22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 7 Şubat 2018 haber 6 EDİTÖR: HAKAN AKARSU / ASLAN YILDIZ TASARIM: SERPİL ÜNAY ABD’den kritik ziyaret Trump’ın güvenlik danışmanı McMaster ve Dışişleri Bakanı Tillerson, Türkiye’ye geliyor ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster’ın haftasonu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın ise önümüzdeki hafta Türkiye’ye geleceği öğrenildi. Hürriyet’in haberine göre; McMaster ve Tillerson Suriye’de ABD’nin ısrarcı olduğu politika ve Afrin operasyonu nedeniyle kopma noktasına gelen ilişkileri tamir etmeye dönük mesajlar vermesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 16 Mayıs 2017’deki Washington ziyaretinden bir hafta önce Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ı Beyaz Saray’da kabul eden McMaster, Rakka operasyonu için YPG’ye ağır silah gönderme kararını Türk yetkililere açıklayan isim olmuştu. McMaster’ın 13 Şubat’taki Türkiye ziyaretinde temaslarını İstanbul’da gerçekleştireceği öğrenildi. McMaster’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilip edilmeyeceği henüz net değil. ardından ABD Dı şişleri resmi bir tek lif yapılmadığı açık laması yapmak du rumunda kalmıştı. ABD tarafının, geliş tirilmiş bazı formül leri McMaster ve Tillerson’ın Türkiye ziyaretleri sırasında McMaster masaya getirebileceği belirtiliyor. Tillerson İsveçli Bakan gelmiyor Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun konuğu olarak Ankara’ya gelecek olan ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da kabul edilmesi bekleniyor. Tillerson’ın üçüncü ziyareti İsveç Radyosu (SR), Dışişleri Bakanı Margot Wallström’ün iki hafta içerisinde Türkiye’ye düzenleyeceği ziyaretin belirsiz bir tarihe ertelendiğini duyurdu. Bakanlıktan henüz resmi bir açıklama yapılmazken İsveç Radyosu, Zeytin Dalı Harekâtı’na bir tepki ola Bu, Trump yönetimi göreve geldiğinden beri bir sene içinde Tillerson’ın Türkiye’ye yaptığı üçüncü ziyaret olacak. Ankara’nın güvenli hat bölge konusundaki negatif tepkisini kamuoyuna duyurmasının rak bu kararın alınmış olabileceğini ifade etti. Wallström’ün ziyaret planında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ikili görüşmeler yer alıyordu. Ruhani: Harekât bir an önce bitsin Türkiye’nin Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı’nı değerlendiren İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, “İsteğimiz bu operasyonun bir an önce son bulmasıdır” dedi. Yerli ve yabancı gazetecilerin katıldığı basın toplantısında konuşan Ruhani, harekâta ilişkin sorulan soruya, “Bölge konuların da Rusya ve Türkiye’yle çok iyi ilişkilerimiz var. Fakat bir ordunun başka bir ülkenin topraklarına girmesinin o devletin izni ve halkının isteği ile yapılması bizim ilkesel tutuRuhani mumuzdur. Eğer bir halk istemiyorsa ve devleti de izin vermiyorsa biz prensip olarak bunu doğru bulmayız. İsteğimiz bu operasyonun bir an önce son bulmasıdır, çünkü burada hem Türk kardeşlerimiz hayatını kaybetmiş oluyor, hem karşı taraftan ve Kürtlerden ölenler oluyor” yanıtını verdi. l Dış Haberler Erdoğan: Harekât İdlib ile sürecek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD ve batının Afrin harekâtı ile ilgili eleştirilerine yanıt verirken, harekâtın İdlip ve Mınbiç ile devam edeceğini belirterek, “Bize ‘Münbiç’e gelmeyin’ diyorsunuz. Biz Münbiç’e topraklarını asıl sahiplerine teslim etmek için geleceğiz” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Zeytin Dalı Harekâtı’nın başarıyla sürdüğünü belirterek, harekâtın İdlib ile devam edeceğini söyledi. Kendilerine “Ne zaman bitireceksiniz” diye sorulduğunu belirten Erdoğan, “Siz Afganistan’daki, Irak’taki operasyonlarınızı ne zaman bitirdiniz? 18 sene oldu, hâlâ oradasınız. Sınırdaş, komşu değilsiniz. Ne işiniz var oralarda” diye konuştu. Trump da Obama gibi Eski ABD Başkanı Barack Obama’nın doğru konuşmadığını, Donald Trump’ın da aynı yolda gittiğini kaydeden Erdoğan, “Bize ‘Münbiç’ten çıkacağız, durmayacağız’ dediler. Münbiç aslında yüzde 90’ı Arap toprağı olan bir yer. Peki niye duruyorsunuz? Kimleri getirdiniz oraya? PYD’yi, YPG’yi, PKK’yi getirdiniz. Biz Münbiç’e topraklarını asıl sahiplerine teslim etmek için geleceğiz” dedi. ABD’nin DEAŞ’ı temizlediğine ilişkin açıklama yaptığını anımsatan Erdoğan, “Temizlediysen niye hâlâ buradasın? 2 bin kargo uçağı ile silah ve mühimmat gönderiyorsun? Kuzey Suriye’de bunların ne işi var? O zaman sizin Türkiye’ye, İran’a veya olmaz ya Rusya’ya yönelik hesabınız var” görüşünü dile getirdi. Her alanda gereken yapılır Grup toplantısından çıkarken gazetecilerin sorularını yanıtlayan AKP Genel Başkanı Erdoğan, ABD’nin PYD ve YPG’ye silah desteğine karşı uluslararası hukuk kapsamında Türkiye’nin bir girişimi olup olmadığı sorusu üzerine, “Gerek ikili görüşmeler gerek uluslararası mahkemeler noktasında, bunların değerlendirmelerini yapıp atmamız gereken adımları da atacağız” dedi. “Uluslararası hukukta karşılığı var mı” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Olmaz olur mu, olması gerekir tabii. Böyle bir saçmalık olur mu? Yani buralarda hiçbir hak ve yetkin yok ve üstelik terör örgütlerini beslemek suretiyle NATO’da beraber olduğun, kendi ortağın olan ülkeye saldırtıyorsun. Terör örgütüne böyle bir desteği vermek, onlara yardım, yataklık yapmak zaten ulusal ve uluslararası hukukta suç teşkil ediyor” diye konuştu. “Hem iç hem de uluslararası hukukta iki alanda da mı atılacak” sorusuna karşılık olarak da Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii her iki alanda” yanıtını verdi. l ANKARA / Cumhuriyet 20 gün önce baba olduŞahinKaya Yeni doğum yapan Rabia Kaya, törende şehit eşi Şahin Kaya’nın asker şapkasını takarak ağıtlar yaktı. “Zeytin Dalı Harekâtı” sırasında havanlı saldırıda şehit olan Bolu Komando Tugayı’nda görevli Piyade Uzman Çavuş Şahin Kaya’nın Nevşehir’in Gülşehir ilçesindevi evine acı haber gitti. Şehidin babası Ramazan Kaya’ya ve 20 gün önce Afra isimli kız bebek dünyaya getiren eşi Rabia Kaya’ya acı haberi askeri yetkililer verdi. Yeni doğum yapan Rabia Kaya, şehit eşinin asker şapkasını takarak ağıtlar yaktı. Kurşunlu Camii’nde, ikindi vakti kılınan cenaze namazının ardından şehit Piyade Uzman Çavuş Şahin Kaya, ilçedeki asri mezarlıkta defnedildi. Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı’nda önceki gün çatışmada yaralanan ve kaldırıldığı Hatay Devlet Hastanesi’nde şehit olan Piyade Teğmen Ahmet Aktepe (32) için memleketi Erzurum’da cenaze töreni düzenlendi. Musalla taşına konulan şehidin Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak öpen eşi Işıl ve annesi Naime Aktepe, helallik is tedi. Aktepe’nin tabutu, daha sonra cenaze aracına alınarak, defnedilmek üzere Tortum ilçesinin Şenyurt Mahallesi’ne götürüldü. Şehidin cenazesi yaklaşık 25 yıl önce yaşamını yitiren babası Halis Aktepe’nin yanına defnedildi. Şehit DSİ çalışanına tören Oğulpınar Hudut Karakolu’ndan yola çıkan ve bölgede yol açma ve üs oluşturma çalışmalarına katkı veren iş makinelerinin oluşturduğu konvoya, geçen 30 Ocak’ta teröristlerce bombalı araçla saldırı düzenlendi. Saldırıda, DSİ’ye ait dozerin operatörü Yasin Tanboğa şehit olurken, kamyon sürücüsü Mahmut Pakyürek ile Uzman Çavuş Ömer Güneş yaralandı. Durumu ağır olan Mahmut Pakyürek, önceki akşam tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Cenazesi memleketi Adana’ya getirilen Mahmut Pakyürek için İmamoğlu ilçesine bağlı Koyunevi Mahallesi’nde tören düzenlendi. l DHA İdlib’de roketli saldırı: 1 asker şehit Suriye’nin İdlib kentindeki Şeyh İsa bölgesinde TSK’nin gözlem noktasına yönelik saldırıda 1 asker şehit oldu, 5 asker ile 1 sivil yaralandı. Astana Görüşmeleri kapsamında İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde, ateşkesin tesisi, gözetim ve devamının sağlanması, insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması ve yerlerinden edilenlerin evlerine dönmesi için uygun şartların temin edilmesi amacıyla önceki gün Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Şeyh İsa bölgesinde 6 numaralı gözlem noktasının tesisine başlanıldı. Gözlem noktası inşasının sürdüğü bölgeye terör örgütleri tarafından roket ve havanla saldırı düzenlendi. Saldırıda 1 asker şehit olurken 5 asker ile 1 sivil ise yaralandı. l ANKARA/ Cumhuriyet Gece boyu top atışı Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) unsurlarının Afrin’e yönelik 20 Ocak’ta başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı 18. gününü geride bıraktı. Afrin’de hedeflere gece boyu top atışları yapıldı. Afrin’e doğru ilerleyen TSK ve ÖSO unsurlarının ele geçirdiği bölgelerde bubi tuzaklarına karşı adım adım hareket ettiği belirtildi. Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, “6 Şubat 2018 tarihinde, 23 PKK/KCK/PYDYPG ve DEAŞ terör örgütü mensubu etkisiz hale getirilmiştir. Harekâtın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 970 olmuştur” denildi. Atme’ye roketli saldırı Suriye’nin Afrin bölgesindeki Cinderes’ten teröristlerin attığı roket, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinin Bükülmez Mahallesi karşısındaki Atme kasabasında, Suriyelilerin barındığı TSK ve ÖSO unsurlarının ele geçirdiği bölgelerde bubi tuzaklarına karşı adım adım hareket ettiği belirtildi. kampa düştü. Roket nedeniyle 3 kişi yaşamını yitirdi, aralarında çocukların da olduğu 15 kişi yaralandı. Bölgedeki sahra hastanesine götürülen yaralılar tedavi altına alındı. l DHA YPG ‘zehirli gazla saldırdı’ iddiası Afrin’in Bülbül beldesine bağlı Şeyh Horoz bölgesinde terör örgütü PKK/YPG’liler tarafından saldırı düzenlendi. İddiaya göre saldırıda teröristler zehirli gaz kullandı. Olayda ÖSO’nun 20 mensubu zehirli gazdan etkilendi. Sahra hastanesine kaldırılan 7’si ağır 20 ÖSO mensubu tedaviye alındı. Bölgedeki yerel kaynaklar, saldırıda klor gazı kullanıldığını ileri sürdü. l DHA Bir anakronik zorlama olarak imam hatipler Hafta sonu Ozan Çepni kardeşimiz Cumhuriyet’te AKP’nin gözbebeği imam hatiplerin halipürmelali üzerine nefis bir “serimleme” sundu bize. MEB Strateji Geliştirme Başkanlığı’nın performans programı hazin verilerle dolu: İmam hatipler, başarıda son sırada. Bakanlık, 76 başarı ortalaması hedeflemiş, ama bu, 64’te kalmış. Bakanlık, bütçesinin yarısından fazlasını dini etkinliklere ayırmış: Kur’anı Kerim okuma yarışmaları; hafızlık ve ezan okuma yarışmaları; Kırk Hadis etkinlik yarışmaları; “Dini Kavramlar Kitapçığı” hazırlamalar; Diyanet destekli yaz eğitim etkinlikleri, vs. Bunca etkinliğe rağmen imam hatipler sanat, bilim, kültür ve spor faaliyetlerine katılımda sonda yer alıyor. Oysa meslek liselerinde yüzde 100, genel liselerde yüzde 90 oranında bu faaliyetlere öğrenci katılımı... Demek ki ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar hayatın nabzını ne imam hatipten yana attırabiliyorlar, ne de bu okullardaki çocuklara “zamanın ruhu”nu yakalama yolunda bir formasyon kazandırabiliyorlar. “Dindar nesil” diye tutturdukça, bırakın yeni kuşakları dindarlaştırmayı, dindar neslin çekirdeği denilebilecek imam hatipleri bile yetersizlik batağına sürüklemiş durumdalar. İnsanlığın bugününe ilişkin genelevrensel bir sorunu “geriye doğru” okuyup değerlendirmekten kaynaklanan bir “anakronizm”in (zamandışılık) payı olduğunu da düşünüyorum ben bu hazin tabloda... Bu iktidara “akıl takımı” olanların önemli bir kısmı, 1990’ların başında küresel kapitalist ekonomipolitik açılımla birlikte düşünce dünyasına egemen olan, Batı çıkışlı “postmodern” dalganın “nimet”lerinden de yararlanma yoluna gittiler. Postmodernizm, modernliğe itiraz, onunla hesaplaşma girişimi idi. Ama “modernite”nin içinden, onu baz alarak getirilen bir itirazdı bu. Moderniteyi “geriye” değil, ileriye doğru bir eleştirme, sorgulama, değilleme girişimi... Bilimi ve bireysel aklı gerçeğe ulaşma yolunda tek ve mutlak otorite sayan modernitenin böyle yaparak yeni bir “total iktidar” ürettiği iddiasından çıkış bulan postmodernizm, basitleştirmek gerekirse, “göreliliğin mutlaklığı” karşı teziyle “doğru çoktur”, “gerçek de inançtır” demeye getiriyordu. Bu postmodern “dalga”nın modernliğin beşiği Batı’da yerli yerine oturan bir karşılığı vardı. Ama Batıdışı ve “modernleşme”si hayli güdük, zayıf, prematüre toplumlardaki karşılığı, bir “garabet” oldu. Bize özgü olarak somutlaştırmak gerekirse, postmodernizm, Türkiye’de Kemalist modernleşme girişiminden gelenekçidinî muhafazakârlık doğrultusunda nefret edenlere ilaç gibi geldi. Kemalist modernizm, “yukarıdan aşağı”dır, bürokratiktir, kabul... Ama o, ortaya konduğu 1920’ler dünyasında “zamanın ruhu” ile uyarlı, eşzamanlı idi. Bizim dinbazlar ise postmodern düşünce çığırı ile eşzamanlılar, ama onu kendi ideolojik takıntıları doğrultusunda bir hayli “sakat” okudular. Postmodernizmin modernliğe itirazlarından “premodern” (modernöncesi) bir dinîgelenekçiliğin ihyasına koyuldular. Marx’ın kapitalizm eleştiri, sorgulama ve değillemesini alıp feodalizme dönüş veya “Yaşasın feodalizm” şeklinde yorumlayıp eylemlenmek gibi bir durum, iyi mi?! Öyleyse postmodernizmle “senkronize” olma durumu, bizimkileri siyasiideolojik bir “anakronizm”e sürükledi. Anakronizm, yani herhangi bir şeyin (olay, eylem, girişim) içinde bulunduğumuz zamanla “kronolojik” açıdan uyumsuz, uyarsız ve uygunsuz olması. Kemalist modernleşme, zamanında dini bireysel plânda sınırlayıp kenara mı çekmişti, dünyada da “modernlik” adına genel bir hayal kırıklığı mı hâkimdi?.. O halde gün bu gündür, vur hem nalına, hem mıhına dinselliği her yere; patlat imam hatipleri, Kur’an kurslarını, Diyanet fetvalarını, Osmanlı abartmalarını, tarikatcemaatlerin “Ben de isterem”ciliklerini, dinî yurtvakıf rezaletlerini, çocuk yaşta evlilik arayışlarını!.. Ama işte “mızrak” çuvala sığmıyor. “MESH” (medya, eğlence, şov) endüstrisinin; görsel kitle kültürünü; “Mobil” çağının; android uygulamalar ve robotinsan aşamasının katastrofik küreselpostmodern dünyasını hafızlıkla, Siyer okumalarıyla, “Kırk Hadis”le karşılamak gibi trajikomik bir tutum içindeler ve yaptıkları da en çok “Kutsal”ı zarara sokuyor. Kemalist modernleşme dini yok saydı diyorlar ya, Diyanet’i de o kurdu, İlahiyat’ı da o açtı, imam hatipleri de o hayata geçirdi; modernizmle uyarlı bir “seküler dinsellik” kotarma hayali ve hedefiyle tabii... Kemalizmin (içerisinde de yetiştikleri) bu kurumlarını aldılar ve antiKemalist bir hınçla parlattıkça parlattılar, parlattıkça parlattılar ve de patlattılar. Ama elde patlattılar!.. Kemalist modernizm, imam hatipleri sınırlamaktan yanaydı ve öyle yaptı. Bunlar, postmodern dinbazlıklarıyla imam hatipleri yaymaktan yana oldular. Ve onları sonuncu yaptılar. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear