28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 24 Temmuz 2017 14 haber TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 267 gündür özgürlüğünden yoksun... Eğitim2017 İlk yedi ayı tamamlanmakta olan 2017 yılının ülke tarihinde çok ayrı bir yere sahip olacağı kuşkusuzdur. Bunun nedeni 2017’nin yalnızca, sonuçları tartışmalı anayasa değişikliğiyle ülke yönetiminin tek elde toplanması ya da 15 Temmuz’un birinci yılı olarak kutsanması değildir. 2017’nin bunları tamamlayan ve uzun dönemli etkileri yönünden en az bunlar kadar önemli bir tarihselliği daha var: 18 Temmuz Salı günü Milli Eğitim Bakanı tarafından açıklanan ilk, orta ve lise eğitiminde kimi derslerin içeriğinde (müfredat) yapılan düzenlemeler. Artık 2017 tarihe, ülke eğitiminin, AKP’nin iktidara gelirgelmez başlattığı ve yıllar yılı ısrarla ve inatla devam ettirdiği, anaokulundan üniversite sonrasına dek tüm eğitimi bilimsellikten uzaklaştırma çalışmalarının tamamlanma noktasına ulaştığı yıl olarak da geçecektir. Günlük siyasete tam boy batarken… Eğitimde yapılan yeni düzenlemelerle çocukların ve gençlerin beyinleri günlük siyasetin en tartışmalı ve karanlık noktalarına çekilmek isteniyor. Şöyle ki: “2013 Gezi Parkı olaylarının arkasında yer alan iç ve dış güçlerin amaç ve hedefleri ile bu olayların Türkiye’ye etkileri”… FETÖ/PDY’nin amaç ve hedefleri ile 1725 Aralık ve 15 Temmuz 2016 darbe girişimlerindeki rolleri ders konusu yapılıyor. Her iki konuda da bilimsel araştırmalara dayalı kesinleşmiş bilgiler var mı? Yok. Yine, bu konularda AKP’nin tüm yönetimini elinde tuttuğu yargının, bütün aşamalarından geçerek kesinleşmiş, kaç kararı var? Bunlar olmadığına göre, bu olaylar sırasında yaşamını yitirenler; işlerinden uzaklaştırılanlar; aylardır açlık grevini sürdüren iki eğitimci; hapis tutulan onca gazeteci nesnel ölçülere göre ve tarafsız bir yaklaşımla ders konusu yapılamaz! Üstelik 15 Temmuz, efsane olarak anlatılacakmış; sözlükler efsaneyi şöyle tanımlıyor: Halkın hayalinden doğarak ağızdan ağıza dolaşan, konusu genellikle olağanüstü nitelikte olan hikâye! AKP ideolojisi, artık büyüleyici bir gerçeküstülük edinmiş bulunuyor! Bu durumda sormak gerekiyor. Güncel siyasetin bu çok tartışmalı ve çatışmalı konularını anlatabilmek için mi ders programlarına İslam dini için savaşmak anlamına gelen cihat yerleştirilmiş bulunuyor? Bilimden kopuyor! İnsanın oluşumunu bilimsel olarak açıklayan Evrim kuramının artık okutulmayacak olması, bu ülkenin okullarında eğitim alan genç beyinlerin gelişmesinin önünün kesilmesi, köreltilmesi demektir. Bu, tek başına çok büyük bir eksikliktir. Dünyada, kimi gelişmemiş ülke ve yerel toplulukların dışında hiçbir eğitim sisteminde Evrim kuramının okutulması yasaklanmış değildir. Daha da önemlisi, Evrim kuramı, günümüzde, hemen tüm bilim dallarının araştırma yöntemlerinde doğru bilgiye ulaşmak amacıyla başvurulan bir yaklaşımdır. Evrimi içermeyen bir bilim dünyası yarımdır; bilimsellik yarım kalırsa hiç ama hiç gelişmez. Ayrıca insan aklının sağlıklı gelişmesi için kimi görüşleri dışlamayan, yasaklamayan ya da özgürlükçü bir kültür iklimine gereksinim vardır. Anaokulundan üniversiteye dek ülkenin tüm eğitiminde yaptıklarını, bilim ve araştırma kurumlarına yaklaşımını tamamlayan bir tutumla Evrimin okutulmasını yasaklamakla AKP, bu ülkenin genç kuşaklarını bilimsel iklimden de, bilimden de tümüyle koparıyor; toplum geleceğini karartıyor. Cumhuriyet, ülke eğitimini bilimsel bilginin yol göstericiliğinde birleştirmişti. AKP de yıllardır sürdürdüğü eğitimin birliğini tümüyle bilim dışı bir düzlemde birleştirme uğraşlarını 2017’de yürürlüğe koyduğu yeni müfredat düzenlemeleriyle tamamlamış bulunuyor. 2017, ülke tarihine tümüyle bilim dışı bir eğitim düzenlemesiyle geçiyor! 24 TEMMUZ 2017 SAYI: 33528 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Bülent Özdoğan Faruk Eren Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 03.56 03.46 04.17 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi Akşam 05.45 13.18 17.12 20.37 05.33 13.02 16.55 20.18 06.00 13.25 17.15 20.37 Yatsı 22.18 21.56 22.11 Liberation’da 5 tam sayfa Cumhuriyet gazetesinin neden susturulmak istendiği Fransız okurlara anlatıldı Fransa’nın en saygın gazetelerinden Liberation, 24 Temmuz günü tam beş sayfasını gazetemize ayırdı. Beş sayfada Fransız okuruna Cumhuriyet gazetesine yönelen saldırıyı, tutuklanan gazetecileri ayrıntıları ile anlatan ve Cumhuriyet’in neden susturulmak istendiğini kanıtlarıyla sergileyen yazılar yer alıyor. Liberation Yayın Yönetmeni Laurent Joffrin ile Cumhuriyet Vakfı Başkanı Orhan Erinç birer başyazı kaleme aldı. Diğer sayfalarda ise Oya Baydar ve Ahmet İnsel’in Türkiye’deki son durum ele alan analizleri, Aydın Engin’in Cumhuriyet’e karşı açılan ceza davasının nedenlerini ve ayrıntılarını aktaran yazısı ve Eray Ak’ın Murat Belge ile yaptığı “2017 yazında Türkiye” konulu bir söyleşi yer alıyor. Ayrıca Cumhuriyet Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu’ya T24 Yayın Yönetmeni Doğan Akın’ın, muhabirimiz Ahmet Şık’a Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu’nun, Turhan Günay’a Yiğit Bener’in ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü yöneticisi Sebastien de Courtois’nın Kadri Gürsel’e seslendikleri kısa mesajlar da yayımlanıyor. Liberation Yayın Yönetmeni, Cumhuriyet için başyazı kaleme aldı BOYUN EĞMEYENLERİN SESİ Bir rejimin niteliğinin ne olduğunu anlatan iki işaret vardır ki hiç yanıltmaz: hapishanelerin durumu ve gazetecilere nasıl davranıldığı. Hapishane koşulları baskının şiddetinin göstergesidir; basının susturulması da bu baskının ifşa edilmesini engeller. Erdoğan’ın Türkiye’si, siyasi analiz yapanların işini kolaylaştırıyor doğrusu, çünkü gazetecileri hapse atarak bir taşla iki kuş vuruyor. Bahtsızlıklarına karşın dik duran ve bize gülümseyen Cumhuriyet ailesinin on bir mensubunun tümü hapiste. Suçları? Türkiye’deki siyasi iktidarın gidişatı hakkında gerçekleri dile getirmek. Kafkayesk suçlamalarla karşı karşıyalar; Joseph K.’ya açılan davadan hiç farkı olmayan ve saçma olduğu kadar acımasız bir davada kendilerini savunmak zorunda kalıyorlar. Ama bu saçmalığın yine de bir anlamı var: Türkiye’nin “metamorfozunu” ifade ediyor. Bir zamanlar çalkantılı bir demokrasi olan Türkiye, artık bir “demokratür”lüğe dönüştü, yani benzerlerini Rusya’da, Çin’de, Venezüella’da gördüğümüz türden ve ikiyüzlü bir diktatörlüğü gizlemek için demokrasinin bazı unsurlarını koruyan çağdaş zorbalık rejimlerinden biri oldu. Erdoğan uzun süre ılımlı bir İslamcı olarak tanıtıldı. İslamcılığında değişen bir şey yok, ama ılımlı lıktan eser kalmadı. Gülencilerin başarısız darbe gi rişiminin ardından bugün itibariyle 50.000 kişi hapiste, ama bu kişilerin ne derece gerçek ne derece hayali Gülenci olduğu tartışılır. Cumhuriyet, “Padişah çıplak!” demek suretiyle büyük bir günah işledi! Türkiye’deki son ifade özgürlüğü adacığı olan bu gazete, bugün cesaretinin bedelini ödüyor. İşte bu boyun eğmeyen özgürlükçüleri desteklemek için bugün Libération sayfalarını onlara açıyor. Laurent Joffrin (Liberation gazetesi Yayın Yönetmeni, başyazarı) ÇEVİRİ: YİĞİT BENER ‘Gülen’in niyeti biliniyordu’ Gazeteci Mumay, AKP ile Gülen Cemaati arasındaki ilişkiyi Alman basınına yazdı Gazeteci Bülent Mumay, 15 Temmuz’un yıldönümünde Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinde “Türk demokrasisini zehirleyen ortaklık” başlığıyla bir makale yazdı. Hem Türkçe hem Almanca çıkan Mumay’ın yazısının satır başları şöyle: “Erdoğan darbeden ve o iklimde kazandığı tartışmalı referandumdan sonra ülkeyi tamamen yeniden şekillendirirken, eski ortağı Gülen’in 15 Temmuz’un arkasında olduğuna ilişkin izler çoğalı yordu. Darbeci askerlerin bastıkları Türksat’ta, TRT’de, sokaklara çıkan askeri zırhlı araçların içinden Gülenci siviller çıkıyordu. Belli ki, Erdoğan’ın darbeden önce “Paralel devlet kuruyorlar” diye savaş açtığı Gülenci askerler, 30 Ağustos’ta yapılacak askeri şura toplantısında ihraç edileceklerini anlamış, son bir hamleyle darbeyi denemişlerdi. Kandırıldı mı? Erdoğan, daha önce cemaate verdiği destekler anımsatılınca “Kan dırıldım” diyordu. Oysa Gülen’in ne yapmak istediğini, 1999’da televizyonda yayımlanan hutbesini izleyen herkes biliyordu. Kendisini dinleyenlere, her yeri sessizce fethetme önerisinde bulunan Gülen, ‘zamansız kahramanlıklar’ yapılmamasını öğütlüyordu. Gülen’in kasetinin yayımlanmasından sonra özellikle askerler, yoğun bir çalışma yapmaya başladı. Orduya sızmış tarikatçıları tasfiye etmeye başladılar. Ta ki, AKP 2002’de iktidara gelene kadar. Ordu, AKP’li hüküme tin imza vermemesi nedeniyle, bu tarihten 2012’ye kadar hiçbir ihraç kararı alamadı. Kavgaya tutuşunca... Gülencilerin yaptıkları operasyonlarla laik subaylar saf dışı bırakılırken, ihraç edilmeyen Gülenci askerler terfiler alarak, tutuklanan askerlerin boşalan koltuklarına oturmaya başlıyordu. İki ortak kavgaya tutuşunca da, terfi kararlarını imzalayan Erdoğan’ı indirmek için bombalar yağdırıyordu.” KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr KATARLI ÇOCUK BULUNDU Tişörtünü yastık yapıp uyumuş Ailesi ile birlikte geldiği Uludağ’da kaybolan Yemen asıllı Katar vatandaşı 9 yaşındaki İbrahim Najib El Mansouri, önceki geceden be ri sürdürülen arama çalışma ları sonucu dün saat 12.50 sı ralarında bulundu. Kayboldu ğu Sarıalan bölgesinden iki Mansouri kilometre uzaklıkta jandarma arama kurtar ma (JAK) timleri tarafından bulunan turist ço cuğun sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. İbrahim’in, geceyi tişörtünü yastık yapıp uyu yarak geçirdiği öğrenildi. l DHA ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com.tr PROF. NAS KALP KRİZİ GEÇİRDİ Şırnak Üniversitesi rektörü yaşamını yitirdi Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Nuri Nas, evinde kalp krizi geçirdi. Rektör Prof. Dr. Nas 48 yaşında hayatı nı kaybetti. Dün saat 14.00 sıra larında evinde kalp krizi geçiren Nas, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Şırnak Devlet Prof. Dr. Nas Hastanesi’ne kaldırıldı. Daha sonra helikopterle Batman’da özel bir hastaneye getirilen Nas, ya pılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitir di. Yükseköğretim Kurulu Başkanı Yekta Saraç, Nas için başsağlığı mesajı yayımladı. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear