18 Haziran 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 8 Şubat 2018 haber 6 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ /ASLAN YILDIZ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Tahran’ı ikna ziyareti İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin eleştirilerinin ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Tahran’a gitti. Ruhani ve mevkidaşı Zarif’le görüştü Meclis’te tartışma TBMM Genel Kurulu’nda, dün Zeytin Dalı Harekâtı’yla ilgili tartışma yaşandı. HDP’li Ali Atalan, “Hükümetin desteklediği ÖSO ve ona bağlı bazı grupların başta Ezidiler olmak üzere Alevi ve Hıristiyanlara karşı katliamlara girişebileceğinden son derece kaygılıyız” dedi. Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, harekâtta sivillerin öldürüldüğüne yönelik gündeme getirilen bütün iddiaların yalan ve manipülasyon olduğunu belirterek, “Bir zayiat varsa onlar sivil gibi görünen, görünmek isteyen ama etek giymiş teröristlerdir” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet 10 Afrin tutuklaması Şanlıurfa’da sosyal medyada Afrin operasyonunu eleştiren paylaşımları nedeniyle gözaltına alınan 12 kişiden 10’u tutuklandı. Gözaltına alınan H.K., M.Ç., P.K., M.L., S.A., S.Y., H.T., Ş.K., A.F. ve Suriye uyruklu M.H., “terör örgütü propagandası yapmak” ve “halkı kin, düşmanlığa tahrik ve aşağılama” suçlarından tutuklandı. Şüphelilerden A.A. ve M.A. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. l DHA AedGilİeT:mKeazbul Avrupa Güvenlik ve İşbir liği Teşkilatı (AGİT) Basın Özgürlüğü Temsilcisi Harlem Desir, Türkiye’nin “Zeytin Dalı Harekâtı”na yönelik eleştirilerde bulunan yüzlerce kişinin gözaltına alınmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. Desir’in Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na yolladığı mektupta, “Türk yetkililere bu uygulamayı gözden geçirmelerini rica ederim” denildi. İfade özgürlüğünü kısıtlayan ortamın demokratik toplumları sadece zayıflattığını vurgulayan Desir, “Keyfi olarak gözaltına alınanları serbest bırakmaya ve haklarındaki suçlamaları kaldırmaya çağırıyorum” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi Türkiye’nin Afrin operasyonuna yönelik önceki gün İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’den yükselen eleştirinin ardından dün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun rotası Tahran oldu. Çavuşoğlu, önce İranlı mevkidaşı Cevad Zarif ile görüştü. Ardından da Ruhani ile bir araya geldi. Ruhani, Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmede, ülkesinin bölge sorunlarının çözümü ve kaygıların giderilmesi konusunda Türkiye’yle daha geniş işbirliği yapmaya hazır olduğunu bildirdi. DHA’nın aktardığı, İran Cumhurbaşkanlığı ofisinden yapılan açıklamaya göre Ruhani, ABD ve İsrail’in bölgedeki sorunların bitmesini istemediği görüşünü dile getirerek “Kuzey Irak’ta başarısız olan bu güçler şimdi Suriye’nin kuzeyinde bu komployu uygulamaya çalışıyor” dedi. Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması ve bu ülkedeki terörizmin bitmesinin önemine değinen Ruhani, “Bu konuda İran, Türkiye ve Rusya arasındaki işbirliği büyük önem arz etmektedir” dedi. Görüşmede, Çavuşoğlu harekâtın bölgedeki terör gruplarına karşı yapıldığını belirtti. İlk Kalın duyurdu Daha önce basına duyurulmayan İran ziyaretini dün ilk açıklayan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’dı. Basın toplantısında Kalın, Çavuşoğlu’nun Tahran ziyaretinde gündem başlıkları ara Çavuşoğlu, Tahran’da Ruhani ile görüştü. KALIN’DAN ABD VE SURİYE ÇIKIŞI Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Afrin harekâtı ile ilgili dikkat çeken bir açıklama yaptı. ABD’nin YPG’ye verdiği silah desteği için Kalın, “Niyetin sadece DEAŞ’la mücadele olmadığı, daha uzun vadeli bir askeri mevcudiyet elde etmek için birtakım planların yapıldığı şeklinde sorulara, soru işaretlerine yol açıyor. Bir diğer önemli konu da Suriye’nin toprak bütünlüğünü tehdit edecek birtakım paylaşımların yapılmaya çalışıldığı nı görüyoruz. Rejim dediğimiz unsur da bu oyunun bir parçası haline gelmiş durumda” dedi. Kalın, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun mahkemenin YPG’nin terör örgütü olduğu yönündeki kararından 8 ay sonra Salih Müslim’in Türkiye’ye davet edildiğini söylemesi ve AKP’ye dava açacaklarını dile getirmesinin sorulması üzerine “Kılıçdaroğlu’nun PYD’nin terör örgütü olduğunu ifade etmesi memnuniyet verici. CHP içerisinde YPG’ye ‘terör örgütü’ di yemeyen dolaylı destek veren, arka çıkan birtakım seslerin olduğunu da görüyoruz. Umarız bu konuda da gerekli adımları atacaktır” ifadelerini kullandı. Öte yandan Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Kılıçdaroğlu’nun “Afrin kent merkezine girilmemesi gerektiği” yönündeki açıklamalarına, “Türkiye’ye, ‘Afrin’i teröristlerden temizleme, Afrin’deki teröristlere dokunma’, demektir. Dolayısıyla teröristlere destektir” karşılığını verdi. sında Türkiye’nin Suriye’deki operasyonları olacağını belirtti. Ruhani’nin Afrin operasyonuna ilişkin yaptığı açıklamayı değerlendiren Kalın ise “Ülkelerin zaman zaman ‘operasyon uzamasın’ şeklindeki açıklamalarını not ederiz ama bizim öncelikle kaygımız, hedefimiz, bu operasyonun planlandığı şekilde hayata geçirilmesidir” dedi. Ruhani ile benzer şekilde Kalın da dün basın toplantısında Astana süreci ile ilgili üçlü zirve üzerinde çalıştıklarına değindi. Suriye’de “çatışmasızlık bölgeleri” uzlaşısına varıldığı Astana sürecinin Rusya ile birlikte mimarlarından Türkiyeİran arasında Afrin operasyonu ile birlikte görüş ayrılıkları basına yansımıştı. Tahran’dan Afrin harekâtının son bulması yönünde çağrılar yükselirken İran Cumhurbaşkanı Ruhani de önceki gün Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonla görüşmüştü. Ardından da Ruhani’nin basın toplantısında “Bir ülkenin ordusu başka bir ülkenin topraklarına o ülkenin hükümeti ve halkı izin verdiği zaman girebilmeli. Bu operasyonun yakın zamanda son bulmasını istiyoruz çünkü bu operasyonlarda Türk kardeşlerimiz ölüyor. Öteki tarafta Kürtler ve diğer insanlar da ölüyor. Bu operasyon nafile” demişti. l Dış Haberler ABD’Lİ KOMUTAN MINBİÇ’TE TSK’nin Afrin’den sonra olası bir Mınbiç operasyonuna dair bölgede askeri bulunan Washington ile gerilim sürerken ABD öncülüğündeki IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun sözcüsü Albay Ryan Dillon dün Twitter’dan “Birleşik Ortak Görev GücüDoğal Kararlılık Operasyonları (CJTFOIR) komutanı Korgeneral Paul E. Funk ile birlikte Mınbiç’i ziyaret ettikleri” mesajını paylaştı. Dillon, “IŞİD’i yenme ve geri gelmesini önleme misyonunun süreceğini” de aktardı. Asker bere giyecek Darbe girişiminin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) üniformalarının değiştirilmesi kapsamında başlatılan çalışmalarda sona gelindi. Bu kapsamda yeni üniformalar ve takılacak bereler konusunda emir yayımlandı. Buna göre askerlerin “kep” olarak bilinen serpuşun yerine bere geldi. Yeni dönemde tüm eğitim elbiselerinin üzerine bere takılacak. Tankçılar ve komandoların bereleri mevcut durumunu korurken, diğer sınıfların bej renkli bir bere takmaları kararlaştırıldı. Ünformaların renkleri ve desenleri değiştirildi. İlk örneğini Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın giydiği üniformaların renklerinin daha koyu olduğu gözlendi. l SERTAÇ EŞ/ ANKARA Darmık ile Şeyh Horoz Dağları yamaçlarındaki YPG mevzileri, fırtına obüsleri tarafından bombalandı. Zeytin Dalı’nda 2 şehit daha “Zeytin Dalı Harekâtı”nın sürdüğü Suriye’nin Afrin kentinin Bülbül beldesi ile El Maski arasındaki bölgede yürütülen operasyona katılan askerlerin bulunduğu bölgeye, dün akşam teröristler tarafından tanksavar ve havanlı saldırı düzenlendi. Saldırıda 2 asker şehit oldu, 11 asker ise yaralandı. Saldırının ardından, teröristlerin bulunduğu bölge operasyona katılan askerler ve sınırda konuşlu birlikler tarafından top ve çok namlulu roketatarlar ile ateş altına alındı. Saldırıya ilişkin Genelkurmay Başkanlığı da açıklama yaptı. Açıklamada saldırının ardından teröristlerin bulunduğu bölgenin ateş altına alındığı vurgulanarak şöyle denildi: “Afrin Bülbül güneybatısı ve El Maski civarında bulunan Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarına yönelik PKK/KCK/PYDYPG ve DE AŞ terör örgütü mensuplarınca gerçekleştirilen tanksavar ve top/havan saldırıları neticesinde iki kahraman silah arkadaşımız şehit olmuştur.’’ 19. gününü geride bırakan harekâtta Suriye’nin Afrin kenti ile Kilis arasında yer alan ve Darmık ile Şeyh Horoz Dağları yamaçlarındaki YPG mevzileri, karadan bombalandı. Hatay’ın Reyhanlı ilçesinin karşısına düşen Cinderes bölgesindeki he defler vuruldu. İnsansız hava araçları tarafından belirlenen hedefler, sınırda konuşlu topçu bataryaları tarafından fırtına obüsleri ve çok namlulu roketatarlarla ateş altına alındı. Operasyonda, 2 Türk askeri ile 8 ÖSO mesubu yaralandı. Genelkurmay’dan yapılan açıklamada, “Harekâtın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 999 olmuştur” denildi. l DHA Karamollaoğlu AKP’yi suçladı Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, hükümetin Zeytin Dalı Harekâtı’na yönelik eylemlerini eleştirerek, “Ne yazık ki hükümet bu tavrıyla Zeytin Dalı Harekâtı’nı tabiri caizse zeytinyağı operasyonuna çevirme çabasında. Afrin’i bahane ederek her türlü ülke problemini sumen altı etmenin yolunu arıyor” dedi. Partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Karamollaoğlu, iktidarın milli meseleyi siyasi bir malzeme haline getirme çabasında olduğunu söyledi. Karamollaoğlu, “Bizim birlik ve beraberlik içinde olmamızın icap ettiği bir dönemde iktidarların böyle bir yolu tercih etmesi anlaşılır bir tavır değildir” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet Fransa’dan Afrin uyarısı Le Drian, Türkiye ve İran’ın uluslararası hukuku ihlal ettiğini iddia etti Fransa Dışişleri Bakanı JeanYves Le Drian, Türkiye’nin başlattığı Zeytin Dalı operasyonunu eleştiren açıklamalarda bulundu. JeanYves Le Drian, Türkiye ve İran’ın Suriye’de uluslararası hukuku ihlal ettiğini iddia etti. Le Drian, “Ankara savaşa, savaş eklememeli” ifadelerini kullandı. Le Drian, “Suriye’de uluslararası hukukun Türkiye, Şam yönetimi, İran, Doğu Guta (Şam’ın banliyösü) ve İdlib’e saldıranlar tarafından ihlal edildiğini” söyledi. Fransız Bakan, “Türkiye’nin Suriye’den asker çekmesini isteyip istemediğine” dair soruya “Suriye’de olmaması gereken herkesin, buna İranlı milisler ve Hizbullah da dahil, çekilmesi gerekir” sözleriyle yanıt verdi. l Haber Merkezi WSJ: SDG dağılabilir Amerikan gazetesi Wall Street Journal, Türkiye’nin Afrin harekâtının ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) üzerindeki etkisini mercek altına aldı. Yüzlerce SDG üyesinin Suriye’nin doğusunda IŞİD’den temizlenen bölgeleri terk edip Afrin’e gittiği belirtilen haberde, ‘Amerikalı yetkililerin SDG’nin dağılmasından endişe ettiği’ öne sürüldü. Amerikan yönetimi yetkililerine dayandırılan haberde şu iddiayı ortaya atıldı: “Şimdi SDG’nin bazı üyeleri ayrılmaya başlamışken, yetkililer bu grubun dağılmanın eşiğinde olmasından endişe ediyor. Bu kişilerin gidişi Amerikan ordusu açısından, IŞİD’le savaşta desteklediği ve silahlandırdığı savaşçıların, bir müttefik ve NATO üyesi olan Türkiye’ye karşı mücadele etmeye hazırlanması anlamına da geliyor.” l Haber Merkezi 1.7 trilyon dolar! Bu nedir bilir misiniz? En çok silah alanlar İslam ülkeleri... Neden acaba?! Silah üreten ve satan ülkeler sürekli gerekli ortamı yaratıyorlar. Ortadoğu ve İslam ülkelerine bakın... Bilginizi teste veya sizi zora sokmaya niyetim yok: 2016’da dünyada toplam askeri harcamaların parasal değeri. Muazzam bir servet! Ve bunun 375 milyar doları ile de doğrudan silah satın alındı. 2016’da askeri harcamalar ilk kez 1990 yılı harcamalarını geçti. 2012 2016 arasında, önceki beş yıllık döneme göre yüzde 8.4 arttı. Herkese Bilim Teknoloji dergisi, “insanlık acı çekiyor” başlığıyla raporlaştırdığı gelişmede, bu artış özellikle Ortadoğu’da iki kat gerçekleşti. Suudi Arabistan, Katar, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, ABD silah satışının baş müşterileri. Bunlarla şüphesiz ki diğer İslam ülkelerini vuracaklar. Geçen yıl Trump ortalama 400 milyar dolarlık silah daha sattı! Silah satan 5 ülke toplam satışın yüzde 74’ünü sağlıyor. ABD yüzde 33, Rusya yüzde 23, Çin 6.3, Fransa yüzde 6, Almanya yüzde 5.6 paya sahip. Ortadoğu’da tüm ülkelerin silahları cirit atıyor, insan öldürüyor, katliam yapıyor. Türkiye dünyada 6. ülke Türkiye 11 milyar dolar silah alımı ile Ortadoğu’da en çok silah alan 5. ülke. Dünyada 6. ülke. En çok silah alıcıların liste başları: Hindistan, Suudi Arabistan, Çin, Birleşik Arap Emirlikleri, Avustralya, Türkiye. 15 ülke arasında İslam ülkeleri özellikle göze çarpıyor. Yukarıdakilerin dışında sırasıyla Pakistan, Cezayir, Mısır, Irak, Endonezya var. ABD 100 ülkeye silah satarken, satışın yarısını Ortadoğu’da İslam ülkelerine yaptı. Bu rakamlar, Stockholm merkezli Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’ne (SIPRI) ait. En güvenilir kaynak. 2017 harcamaları henüz yayımlanmadı. Risk sürekli olmalı ki silah satılsın Silah üretimi, muazzam bir sektör. Askeri harcamaların bel kemiği. Ordular bu sanayinin üretimine göre şekilleniyor! Ve dünyada savaş tehlikesi, ülkelerin birbirine saldırı riski oldukça, bu sektör gelişecek, büyüyecek, insanlığa acı çektirmeyi sürdürecektir. Ne yazık ki “ulusal devletler çağı”, savaş riskini durmadan artırmıştır; silah sanayisini büyütmüş, büyük savaşları kışkırtmış, milyonlarca insanın öldürülmesini gündeme getirmiştir. Dünyanın durumuna bir de bu gözle bakın: Silah sanayisinin ayakta durması, kendini finanse etmesi, işyerlerini koruması, yeni silahlar geliştirmesi için, dünyada devletler arası çeşitli rekabet konularına, egemenlik alanları yarışına, emperyalist paylaşımlara, savaş riskine, iç karışıklıklara ve kışkırtmalara ihtiyacı vardır. Ortadoğu silah için en verimli toprak Ortadoğu silah sanayii için verimli topraklardır. Savaş halinde bir Ortadoğu, muazzam silah satışı için büyük bir kaynaktır. Bunun için ülkeler parçalanmalı, mezhepler ve etnisiteler birbirine kışkırtılmalı ve düşürülmeli, asla birlikte yaşayamayacakları, düzenli olarak birbirleriyle savaşacakları bir coğrafya, bölge yaratılmalıdır. Savaş olasılığı yoksa, kışkırtma ve bölme ile savaş ortamı yaratacak, silah satacak ve boyunduruğunu sürdürecektir. İslam ülkelerinin birbirlerine kırdırılması gereklidir: * Hem silah satışı, * hem bölgede emperyalist pazar egemenliğinin sürekli sağlanması, * hem bu ülkelerin hiçbir zaman insani düzeyde bir uygarlaşma yaşamaması ve sürekli dünyanın en geri ülkeleri arasında kalması için. İslam dünyası aşağılanmalı... İslam ülkelerinin büyük çoğunluğunda batılı kapitalist emperyalistlerin biçtiği bu rolü yerine getirecek, en geri kafalı, çağdağlığı ve uygarlığı değil, dine dayalı, dini bir ticaret ve iktidar aracı olarak kullanmayı amaçlayan yönetimler işbaşındadır, bunlar bu döngüyü ayakta tutacak bir toplum yaratmayı başlıca görev bilirler. Türkiye de Kurtuluş Savaşı ile içinden çıktığı bataklığa ve bu cenderenin içine sokulmuştur. Farkında mısınız? TSK’nin Aden Körfezi’ndeki görev süresi 1 yıl uzatıldı Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ait deniz unsurlarının Aden Körfezi, Somali karasuları ve açıkları, Arap Denizi ve mücavir bölgelerindeki görevinin bir yıl daha uzatılıp uzatılmayacağına ilişkin tezkere, TBMM Genel Kurulu’nda görüşüldü. Tezkerenin, 10 Şubat 2018 tarihinden itibaren bir yıl daha uzatılması istendi. Başbakanlık tezkeresi, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. l ANKARA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear