24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 17 Haziran 2017 ADALET HER YERDE ARANIR EDİTÖR: SERKAN OZAN haber 11 KURTULUŞ ARI Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığı’nın Maçka Parkı’nda başlattı nı verdi. Ardından Ataşehir Gençlik Orkest ülke MİT TIR’larıyla bilmediğimiz yerlere sirası sahne aldı. CHP İstanbul Milletvekili Ba lahlar taşınsın diye mi kuruldu? Bugün Ber ğı Adalet Nöbeti’nin ikinci gününde CHP Be rış Yarkadaş ve Gürsel Tekin’de Maçka’day beroğlu rejim tarafından esir alınmış durum şiktaş, Üsküdar ve Sultangazi ilçe örgütle dı. Tekin, Berberoğlu ziyareti ile ilgili “Morali da. TIR’lara silahları Berberoğlu mu koydu? Özgür Mumcu rinden gelen temsilciler sabahın erken saat çok yerinde. Demokrasi ve hukuk için öde Berberoğlu mu durdurdu? Bir sorun varsa, o lerinde nöbete başladı. Parkta söyleşi ger necek bir bedel varsa bu bedeli ödemeye sorun devleti taşeron usulüyle bir cemaatin çekleştiren tiyatrocu ve yönetmen Orhan hazır olduğunu ifade etti. Yürüyüşün başla eline teslim edenlerin sorunudur. Asıl hesap Alkaya, Başbakan Binali Yıldırım’ın “Sokak dığını öğrenince çok duygulandı. Olayları il vermesi gerekenler o cemaati oraya sızdı ta adalet aranmaz” sözlerine ilişkin, “Ada giyle takip ediyor” dedi. Gazetemiz yaza ranlardır” dedi. İftarın ardından ‘Bu Son Ol let her yerde aranır. İmkânlar tükenmeye rı Özgür Mumcu, Maçka Parkı’ndaki nöbetde sun’ filminin gösterimi yapıldı. ‘Hayır’cılar birleştibaşlarsa,asıladreszatensokaktır”yanıtı desteğe gelenler arasındaydı. Mumcu, “Bu l DUYGU AKSOY / İSTANBUL Anayasa değişikliği referandumunda “hayır” için çalışan kesim, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İstanbul milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasından sonra başlattığı “Adalet Yürüyüşü”nde birleşti. Yürüyüş; ÖDP, DİSK, KESK, Halkevleri, Saadet Partisi, MHP’li muhalifler, Demokrat Parti ve merkez sağdan güçlü destek buldu. Eşbaşkanı dahil, çok sayıda milletvekili tutuklu olan HDP de yürüyüşü, “Geç de olsa doğru bir tepki” diyerek destekliyor. Hüsamettin Cindoruk’un başkanlığını yaptığı “Milli Merkez Hareketi”, Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşünü “haklı, meşru ve doğru buluyoruz” açıklaması yaptı. Yürüyenin sadece Kılıçdaroğlu değil, toplumun adalet isteyen vicdanı olduğu ifade edilen açıklamada, “Yargının siyasallaştırılması, OHAL’in amacından saptırılarak, tüm muhalif kişi ve kurumlara yönelik bir baskı ve infaz aracına dönüştürülmesi asla kabul edilemez. Çünkü adalet yoksa, yargıya güven kalmamışsa, o zaman milletin demokrasi ve hukuk kuralları içinde direnme hakkı meşru hale gelir” denildi. Saadet’ten destek Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Adalete olan güveni gölgeleyecek, toplumsal vicdanda şüphelere neden olacak yaklaşımlar sadece bu güvene zarar vermekle kalmaz, halkımız arasında daha derin çatlakların oluşmasına neden olur” dedi. Partinin eski Genel Başkanı Mustafa Kamalak ise “Nerede zulüm varsa, nerede adaletsizlik varsa bütün gücümüzle hayatımıza mal olacak olsa bile karşı durmak mecburiyetindeyiz” dedi. Herkes için adalet Akın Birdal, Ali Haydar Konca, Hasip Kaplan, Rıza Türmen, Ufuk Uraz, Zülfü Livaneli gibi isimlerin bir araya geldiği “Diyalog Grubu” adına Binnaz Toprak “Adaletin olmadığı yerde barış ve demokrasi olmaz. Yargıç teminatı, kutsal savunma hakkı, bağımsız ve tarafsız yargı için, CHP’nin başlattığı Adalet Yürüyüşü’nü destekliyoruz” açıklamasını yaptı. Rıza Türmen’in önerisiyle yeni bir muhalefet cephesi olma iddiası ile kurulan “Demokrasi İçin Birlik Platformu” ise açıklamasında, “Bize reva görüleni sessiz sedasız kabullenmek zorunda değiliz. Aksine, yurttaşlar olarak bilmek, duymak, Arınç: Adalet tecelli edecek 22. dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç, CHP’li milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı. Berberoğlu’na 25 yıl hapis verilip tutuklanmasına üzüntü duyduğunu dile getiren Arınç, “İsnat edilen suç vahim bir suç olmakla birlikte suçun teşekkülü açısından Berberoğlu’nun bu suçu işleyip işlemediğinin araştırılması gerekmektedir” dedi. ‘Adalet Yürüyüşü’ne ilişkin konuşmasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın anayasının 138. maddesini anımsatmasının ardından Arınç, “Anayasamızın 138. maddesine, devlet katındakiler dahil, tüm vatandaşların özen göstermesi gerekir” ifadelerini kullandı. Anayasa Mahkemesi’nin kararı re’sen incelediğini ve çok kısa süre içinde bu incelemeyi yapacağını düşündüğünü belirten Arınç, “Bilelim ki Türkiye’de hâkimler vardır ve ve adalet mutlaka tecelli edecektir. Umuyorum ki kamu vicdanını tatmin edecek bir karar verilir. Şu an herkes için ve gecikmeyen adalete çok ihtiyacımız var” dedi. lANKARA/Cumhuriyet CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşüne sağ ve sol siyasi partiler, sendikalar ve sivil toplum kuruluşları destek veriyor CHP’Lİ TEKİN’İN ZİYARET ETTİĞİ BERBEROĞLU’NDAN MESAJ: Vatan görevi için buradayız ALİ AÇAR Maltepe Cezaevi’nde tutuklu bulunan Enis Berberoğlu, avukatı Yiğit Acar aracılığıyla gönderdiği mesajda, “Türkiye’ye adalet gelene kadar, demokrasi gelene kadar ben burada yatmaya hazırım. Hiçbir çekincem, hiçbir üzüntüm yok. Biz vatan görevi için buradayız” ifadelerini kullandı Tutuklu CHP Milletvekili Berberoğlu’nu dün CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ziyaret etti. Saat 10.00 sıralarında cezaevine girerek yaklaşık bir saat boyunca Berberoğlu ile görüşen Tekin çıkışta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Enis Berberoğlu’nun dışarıda bulunan meslektaşlarına selam söylediğini belirten Gürsel Tekin, “Türkiye’de haksız bir şekilde şu anda yüzlerce gazetecinin, yüzlerce bilim insanlarının, milletvekillerinin tutuklu olmasını kabul etmek mümkün değildir. Umut ederim ki en kısa süre içerisinde en azından Mustafa Balbay kararı olan Anayasa Mahkemesi’nin kararı örnek alınır. Milletvekillerinin tamamının tutuklanmadan yargılanmasını sağlayacak bir yönteme geçilmesi gerekiyor. Hukuk işleyecekse hepimiz gelip hesap vereceğiz. Umut ederim ki bu itirazlarımız sonuç verir. Biz Türkiye’de herkes için geçerli olan bir hukuk sistemini istiyoruz” dedi. HUKUK İŞLERSE, DİRENİŞ BİTER CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından Maltepe Cezaevi önünde gerçekleştirilen Adalet Nöbeti’ni CHP Ataşehir İlçe Başkanlığı devraldı. Burada gazetecilere konuşan Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak, “Ülkemizde son zamanlarda ayyuka çıkan özgürlüklerin kısıtlanması, hukuksuzlukların had safhaya çıkması, kemiğin bıçağa dayandığı ve sözün bittiği yerdeyiz. “Ne zaman bu ülkede yüreğimiz rahatlar ve ülkede hukuk işler, demokrasi var denir o zaman bu direniş biter. Herkes yargılanabilir ama keyfi biçimde içeri tıkılamaz. Bu ülkenin panzehiri demokrasi, adelet ve hukuktur” diye konuştu. Açıklamanın ardından CHP’liler nöbete devam etti. TBMM Başkanı’na da çağrıda bulunan Tekin, “Sayın başkan unutma, darbe gecesi o parlamentoda bu milletvekili arkadaşlarımızın direnciyle bu zafer elde edilmiştir. Böyle bir durumda sessiz kalmanızı anlamış değilim” dedi. Berberoğlu’nun avukatı Zeynel Öztürk ise 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nin en geç pazartesi ya da salı tutuklama ile ilgili itirazı değerlendireceğini, daha sonra ise İstinaf Mahkemesi ve Yargıtay süreçleri olduğunu söyledi. tepki göstermek, müdahale etmek yü nı yaptı. KESK de yürüyüşlere des nelecek ihtimali değil bütün tutuklu kümlülüğümüz var” dedi. tek verdi. milletvekillerinin ve bütün olarak de Eski MHP milletvekili Meral Akşener yürüyüşe destek mesajı verdi. Halkevleri ve ÖDP yöneticileri ve üyeleri ile yürüyüşe katıldı. DİSK Başkanı Kani Beko, “Hepimiz için Adalet istiyor, Adalet için hepimiz ayağa kalkıyoruz” açıklaması HDP’den de destek HDP’li Mithat Sancar, TBMM’de “Yürüyüş geç de olsa doğru bir tepkidir. Bu doğruyu sürdürmenin, güçlendirmenin şartı sadece belli bir partinin ya da muhtemelen başka milletvekillerine yö mokratik siyasete sahip çıkma iradesini göstermeleriyle mümkündür. Geniş tabanlı demokratik ilkeler ve hedefler etrafından harekete geçirilecek her türlü çaba bu ülkenin ihtiyaç duyduğu çok değerli bir çaba olacaktır” açıklamasını yaptı. l ANKARA / Cumhuriyet Mahkemeden cımbız Berberoğlu’nu tutuklayan mahkeme, suç tarihi olarak kabul ettiği güne ait birçok telefon görüşmesini görmezden geldi CANAN COŞKUN CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun MİT TIR’ları davasına, hakkında hazırlanan fezleke ile eklenmesine Can Dündar’ın kitabında geçen “Nihayet 27 Mayıs Çarşamba günü öğleden sonra solcu bir milletvekili getirdi görüntüleri” ifadeleri gerekçe gösterilmişti. Berberoğlu’nun avukatları Murat Ergün ve Yiğit Acar da Eylül 2016’da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan yargılamada Berberoğlu’nun telefon baz bilgilerinin yer aldığı HTS kayıtlarının getirilmesini istemişlerdi. Mahkeme dosyasına giren HTS kayıtları, 27 Mayıs 2015’te Berberoğlu’nun başka gazeteciler le de iletişim kurduğunu ortaya koydu. HTS kayıtlarına göre Berberoğlu o gün, Hürriyet gazetesi adına kayıtlı telefon numaraları ile 7, Sözcü gazetesi ile 3, gazeteci Şirin Payzın ile 4, Doğan TV ile de 2 kez iletişim kurdu. Mahkeme, Berberoğlu’nun mesaj alıp gönderme, aranma ve arama şeklinde gerçekleşen yaklaşık 100 irtibatı arasında gazeteci Can Dündar’ın kullandığı belirtilen Ko Medya A.Ş. adına kayıtlı telefon numarasını aramasını ise yöneltilen suçlamaya delil yaptı. Öte yandan devam eden günlere ilişkin HTS kayıtları o dönem henüz milletvekili olmayan ve Haziran 2015 seçimlerinde aday olduğu için çalışma yürüten Berberoğlu’nun NTV’den Nermin Yurteri, Sabah Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu, CNN Türk’ten CEO Barış Tümay, Kanal 7/Ülke TV/Yeni Şafak’tan Mehmet Acet, Yeni Akit gazetesinden Hasan Karakaya, Hürriyet’ten Deniz Zeyrek, Okan Konuralp, Şükrü Küçükşahin ve Sefer Levent ile de irtibatı olduğunu gösteriyor. Soruşturma dosyasında yer alan gazeteci Can Dündar’a ait HTS kayıtları da, kitabında belirttiği 27 Mayıs 2015’te Berberoğlu’nun dışından o dönem bağımsız milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder, CHP Milletvekili Rıza Türmen ve eski milletvekili Zülfü Livaneli ile de iletişim kurduğunu gösteriyor. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Dündar’ın HTS kayıtlarında yaptığı cımbızlama ile Berberoğlu’na yöneltilen suçlamaların altını doldurmaya çalıştı. l İSTANBUL İstibdat idaresi ve Adalet Yürüyüşü Bir kültür savaşı yürüten AKP iktidarı ve bu savaşın başkomutanı olan AKP Genel Başkanı, Osmanlı döneminin kültür kodlarının, dilinin toplumda hâkim olmasını uzun vadeli temel siyasal hedef olarak görüyor. Bugün Kemal Kılıçdaroğlu’nun nihayet harekete geçip başlattığı, Türkiye’deki özgürlük ve demokrasi mücadelesine inanmış herkesin “ama... fakat” demeden katılması gereken Adalet Yürüyüşü’nün neye karşı yapıldığını, iktidarın tercih ettiği lisanın kelimeleriyle anlatmaya çalışacağız. Günümüz yönetiminde giderek öne çıkan vasıf, istibdatdır. Frenkçe karşılığı despotizmdir. Despotizm, iktidarın keyfi muamelelerle ve sahip olduğu kuvvete dayanan cebirle yönetmesi demektir. İstibdat, Arapçada başına buyruk olmak anlamına gelir. Sadece kuvvete istinad eden bir cebre değil, aynı zamanda keyfi muameleye dayandığı için, iktidarın ve ondan ilham ve güç alanların suiistimaline açık bir rejimdir. Bu suiistimal fertlerin hak ve hürriyetlerini kısmak konusunda olduğu kadar, memleketin iktisadi idaresinde, harici siyasetinde de kendini gösterir. Keyfi idare, hukuk devleti olmadığı gibi, kanun devleti de değildir. Kanunun keyfi biçimde tefsir edildiği veya fiilen ilga edildiği, kararların hükümdarın iki dudağı arasından çıkanlara bağlı olduğu idare biçimidir. Bugünün Türkçesi ile söyleyecek olursak, istibdat tek bir yöneticinin toplumu baskı altında yönetmesine dayanan bir yönetim tarzı ve ona dayanan düzendir. Burhan Felek, Milliyet’te ki “Geçmiş zaman olur ki” üst başlıklı köşesinde fıkralarının birini, yanılmıyorsam 1980’de, bu istibdat konusuna ayırmış. “İstibdât nedir?” başlıklı fıkrasında şöyle diyor: “İstibdât demek, lügat kitaplarına göre, kanun tanımayan, karakuşi dediğimiz keyfî idare demektir. Gerçekten de Abdülhamid devri böyle bir devirdi. Durup dururken, kim bilir hangi jurnalcinin ihbarı üzerine adamı alırlar, sürgüne gönderir, mallarını müsadere eder, ocağını söndürürlerdi. (...) İstibdât Devri’nin başlıca vasfı neydi? İstibdât Devri sessizlik rejimidir. Kimsenin sesi çıkmaz.(...) Havadan, sudan konuşulur. Ama memlekette neler olup bittiğinden bahsedilemez. Zaten birçok kimsenin de bundan pek haberi olmazdı. (...) Görünüşe göre, bu devirde padişaha dua, devlete dua, büyüklere duadan başka bir şey yapmayanlar rahat gibi görünürdü. Ama kazın ayağı öyle değildi. Hiçbir kanunda ve kitapta olmayan birtakım yasaklar vardı. Halk bu yasaklara dikkat etmeyenlerin âkibetini göreişite, kendini rejime göre şartlandırmıştı. Bu istibdât devrinde bazı hareketler, bazı sözler, bazı kitaplar yasaktı.(...)” Burhan Felek, hoş sohbet üslubuyla, babası, akrabaları ve tanıdıklarının başından o dönemde geçen somut olaylardan örnekler vermeyi ihmal etmeyerek, İstibdat Devri’ni böyle anlatıyor. İstibdat, günümüz Türkiye’sinde yönetimin belirgin niteliğidir. Bu topraklarda bilinen, yaşanmış, adı konmuş bir idare tarzıdır. Türkiye’de seçmen topluluğunun yarısının 16 Nisan’da kullandığı “hayır” oyu, esas olarak iktidarın istibdat hevesine karşı verildi. Bugün Kılıçdaroğlu’nun Adalet Yürüyüşü, dokunulmazlıkların kaldırılmasına evet demiş olmanın kefaretini ödemek olarak görülebilirse de, bu istibdat idaresine karşı, şiddete başvurmadan, barış içinde yükselen bir sestir. Enis Berberoğlu, Selahattin Demirtaş, diğer tutuklu milletvekilleri ve gazeteciler, idarenin ceberutluğunun, mahkemelere aldırttığı karakuşi kararların simgesidirler. Bu nedenle Adalet Yürüyüşü, gerçekten istibdat idaresine karşı bir yürüyüş olacaksa, Maltepe’de bitmemeli, Silivri’den geçip Edirne’ye kadar uzanmalıdır. GEBZE’DE BULUŞACAKLAR Adalet Yürüyüşü’ne İzmirliler de katılıyor CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı “Adalet Yürüyüşü” için bir güzergâh da Ege’den açılıyor. CHP İzmir, bugün İstanbul’a doğru yürüyüşe geçiyor. CHP’lilerin yürüyüşü, saat 10.00’da Cumhuriyet Meydanı’ndan başlayacak. İzmirli CHP’lilerin yürüyüş kolu, Kılıçdaroğlu’yla Gebze’de buluşacak. İlçe başkanları toplantısında alınan kararı açıklayan CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven, “Kılıçdaroğlu’nun adalet için başlattığı bu tarihi yürüyüş, siyasi tarihimizde altın harflerle yazılacaktır. Türkiye’nin yeniden Cumhuriyet ayarlarına dönmesi, adaletin yeniden tesis edilmesi, hukuksuzluğun sona erdirilmesi için, bizlerde İzmir’den İstanbul’a Adalet Yürüyüşümüzü gerçekleştireceğiz. Adalet için genel başkanımızın başlattığı yürüyüşe İzmir’den tam destek vereceğiz” dedi. İlçe başkanları ve il yönetim kurulunun katılacağı yürüyüşün Cumhuriyet Meydanı’ndan başlayacağını açıklayan Güven, “Adalet sağlanıncaya kadar bu yürüyüşümüzden ve mücadelemizden geri adım atmayacağız” diye konuştu. l HAKAN DİRİK / İZMİR C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear