23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 ARALIK 2020 PAZARTESİ AVCILAR’DA DENİZANASI İSTİLASI İstanbul’da Avcılar ve Yeşilköy sahiline vu beri yoğun denizanası artışları görülüyor. Bunların çeşitli sebepleri var. Küresel ran dev denizanaları görenleri korkuttu. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakül ısınma, evsel ve endüstriyel kirlilik, aşırı balıkçılık ve kıyılardaki yapılaşma gibi... tesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, “Marmara Denizi’nde uzun zamandan Denizleri ne kadar kirletirsek biz bu denizanalarını o kadar çok göreceğiz” dedi. Herkese Bilim Teknoloji dergisinin katkılarıyla hazırlanmıştır. Bazı kişilerde Covid19 belirtilerinin neden aylarca sürdüğü araştırılıyor Pandeminin büyük UZAYDAN ÖRNEK GELDI Japonya Havacılık ve Uzay Araştırma Ajansı’nın (JAXA) yürüttüğü uzay görevi kapsamında Dünya’ya 300 milyon kilometre uzaklıkta olan asteroid Ryugu’ya gönderilen uzay aracı Hayabusa 2, asteroitten aldığı yüzey altı örneklerini kapsül içinde Dünya’ya gönderdi. Kapsül, Avustralya’nın Woomera bölgesine indi. Japon ve Avustralyalı bilim insanları, kapsülü incelenmek üzere laboratuvara götürdü. Uzay tarihinde bir ilki gerçekleştiren Japon bilim insanları, güneş sistemindeki en eski nesnelerden biri olan Ryugu’dan yeraltı örneklerini elde etti. Bilim insanları, bu örnekleri inceleyerek Güneş Sistemi’nin nasıl geliştiği hakkında bilgi elde edecek. KEÇİ AVINA BÜYÜK TEPKİ ‘KIŞIYE ÖZEL’ katliam izni iptal KAYHAN AYHAN Tunceli’de Alevi toplumu için kutsal atfedilen ve “Hızır’ın davarı” olarak kabul edilen dağkeçilerinin avlanması için Amerikalı bir iş insanına izin verilmesi büyük tepki çekti. Tepkilerin ardından CHP Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu, Tunceli Valisi Mehmet Ali Özkan ile yaptığı görüşme neticesinde söz konusu izin belgesinin iptal edildiğini söyledi. Tarım ve Orman Bakanlığı 15. Bölge Müdürlüğü, Tunceli’de 17 dağkeçisinin avlanması için geçen temmuz ayında ihale açmıştı. Gazetemizin duyurduğu haberin ardından 13 Temmuz’da yapılması planlanan ihale gelen tepkiler üzerine iptal edilmişti. Bu haberimizin ardından önceki gün de Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün bu kez ABD’li iş insanı Bradley Garrett Van Hoose’a dağkeçisi avlamak için izin verdiğini duyurduk. Antalya merkezli Caprinae Travel isimli firmanın başvurusu üzerine Doğa Koruma ve Milli Parklar Tunceli Şube Müdürlüğü tarafından hazırlanan izin belgesinde söz konusu kişiye Salördek bölgesinde 1 dağkeçisi vurma izni verildi. 713 Aralık tarihleri arasında yapılması planlanan av izni kamuoyunun büyük tepkisini çekti. Köylüler köy girişinde avın yapılmaması için nöbet tutacaklarını dile getirirken, yurttaşlar da sosyal medya hesaplarından #DağKeçilerineDokunma başlığıyla paylaşımlar yaptı. Gazetemize konuşan Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu da, “Kendisini savunamayan, mücadele edemeyen hayvanların av ve spor meselesiyle hayatlarını satın almak gerçekten çok vicdansızlıktır. Çok kötü bir durum. Şimdi kendi keyifleri, zevkleri için gelip burada veya dünyanın herhangi bir yerinde o bölgeye ait olan bir cana kıymak bizce katilliktir” dedi. ‘ABD’liyi bekliyoruz’ Bu tür girişimlere karşı her zaman tepkilerini gösterdiklerini kaydeden Maçoğlu, “7 ile 13 Aralık arasında Pülümür Belediye Başkanımız, İl Genel Meclisi üyelerimiz, buradaki yoldaşlarımızla ve halkımızla oraya gideceğiz. Hep birlikte ABD’liyi bekliyoruz. Yani karşı karşıya gelip birbirimizin gözlerine bakmak istiyoruz. O gözlerimizdeki cana, yaşama değer veren bakışımızı hissettirmek istiyoruz. Dağkeçilerimiz bizim kutsalımız. Biz canlarımızı, kutsallarımızı her zaman savunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Tepkiler durdurdu Akşam saatlerinde ise CHP Milletvekili Polat Şaroğlu, Tunceli Valisi Mehmet Ali Özkan ile yaptığı görüşme neticesinde söz konusu izin belgesinin iptal edildiğini ve avlanmanın yapılmayacağı bilgisini aldığını söyledi. Şaroğlu haberi, “Tunceli’deki ‘Kişiye özel katliam’ iptal edildi!” ifadeleriyle duyurdu. SİİRT’TE YARIKLAR OLUŞTU Siirt’in Kurtalan ilçesinde perşembe günü meydana gelen 5 büyüklüğündeki depremde fay hattının geçtiği bölgede derin yarıklar oluştu. Yol yapım çalışmalarının yapıldığı bölgede daha önce gözlenen çatlaklar, deprem sonrasında derin ve uzun yarıklara dönüştü. Bölgede çalışan işçilerden Bülent Dayan, “Depremden 45 dakika önce burada buhar çıktığını gördük” dedi. Siirt Üniversitesi’nden araştırma görevlisi Merve Sandıkçıoğlu yarıkların derinliğinin yaklaşık 40 metreye kadar devam ettiğini söyledi. l AA Kaçak villa yıkımı durdu Antalya’nın Demre ilçesinde, Üçağız Yarımadası’nda İngiliz Cloudya Jamey Hankes’in 10 yıl önce satın aldığı villanın yıkımıyla ilgili mahkeme yürütmenin durdurulması kararı verdi. Mahkeme belediyeden savunma istedi. Demre Belediye Başkanı İYİ Partili Okan Kocakaya, “Biz mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararına, belgelerimizi hazırlayıp önümüzdeki hafta itiraz edeceğiz. Yürütmeyi durdurma kararı kaldırılırsa yasal süreç devam edecek” dedi. l DHA Dereler zehir akıyor Bursa’da Uludağ’dan gelen sularla beslenen dereler, Gürsu ve Kestel ilçelerindeki fabrikaların arıtmadan saldığı kimyasal sularla kırmızıya boyandı. Bu derelerden akan suyla ürünlerini sulayan köylüler ise duruma isyan etti. Yurttaşlar, “Bu su Gürsu arıtma tesisinden geliyor. Ne kadar arıtıldığı ortada. Yetkililer bu suya içilebilir raporu veriyormuş. O raporu verenler içerse biz de içeriz. 20 gün önce bu su böyle akmıyordu. Bu suyla biz sebze ve meyve suluyoruz” dedi. l İHA gizemi: Uzun Covid Derleyen: REYHAN OKSAY Covid19 geçirmiş hastaların azımsanmayacak bir bölümü hastalık belirtilerinin uzun sürmesinden yakınıyor.. Bu duruma “uzun Covid” adı veriliyor. Bilim insanları ve doktorlar uzun süren şikâyetlerin nedenlerini araştırıyor. ABD, İngiltere ve İsveç’te 4 milyon Covid hastasının kullanmakta olduğu Covid Symptom Study olarak bilinen bir uygulama kanalıyla gelen şikâyetleri değerlendiren King’s College London’dan Tim Spector, “Bu uygulamayı kullananlar uzun süren nefes darlığı ve koku/tat kaybından yakınıyor. Aynı zamanda ciltte kızarıklıklar, ateş, saç dökülmesi, kas ağrıları, ishal ve karıncalanma gibi şikâyetler de uzun sürebiliyor” diyor. Beyin sisi Spector, uzun süren bir önemli semptoma daha dikkat çekiyor. Beyin sislenmesi (brain fog) denilen bu durum hafıza kaybı, bilinç bulanıklığı, konsantrasyon bozukluğu, baş dönmesi, sersemlik gibi semptomlara neden olabiliyor. Bu belirtiyi yaşayan kişiler, hastalık sürecini hatırlamıyor, günlük OLASI NEDENLER l Covid19 tanısı ile yoğun bakımda uzun süre yatan hastalarda “yoğun bakım sonrası sendromu” oluşabiliyor. Uzun yatış ve invaziv (girişimsel) tıbbi müdahaleler sonrası kas zayıflığı, beyin sisine benzer bilişsel sorunlar, anksiyete bozuklukları, depresyon ve travmasonrasıstressendromu uzun tedaviler gerektiren hasarlardır. l Bu semptomlar her viral enfeksiyondan sonra görülebilir l Organ hasarlarının düzelmesi uzun zaman alabilir. l Uzun Covid tek başına da bir sendrom olabilir. yaptıkları aktivitelerde kafaları karışıyor, kelimeleri unutabiliyor. Kısacası demans (bunama) benzeri bir durum yaşıyorlar. Bilim insanları, Covid19’dan sadece hafif derecede etkilenen, daha önce bir kronik hastalığı olmayan insanların da “beyin sisi” yaşadığını belirtiyor. Ancak buna neyin neden olduğu henüz net değil. Uzun Covid’in kimlerde ortaya çıkacağı konusunda henüz kesin bir bilgi yok. Bugüne dek hastalığı ağır geçirenlerde görülme sıklığının daha fazla olduğu düşünülüyordu, ancak şimdi hastalığı hafif geçirenlerin de uzun süren belirtilerden mustarip olduğu gözleniyor. Leicester Üniversitesi’nden Louise Wain, kimlerin risk taşıdığı konusunda şu faktörlerin etkili olduğunu açıklıyor: “Covid’den önce var olan altta yatan hastalıklar, yaşam şekilleri, alınan tedavi veya genetik yapıları uzun süren belirtilere yol açabilir.” Uzun Covid ayrıca sürü bağışıklığının gerçekleşme olasılığını tamamen ortadan kaldıran bir diğer olgu. Uzun covid birkaç sendromun bileşimi olabilir mi? Şimdi doktorlar nefes darlığı, kas ağrısı, yorgunluk, beyin sisi, kanda pıhtılaşma, organ hasarı gibi farklı semptomları içeren uzun covid’in nedenlerini araştırıyor. 550 MİLYON YILLIK SOLUCAN Hayvanların kökenine ışık tutuyor Yaklaşık yarım milyar yıl önce solucan benzeri bir canlı, çamurlu deniz tabanında sürünürken öldü ve bıraktığı izle birlikte fosilleşti. Bu canlı şimdi hayvanların evrimine dair bildiklerimizi gözden geçirmeye yardımcı oluyor. “Yilingia spiciformis” adı verilen canlının 551 milyon ila 539 milyon yıl önceye tarihlenen fosili, evrim sürecinde birlikte ortaya çıkan iki önemli yeniliğin; okyanus tabanında dolaşma yeteneği ve bölümlerden oluşan bir gövdenin en eski kesin kanıtı oldu. Yilingia, günümüzdeki hayvanlar gibi gövdesinin başı ve sonu net olarak belli, sağ ve sol tarafı simetrik olan en eski canlılar arasında yer alıyor. Evrimde bir dönüm noktası En eski hayvan fosilleri Kambriyen döneme aitken, Yilingia fosili Kambriyen öncesi Edikara dönemine ait. Yilingia fosili, Kambriyen patlamasının sanıldığı gibi bir evrimsel devrim olmayabileceğine, evrim sürecinin bir aşamasından ibaret olabileceğine işaret ediyor. RAKAMLARLA UZUN COVID l İtalya’da yapılan bir çalışmada COVID19 nedeniyle hastane tedavisi gören hastaların yüzde 88’inde semptomların iki aydan fazla sürdüğü saptandı. l Fransa’da yapılan bir diğer araştırmaya göre COVID19 nedeniyle hastane tedavisi gören hastaların yüzde 55’inin 110 gün sonra kendilerini aşırı yorgun hissettikleri görülmüş. l Covid testleri pozitif çıktıktan 2 ay sonra hastaların yüzde 5’inde semptomların devam etmesi bekleniyor l Hastane tedavisi gören her üç hastadan biri semptomların başlamasından 110 gün sonra bellek kaybı yaşadığını bildirmiş. l Şu anda 3.8 milyon insanda uzun covid semptomlarının görüldüğü tahmin ediliyor. Oturduğumuz süreyi azaltmak bile egzersiz yerine geçebilir Sağlıklı bir beyin için DAHA AZ OTURUN Beynimizi kullanmamız gereken her işte aynı zamanda oturuyor oluyoruz: Okulda, işte, sınavlarda veya kitap okurken. Peki, uzun süre oturmanın beynin yakıt deposunu nasıl etkilediğini ve beyin sağlığını nasıl bozduğunu biliyor musunuz? Bilim insanları bakın bu konuda neler söylüyor? Glikoza aç bir organ olan beyin her ne kadar toplam vücut kütlesinin yalnızca yüzde 2’si ağırlığında olsa da genellikle glikoz formunda bulunan, beynin ana yakıtının yüzde 20’sini talep eder. Bu enerji aktarımının kesintiye uğraması durumunda beyin hücreleri olumsuz etkilenebilir ve hatta kalıcı hasar yaratabilir. Çok yüksek ile çok düşük glikoz seviyeleri arasında gidip gelinmesi durumu da önemli. Çünkü bu değişkenliğin sık görülmesi bilişsel işlevin azalmasına sebep olabilir. Niye zararlı? Günde 8 saatten fazla oturmanın artırdığı ölüm riskinin dengelenebilmesi için günde 6075 dakika arasında orta veya yüksek yoğunlukta egzersiz yapılması gerekiyor. Bu, yetişkinler için önerilen minimum egzersizin iki katından daha fazla. Bu nedenle oturarak geçirdiğiniz süreyi azaltmak bile sağlığa faydalı bir egzersiz yerine geçebilir. Çok sayıda araştırma sonucunda, oturulan sürenin azaltılmasının veya bir kısmının düşük yoğunlukta yürüyüş ile yer değiştirmesinin yemek sonrası glikoz kontrolüne fayda sağladığı görüldü. Bunun sebebi çalışan kasların sistemimizdeki glikozun bir kısmını kullanarak glikozu vücudumuz için en uygun seviyede tutması olabilir. Bilim insanları şu an için oturmanın beyin fonksiyonlarını nasıl etkilediğini tam olarak anlayabilmiş değil. Ancak mevcut bulgulara göre oturma süresinin azaltılması, bilişsel fonksiyonları geliştirmese bile bilişsel çöküşü yavaşlatabilir. Gün içerisinde oturma sürenizi azaltmanın birçok yolu var. Daha sağlıklı bir yaşam için daha az oturun. GENETİK NEDENLERİ AÇIKLANDI Mikrosefali çözülüyor Mikrosefali beyin gelişiminde yaşanan ağır bir bozukluk. Çoğunlukla zihinsel hastalıklara yol açıyor. Nedeni tam bilinmiyordu. Avusturya Bilimler Akademisi araştırmacıları genetik ve beyin gelişimi arasında bir köprü kuran bir yöntem geliştirdiler ve yapay mini beyinlerle mikrosefalinin genetik nedenlerini açıkladılar. Araştırmacılar bir “barkod” yöntemiyle her organoidi ve bunların anne baba hücrelerini genetik etiketlerle donattılar. Bu şekilde bir tür hücre soyağacı ortaya çıktı. Araştırmacılar böylece hücrelerin organoidlerdeki kökenlerini görebildiler. Daha sonra organoidlerde yüzlerce mutasyon oluşturarak, soyağacının nasıl değiştiğini incelediler. Bu şekilde mikrosefaliye bağlı ağır gelişim bozukluklarının ne şekilde ortaya çıkabildiğini görüldü. Şöyle: “IER3IP1” isimli bir sinyal verici, hücrenin protein fabrikasında (endoplazmatik retikulum) eksikse, belli başlı sinir hücreleri daha az çoğalıyor; bunun sonucunda ise beyin küçük kalıyor. “IER3IP1” olmadan sağlıklı bir beyin gelişimi mümkün değil diyor bilim insanları. 10 MADDEDE DİJİTAL KÜLTÜR TANOL TÜRKOĞLU EN İYİ 10 BİLİM KURGU YAZARI 1. Arthur C. Clarke 2. Jules Verne 3. R.A. Heinlein 4. Isaac Asimov 5. Ray Bradbury 6. H.G.Wells 7. Douglas Adams 8. Philip K. Dick 9. Ursula K. LeGuin 10. Frank Herbert Kaynak: Ranker.com
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear