bir durum olduğunu söyledi. Satar, “Zaten buradaki tür, İzmir bölgesine yayılış gösteren, o taraflarda Çanakkale’ye yakın illerde yayılış gösteren bir tür. Poecilimon dediğimiz cinse ait bir tür. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan tür de Uvarovistia satuninidir” dedi. l DHA ALTINDAN BIR ŞEY GEÇMIYOR! KIRMIZI KÖPRÜ İÇİN ANKET Trabzon’un Arsin ilçesinde seyir terası amacıyla yapılan ancak işlevsiz kalan 160 metre uzunluğunda ‘Kırmızı Köprü’ tartışma konusu oldu. Eski belediye başkanı Erdem Şen tarafından sahil alanında çevre düzenlemesi kapsamında kendine özgü ve otantik bir köprü seyir terası amacıyla inşa edildi. Altından su akmadığı, yol geçmediği için sosyal medyada gündem olan köprüyle ilgili Arsin Belediye Başkanı Muhammet Sait Gürsoy, köprünün kesinlikle yıkılmayacağını belirterek “Yıksak ne yapacağız. Üzerinde kafe tarzında insanların vakit geçirebileceği, güneşin doğuşunu ve batışını göre bilecekleri bir ortam oluşturabiliriz” dedi. ‘Hanım kızıyor’ Sosyal medyada başlatılan anket sonucu kaderi belirlenecek ‘Kırmızı Köprü’ adıyla bilinen seyir terası, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nun da dikkatini çekti. Sayfadaki fotoğrafın altına yorum yapan Zorluoğlu, seyir terasına eşinin kızdığını belirterek “Buna bizim hanım da çok kızıyor. Sait Başkanım bunu bir halkımıza soralım” ifadelerini kullandı. Başkan Gürsoy da, “Yengeye selamlar aman kızmasın” yanıtını verdi. l TRABZON / Cumhuriyet Kanada’da bulunan bir balık fosili evrimleşmeye dair yeni bilgiler verdi Balık yüzgeçleri insan ? ÖZLEM YÜZAK eline nasıl dönüştü Avustralya’daki Flinders Üniversitesi’nden ve Ka makları oluşturan yapılara sahip olduğunu ortaya çıkardı. nada’daki Rimouski Quebec Tetrapod (dört uzuvlu) benzeri El Üniversitesi’nden paleontologların pistostege adı verilen balık türüne oluşturduğu araştırma ekibi, balık ait bu fosili keşfeden araştırmacı lardan dört ayaklılar geçişteki eksik lar, bir yüzgeç içinde parmak yapıla halka bulandıklarını iddia ettiler. rının ilk kez görüldüğünü ve söz ko Nature dergisinde yayımlanan ça nusu yapılarının çoğu hayvanın par lışmaya göre, 1.57 metrelik balık fo mak kemiklerine benzer olduğunu silinin bulunmasıyla, Geç Devoniyen ifade etti. Bu bulgu, parmaklarımı Dönem’de (388374 milyon yıl önce) zın kökenini balıklara kadar götürü yaşamış balıklara ait bütün bir kol yor; omurgalıların el yapısının balık (pektoral yüzgeç) iskeleti ilk kez el lar karaya çıkmadan önce gelişmeye Güçlü ve keskin dişlere sahip olan Tetrapod (dört uzuvlu) ben de edilmiş oldu. Yapılan bilgisayar zeri Elpistostege, yaklaşık 380 milyon yıl önce yaşadığı Que lı tomografi taramaları yüzgeç iskele bec bölgesindeki sığ suların en büyük yırtıcısıydı. tinin kol, ön kol, dirsek, bilek ve par başladığına işaret ediyor. https://phys.org/news/202003ancientfishfossilrevealsevolutionary.html Hubble, yaklaşık 163 bin ışıkyılı uzaklıkta olan NGC 2014 ve komşusu NGC 2020'yi böyle görüntüledi. Hubble teleskopu 30 yaşında. Hubble sayesinde ilk kez evrenin yaşı, genleşmesi ve karanlık maddenin dağılımı tespit edilebildi Dünyanın uzaydaki gözü Hubble teleskopu otuz yıldan bu yana en önemli bilimsel araçlarımızdan biri haline geldi. Hubble sayesinde ilk kez evrenin yaşı, genleşmesi ve karanlık maddenin dağılımı tespit edilebildi. Hatta kuvasarların gerçek doğası da Hubble görüntüleri sayesinde anlaşıldı. Öte yandan yıldızların doğum odalarına, Süpernova kalıntılarına ve yıldızlararası gaz bulutlarına da yepyeni bakış açıları sundu. Amerikan Fizik Birliği’nden Steve Mackwell “Hubble uzay teleskopunun devreye girdiği 1990 yılından itibaren bu olağanüstü gözlemevi evrendeki mucizelere gözlerimizi açtı ve astronomi, astrofizik ve gezegen araştırmaları için de yeni bir çalışma alanı sundu” diyor. Günümüzde bile evrenimiz hakkında yeni ve heyecan verici bilgiler veren hâlâ Hubble teleskopu. Mesela astronomlar daha kısa bir süre önce güneş ötesi bir gezegenin etrafında dönen bir Ay ile ilgili ipuçları elde ettiler. Bugüne kadar ki en parlak Süpernovan’ının yeri de Hubble teleskopunun görüntüleriyle belirlendi. Hubble’ın görüşü günümüzde evrenin en derinliklerinden güneşimize kadar uzanıyor. Örneğin “Hubble Legacy Field” tek bir gökyüzü kesitinde tüm galaksileri neredeyse dolunay büyüklüğünde gösteriyor ve tüm bunlar 13.3 milyar yıl geriye uzanıyor. Diğer Hubble görüntüleri ise yıldızlararası kuyrukluyıldız 2l/Borisov’un mart ayı ortalarında ikiye ayrıldığını ve Fomalhaut yıldızının etrafında döndüğü sanılan ötegezegenin aslında gerçek olmadığını gösterdi. Hubble, bu büyük başarılarını birçok faktöre borçlu. Teleskop yeryüzünden 560 km yukarıdaki yörüngesinde atmosferik bozukluklardan etkilenmeden uzayın derinliklerine bakabiliyor. Ayrıca birincil aynası sadece 2.40 metre büyüklüğünde olmasına rağmen çözünürlüğü 0.05 ark saniye. Bu yeryüzündeki teleskoplardan on misli yüksektir. Kötü başladı Uzay teleskopunun büyük bant genişliği de morötesinden, kızılötesine kadar uzanan bir görme yetisi kazandırıyor. Hubble bu sayede gizli kalmış toz bulutlarını ve kızgın gaz bulutlarının enerji yüklü ışınlarını da tespit edebiliyor. Geç gelen bu başarılara rağmen Hubble ilk başlarda aslında başarısız olmuştu. Çünkü yörüngesine yerleştiği zaman görüntüler net değildi, bir “görme bozukluğu” söz konusuydu. Şöyle, aynası olması gerekenden dört mikrometre kadar daha düzdü bu yüzden de bir tür astigmata sahipti. Astronomlar teleskopa 2 Aralık 1993’te bir tür “gözlük” yerleştirdikten sonra gö rüntüler netleşmişti. İşte tam da bu iyileştirme uzay teleskopunun uzun ve başarılı kariyerini sağladı. Optikleri ve diğer önemli bileşenleri modüler olarak tasarlanmıştı ve bu yüzden zamanla ayrı ayrı ve daha modernleriyle değiştirebiliyor. Hubble 1990 yılından bu yana yeni kameralara, tayfölçerlere, yeni bellek modüllerine ve yeni güneş yelkenlerine sahip oldu. Fakat ABD Uzay Mekiği Programı’nın 2011 yılında durdurulmasından sonra bozuk parçaları değiştirme olanağı da ortadan kalktı. Hubble bu yüzden yaşlanıyor. NASA’nın tahminlerine göre Hubble 2037 yılında atmosfere girecek kadar “yaşlanmış” olacak. Hubble’s 30th Anniversary, NASA HUBBLESITE, 24.04.2020 Denizin altında tatlı su bulundu Dünyanın birçok yerinde içme suyu gitgide değerleniyor. Nitekim birçok tatlı su rezervi ve yeraltı su kaynakları aşırı kullanım yüzünden yok olurken diğerleri de zararlı maddeler ve tuzlanma yüzünden içilemez hale geliyor. Malta Üniversitesi’nden Aaron Micallef geçen aylarda Yeni Zelanda’nın Güney Adası’nda yeni bir sualtı tatlı su rezervi buldu. Uzmanlar Canterbury Bight bölgesini sismik ölçümler ve iletkenlik analizleriyle yakından incelediler. Sonuç sevindici: Canterbury bölgesindeki kıta sahanlığında geniş bir tatlısu rezervi olduğu ortaya çıktı. Tatlı su, deniz dibinin sadece 20 metre kadar altındaki tortullarda yer alıyor; bu da onu dünyanın en sığ tatlı su rezervi olduğu anlamına geliyor. Buz devrinden kalma Sahile yakın kısımdaki su neredeyse içme suyu kalitesinde ancak kıyıdan uzaklaştıkça su tuzlanıyor. Rezervde bulunan toplam su miktarı 200 kilometreküp kadar. Rezerv, New England’da bulunandan biraz daha büyük, New Jersey’de bulunandan ise yarı yarıya küçük. Karot örneklerinin jeokimyasal analizlerine göre suyun küçük bir kısmı karadan gelen yağmur sularına ait. Rezervinin büyük bir kısmı ise buz devrinden kalma. O tarihlerde deniz seviyesi günümüzden 100 metre daha derindeydi ve bu nedenle de kıta sahanlığının büyük bir bölümü karadaydı. Yağmur yağdığı zaman su dibe çöküyor ve su ileten tabakaları dolduruyordu. Bu su daha sonra kil ve tortulla örtülmüş ve daha sonra yükselen deniz suyundan korunmuş. Micallef’e göre uyguladıkları yöntem kombinasyonu, kıyılardaki diğer gizli içme suyu rezervlerinin bulunmasına yardımcı olacak. Fareler de empati kuruyor Empati aslında sıkı sıkıya insanla ilintili bir mekanizma. Peki sadece insanlara mı özgü? Aslında değil. Örneğin insansı maymunların ve diğer bazı primatların da aynı duyguları paylaşabildikleri biliniyor. Son araştırmalar, bize çok da yakın olmayan fare gibi hayvanların da empati kurabildiklerini gösterdi. Amsterdam Sinirbilimleri Enstitüsü’nden Julien Hernandez Lallement bu soruyu yanıtlayabilmek için farelerle yeni deneyler yaptı. İlk önce, bir kolu kaldırarak şekerli bir mama elde eden fareler izlendi. Fareler önlerindeki iki koldan şekerli mama veren kolu daha fazla tercih etmeye başladı. İkinci aşamada fareler kolu kaldırdıklarında, aynı zamanda komşu kafesteki farelere elektroşok verildi ve fareler bağırmaya başladı. Daha güçlü çıktı Kolu çalıştıran fareler hemcinslerinin acılarını paylaşarak her zaman tercih ettikleri kolu kullanmamaya ya da en azından daha az kullanmaya başladılar. Araştırmacılar farelerdeki acıma hissinin mama yeme isteğinden bile daha güçlü olduğunu söylüyorlar. Elektroşoka neden olan şekerli mama veren kol iki misli mama vermeye başlayınca bile fareler yine acı vermeyen kolu tercih ettiler. “Ancak bu merhametin de bir sınırı var” diyor araştırmacılar. Çünkü kol üç misli şekerli mama verdiği zaman fareler kolu kullanmaktan çekinmemişler. Araştırmacılar buna rağmen farelerin empati yapabildiklerini söylüyorlar. Harm to Others Acts as a Negative Reinforcer in Rats, Current Biology, 5.03.2020.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear