23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 30 ARALIK 2020 ÇARŞAMBA gorus@cumhuriyet.com.tr OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Sıra, demokratik kitle örgütlerine geldi! L. NİHAL KIZIL ECZACI Kabul edilen bu 43 maddeli torba yasanın başlığına bakınca teröre ve silahlanmaya karşı bir içerik bekleniyordu. Ancak maddeler incelenince başlıkla ilgili 56 madde vardı. Buna karşılık Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kitle imha silahlarının ve finansmanın önlenmesi hakkındaki yaptırım kararlarının uygulanması kapsamında erk sahiplerinin ve yakınlarının edindikleri mal varlıklarının kaynağının ve edinim şekillerinin sorgulanması beklenirken hiç de öyle olmadığı görüldü. İlgisiz bir biçimde dernek, vakıf vb. STÖ ve DKÖ’leri kısıtlayıcı maddeler konulmuştu yasaya. Örgütlenmeyi kısıtlayacak ve örgütlenme özgürlüğünü yok edecek maddeler konulması, örgütlerin kimliksizleştirip dönüştürülmek ya da yok edilmek istenilmesi ilk kez görülen bir durum değildi. Ülkemizin tarihindeki 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 gibi baskılarla dolu, demokrasinin zayıflatıldığı ya da askıya alındığı karanlık dönemlerde toplumun sesinin kısılması hep uygulanagelmiş bir yöntemdi. Yüzlerce dernek, sendika baskı altına alınmış, kapatılmıştı. Yanıtsız sorular Çünkü baskıcıların en korktuğu şeydir demokratik bir ortamda, özgürleşmiş, düşünen, sorgulayan, hak arayan, konuşan insanlar. Çünkü en korktukları şeydir örgütlü toplum! Bu yüzden zorbaların iktidarlarını devam ettirebilmeleri için demokratik kitle örgütlerinin bölünmesi, yalnızlaştırılması ve tek tek avlanması gerekir. Peki, ya sivil veya demokratik olmayan başka yapılanmalar, başka örgütler? İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan’a İslami örgütlere bir baskı uygulanmayacağı sözü verdiği yer aldı basında. Aynı söz tüm örgütlere verilmiş midir? Verilse bile bir hukuk devletinde yasalara göre mi yoksa bakanın sözlerine göre mi uygulamalar olacaktır? Dernekleri denetleme mekanizUnutulmamalı ki STÖ ve DKÖ’ler, demokrasinin olmazsa olmazıdır ve demokrasi, sivil toplumdan beslenir. Örgütlenme, örgütlenerek ortak düşüncelerini ifade edebilme, kamuoyu oluşturabilme, baskı grubu olabilme demokratik bir haktır. maları yasalarda varken ve sürekli denetlendiği halde ÇYDD gibi tüm çalışmaları açık, şeffaf bir derneğin yöneticileri bile bilgisayarlarına Emniyet’te yuvalanmış FETÖ yapılanması tarafından uydurulmuş dosyalar konularak sahte delillerle yıllarca yargılanmadı mı? O zamanlar bu hukuksuz uygulamalara aldatılan ya da aldananlarca göz yumulmadı mı? Ders alınmıyor Bu ülkede Ergenekon gibi düzmece davalarla sivil asker, birçok insanın özgürlüğü, sağlığı ve hatta yaşamı elinden alınmadı mı? Yaşananlardan hiç ders çıkarılmadığı görülüyor. Yeni yasa ile belli çetelerin bile değil, doğrudan bir kişinin kararına bağlı olacak bir örgütün kaderi. Oysa örgütlenme özgürlüğü herkes için her dönemde gereklidir. Özgürlükler, kişiye, gruba, örgüte göre, siyasi veya dini görüş, renk, ırk, cinsiyete göre kullanılacak olursa bir hukuk devletinden bahsedilemez zaten. Yasadan etkilenecek toplumun, emek veren ve üreten gönüllü kesimin, örgütlerin görüşlerinin hiçbir değeri kalmadığını izliyoruz. Aslında bugünlerin geleceği, baroların bölünmek istenmesi, TTB’nin hedef gösterilmesi sırasında belliydi. Kabul edilemez O günden bu yana hızla gelinen noktada baskı altına alınma sırası STÖ ve DKÖ’lerde artık. Çıkarılan yasaya göre herhangi bir dernek yöneticisi hakkında bile dernek faaliyetleri kapsamında terör soruşturması açılsa tüm yönetim kurulu görevden alınabilecek, kayyım atanabilecek, mal varlığına el konulabilecek. Üstelik Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı’nın tek kişi olarak verebilecekleri kararla. Yani ya benim yanımda veya benim istediğim gibi olursun ya da yok olursun mantığı. Oysa adı üstünde resmi veya askeri herhangi bir güç odağından bağımsız olmalı, sivil olmalı örgütler. Unutulmamalı ki STÖ ve DKÖ’ler demokrasinin olmazsa olmazıdır ve demokrasi, sivil toplumdan beslenir. Örgütlenme, örgütlenerek ortak düşüncelerini ifade edebilme, kamuoyu oluşturabilme, baskı grubu olabilme demokratik bir haktır. STÖ’ler, görüşleri doğrultusunda topluma katkı sunma, sorunların çözümüne destek olma görevlerini ancak demokratik özgürlük ortamlarında yapabilir. Tek bir kişinin karar verdiği suç ve tek bir kişinin kestiği, uyguladığı ceza, adlı adınca ancak faşist yönetimlerde görülür. BU ANTİDEMOKRATİK BASKI YASASI KABUL EDİLEMEZ! AYNI HATALARA DÜŞÜLMEMELI PROF. DR. CENGİZ KUDAY artırdığını, Fransa’dan 18 jet alacağını, “Culusvis hominis est errore, nullus nisl insiplentis errore perseverare.” Türkçesi, “Yanılmak insana mahsus olsa da aptallar aynı hatayı yapmaya debize verilmeyen F35’lerin de onlara verileceğini, bunun yanı sıra 4 yeni fırkateyn ve yeni denizaltılar, çeşitli askeri teçhizatı da ABD, İsrail, Almanya, Fransa ve diğer ülkelerden alacağını çeşitli kaynakvam eder.” lardan öğreniyoruz. Kendi ekonomik güKasım ve aralık ayları doğada ağaçların cünün çok üstündeki bu harcamayı nasıl budanma mevsimi olarak bilinir. yapacağını merak ediyoruz. Yine gazetemizin 2. sayfasında Düne kadar dost saydığımız Körfez ül10.05.2019’da yayımlanan “Budamam keleri; Suudi Arabistan, Mısır ve hatta Fimı, sulamam mı?” başlıklı yazıyı kaleme listin bile Yunanistan’la birlikte bir ittifaalmıştım. kın içindedir. Yunanistan da olaylara kış1980 askeri darbe sonrası ilk günlerin kırtıcı biçimde yaklaşmaktadır. de üniversitemize bir subay Yine Yunanistan’ın kıyılagönderilip bize bir bir brifing vermişti. Özetle, Türkiye’yi bölgemizde dalları ve yapraklaDüne kadar dost saydığımız Körfez ülkeleri; Suudi rımıza yakın, Türkiye’ye yakın adalara asker ve mühimmat yığdırdıklarını, bayrak diktiğini görüyoruz. Ege rı çok ve çeşitli olan bir ulu Arabistan, Mısır ve Akdeniz’de yabancı güçağaca benzetti. Benzetmede hata olmaz diyerek bu ağaç kurudukça sulanan, büyüdükçe ve dalları save hatta Filistin lerin teknolojik olanaklarını bile Yunanistan’ın kullanarak gemilerimizi taciz ettiğini, uçaklarımızı güç olduğu bir durumlara soktuklarını da ğa sola uzanınca budanan ittifakın içindedir. yabancı kaynaklardan öğrebir ağaçtır, demiş ve ilave etmişti: “Emperyalist güçler böyle bir değerlendirme içindedir.” ABD için her zaman kenYunanistan da olaylara kışkırtıcı biçimde yaklaşmaktadır. niyoruz. Ne yapmak istiyorlar? Kısa süreli bir çatışma mı? Yakın zamanda yaşanan bir başka olay da Azerbaydi milli çıkarları önceliklidir. canErmenistan çatışması. Eski ABD Dışişleri Bakanı Ermenistan’ın Batı’ya yaHenry Kissenger, seneler sonra benim naşmak isteyen birtakım idarecileri, de bulunduğum bir ortamda bunu doğ Batı’nın gazıyla Azerbaycan’a hücum etrular şekilde konuşmuş, Roma’dan daha ti ve Rusya’nın onu koruyacağını ümit güçlü bir imparatorluğun mensubu oldu etti. Rusya da Ermenistan’ın burnunun ğunu, kendilerinin Ortadoğu’ya demok sürtülmesini istiyordu, bunu da başardı. rasi götürdüklerini biraz alaycı bir tavır Bu örneği de düşününce kısa süreli de la söyledikten sonra gülerek “Orada bir olsa Yunanistan üzerinden Türkiye’ye de Türkiye var, o da demokrasicilik oy bir ders vermek istenebilir mi? Hamanuyor” demişti. setten tehlikelidir, hamasi söylemlerYine budamak istiyorlar den uzak durmalı. Ayrıca Yunan dostlarımıza bir hatırlatma Biz şu anda aralık ayındayız, şartlar bu yapmakta yarar var. 1919 15 Mayısı’nda danabileceğimizi söylüyor ve bu bize ka yine Batılı dostların destekleri ile bir maba bir şekilde iletiliyor. ceraya itildiler ve sonuç malum... 17 Aralık tarihli haberde görüyoruz Yazımızın en başında dediğimiz gibi: ki Atina silahlanmak için bütçe artırdı. “Yanılmak insana mahsus olsa da aptalYunanistan’ın savunma bütçesini 5 kat lar aynı hatayı yapmaya devam eder.” DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun Cumhur yet gazetes ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını, haber alma özgürlüğümüzü engelled ğ ç n kınıyoruz. B z her b rey n görüşler n korkmadan d le get reb leceğ b r Türk ye st yoruz. 40 yıllık, Ankara Kolej mezunu b r grup DAYANIŞMA Covid19 nedeniyle yitirdiğimiz tüm sağlık çalışanlarını saygıyla anıyoruz. Basın İlan Kurumunun Cumhuriyet Gazetesine yaptığı baskıyı kınıyoruz. C’imizin yanındayız. CERRAHPAŞA 85 MEZUNLARI MINI GRUBU DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgel haberler neden yle Cumhur yet Gazetes ’ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ed yoruz. Haber alma özgürlüğümüz ç n C’ n yanındayız. DOKUZ EYLÜL İŞLETME FAKÜLTESİ 1984 MEZUNLARI GRUBU DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgeli haberleri nedeniyle Cumhuriyet Gazetesi’ne uyguladığı resmi ilan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ediyoruz. Haber alma özgürlüğümüz için C’in yanındayız. ACG ‘71 DEN BIR GRUP (ARNAVUTKÖY AMERIKAN KIZ KOLEJI)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear