23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 14 KASIM 2020 CUMARTESİ HABER/YORUM Çöküşe Doğru İlk büyük sarsıntı, demokratik rejimin tüm kurumlarını yıkmak üzere taşeronluk yaptırdığı casusluk cemaati ile kurduğu iktidar ortaklığının bozulması ile yaşanmıştı. Kendisini güvene almak için düzeni değiştirip Saray’a sığınmasının bir yararı olmadı. İkinci büyük sarsıntı, “kardeşim” dediği Abdullah Gül ve ekibi ile başbakan yaptığı Ahmet Davutoğlu’nun yanından kopması ile gerçekleşti. Üçüncü büyük sarsıntı, doğrudan aile içinden, damattan geldi. Giderek sıkışıyor ve yalnızlaşıyor. Artçıları ile birlikte sürecek olan sarsıntıların gelip varacağı yer çöküştür. Kurulu Düzen Demokratik oldukları savındaki ülkelerin her birinin tarihsel süreçlerine dayanan kendine özgü yönetme biçimleri vardır. Kurulu düzen diyebileceğimiz bu yönetme biçimi, siyasal gelenekleri de içeren hukuksal yapılara yaslanır... Örneğin, ABD’deki kurulu düzeninin aktörlerini Barış Doster köşesinde şöyle özetledi: Sivil asker bürokrasi, kongre, dışişleri, savunma, maliye bakanlıkları, istihbarat kuruluşları, büyük sermaye, Yahudi lobisi ve diğer etkili lobiler, medya ve akademi. Dünyayı bir ahtapot gibi saran tekellerin anayurdu olan ABD yönetimi, işte bu kurum ve belirleyici örgütlerin bileşimi üstünde yükseliyor. Trump, başkanlık döneminde bu bileşimi yok saymış, faşizme evrilen başına buyruk bir yönetim sergilemeyi yeğlemiş, kurulu düzenin aktörlerini kişiselleştirmek istemiş ya da karşısına almış, Ali Sirmen’in vurguladığı gibi, ülkesini nefrete dönüşmüş bir gerginlik ve bölünme çıkmazına sürüklemişti. Biden’in başkan seçilmesi ve ilk açıklamaları, bu ülkedeki “birliğin ve demokrasi”nin ABD’nin kurulu düzeninin algıladığı biçimde onarılacağı anlamına geliyor. Son ABD seçimlerinin sonuçlarından, ülkesindeki kurulu düzeninin araçları ile iktidara geldikten sonra onları yok sayarak ya da yok ederek tek başına, aklına estiği gibi bir yönetime yönelenlerin çıkaracağı önemli dersler var. Damadın sözüyle: “Cenabı Allah onların sonunu hayreylesin.” Orhan Veli’nin Mektubu Bugün, Orhan Veli’nin aramızdan ayrılışının 70. yıldönümü. Ve bugün biz, babadan kalma kitaplar arasında saklı bir tarihi belgeyi okurlarımızla paylaşmak istiyoruz. Orhan Veli’nin Mart 1953 baskısı Varlık Yayınları’ndan “Nesir Yazıları” kitabı arasına konmuş bir mektup bu... Yaprak dergisi başlıklı küçük bir kâğıda el yazısıyla yazılmış mektup, 10 Ekim 1949 tarihini taşıyor. Orhan Veli, Turhal’da hekimlik yapan Ceyhun Atuf Kansu’ya göndermiş. “Sevgili doktorcuğum” diye başlıyor ve şöyle sürüyor: “Son yolladığın yazını pek sevmiştik. Fakat ben bir eşeklik neticesi yazıyı kaybettim. Hem bulurum ümidiyle hem de utancımdan sana bir şey yazamadım. Bize Yaprak’lık yazılar gönderirsen çok memnun olacağız. İlk sayımız ay başında çıkmış olacak. Bekliyoruz. Sevgiler, hasretler.” Kitabın sayfaları arasında mektupla birlikte bir de kesik var. Kesik, 16 Kasım 1950 tarihli Cumhuriyet gazetesinden: “Orhan Veli zehirlenme neticesi öldü.” Bilen bilir: Şairler, kardeştir. 14 KASIM 2020 SAYI: 34734 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ekler) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 1A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 199 sok. no:1/7 SarnıçGaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 71 40 20. l Antalya: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenigöl mh. Serik cad. Havaalanı yolu üzeri no: 38 Antalya Tel : 0242 340 50 40. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:15 07:43 12:54 15:29 17:54 19:16 Ankara 05:59 07:26 12:38 15:17 17:41 19:02 İzmir 06:21 07:45 13:01 15:43 18:07 19:26 Dağlık Karabağ sorunu henüz tam olarak çözülmese de Rusya’nın tarihli yazılar) Rusya’nın, Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’ın tamamını işdevreye girmesiyle sağlanan galden kurtarmasına ateşkes sonucu yeni bir aşagöz yummasını beklemaya ulaştı. Ermenistan’ın mek, aşırı iyimser bir tuişgali altında olan ve Azertumdu. Azerbaycan’ın, Dağlık Karabağ kime, baycan topraklarının beşte birini oluşturan Dağlık haklı, doğru ve meşru olarak, vatan toprakhangi dersi verdi? Karabağ’da son birkaç aydır yaşananlar, dünya, bölge ve larının mümkün olduğu kadar büyük bölümüülkemiz açısından derslerle nü geri almaya çalışadolu. Tartışalım... Rusya en çok kazanan devlet oldu. Kendi istediği zamanda, zeminde ve şartlarda sağladığı ateşkesle bölgede zaten güçlü olan Rus nüfuzu daha da pekişti. Dünyaya, başta da ABD ve Fransa’ya, yani Minsk Grubu’nda birlikte eşbaşkanlık yaptığı iki büyük devlete “Bu bölge benden sorulur. Sizin fazla bir etkiniz yok” mesajı verdi. sından Ermenistan üzerindeki nüfuzunun ortadan kalkması, Ermenistan’ın tamamen Batı’ya kaptırılması anlamına gelir. Buna izin vermem”. Moskova’nın Ankara’ya verdiği mesaj ise şöyle: “Türkiye, Kafkasya’da etkili olmak istiyor. Bunu da öncelikle Azerbaycan’la güçlü bağları üzerinden yapmaya çalışıyor. Ama bu bölge, benim denetimimde. Sorunlar Rusya’yı dışcağını, Rusya’nın ise bir aşamadan sonra devreye gireceğini yazmıştık. Öyle de oldu. Rusya ateşkesi sağladı. Baku ve Erivan üzerindeki gücünü pekiştirdi. Azerbaycan topraklarına Rus askerlerini yerleştirmenin önünü açtı. Türkiye’yle belli şartlarda işbirliği yaparak ve ortak izleme merkezi kurarak Türkiye’nin Rusya ile birlikte hareket etmesini, bu konunun çözümünRusya Ermenistan’a, Erilayarak değil, Rusya’yla işbirliği de ABD’yi devreye sokma çavan’daki ABD ve Batı destek yaparak çözülebilir”.    basını engelledi. Ermenistan iç li iktidara, “Sizi Azerbaycan’ın siyasetinde, Batıcı iktidarın reelinden ben kurtardım. Devreye Azerbaycan zil olmasını sağladı. Erivan’a, girmesem çok daha kötü duruma düşerdiniz. Arkanızdaki Bave Türkiye’nin tılı güçlere fazla güvenmeyin. kazanımları doğrudan Rusya’nın eliyle değil, Azerbaycan eliyle acı bir ders verdi. Bana rağmen bu coğrafyada Azerbaycan, işgal altındaSonuçta, bölge merkezli dış ayakta kalamazsınız” dedi. ki topraklarının önemli bölüpolitika kazandı. Batı emperya  Rusya’nın Azerbaycan’a münü geri aldı. Siyasi ve askeri lizmi ve onun uzantısı olan Eriverdiği mesaj şu oldu: üstünlüğün yanında, moral üs van yönetimi kaybetti. Denge“Türkiye’ye haklı olarak çok gü tünlük de sağladı. Fakat sorun leri gözeten diplomasi kazandı. veniyorsun. Ama bu meseleyi henüz çözülmedi. Baku, saha Maceracılık kaybetti. Azerbayben çözerim. Senin kendi top daki başarısını, müzakere ma can siyasi, askeri ve diplomatik rağın olan Dağlık Karabağ’ın sasına yansıtmaya çalışacak açıdan hazırlığını sürdürmeli. büyük bölümünü geri almabundan böyle. Fakat daha ön Hep uyanık olmalı. Türkiye’yle na itirazım yok. Ama eğer ta ce bu sütunda yazdığımız üze birlikte, Türk dünyasının destemamını alırsan bu, Rusya açı re (30 Eylül, 3 Ekim ve 7 Ekim ğini de almaya çalışmalı. BARIŞ PINARI BÖLGESİ MSB: 14 terörist etkisiz hale getirildi Milli Savunma Bakanlığı, 14 PKK’li teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı. Bakanlığın sosyal meyda hesabından yapılan açıklamada, “Terör örgütü PKK/ YPG’nin Barış Pınarı bölgesindeki huzur ve güven ortamını bozmasına izin vermeyeceğiz” denildi. Bakanlıktan yapılan diğer açıklamada ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı gemilerin Doğu Akdeniz’de fiili silah atış eğitimleri icra ettiği belirtildi. Açıklamada, “Bahriyelilerimiz atışları başarılı şekilde gerçekleştirdi” denildi. l ANKARA/ Cumhuriyet ‘GÖREVI KÖTÜYE KULLANMA’ 3 eski Danıştay üyesi yargılanacak 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ihraç edilerek tutuklanan, Danıştay üyeliği görevleri sırasında alınan kararların imzalanması süreçlerinde FETÖ lehine hareket ettikleri iddia edilen eski Danıştay üyeleri Galip Tuncay Tutar, Vahit Bektaş ve Bülent Olcay, “görevi kötüye kullanma” suçu yönünden Yüce Divan’da yargılanacak. İk duruşma, 24 Kasım’da yapılacak. “Örgüt yöneticiliği ve üyeliği” suçlarından Tutar’a 16 yıl, Bektaş’a 1 yıl 6 ay 22 gün, Olcay’a ise 13 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. l ANKARA/ Cumhuriyet 13 KİŞİ GÖZALTINDA İki kentte IŞİD operasyonu Samsun’un İlkadım ilçesinde düzenlenen operasyonda, IŞİD içinde faaliyet yürüttüğü tespit edilen Irak uyruklu 11 şüpheliden 8’i gözaltına alındı. Şüphelilerin ikametlerinde bulunan dijital materyale el konuldu. Diğer zanlıların yakalanması için çalışma sürüyor. İzmir polisi, “Briketçi” kod adını kullanan ve Adana’da yakalanan IŞİD’in sözde Türkiye sorumlusu Mahmut Özden ile irtibatlı oldukları saptanan 5 şüphelinin kentte olduğunu tespit etti. Operasyon düzenleyen polis, 5 kişiyi gözaltına aldı. l Haber Merkezi BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Yazı yazmakta ya da desen çizmekte kullanılan sıvı madde. 2/ Emirler, beyler... Rıhtımın su üstünde olan bölümü. 3/ İran’da tarihi bir kent... Rutenyum elementinin simgesi... Eski Mısır’da güneş tanrısı. 4/ Koca... Hızlı yüzmek için ayağa geçirilen araç. 5/ Sapı siyah ve çatallı bir tür bıçak. 6/ “Sahipler” anlamında eski sözcük... Eski Yunanda küçük süvari birliğine verilen ad. 7/ Notada durak işareti... Arap abecesinde bir harf. 8/ Büyük bir yapının zengin biçimde süslenmiş anıtsal kapısı... Mezopotamya’da kurulmuş en büyük sitelerden biri. 9/ Fas’ın plaka imi... Başta olan kepek. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bileşmiş, bileşik. 2/ Osmanlı ordusunda paşa rütbesindeki 1 234 5 678 9 1 H İ S T AM İ N 2 E B E Z AM İ R 3 MARKOPAŞ A 4 OT ATU AŞ 5 FELÇ T İ N İ 6 İ AKSON T 7 L EMAN İ R İ 8 İ KAROS A Z 9 ES PUR İ M 1 23 4 5 6789 1 2 3 4 5 6 7 8 komutanlara verilen ad... Kırgızistan’ın para birimi. 3/ 9 Oy... Eski dilde yüz, çehre... Arjantin’in plaka imi. 4/ Rütbesiz asker... Ressamların boyaları üzerine dizerek fırça ile karıştırdıkları levha. 5/ Osmanlı devletinde haberci olarak kullanılan görevlilere verilen ad. 6/ Yüce, yüksek... Bir bağlaç. 7/ Bilinç... “ Naci”: Ressamımız. 8/ İnternette, aynı amaçlı web sitelerini tek bir adreste toplayan site... Tümör. 9/ Anadolu halklarının en eski ana tanrıçası... Gübre, tezek. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com Damadın ‘tek adam’a isyanı Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın sosyal medyadan istifası, hükümetin 24 saat boyunca konuyla ilgili resmi bir açıklama yapamaması, dolayısıyla hükümet medyasının en önemli habere sessiz kalması, kısacası ortaya bir “yönetememe krizi” çıkması, pek çok boyutuyla yazıldı, yazılmaya da devam ediyor. Olayın benim daha çok önemsediğim boyutu ise şu oldu: Damat bile “Tek Adam”a isyan etmişti aslında! Saray’ın damadı bile olsa, bir bakan, bakanlığını ilgilendiren bir konuda, “Tek Adam”ın kendisine rağmen bir uygulamaya gitmesini sindirememişti! Buradan AKP’liler için çıkarılacak en önemli ders kuşkusuz şudur: “Tek Adam” rejimi uygulanamıyor, uygulanamayacak! 150 yıllık parlamento geleneği olan bir topluma, yeniden “padişahvari” bir yönetim, yeniden bir saray düzeni dayatılamıyor! İşte en sonunda damat bile “Tek Adam” uygulamasını kabullenemedi. Fatura sadece Albayrak’a kesilemez Bu durum, aynı zamanda ekonomi de dahil hemen her sorunumuzun kaynağıdır. Bu gerçeği dikkate almayan her analiz, son tahlilde faturayı sadece Berat Albayrak’a kesme hatasına düşecektir. Nitekim Saray merkezli bilgi akışının yansıdığı konuyla ilgili haberlerde, okurun bu sonuca ulaşması isteniyor: Bülent Arınç, bir abi olarak Erdoğan’ın koluna girip ona ekonomiyle ilgili gerçekleri anlatmış, Erdoğan Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin erimiş olduğunu duyunca çok şaşırmış, hemen Merkez Bankası başkanı Murat Uysal’a telefon etmiş, Uysal’ın “Rapor hazırlayıp Bakan Berat Albayrak Bey’le gelip size arz edelim” yanıtına kızmış, Naci Ağbal’dan brifing almış, Ağbal özetle kasanın boşaldığını anlatmış, Erdoğan bunun üzerine Murat Uysal’ı görevden alıp yerine Naci Ağbal’ı atamış... Açıkça belirtelim: AKP’nin FETÖ’yle işbirliğine uydurulan “kandırıldım” kılıfı, bu kez de ekonomik krizin üzerine örtülmeye çalışılıyor! Merkez Bankası rezervlerinin son iki yılda parça parça nasıl harcandığını, işin kasanın tamtakır olmasına gittiğini neredeyse yazmayan “bağımsız” ekonomist kalmadı! Erdoğan’ın kasanın boşaltıldığını önce Bülent Arınç’tan, ardından da Naci Ağbal’dan öğrendiği haberleri, “faturayı Berat Albayrak’a kesme” operasyonundan başka bir şey değildir! Güya böylece kötü ekonomi yönetiminden Saray’ı aklamış olacaklar! Ancak belirtelim: Merkez Bankası kasasının boşaltılmasının üzerini örtebilecek bir kılıf yok! Bizzat Erdoğan’ın zaman zaman dile getirdiği “Türkiye ekonomisinin sorumlusu benim, ben” sözleri, o kılıfın dikilmesini engellemektedir! Üretim devrimi için siyasi devrim Piyasalar önce Berat Albayrak’ın istifasına, ardından da Erdoğan’ın “faiz artırılabilir” sinyali olarak yorumlanan açıklamasına olumlu tepki verdi ve döviz düştü, TL değerlendi. Ancak TL’deki bu değerlenme, hatta Erdoğan’ın konuşmasında uygulanacağını belirttiği “acı reçete” Türkiye’nin ekonomik krizinin çözümü değildir. Türk ekonomisinin durumu, “ameliyatlık” sorundur. Berat Albayrak, bırakın ilaç kullanmayı, pansumanla yetindi. Erdoğan, verdiği sinyallerle pansumana ek olarak ilaç da kullanılabileceğine işaret etmiş oldu. Ancak hasta acilen ameliyat olmayı bekliyor! Yani serbest piyasaya eklemlenmiş, özelleştirilmiş, yabancılaştırılmış ekonomiye devletçilik aşısı gerekiyor. Köylünün yeniden tarlada üretebildiği, fabrika bacalarının yeniden tüttüğü bir “üretim devrimi” kısaca... Bunun için elbette emperyalist büyük tekellerle/şirketlerle yapılan anlaşmaların iptal edilmesi ve tarıma kotaların kalkması, üreticiye, sanayiciye tam destek verilmesi gerekiyor. Bunun için elbette son sözün Erdoğan tarafından söylendiği şeffaflığı ortadan kalkmış ihale anlayışına son verilmesinden kamu kaynaklarının hükümete yakın vakıflara kaydırılmasına kadar uzanan “sermaye transferi” uygulamalarına son verilmesi gerekiyor. Bunların yapılabilmesi için de Türkiye’nin “Tek Adam” rejiminden kurtulması gerekiyor! Yani “üretim devrimi” için önce “siyasi devrim” gerekiyor! Çürük elmalar imha edildi Tarım ve Orman Bakanlığı, sosyal medyadaki çürük elmalarla meyve suyu yapıldığı iddialarına ilişkin başlatılan çalışmada 10 ton kısmen çürük ve ıskarta elmanın tespit edilerek imha edildiğini açıkladı. Açıklamada, üreticinin sadece ev ihtiyacı için ayrılmış 12 kasa elmasının olduğunun tespit edildiği belirtildi. Kayseri ve Niğde Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nce, bölgede faaliyet gösteren meyve işleme tesislerinde halk sağlığını riske atacak herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığı aktarıldı. l ANKARA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear