23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 23 Ağustos 2018 Uğur Mumcu EDİTÖR: özgür özkü TASARIM: ECE KURTULUŞ haber 5 76 yaşında “Ben, Atatürkçüyüm. Ben, Cumhuriyetçiyim. Ben, Laikim. Ben, antiemperyalistim. Ben, tam bağımsız Türkiye’den yanayım. Ben, özgürlükçüyüm. Ben, insan hakları savunucusuyum. Ben, terörün karşısındayım. Ben, yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin, araştırarak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır!” UĞUR MUMCU Dün, 24 Ocak 1993’te Ankara’da Karlı Sokak’taki evinin önünde, arabasına konulan bombanın patlaması sonucu katledilen yazarımız Uğur Mumcu’nun doğum günüydü. Mumcu’nun kızı Özge Mumcu ile oğlu Özgür Mumcu, babalarını, Yeni Ortam Gazetesi’nde 15 Temmuz 1974’te yayımla nan yazısı ile andı. Mumcu, “Bir toplumda bir kişi haksızlığa uğruyorsa, bu haksızlık bütün topluma karşı yapılmıştır diyen adamdır hukukçu olan. Bir ozan: Halkın ekmeğidir adalet... diyor. Halka, bu ekmeği, en taze biçimde ve eşitçe verenlerdir hukukçular...” diye yazmıştı. lANKARA / Cumhuriyet Güçlü Meclis vurgusu AKPCHP bayramlaşmasında Hamzaçebi, yeni sistemde parlamentonun güçlü olması gerektiğini belirtti. CHPHDP bayramlaşmasında “Milletvekilinin yeri Meclis’tir” denildi Kurban Bayramı dolayısıyla dün partiler arasında bayramlaşma programları düzenlendi. AKP ve MHP HDP ile, MHP İYİ Parti ile bayramlaşmadı. Konya Milletvekili Orhan Erdem başkanlığındaki AKP heyeti, CHP’yi ziyaret etti. Gelen heyeti CHP’de Genel Sekreter Akif Hamzaçebi başkanlığındaki heyet ağırladı. Hamzaçebi, AKP’lilere yeni sistemin tam bir başkanlık sistemi olmadığını belirterek “Yasama organının parlamenter sisteme kıyasla çok daha güçlü olması gerekiyor. Parlamento güçlü olmalı. Bu gücü siyasi parti grupları ama onun ötesinde milletvekilleri verecektir oraya. Başkanlık sistemlerinde parti disiplini zayıftır o nedenle yasama organı çok daha güçlü olur ama bizim gibi hâlâ parlamenter sistem alışkanlıklarını taşıyan ülkelerde parti disiplini çok güçlüdür. Dolayısıyla yasama organının, yürütme karşısında bağımsız bir kimlik koyabilmesinin önündeki en büyük engeldir. Görev; iktidar muhalefet herkesin görevi.” dedi. AKP’li Erdem ise “Zaten çıkış yolumuz da oydu, güçlü bir yürütme ve güçlü bir denetim. İnşallah hep birlikte bunu oturtacağız, daha iyi olması için çalışacağız” dedi. CHP’nin AKP’yi ziyaretinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, “Bayramlar ilişkilerin düzelmesidir, küslerin barışmasıdır. İnşal Siyasi partiler arası bayramlaşma programı kapsamında, Konya Milletvekili Orhan Erdem (sağ 3), Kadın Kolları MKYK üyesi Elif Rabia Gürbüz, Gençlik Kolları Genel Sekreteri Esme Özbağ’dan oluşan AKP heyeti, CHP’yi ziyaret etti. CHP’de gelen heyeti ise Genel Sekreter Hamzaçebi (sağ 2) başkanlığında, Parti Meclisi (PM) üyeleri Gamze Pamuk Ateşli (solda) ve Bülent Ecevit Tatlıdil (sağda) ağırladı. lah böyle güzelliklere vesile olur. Bunun için uğraşmamız lazım. Siyasiler olarak da bunu yerine getirmek zorundayız hep beraber” dedi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, Kuşoğlu’na “Bu süreçte birlik beraberlik ruhunun daim olmasını temenni ediyorum. Zorlu bir iki haftayı ekonomimize yönelik girişimlerle geçirdik” karşılığını verdi. AKP, bayram için İYİ Parti heyetini de kabul etti. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen, konuşmasında artık şehit haberi almak istemediklerini söyledi. ‘Vekillerin yeri TBMM’dir’ CHP’yi, HDP, İYİ Parti, BBP, MHP, Demokrat Parti (DP) ve Saadet Partisi heyetleri de ziyaret etti. Adana Milletvekili Kemal Peköz başkanlığındaki HDP heyetinin ziyareti sırasında tutuklu milletvekillerinin durumu gündeme geldi. Peköz, “Siyasi tutukluluk Türkiye açısından bir sorun. Haksız yere milletvekilleri, belediye başkanları içeride. Bunlar için bir çaba içerisinde olmak lazım” diye konuştu. “Milletvekillerinin yeri TBMM’dir” ifadesini kullanan Hamzaçebi de Anayasa Mahkemesi’nin daha önce verdiği Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay kararlarını anımsattı. Yasada yeniden milletvekili seçilen kişinin dokunulmaz olacağının açık bir şekilde belirtildiğini aktaran Hamzaçebi, “İnşallah hukuk işleyecektir ve Enis Berberoğlu Meclis’e gelecektir” dedi. Peköz de Türkiye’nin iyi yönetilmediğini belirterek, yaklaşan yerel seçimlerin Türkiye için bir fırsat olabileceğine işaret etti. Ayda bir buluşma önerisi Ardından Genel Başkan Yardımcısı Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu başkanlığındaki İYİ Parti heyetini ağırlayan Hamzaçebi, ilk kez seçime girmiş bir partinin aldığı oyu başarılı bulduğunu söyleyerek, partilerin bir araya gelerek istişarede bulunmasının önemine değindi. Hamzaçebi, “Bayrama bırakmasak, ayda bir siyasi partiler buluşsa ne güzel olur” dedi. Genel Başkan Yardımcısı Deniz Depboylu başkanlığındaki MHP heyetinin ziyaretinde de Hamzaçebi, siyasi partilerin zaman zaman bir araya gelmesi çağrısını yineledi. ‘Uyanık olunmalı’ MHP’deki bayramlaşmalar ise AKP milletvekili Nevzat Ceylan başkanlığındaki heyetin ziyareti ile başladı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, “Şu an ekonomi üzerinden yapılan darbe gibi. Şimdi de bir papaz... Arkasından gelen ekonomik yaptırımlar, gümrük vergilerinin artırılması, dolar üzerinden manipülasyonlar. Çok daha uyanık olunması gereken, tehlikenin çok daha yaygın ve çeşitli olduğu bir dönem” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet hdp’li temelli suruç’ta Şenyaşar ailesine ziyaret Şanlıurfa’da partisinin bayramlaşma programına katılan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Ramazan Bayramı arifesinde Suruç’ta AKP’li milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın esnaf gezisi sırasında çıkan olaylarda 2 oğlunu ve eşini kaybeden Emine Şenyaşar’ı ziyaret etti. Ziyaret sırasında Temelli’ye Urfa milletvekilleri Ömer Öcalan, Ayşe Sürücü, Nusrettin Maçin ve Nimetullah Erdoğmuş, HDP ile DBP’li yöneticiler ve Barış Anneleri eşlik etti. Temelli, “17 ayrı silahtan çıkmış kurşunun arkasındakiler bir gün hesap verecek. Bu ülkede AKP var diye adalet yok. Bu iktidarın suç hanesine Şenyaşar ailesi de yazılmıştır. Biz bu zalimliğe karşı ailenin daima yanında olacağız. Şenyaşar ailesi yalnız değildir” dedi. Hastanede katledilen Esvet Şenyaşar’ın kardeşi Osman Şenyaşar ise, olayın üzerinden iki ay geçmesine rağmen adaletin tecelli etmediğini söyledi. l Yurt Haberleri CHP’den Albayrak’a ‘otomobil sevdalısı bakan kim’ sorusu CHP’li Tekin, Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak’a kamudaki taşıtların 2017 maliyetini hatırlatıp hangi bakanın kiralık makam aracı için aylık 37 bin TL ödendiğini sordu CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, “Hangi bakanın kiralık makam aracı için aylık 37 bin lira ödeniyor? Bu bakan kimdir? Kamu kurumları tarafından temsil ve tanıtım gideri olarak adlandırılan harcamalara, son 5 yıl için yapılan ödeme miktarı nedir? Bakanlığımız uhdesinde, son 5 yıl içinde hizmet alım yolu ile kiralanan ve satın alınan makam aracı sayısı ve bunlara ödenen ücret nedir” diye sordu. Tekin, soru önergesinde “Maliye Ba kanlığı verilerine göre; 2017 yılında hizmet alımı yöntemiyle kamuya 13 bin 558 yeni taşıt kiralanmış, kamu kurumlarının kiraladıkları taşıtlara ödediği kira gideri 549 milyon liraya ulaşmıştı. Üstelik kamu kurumları aynı yıl 711 milyon liralık taşıt alımı da yapmıştı. Ayrıca, devlet 2017’de, kiracı sıfatıyla oturduğu binalara da 901 milyon lira kira ödemek zorunda kalmıştı. Bakanlığınıza ait verilere bakıldığında, devletin kira giderlerinin her yıl olağanüstü düzeyde arttığını net bir şekilde görmekteyiz. Araçların ve binaların şoför, akaryakıt, yağ, ba kım, yıpranma gibi giderleri göz önüne alındığında Türkiye’nin astronomik bir israfın içinde olduğu açıkça ortada. Bu araçların ve binaların giderleri vatandaşın verdiği vergilerle karşılanıyor. Bu kiralamaların masrafı tek tek 80 milyon vatandaşın cebinden çıkıyor. Milletin vergilerinden oluşan bütçenin ‘tasarruf’ anlayışından uzak bu kadar bol keseden harcanması kamu vicdanını fazlasıyla yaralıyor. Açıkçası, mal sahibi olan kamu, evdeki bulgurdan olup kiracı konumuna düşmüş durumda” dedi. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Lale Devri bitti! “Abi, yedik içtik... Istakoz, şarap, kişi başına sadece 20 Euro hesap geldi!” Yukarıda aktardığım cümleyi (ya da bir başka versiyonunu) sizin de duymuşluğunuz vardır sanırım. Daha düne kadar Yunan adalarına giden Türkiye vatandaşları, tecrübelerini anlata anlata bitiremez, dönüp geldiklerinde Yunanistan’ın ne kadar ucuz olduğunu, yemeiçmenin keyfini, komşuda tatilin Bodrum veya Çeşme’ye kıyasla daha hesaplı olduğunu söylerdi. Çünkü bunlar Türkiye’nin altın yıllarıydı. 2000’li yılların ortasında başlayıp 2016’ya kadar süren 10 yıl boyunca Lale Devri’ni yaşadık. Yunanistan krizdeyken bizde TL güçlü, ekonomi tıkırındaydı. Kişi başına yıllık milli gelir ortalaması 10 bin doları geçmiş, Euro ise 2 TL civarında kalakalmıştı. Türkiye ekonomisi, Avrupa’nın görmediği bir hızla büyürken, Economist dergisi Türkiye’yi “Avrupa’nın Çin’i” diye tanımlıyordu. Lale Devri, sadece kodamanlara değil hepimize bir şekilde yaradı. Bir defa vatandaş, dünyayla bütünleşti. Seyahat eder oldu. 90’lı yıllarda Avrupa seyahati çok küçük bir zümrenin gücünün yettiği bir ayrıcalıkken, 2000’li yılların ortasından itibaren sıradan bir orta sınıf aile, biraz biriktirip biraz da kredi kartına yüklendiğinde rahatlıkla Avrupa’ya gidebilir oldu. Demokrasi geliştikçe hem özgüvenimiz hem de paramız güçlendi. Avrupa’nın her yerinde Türkler vardı. Prag, Floransa, Roma’da gezerken Türkçe duymak, turist olarak gelmiş, hatıra fotoğrafı çektiren ya da alışveriş yapan bir çifte rastlamak sıradan bir olaydı. Tabii Yunanistan’la ilişki, bambaşka bir boyutta gelişti. Bir yandan yıllar sonra siyasette esen dostluk rüzgârları, diğer yandan hızla fakirleşen Yunan halkına karşı içten içe bir üstünlük hissi... Şu ya da bu şekilde Türkler son yıllarda Yunanistan’a akın etti. Bazı Yunan adalarında o kadar çok Türkiyeli turist vardı ki, bir tanıdığa rastlamamak için kuytu yerlerde dolaşmanız lazımdı. Ya şimdi? Nerdeee!.. Demokrasimizin kısa baharı gibi, ekonomide de Lale Devri’nin sonuna gelmiş durumdayız. Artık 1 Euro 7 TL. Yunanistan yavaş yavaş krizden çıkarken, biz hızla krize sürükleniyoruz. İki yıl önce, 1 milyona yakın Türkiye vatandaşı Yunanistan’a yaz tatiline gitmiş, dönünce havasısuyu kadar komşudaki fiyatların cazibesinden etkilenmişti. Bodrum’daki beach club’larda şezlong parasına, Çeşme’deki lahmacun fiyatına kızanlar, Kos’dan, Sakız’dan, olmadı arabaya atlayıp gidilen Tasos Adası’ndan yer ayırtıyordu. Şimdilerde ise ne Yunanistan’da “Yedik içtik 20 Euro!” diyebileceğiniz mekân kaldı, ne de bizlerde sağda solda Euro harcayacak güç. Yunanistan’da kriz çıktıktan sonra, insanlar yeni araba, son model cep telefonu, yeni ev alamaz olmuştu. İş varsa, kazanılan para harıl harıl borç ödemeye ya da günlük masraflara gidiyordu. Halk yoksullaştı. Korkarım, ekonomi bu hızla daralırsa, bir yıl sonra Türkiye’de de orta sınıfı bekleyen tablo da bu olacak. Bırakın Yunanistan’a tatile gitmeyi, “Yedik içtik...” diye böbürlenmeyi, bu gidişte Edirne’den dışarı burnumuzu çıkartamayacağız. Ben demiyorum; rakamlar böyle diyor: 1 EURO 7 TL. Lale Devri bitti! Akşener, partililerle bayramlaştı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kurban Bayramı dolayısıyla partisinin genel merkezinde partililerle bayramlaştı. Akşener, “Sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. İnşallah bayram, Türkiye’deki bu sıkıntıların sona ereceği bir sürecin başlangıcı olur” diye konuştu. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear