23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
KÜLTÜR EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: EMİNE BİLGET Sanat şehrin herİSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI EKREM İMAMOĞLU: noktasında olacak 1313 AĞUSTOS 2019 SALI İmamoğlu ile Fatih Reşat Nuri Sahnesi’nde buluştuk. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’ndan, Kent Kültür Sanat Meclisi’ne, Beyoğlu’ndan, tarihi yapılara, arkeolojiden, sanat kurslarına İstanbul’un kültür sanat projelerini konuştuk. ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın (İBBŞT) Fatih Reşat Nuri Sahnesi’ndeyim. Saat 09.00... Sah ‘Beyoğlu gibi semtler İstanbul’u sevdirmeli’ n Beyoğlu kültür ve sanatın kalbinin attığı yerdi, ciddi bir de yız... Ama ruhuyla beraber korunması gereken alanlar olmalı, Be mak adına, İstanbullu sanatçıların izlerini orada yakalamalı. Bütü neye doğru ilerliyorum, İBBŞT Genel Sa ğişim oldu? Beyoğlu ile ilgili çalışmalarınız merak konusu, ön yoğlu bunlardan birisi. Çünkü benim de, açıkçası oraya girdiğim nüyle böyle baktığımızda Beyoğlu bizim için çok değerli, şu an nat Yönetmeni Süha Uygur karşılıyor bizi. celikle Beyoğlu’nda neler değişecek, eski haline dönecek mi? de başka bir boyuta geçtiğim ve İstanbul’u sevdiğim bir alan ola mevcut hali hepimizi rahatsız ediyor. Evet hâlâ özel mekânlar İçeride tatlı bir telaş, koşuşturmaca... Ma Beyoğlu’nda prestijli alanlar vardı, tarihten bugüne aslında rak görüyorum Beyoğlu’nu. Tabiri caizse Beyoğlu veya bunun gi var, galeriler var, hâlâ sanat sergilerinin olduğu yerler var, bu ko lum, sezon daha başlamadı ama tiyatro edebiyattan müziğe, sinemadan tiyatroya birçok alanda hayanun çalışanları bugün burada... Birazdan tın merkezi idi. Tabii İstanbul’un o dönemki boyutunu düşünürİstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ek sek evet bazı şekil değişimi yaşadı İstanbul, bunun da farkında bi birkaç semt İstanbul’u sevdirmeli, hissettirmeli. Yabancı bir turist İstanbul’a geldiğinde Beyoğlu’nu oranın geçmişi için ziyaret etmeli, oranın kültür sanat geçmişiyle buluşmalı. İstanbul’u tanı nuda direnç gösteren ve oradaki varlıklarını kuvvetlendiren özel kuruluşlar var; bunları çok takdirle karşılıyorum. Dolayısıyla biz bu işin lokomotifi olma noktasında kararlıyız, Beyoğlu’nda... rem İmamoğlu ile buluşacağız. Bugün hep karşıdan izlediğim azimli, kararlı, inançlı ve dik duruşuyla şehrin sevgisini, saygısını kazanan, İstanbul’un bir kez daha tercihi başkan İmamoğlu ile söyleşi yapaca açıklama da yapmıştınız? Tam olarak ne demek istediniz? Bugün İstanbul’da, şu anda içinde bu rede olursa olsun sunduğunuzda onu yakalamaya çalışan muazzam bir kitle var. Ve hiç tahmin etmeyeceğiniz mahalle ara kültür sanat için kullanılıyor? Bir envanterini vereyim, kültür sanat fa liyetlerinin yürütüldüğü Kültür Sanat Mer ‘İstanbul’un rüzgârı gelen turiste göre ğım, tabii ki heyecanlıyım. Bizden birkaç dakika sonra gelen yardımcıları, başkan 5 dakika sonra burada, 3 dakika sonra haberlerini veriyor ve saat tam 09.30’da buluşma saatinde geliyor İmamoğlu. Herkes ile tek tek selamlaştıktan sonra sahneye doğru ilerliyoruz. İstanbul’un kültür ve sanatını, kokusunu, tozunu özlediğim sahnenin üzerinde konuşuyoruz. Sanatın her dalına, sanatçıya ve geleceğin sanatçıları çocuklara her şeyden önce ise insana değer veren bir başkan İmamoğlu... Sıcak ve samimi ama bir o kadar da otoriter olan “İstanbul’un gülen yüzü” İmamoğlu ile projelerini konuştuk. n Siz bir konuşmanızda “Şehir tiyatrosu sayısını 2 katına çıkartacağız ve sanatçıların yöneteceği özerk bir yapı oluşturulacak. Tiyatro perdesi her mahallede açılacak” dediniz. Bu açıklamalarınızı mart ayında yapmıştınız, tüm bunlara dair nasıl bir çalışma başlattınız? İlk adımınız ne oldu? Kültür sanat hayatının şekillenmesine dönük birkaç adımımız var. Öncelikle şu anda buna dönük fikri olan herkesi davet ettiğimiz, toplantılar, sohbetler yaptığımız buluşmalarımız sürüyor. Öncelikle “Kent Kültür Sanat Meclisi” kurma konusunda kararlıyız, bu uygulamanın aslında bahsettiğimiz tüm politikaların bir çatısı gibi düşünelim bunu. Bu “Kent Kültür Sanat Meclisi” ile aynı zamanda kendi içinde değişen bir yönetim kadrosuyla beraber Büyükşehir kültür sanat politikalarına etkide ve öneride bulunacak bir yapıyı kurmuş olacağız. Burada elde etmek istediğimiz atmosfer aslında biraz daha kültür sanata, ruhuna uygun, özgür bir havada oluşması, şehrin duygularının ya da şehrin taleplerinin bir şekilde aracısız Büyükşehir Belediyesi yönetimine ulaşmasını sağlamak, öncelikle bu kuruma çok önem veriyoruz. Bunun yanı sıra şu an bile mevcutta, İstanbul’un kültür sanat hayatında en etkin insanların dönem dönem aramıza katılıp, bazı toplantılara davet edilip onlarla beraber bu şehrin kültür sanat hayatını nasıl şekillendirmeliyiz üzerine toplantılarımıza başladık. Elbette bizim bir hazırlığımız var, bir birikimimiz var, elimizde bu noktada kültür sanat hayatına hizmet edecek insan kaynağımız da var; ama tümüyle İstanbul’un bir fotoğtafını çekme çabasındayız. Belki birçok heyette, kurulda ya da çalışmalarda çok hızlı hareket ediyor olabiliriz ama kültür sanat konusunda biraz daha yavaş, biraz daha düşünerek, konuşarak hareket etmek gibi bir karakter ortaya koyuyoruz. Çünkü ben bu şehrin, İstanbul’un kültür sanat yaşamının çok çok önemli olduğunu; yani bir çocuğun hayata yetişmesinden tutun, bir gencin tüm yaratıcılığının ortaya çıkmasına sunacağı katkıya ya da toplumun bütüncül olarak keyfini, huzurunu, yaşamın kalitesini artıracak kavramlara varıncaya kadar ve sadece bununla kalmıyor, toplum için bir süreç değil. Farklı birikimler ve yetenekler... lunduğumuz sahne de dahil kültür sana larındaki sokaklardaki çocuklarda inanıl tı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ser maz yeteneklerle karşılaşıyorsunuz... O vis ettiği, gerçekten tarihi dokusu olan, bu bakımdan bizim derdimiz kültür sanat ya şehre tarihi anlamda hizmet etmiş, sahne şamının bir kere kabul edelim ki erişimi lerin mevcut durumuna baktığınızda as noktasında, kültür sanat iletişimi nokta lında bu alandaki ihmali görebilirsiniz fi sında bu şehrin insanlarının bu fakirliği ziki olarak. Bir başka şey, evet yeni bir kı yaşadığı net. Bunun resmi bir ölçümünün sım alanlar kazandırılmış bu da bir ger olmasına gerek yok, ben bunu gören ve çek; Lütfi Kırdar’daki yenilemeler yapıl yaşayan biriyim. Biz herkesin sanata kül mış dönemsel olarak söylüyorum, zira Ha türe yakınlığını sağlamak arzusundayız. liç Kongre Merkezi... Ama buralardaki n Çocuklar ve gençler için belirli kültür sanat aksiyonunun oranına baktı semtlerde ücretsiz kurslar var ama sayı ğınızda çok düşük, oralar daha çok farklı olarak yeterli değil ve kontenjanları sı konularda daha yoğun kullanılan alanlar. nırlı. Daha fazla kurs, daha fazla branş Dolayısıyla fiziksel olarak gerçekten İstan olması gerekli bence, siz böyle bir çalış bul Büyükşehir Belediyesi’nin bir kısım ma yürütüyor musunuz? kültür sanat merkezleri de dahil farklı il İSMEK sürecinde biraz daha farklı yete çelerde görüyoruz, evet kullanılan mevzu nekler üzerinde daha yoğunlaşan kurlar lar da elbette bu şehir için önemlidir, kon söz konusu. Kültür sanat alanlarında ba feranslar vesaireler farklı konu zı değişimler de var, örneğin mü lardaki her kesimin her zikle ilgili yine tabii bir be görüşün karşılık bula ‘Kültür AŞ’nin lediye başkanlığı müt cağı şeyler ama, tek yönlü bir bakışla topluma hizmet bütçesi iyi yönetilmeMİŞ’ hiş bir deneyim çünkü siz bunu sokakta yaşıyorsunuz ve in edilmiş ve için sanların taleple de kültür sa n Kültür AŞ’nin önceki dönemde bütçesinin ne rini dinliyorsu nat gerçek kadarı gerçek anlamda kültür ve sanata harcandı? nuz... Örneğin ten çok mi Sadece popüler sanatçıların konserine harcanan pa Beylikdüzü’nde kaymdlzVkttneuüıruaeaieremzrlgztemibmudulömnueouesuşiebrmyeştyşatbdueur,tgaaerbi.tbtuği.uuueBimnird,mirbibliibozzaikmşü lrKhZanüaalaeürlttrcetrküleaainazrsntl.naAıitmcsŞenşiŞğırialaamaed’imnstmnfreıduiıinnnızayğninshaaebebaapıpre,,csrüikorylıişreatellablialeçkariardtvbiaehlnihüaoeakşirsl,narşiriakirnkpeinllısadmeanitaitıirniaymtr?alggıiamaibkieüSkeynyşaıludtiminıeıaztmiylkürkklbbibaeöızyıiıs,linuuclnolsmlpeeanaeuerknaczuasğintorşmıakuimiaaelenzğmnnned,nu.ıuy.ızsbeeBdn.va.z.iüğdnuae?Krataieirnülğnbç.millmaikeaOatskaağümlıoistrbllakşlınbıyamıeluyakiarkşzdseımikuıulramdülndekael,dtarnü,üeangrgbilbeiarinFrryıçamnadlrödepadadisgknsurtkaeelgkteüiıkn,neniliadm.ibdisçşyemyBytliitüeıniğo.ueaty.rzi.vprkoç,yihiÇnaakortbauiılrükppirğbad,rnhrıeadonlpı. tür sanat yaşamı dediği müziğinde veya belki resim miz şey İstanbul 16 milyon ve le uğraştığında o resimde bile baş İstanbul’un sadece Kadıköy’ü, Bakırköy’ü ka tonlar görebileceğiz. Çünkü neticede ya da Beyoğlu, Beşiktaş... Evet buralar kül 21’inci yüzyılın Z kuşağı dediğimiz bir tür sanatın kalbinin attığı yerler, merkez gençlik var. ler ama biz İstanbul’da insanların tümüyle Dediğiniz gibi burada hem branşların kültür sanat yaşamında olmasını arzu ediyoruz. Biz Bağcılar’da tiyatroya insanların erişimini, gidişini kolaylaştırıp, onların da faydalanmasını sağladığımız an biz bu şehirde kültür sanat yaşamını zenginleştirdik anlamına gelir. Yoksa, tiyatro izleyicileri belli zaten, onların tiyatro nerede olursa olsun gidip izleyebileceklerini ve bu konudaki fedakârlıklarını da biliyoruz. Ama kültür sanat yaşamını geliştirmek aynı zamanda bir toplumsal eğitim de gerektiriyor, ben bunu kendi ilçemde yaşamış birisiyim. Örneğin klasik müzik dinlemezler, artırılması, hem özellikle çocukların ve gençlerin yoğun bir şekilde içine çekildiği sistemli bir kurs ortamı yaratmak zorundayız. Bu anlamda da bu işe gönüllü, bu işi bilen ve bu işte çok yol alacağına inandığımız insanların katkılarını göreceğimizi düşünüyorum, şu an iletişim halindeyiz, ve o anlamda, o odaklı işlere, sanat odaklı işlere kurslarımızda hem daha çok kontenjan hem daha çok mekân hem daha çok imkân sağlayacağız. Bir de dediğim gibi yine bunu, sade ne işin var diye söylediklerinde, ki bu se ce çok ilgi duyan semtlere değil, ilgi du ne 5’incisi yapıldı Beylikdüzü Klasik Mü yulmayan semtlere taşıyarak yapacağız. zik Günleri’nin, şu an bir performansın 10 n İstanbul Büyükşehir bin kişi, 15 bin kişi tarafından izlendiği Belediyesi’ne ait kültür sanat için bir pozisyona geldi. Dolayısıyla sanatı ne kullanılan kaç bina var ve kaçı hâlâ kezi sayısı 15, bunların ilçe ilçe envanteri var; Sultanbeyli’de var, Sancaktepe’de, Ümraniye’de, Şile’de, Kartal’da, Tuzla’da. Ama dediğim gibi bunların kullanım biçimlerini şu an analiz ediyoruz. Nasıl hizmet verdiği önemli bizim için, bu noktada Büyükşehir Belediyesi bazı alanları oluşturmuş, örneğin bunların kullanımlarını ilçe belediyelerine devretmiş. Biz aslında İstanbul’da lokomotif olma görevi üstlenmeliyiz, bu bakımdan bunların devrediliş biçimlerine bakacağız, çünkü biz daha çok bu alanda yetkin olmak istiyoruz, tümüyle şehre yön verme çabası içerisinde olacağız. Yine Şehir Tiyatrolarımız var, 13 noktada tiyatro binası var. Tümüyle bunların envanteri, mevcut durumu, bizi rahatsız eden fiziki koşulları da şu anda, rapor olarak hatta göreve geldiğimin ikinci haftası istedim masaya geldi. Şimdi arkadaşlarımın bu konuda hızlı bir çalışma yürütmesini istedim ve yürütülüyor, Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava ve yakın çevresiyle ilgili çalışmalarımız var, Cemal Reşit Rey için de, yine Lütfi Kırdar Kongre Merkezi, tümüyle Nişantaşı o bölgedeki parklarımızın bir kültür sanat atmosferi, öyle bir aurayı orada oluşturmak adına çalışmalarımız var. ‘Biz her olayın içinde olmak istiyoruz’ n Sanat tarihi ve arkeoloji konusunda İstanbul’da belediye çerçevesinde nasıl çalışmalar yapacaksınız? İstanbul’daki kazılan tarihi arkeolojik alanlar için ünversitelerle işbirliği yapacak mısınız? Çıkan eserlerin korunması ve sergilenmesi için çalışmalarınız nasıl olacak? İstanbul bazı konularda biraz geride gibi, Kültür Bakanlığı kazıları yapıyor ama belediye biraz uzaktan seyrediyor, veya Belediye’nin de yaptığı içinde olduğu kazılar var, tadilatlar yapmış çok da başarılı bina tadilatları da var ama biz, her olayın içinde olmak istiyoruz. “Turizm Platformu” kurduk şu anda çalışmaları sürüyor, bunu bire bir etkileyecek olan İstanbul’un tarihi, tarihî kalıntıları, yapıları, aynı zamanda az önce bahsettiğimiz kültür sanat alanları. O bakımdan şu anda bu kazılar ve bu kazıların nasıl değerlendirileceği, bu kazı yapılan alanların nasıl turizmin hizmetine sunulacağı konusunda da bir turizm master planı çalışıyoruz. Haliç Yat Limanı kazısı mesela bunlardan önemli alanlardan bir tanesi, Yoros Kalesi Boğaz’ın ucunda yine önemli alanlardan bir tanesi, özellikle metro çalışmalarının etkilediği alanlarda yapılan kazılar ama esas olan bu kazıların sonrasında bunun insanlığa, dünyaya ve turizme nasıl açılacağı, bu konuda da etkin çalışmaları başlattık. n İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda yönetim değişikliği yapacak mısınız? Her konuda çalışıyoruz, yenilikleri ya da değişimleri yaptığımızda göreceksiniz. n Eskiden İstanbul’da bazı alan esmemeli’ n Beyoğlu’ndaki tarihi yapıların şu anki durumu da merak konusu, Muammer Karaca Tiyatrosu gibi... Beyoğlu’nun kültür sanat envanterini çıkartmamız lazım, mevcut bir kısım yapılarımız var, deprem açısından sıkıntı yaşadığımız salonumuz var ve o salonla ilgili raporu zaten arkadaşlarımla paylaştık. Muammer Karaca Tiyatrosu var, bunun gibi kötü durumda olan alanlarla ilgili mutlak Büyükşehir Belediyesi aktif olacak ve tekrar yaşama kazandırmak için çaba içerisinde olacağız. Artı, bununla da kalmayacağız, oranın sokak, cadde düzeninin tekrar kimlikli bir hale dönüşmesi için bir çalışma yapacağız. Benim hep savunduğum bir şey var, İstanbul’a her çeşit turist gelebilir ki gelmeli ama buraya geldiklerinde İstanbul’un rüzgârı gelene göre esmemeli; İstanbul’un kendi rüzgârı olmalı... Ve İstanbul’a gelen turist İstanbul kimliğini görmeli, yani bu sene Araplar çok tabelaları Arapça yapalım, seneye İngilizler çok tabelaları İngilizce yapalım öyle bir şey olabilir mi... Dünya müzisyenleri de gelip sokak müziği çalabilir ama, bu şehrin kendi kimliği var ve bu kimlik çok güçlü bir kimlik. Bazen paralellik kuruyorlar Dubai ya da bunun gibi benzeri şehirlerle, yahu çöldeki şehir yoktu insanlar orada şehir yarattılar, orada nasıl bir kültür yaratmak istedikleri beni ilgilendirmiyor ama beni ilgilendiren şey İstanbul binlerce yıllık tarihini biriktirmiş ve bugün dünyaya servis eden bir kent. Dolayısıyla, bu kentin kendi kültürünü koruduğu bir anlayışla, İstanbul’un kimliğini sunacağız. Metrosundaki sanat düzeninden tutun, sokağındaki sanat düzenine kadar, oradaki sergilerin oluşmasına kadar, sokakların caddelerin İstanbul’un o yaratıcılığını hissettiren birtakım organizasyonlarla... Bakın İstiklal Caddesi’nin hâlâ isminin İstanbul’un çok kuvvetli bir festivaliyle anılmıyor olması bence bir talihsizlik, aslında çok şey yapılabilir. Bütünüyle bunları, Beyoğlu sevdalılarıyla, İstanbul sevdalılarıyla, bahsettiğim “Kent Kültür Sanat Meclisi”yle, kurullarımızla tartışacağız ve buralardan muazzam işler çıkaracağımızı şimdiden öngörüyorum. Muammer Karaca Tiyatrosu 2021’e hazır n Muammer Karaca Tiyatrosu ile ilgili şu an tam olarak nasıl bir çalışma yürütüyorsunuz? Restorasyonun bitiş tarihi belli mi? Buranın tabii restorasyonuyla ilgili arkadaşlarımın elinde teknik bir rapor var, gerçekten fiziksel olarak özellikle depreme dayanıklılık konusunda ciddi sorunları olan bir yapı. Dolayısıyla, ihalesi yapıldı, nisan itibarıyla da yer teslimi yapıldı, şu anda tiyatronun onarımına dönük işlemleri başlamış oldu. Önemli bir işlem var orada, yapının hem sağlama alınması hem de daha sonra yine yapının asli görevine uygun hale getirilmesi konusu, şu anda tabii n Peki, “Kent Kültür Sanat larda, meydanlarda sanaçıların yap ki 2021 yılı olarak öngörülüyor bitirili Meclisi”nde kimler ya da hangi meslek gruplarından kişiler yer alacak? Bunun farklı boyutları var. Sanatın kimine göre 7 dalı var, kimine göre daha farklı boyutlarda sanatı yorumlayan insanlar var. Dolayısıyla bazen sanatçılar da işin içinde olabilir, bazen çok değerli kültür sanat organizasyonlarını başarmış insanlar da olabilir. Bir kişi çok iyi sanatçıdır onun yeri başkadır, bir başkasının da gerçekten çok yüksek organizasyon gücü vardır onun yeri başkadır. Dolayısıyla farklı birikimde ve yetenekte insanların içinde olacağı bir kuruldan bahsediyoruz. n “Bu kentte kültür ve sanat yoksulluğu yaşıyoruz” diye bir tığı heykeller sergilenirdi. Şu anki iktidar döneminde hepsi kaldırıldı. Şehrin heykelleri geri gelecek mi? Şehrin çok duyguları var, birikmiş duyguları var; bunların gözler önüne serilmesi lazım, insanların bunu hissetmesi lazım. Özellikle heykel sanatın çok önemli bir alanı, göreceksiniz bu anlamda da ciddi değişimlere uğrayacak bu kent. Ve bu bağlamda yaratıcı insanların sunacağı bu manzara, bence dünyanın da çok ilgisini çekecek işler olacak. Hem burada birtakım tarihi değeri olan kimlikler, hem de sanata hizmet eden insanlar, yanı sıra olaylar... Olayların resmedilmesi, tümüyle bununla ilgili bir çalışmamız var. şi ama bunu daha da hızlandırabilir miyiz, oradaki yapımcı firmayla tartışacağız. Dediğim gibi, Beyoğlu’nda en ciddi konu bu tür yapıların imalatında hem tarihi yapılar hem çevresinde bulunan tarihi yapıların dikkatli bir şekilde güvenli hale getirilip korunması söz konusu. O bakımdan hem işlerin rahatsızlık verilmeden yapılması, hem komşu düzenindeki kurumların rahatsız edilmemesi, hemen komşusu Fransız Sarayı var, diğer tarafta konsolosluk var, tümüyle bunlara dikkat edilerek bir sistem kurulacak. Teknik olarak masaya yatıracağız, daha hızlı ne yapabiliriz, daha hızlı nasıl hareket edebiliriz bakacağız ama öngörülen 2021 yılında tadilatın bitirilmesi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear