23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER 5 12 KASIM 2020 PERŞEMBE Akşener, Albayrak’ın sosyal medya üzerinden istifa etmesini eleştirdi: Ciddiyetsiz yönetim İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın sosyal medyadan istifa etmesini “gelişinin de gidişinin de ciddiyetsiz yönetim anlayışının, devletin düşürüldüğü gülünç durumun ibretlik bir vesikası olduğu” sözleriyle yorumladı. Akşener, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye de “Önümüzdeki süreçte, kabinenin bir diğer ultra başarılı üyesinin, yani Tarım Bakanı’nın da TikTok’ta yapacağı bir düetle istifa etmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Akşener, partisinin grup toplantısında konuşmasına 10 Kasım nedeniyle Atatürk’ü anarak başladı. ABD’deki başkanlık seçimine de değinen Akşener, “Trump döneminde ‘ahbapçavuş’ boyutuna indirgenen ilişkilerin yeniden devletlerarası bir kimlik kazanmasını umuyoruz” dedi. ‘Akıl verme, destek ver’ Devlet yönetmenin ciddi bir iş olduğunu ancak Türkiye’nin uzun yıllar bu ciddiyetten yoksun yönetildiğini vurgulayan Akşener, İzmir depremini anımsatarak “Küçük ortak çıktı, ‘Keşke o evlerde oturmasalardı’ dedi. Büyük ortak çıktı, ‘Vatandaşlarımız da keşke üzerine biraz daha koyup binalarını güçlendirselerdi’ dedi. Neredeyse kaybettiğimiz canlarımızı suçlayacaklardı ki çok şükür ona yüzleri tutmadı” ifadelerini kullandı. Akşener, Erdoğan’a “Vatandaşa akıl verme, destek ver” çağrısında bulundu. 5 müteahhide yapı stokunu eritmek için kamu bankaları üzerinden “ucuz krediler verildiğini” anımsatan Akşener, aynı imkânların yurttaşlar için de tanınması gerektiğini kaydetti. Özdağ’a üstü kapalı mesaj Akşener, partisinden ihracı istenen Ümit Özdağ’a da üstü kapalı mesaj verdi. İktidarı eleştirdiklerinde “PKK ile yol yürüyor” diyenlerin olabileceğini söyleyen Akşener, “İYİ Parti’nin yükselişini hazmedemeyip panikle iftira atmaya kalkan zavallılar da olabilir. Varsın onlar, milleti görmezden gelip kutuplaştırma siyasetlerine devam etsinler. Onlara gülüp geçeceğiz. Milletimizin sorunlarına en ufak faydası olmayan gereksiz tartışmaların ve kutuplaşmanın tarafı olmayacağız” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet Meral Akşener Yönetimi eleştiren bir grup İYİ Parti milletvekili, önceki haftalarda olduğu gibi bu haftaki grup toplantısına da katılmadı. ÖZDAĞ’DAN ‘ANAYASA’ İDDİALARI İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, 4 parti tarafından hazırlandığını söylediği anayasa taslağında değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen 2. ve 3. maddelerin değiştirildiğini iddia etti. TBMM’de basın toplantısı yapan Özdağ, iddia ettiği çalışmayla ilgili olarak “İbrahim Kaboğlu, bana anayasa görüşmelerinde partiyi temsilen önce Nuri Okutan’ın sonra Ahmet Erozan’ın yer aldığını söyledi. HDP ile yapılan anayasa taslağında, Atatürk milliyetçiliği çıkarıldı. 3. maddedeki ‘...dili Türkçedir’ ifadesi ‘Resmi dili Türkçedir’ diye değişti. İYİ Parti’nin CHP, SP ve HDP ile hazırladığı anayasada idari bölgesel yönetim öngörülmektedir” dedi. İYİ Parti’den bazı yetkililerin şimdi de yine partinin yetkili kurullarının bilgisi dışında AKP ile yeni bir anayasa üzerinde çalıştıkları iddiasında bulunan Özdağ, disipline sevki konusunda da “İYİ Parti’den ihraç edilmesi gereken ben değil, bu anayasa taslağını hazırlayan genel başkan yardımcıları Nuri Okutan ve Ahmet Kamil Erozan’dır. Türkiye üzerinde etnik nüfus çizimleri yapan Salim Ensarioğlu’dur. Partinin yetkili kurullarından izin almadan AKP ile yeni bir anayasa taslağı üzerinde hem de bir AKP’li genel başkan yardımcısının başkanlığında yapan Uğur Poyraz’dır” dedi. Çelik yalanladı AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Özdağ’ın “gizli anayasa hazırlığı” açıklamalarını yalanlayarak “Ümit Özdağ’ın bu iftirası en hafif tabirle utanmazlıktır” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet CHP’DEN KKTC HAMLESI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin KKTC temsilciliğinin çalışmalarına destek olmak üzere Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ı görevlendirdi. Kılıçdaroğlu, Lütfü Savaş’tan “milli bayramlar ve KKTC ile Türkiye arasında yürütülen siyasi, sosyal ve kültürel çalışmalara, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı olarak destek olmasını” istedi. Savaş, yaptığı değerlendirmede, Kılıçdaroğlu’nun verdiği görevden mutluluk ve onur duyduğunu ifade etti. KKTC’de çok sayıda Hatay nüfusuna kayıtlı yurttaşın yaşadığına dikkat çeken Savaş, yakında başlaması planlanan HatayKKTC arası deniz otobüsü (HADO) seferlerinin iki ülke arasındaki ticari ve turistik ilişkilerin gelişmesine katkı sağlayacağını belirtti. Savaş, “Sayın Genel Başkanımızın verdiği görevi en iyi şekilde yerine getireceğiz. KKTC’nin siyasi olarak tüm dünyada tanınması için yoğun çaba göstereceğiz” diye konuştu. l ANKARA CHP’nin hak ihlallerini içeren çalışması Adalet Bakanı’na verildi ‘Hukuk krizi’ raporu MAHMUT LICALI TBMM Adalet Komisyonu üyesi ve CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, AKP iktidarı döneminde yaşanan adalet krizlerine ilişkin derlediği kapsamlı raporu Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e sundu. Bülbül, Türkiye’de son 18 yılda birçok alanda geriye gidişler yaşandığına dikkat çekerek “Bunların başında da hukuk krizi gelmektedir” dedi. AKP döneminde Ergenekon ve Balyoz kumpas davaları ile başlayan ihlaller zincirinin muhaliflere yönelik operasyonlarla devam ettiğine işaret eden Bülbül, raporda özetle şunları sıraladı: n Adalet ve adalete erişim ihlalleri: AYM’nin bireysel başvuru verilerine göre 23 Eylül 2012’den bugüne kadar Yüksek Mahkeme’ye yaklaşık 285 bin başvuru yapılmış, bunun 243 bin kadarı sonuçlandırıldı. Buna göre bireysel başvurunun başladığı tarihten bu yana yapılan başvuruların yüzde 85.5’i karara bağlanırken ihlal kararlarının temel hak ve özgürlüklerin dağılımında ise ilk sırada yüzde 52 ile adil yargılanma hakkı yer aldı. n Salgındaki hak ihlalSüleyman Bülbül leri: Yoksul kesim ve dezavantajlı gruplar için çalışma şartları ağırlaştı, sosyal mesafenin mümkün olmadığı, üretimin yoğun olduğu, hijyenden uzak ve uygunsuz çalışma şartlarında işçiler çalışmaya devam etti. Sokağa çıkma yasağı uygulamalarının yasal dayanaktan yoksun bir şekilde yapılması hukuk devleti ilkesiyle çelişti. Pek çok etkinliğe sınırlama getirilirken AKP’nin siyasal çalışmalarını içeren etkinliklerine herhangi bir sınırlama uygulanmadı. n Bilgi edinme hakkı ihlalleri: Pandemi döneminde açıklanan verilerin ulusal çıkarları koruma gerekçesiyle gizlendiği ortaya çıktı. Milletvekillerinin denetim hakkı kapsamında verdikleri 34 bin 486 soru önergesinden 4 bin 356’sı yanıtlandı. Pandemiyle ilgili olarak verilen toplam 508 soru önergesinden yalnızca 37’si yanıtlandı. Verilen yanıtlar, soruların cevapları yerine mevzuat ve bürokratik süreçlerin anlatılmasından oluştu. n Toplantı ve gösteri hakkı ihlalleri: Türkiye İnsan Hakları Derneği’nin verilerine göre 2019’da polis, en az 1215 gösteriye müdahale ederken bu gösterilerde en az 3 bin 980 kişiyi de gözaltına aldı. 2020 yılında da haziran ile eylül ayı arasında 637 toplantı ve gösteriye müdahale edildi. Bu dönemdeki müdahalelere salgın gerekçe gösterildi. Cumhurbaşkanı’nın mitinglerinde herhangi bir engelleme olmazken 19 Mayıs, 30 Ağustos ve 29 Ekim başta olmak üzere milli bayramlar dolayısıyla düzenlenen pek çok etkinliğe izin verilmedi. n Kadın hakkı ihlalleri: Kadın cinayetleri, AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında beri yaklaşık 5 kat artmıştır. 2020 yılında eylül ayına kadar Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre 209 kadın öldürülürken 123 kadın şüpheli olarak ölü bulundu. Sadece ağustos, eylül ve ekim aylarında ise 64 kadın cinayete kurban gitti. l ANKARA GÜVENPARK SALDIRISININ SANIĞI SUPHI AKBAŞ’A CEZA YAĞDI 37 kez ağırlaştırılmış müebbet Ankara’daki Güvenpark otobüs duraklarında, 13 Mart 2016’da PKK/KCK teröristlerinin bomba yüklü otomobille düzenlediği ve 36 kişinin öldüğü saldırıya ilişkin ikinci davada, sanıklardan Suphi Akbaş 37 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 10 bin 276 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Akbaş ve Ferit Ak cezaevinden video konferans yöntemiyle bağlanırken tutuksuz sanık Salih Şahin katılmadı. Kararını açıklayan mahkeme, terör saldırısına ilişkin ilk davada 8 yıl hapse mahkum edilen ancak dosyasının istinaf mahkemesince bozulması üzerine mevcut davayla birleştirilerek yeniden yargılanan Akbaş, “devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “kasten öldürmek” suçundan 36 kez ağırlaştırılmış müebbet, saldırıda yaralanan 342 vatandaşa yönelik “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 10 bin 260 yıl, “izinsiz patlayıcı madde bulundurmak” suçundan da 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklar Ak ile Şahin ise “terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım” suçundan 15’er yıl hapse mahkum edildi. Şahin hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasını kararlaştırdı. l ANKARA onlar, Atatürk’ün mirası! Yeniden sevdik Kasım ayı, kasımpatı kokusu demekti, çocukluğumda. Ve 10 Kasım’da Atatürk şiirleri ezberleyip okulda okumak. Saygı nöbetinAtatürkçülüğümüz hem perişan hem mahcup oluşumuzdandır de beklerken çocuk aklımla hayalini kurmak. Ama gençliğimde daha çok solcuyduk biz, Atatürkçü değil. Gerçi üniversitede haksızlık filan oldu mu, Anıtkabir’e yürüyorduk ama her 10 Kasım’da gidip yüz sürmek, AKP iktidarı sayesindedir! Ne zaman ki karşıdevrim başladı, çağdaşlaşmadan geSadece 57 yıl yaşadı. Aradan 82 yıl geçti, biz hâlâ onu kaybettiğimiz 10 Kasım günü gözyaşlarımızı tutamıyor, fotoğraflarına bakıp özlem duyuyor, Ankara’daki mozolesini, İstanbul’da hayatını kaybettiği Dolmabahçe Sarayı’nı dolduruyoruz. Bu kadar sevgi ve bağımlılık, ne bu çağri dönme, eğitimde birlik ilkesi, laik eğitim, tersyüz edilmeye, başörtüsü mağduriyeti bayrak yapılarak din sömürüsü, kadınlara özgürlük masalı altında kadına şiddetin arşa çıkması, tarihin tersyüz edilmesi, iki ayyaş diye karalanmaları, adının her yerlerden silinmesi, o kadar ki havaalanı pistinin da ne geçmişte hiçbir lidere, hiçbir fa bile bozulup üzerine sözüm ona hasniye nasip olmuş bir ilgi değil. Ha ter tane yapılması! Biz öfkeliyiz artık. Biz si olmamış mı? Olmuş! Ölesiye nef neyin elimizden gittiğinin farkındayız. ret edilen ve bu nefretin hiç unutulma Biz Atatürk düşmanlığının altında asıl dığı liderler olmuş, ülkelerine, insanlı olanın geriye basış, laikliğin elimizden ğa yaptıkları çok büyük kötülüklerden kayışı, hukuk devletinin köküne kibrit ötürü, Hitler, Mussolini, Stalin gibi! Ülkelerini savaştan kurtarmış başka liderler de var elbet Churchill gibi devrim yapmış olanlar Lenin gibi, Mao gibi. Ama üzerinde bütün bir suyu, parlamenter rejimin rafa kaldırılışının arkasından tek adam iktidarıyla padişahlıkla eşdeğer bir başkanlık sisteminin hükümran kılınması, biz 10 Kasım’larda tekrar ağlar olulusun hayranlıkta birleştiği, bütün bir duk! Biz emanetine hıyanet ettik diye dünyanın ayakta selamladığı Musta ağladık, Cumhuriyeti koruyamadık fa Kemal Atatürk gibisi yok. Osman diye ağladık, bizi ne kadar erken bıralı İmparatorluğu’nun bir subayı olarak kıp gittin, sistemi oturtamamışız, geribaşladığı meslek yaşamında sırtın ci güçler hortladı diye ağladık, şikâyet da idam fermanıyla Samsun’a ülke ettik, söz verdik, bayrak salladık, saysini düşman işgalinden kurtarma ha gı duruşunda bulunduk! Onun değerireketine kalkıştığında sadece 38 yaşında. Başkomutanlığa kadar giden bir yol, ardından TBMM’yi kurup oradan Türkiye Cumhuriyeti’ni ilan etmeni yeniden anladık, hatırladık. Her 10 Kasım’da, başımız her sıkıştığında, bakanlar her bırakıp kaçtığında, dolar her arşa çıktığında, ekonomik kriz her ye geçen süre sadece 4 yıl! 42 yaşın kapıyı çaldığında, her üç gençten biri da Cumhurbaşkanı. işsiz kaldığında, asgari ücret, herkesin Okuduğu kitaplar binleri buluyor. ücreti olduğunda, beş müteahhit ülkeBütün bu koşuşturma sırasında Fran nin bütün rantını yediğinde, onun zasızcayı okuyup yazacak kadar iyi bili manında yapılmış bütün fabrikalar ya yor, Japon şiirlerinden bile haberdar! kapatılıp ya satıldığında, “Ah Atatürk, Şimdikiler sadece “yes” diyebilirken? vah Atatürk” dedik. Medyanın yüzde Dans etmeyi de seviyor, flört etmedoksanı satılık olduğunda, gazeteciyi de! İçki de içiyor, sigara da. (Keşke lerin bakanın istifa ettiğini, Hazine’nin daha az içseydi.) İyi giyiniyor, hâlâ çok boşaldığını bile yazmaya korktuğunda şık. Gustosu var, yaşam zevki. Sanat, ve biz her yazdığımızdan ötürü mahkültür, spor, çevre, çocuk, hayvan, kemede hesap verdiğimizde Atatürkher şeye duyarlı. Çocukları çok se çüyüz dedik! Senin istediğin muasır viyor ama veliaht bırakmamak için medeniyet seviyesine ulaşmış, müyapmıyor. Mirası Türk ulusuna! Ha reffeh Türkiye olmuş olsaydık nostalni o tarım yapılsın diye bıraktığı Ata jik bir anı olurdun bizim için. Bakma türk Orman Çiftliği var ya Saray, ca biz az oportünist değiliz, şimdi perişami yapılsın diye değil. Mahkeme ka nız, onun için bu kadar hasretle, özrarlarına rağmen! Ve İş Bankası’nın lemle, biraz da utanarak, mahcup olahisseleri var ya Türk Dil Kurumu ve rak anıyoruz seni! Sen bize, baksak Türk Tarih Kurumu’na aktarılsın diye, gül gibi olabilecek bir ülke bırakmışHazine’ye aktarılsın diye değil. Miras ken, çöle çevirdik diye!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear