24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 5 Eylül 2017 2 Hatay, mülteci nüfusunun en fazla olduğu kentlerden. Sarıbük’te yaşayan mülteci çocuklar, savaşın yıkıcı etkisini oyunlarla azaltmaya çalışıyor. haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: İLKNUR FİLİZ En acil ihtiyaçları eğitim ve meslek Mültecilerle ilgili çalışmalarını hızlandıran Hayata Destek Derneği özellikle çocukların durumuna dikkat çekiyor Hayata Destek Derneği Direktörü Sema Genel Karaosmanoğlu ile “Türkiye’de ki mülteciler”i konuştuk. Karaosma noğlu, 12 yıllık bir der nek olduklarını belir terek, “Bu ay itibarıyla mülteci destek progra mı en büyük programı mız, dolayısıyla yoğun ZEHRA ÖZDİLEK luğumuz orada, odağımız orada ve şu anda dokuz ilde mültecilerle çalışmamız var. Mülteciler için en acil konu eğitim ve meslek edindirme” de di. Karaosmanoğlu sorularımızı şöy le yanıtladı. n Hayata Destek Derneği’nin faali yetlerini biraz anlatır mısınız? Biz bir insani yardım derneğiyiz, afetten etkilenmiş kişiler ve topluluk larla çalışıyoruz. 12 yıldır faaliyet gös teriyoruz. Afet kavramını geniş kul lanıyoruz, doğal kaynaklı afetlerden hem de çatışma kaynaklı afetlerden zarar görmüş kişilere ve topluluklara yardım ediyoruz. n Çalışma sisteminiz nasıl? Ağırlıklı olarak fonlarımızı kurum lardan kurumsal hibe olarak alıyo ruz. İnsani yardım artık çok profesyo nelleşmiş ve belli standartları olan bir alan dolayısıyla bu belirli standartlar da çalışmak gerekiyor. Bu fonlara, hi belere erişmek için hesap verebilmek çok önemli gelen fonlar bağış olarak da gelebiliyor. ‘Gelir elde etmeye başlamalılar’ n Türkiye’de en acil odaklanılması gereken mülteci sorunu nedir? Mülteciler açısından baktığımızda iki konu özellikle ön plana çıkıyor, biri eğitim konusu. Çünkü yoğun bir mülteci nüfusu var ve bunların yüzde ellisi çocuk yaşta. İkinci önemli mevzu meslek edindirme, örneğin çeyrek milyon mülteci var kamplarda dolayısıyla devlet ciddi bir kaynak ayırıyor. Bunun önüne geçmek için meslek edinmeyi yaygınlaştırarak bu insanların kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamak gerekiyor. n Türkiye ve İstanbul’daki mülteci haritasından söz edebilir miyiz? İlk geldiklerinde sınır bölgelerindeki kasabalara yerleştiler, fakat zaman geçtikçe daha içlere doğru dağılmaya başladılar. Bugün itibarıyla mülteci bulunmayan ilimiz yok. İstanbul listenin başında geliyor, Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay bunlar en yoğun mültecilerin olduğu şehirlerdir. İstanbul’a baktığımızda ise Fatih ilçesinde çok büyük bir nüfus var, bunu Küçükçekmece, Gaziosmanpaşa Sultanbeyli, Sultangazi, Başakşehir ve Bağcılar takip ediyor. 2015 rakamlarına göre İstanbul’da 203 bin Suriyeliden bahsediliyor, bugün ise yarım milyon kişi var. Yerlerini yurtlarını bırakıp yabancı ülkelere göçen yaşlı mülteciler, durumdan en az çocuklar kadar etkileniyor. Sema Genel Karaosmanoğlu İnsanoğlunun afeti1973 Balıkesir doğumluyum. İnsani yardım ve uluslarara Hsı kalkınma ile ilgili eğitim al dım, 1997 yılında bu işi yapma ‘ya başladım. Türkiye dışında İran, Hindistan, Afganistan ve Pakistan’ çalıştım, buralarda acil yardım operasyonları yürüttüm. Son sekiz yıldır da İstanbul’da çalışıyorum. Hayata Destek ‘Trav’ma karşılıklı’Derneği’ninkurucuüyesiyim. ayata Destek Derneği, afetlerden etkilenmiş toplulukların temel hak ve ihtiyaçlarına erişimlerini sağlamayı amaçlayan bir insani yardım kuruluşu. 2005’ten bu yana “insanlık, ayrım gözetmeme, tarafsızlık, bağımsızlık ve hesap verebilirlik” ilkeleriyle çalışmalarını sürdürüyor. Dernek, doğal ve insan eliyle oluşmuş afetlerden etkilenenler için uzmanlığı olan Acil Yardım, Afete Hazırlık ve Risk Azaltma, Su Sağlama, Sanitasyon Hijyen, Koruma, Kapasite ve Farkındalık Geliştirme, Geçim Kaynağını ve Eğitime Destekleme alanlarında çalışmalar yürütüyor. İnsani yardım çalışmalarında amaç, doğal ya da insan eliyle oluşan afetlerden etkilenen toplulukların temel ihtiyaçlarına ve haklarına erişebilmelerini sağlamak. n Türkiye ilk kez bu kadar büyük bir mülteci göçüyle karşı karşıya. Bu durumun yaşattığı travma nasıl aşılabilir? Travmalar karşılıklı aslında, gelenler mecbur kaldıkları için buraya geliyorlar, olur da bir gün savaş biter de ülkeleri toparlanabilirse, bazıları geri dönecekler, bunu ümitle bekleyen Suriyeliler var, fakat dönmeyecek olanlar da var. Burada medyaya ciddi görev düşüyor, imajı daha olumluya çevirmek gerekiyor. Kamuoyu böyle şeyler üzerinden şok ve travma yaşayabiliyor, dolayısıyla durumu doğru yansıtmak ve hepimizin eşit şartlarda ve eşit haklara sahip olduğumuzu vurgulamak gerekiyor. n Saha çalışmalarınızdan örnekler verir misiniz? İstanbul’da toplum merkezi bizim çalışma sahamız, bir de bazı illerde yürüyen çalışmalar var. İnsanların geçim kaynaklarını kendileri elde edebilecekleri, kendi ayakları üzerinde durabilecekleri programları onlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Toplum merkezlerine uzun soluklu gelen travma nedeni ile konuşamayan, altını ıslatan çocukların zamanla düzeldiğini gördük. Urfa toplum merkezimizde Suriyeli ve Urfalı çocuklar birlikte aktiviteler yaptı. Böylece Suriyeli çocukların Türkçeyi çok daha kolay öğrendiğini birbiriyle iletişim kurarak aslında dili çözme noktasında onlar için daha önemli bir araç sun Derneğin çalışmalarının en yoğun olduğu kentlerden biri Adana. muş olduğumuzu gördük. n Özellikle kadınlar ve çocuklar açısından tablo çok daha korkunç... Bu konuda deneyimlerinizden söz eder misiniz? Suriye krizi çocuklar üzerinde, çalışan çocuk sayısını artması gibi kötü bir etkiye sebep oldu. Kesin rakamlar olmamakla birlikte bugün baktığımızda eğitime dahil olanları çıkardığımızda çok büyük bir kesim okul çağındaki çocuğun okula devam etmekle ilgili sıkıntısı olduğunu görüyorsunuz. Kadınlarla ilgili durumda da Suriye savaşı çok fazla kadını ailenin reisi konumuna getirdi, bu da biraz onların sırtına yüklenen yükü ekstradan da artıran bir durum oldu. Ama biz toplum merkezlerimizde gözlemlediğimiz bu iki gurubun iyileşmeye çok daha açık olduğunu gördük. l İSTANBUL Bir ‘Anıt Adam’: Ali Sirmen Bir insan ne zaman “Anıtlaşır”: Bir fikri, bir görüşü, haklı ve doğru olarak, bıkmadan, usanmadan, her türlü zorluk ve olanaksızlık karşısında, tutarlı olarak savunduğu zaman! Kimlik ve kişiliğine acımasız saldırılar yapıldığında, cezalandırıldığı, hatta hapse bile atıldığı zamanlarda, yılmadan, doğru olduğuna inandığı ve gerçekten de tarih ve bilim önünde doğru olan görüşlerinden sapmadığı, kıvırtmadığı, dönmediği zaman! Kendi arkadaşlarının bile savundukları, çoğunluk tarafından benimsenen yanlışlara karşı, tek başına, sırf kendisine olan saygısından ve güveninden dolayı, ödün vermeden direnebildiği zaman! Ve bütün bu tutum ve davranışlarını, kendisini yüceltmeden, övmeden ve hatta önemsemeden, kendisiyle matrak geçerek, mütevazı bir biçimde irdeleyebildiği, anlatabildiği zaman! HHH Bazı “Anıt İnsanlar”ın iyi konuşmak, iyi yazmak, duygu ve düşüncelerini çarpıcı ve esprili bir biçimde aktarabilmek gibi ilave özellikleri de vardır: İşte Ali Sirmen bunlardan biridir! Kendisini ilk kez, yıllar önce ben daha Hacettepe Üniversitesi’nde genç bir doçentken katıldığım, Uğur Mumcu’nun da konuşmacı olduğu bir açık oturumda dinlemiştim. Bildiğiniz gibi Uğur Mumcu da bir “Anıt İnsandı”: Üstelik, müthiş zeki, araştırmacı ve çok güzel konuşan, dinleyenleri adeta büyüleyen bir hatipti. Ali Sirmen, Uğur Mumcu’dan sonra konuşuyordu ve Uğur konuşmasını tamamladıktan sonra, “Ali için ne büyük bir talihsizlik, şimdi ne söyleyebilir, kendini nasıl dinletir, salonu nasıl etkiler” diye düşündüğümü anımsıyorum. Fakat Ali, belirttiği yeni fikirlerle yine dinleyenlerin müthiş ilgisini çekmiş ve çarpıcı esprilerle süslediği konuşmasıyla, Uğur’dan sonra salonu bir kez daha büyülemişti! HHH Bu satırları, son zamanlarda moda olan bir “Nehir söyleşi” kitabını okurken yazıyorum. Ümit Aslanbay ile yaptığı ve “Bir Eski Cumhuriyet İçin” diye, bence yanlış bir isimle yayımlanan “Ali Sirmen Anlatıyor” adlı kitapta bakın, Mahmut Dikerdem ve sözde “İran Devrimi” için neler söylemiş: “(Mahmut Dikerdem) ifadesi sırasında ‘şanlı İran devriminden’ söz etmişti. Ben de ifadem sırasında bu ifadeye katılmadığımı, fakat bunu söylemenin iyi bir şey olduğunu, çünkü bunun, Barış Derneği üyelerinin bir siyasi ve ideolojik bütünlük içinde olmadıklarını gösterdiğini söyledim. O zaman ben İran’da bırakın ‘şanlı’, bir ‘devrim’ dahi olmadığını söwyledim. Humeyni hareketi için bunları belirttim. Daha önce de İran’a gitmiştim. Mahmut Bey de, Tahran’da büyükelçilik yapmıştı. Ben, Humeyni İran’a geldikten on gün sonra oraya gitmiştim. Doğrusu, Türkiye’nin AKP dönemine benziyordu. AKP ile de şu anda aynı şey oluyor.” Ümit Aslanbay: “Humeyni’nin de ilk işi komünistleri ve kendisine destek olanları temizlemek oldu...” Ali Sirmen: “Evet ama hak ettiler. Onlara, komünist olsalar dahi, İran’ın ‘Yetmez ama evetçileri’ demek daha doğru. Buranın ‘Yetmez ama evetçileri’ ile aynı akıbete uğradılar.”  (İmge Kitabevi, Ankara, 2017, s. 95.) HHH 10 Kasım doğumlu, ünlü besteci Sadi Işılay’ın torunu, Osmanlı döneminde dedelerinden birinin kurduğu vakıftan bir süre geliri olmuş Ali Sirmen’in maceralı hayatını anlatan bu söyleşiyi okuyunuz. Sadece bir “Anıt İnsanın” meraklı serüvenlerini ve yaşamöyküsünü değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin önemli ve çalkantılı bir dönemini de öğreneceksiniz. (Bu arada söyleşinin bütün güzelliğine karşın, belirtmeden geçemeyeceğim bir de eleştirim var Aslanbay’a: Sunuş bölümünde “Doğan Avcıoğluİdris Küçükömer modelleri arasındaki kavga” dediği ve söyleşinin teorik çerçevesi olarak sunduğu yaklaşım, her iki model de yanlış önermelerden oluştuğu ve demokratik seçeneği dışarıda bıraktığı için, eksik, dolayısıyla da yanlış! s. 8.) 1 milyon TL yandı Çorum kent merkezine 17 kilometre uzaklıktaki Gemet köyünde besicilik yapan Musa Kaya ve kardeşlerine ait mandıranın bitişiğindeki evde elektrik kontağından yangın çıktı. Alevler kısa sürede tüm evi sardı. Yangında ev kullanılmaz hale geldi. Besici Musa Kaya, yangında kurbanlık satışından elde ettiği 1 milyon liranın da yandığını söyledi. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear