26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 22 Eylül 2016 12 Gazetecilik adliyede haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Can Dündar ve Erdem Gül’ün MİT TIR’ları haberi nedeniyle yargılandığı gün, gazeteci Hasan Cemal, Erdoğan’a hakaret iddiasıyla ifade verdi, Altan kardeşler savcılığa getirildi, Odatv davasının görülmesine devam edildi DOSYALAR BİRLEŞTİ Can erok Gazetemiz eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcimiz Erdem Gül’ün MİT TIR’ları haberleri nedeniyle “silah lı terör örgütüne, üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım” iddiasıyla yargı landıkları dava, CHP Mil letvekili Enis Berberoğlu hakkındaki dosya ile bir leştirildi. Başlar başlamaz gizlilik kararı verilen da va, 16 Kasım’a ertelendi. CANAN COŞKUN İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya Erdem Gül katıldı. Dündar ve Gül’e destek olmak için CHP’li milletvekilleri Utku Çakırö zer, Enis Berberoğlu, Sezgin Tanrıku lu ve Barış Yarkadaş, DİSK Basınİş Ge nel Başkanı Faruk Eren, Türkiye Gaze teciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcay to, Türkiye Gazeteciler Sendikası İstan bul Şube Başkanı Gökhan Durmuş, Er dem Gül’ün eşi Aslı Gül, Can Dündar’ın eşi Dilek Dündar, Avrupa Gazeteciler Fe derasyonu Temsilcisi Mehmet Köksal, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu adına Barry White adliyeye geldi. Mah keme, davayı gizlilik kararıyla başlat tı. Dündar ve Gül’ün avukatlarından To ra Pekin, dosyada yalnızca örgüt üyeliği suçlaması olduğuna dikkat çekerek, giz lilik kararını gerektirir bir durumun ol ALTAN KARDEŞLER İÇİN TUTUKLAMA İSTENDİ CANAN COŞKUN Taraf Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan ile kardeşi Prof. Dr. Mehmet Altan, 12 günlük gözaltı sonrası dün akşam sevk edildikleri Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde savcılık sorgularının ardından ‘darbeye teşebbüs’, ‘örgüt propagandası’ ve ‘örgüt üyeliği’ suçlamalarından tutuklama istemiyle mahkemeye çıkarıldı. Altan’lara emniyetteki sorgularında “Abilik yaptınız mı” ve “Pensilvanya’da Gülen’le ne görüştünüz” sorusu yöneltildi. Altan kardeşler hakkındaki soruşturmada, FETÖ/ PDY soruşturması kapsamında tutuklanan Balyoz davası savcısı Hüseyin Kaplan, ‘tanık’ olarak dinlendi. ‘Abilik yaptınız mı?’ Ahmet Altan ve Mehmet Altan’a em niyetteki sorgularında, TSK’ye sızan Gü len cemaati mensubu üye lerinin verdikleri ifadeler de Zaman Gazetesi, Aksi yon Dergisi ve Cihan Ha ber Ajansı’ndaki kişilerin kendilerine “abilik” yaptık larını söyledikleri belirtildi. Mehmet Altan’a “Sizin de Ahmet Altan böyle bir abilik durumunuz söz konusu mu” diye so ruldu.14 Temmuz’da tele vizyonda, Erdoğan’ın darbe zemini hazırladığı ve kısa sürede yönetimden gide ceği ifadelerinin ne amaç la söylendiği, bir gün son raki darbe girişiminden haberdar olup olmadıkla Mehmet Altan rı soruları yöneltildi. Meh met Altan’a Bank Asya he sabından para yardımı yapıp yapmadığı, 17 Aralık 2010 tarihli “Balyoz’un anla mı” başlıklı yazısını yazmasındaki ama cı, talimat alıp almadığı soruldu. Meh met Altan’a 2013’te Pensilvanya’da Gülen’i ziyaret edip etmediği, ne gö rüştükleri de soruldu. Mehmet Altan’ın evinde 6 adet 1 dolarlık banknot bulun duğu anımsatılarak, bunları neden mu hafaza ettiği soruldu. Manşet için talimat aldınız mı? Ahmet Altan’a ise, Taraf gazetesinin kapatılmadan önce kim tarafından finanse edildiği, haberlere kimin karar verdiği, Gülen’den talimatın nasıl geldiği soruldu. Taraf’ın “Paşasının Başbakanı” manşeti hatırlatılarak, “Başbakanın, Genelkurmay Başkanı’nın açıklamalarını desteklemesine karşılık tehdit edici böyle bir manşet yayınlama sebebiniz nedir? Bu manşet için talimat aldınız mı” soruları yöneltildi. l İSTANBUL Uğur Güç Erdem Gül Barış Yarkadaş ARTIK İŞİMİZİ YAPALIM Adliye önünde açıklama yapan Erdem Gül, “Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğü, gazetecilerin adliye mesaileri bir süre önce başladı. Bugün daha da sıkılaşarak devam ediyor. Dava üzerinde söylersem, adına ne denirse densin, davalarda suçlamalarda adı ne olursa olsun, bu bir gazetecilik davasıdır. Gazeteciliğin yargılanmasıdır. Dolayısı ile meslek örgütü temsilcileri de belirttiler. Bugün burada bir sürü gazetecinin mesaisi var, yargılanıyor. Bütün bunların artık son bulması gerekir. Gazeteciler bir an önce adliyeden ve dolayısı ile hapishanelerden, gözaltından çıkarılıp, kendi işlerini yapmalıdır. Gazeteciler artık haber olmamalı, haber yapmalı” dedi. madığını söyledi. Duruşma savcı Evli lan dosya ile davanın birleştirilmesine “devletin güvenliği veya iç veya dış si ya Çalışkan, dosyanın, CHP Milletveki karar verdi. Dündar ve Gül’ün avukatla yasal yararları bakımından niteliği iti li Enis Berberoğlu’na mühimmat yüklü rının gizlilik kararının kaldırılması yö barıyla gizli kalması gereken bilgile MİT TIR’ları görüntülerini Can Dündar’a nündeki taleplerini reddederek, duruş rini açıklamak” suçundan Dündar’a verdiği iddiasıyla açılan dava ile birleş mayı 16 Kasım’a erteledi. 5 yıl 10 ay, Gül’e ise 5 yıl hapis ceza tirilmesini talep etti. Mahkeme de Ber Adana’da Ocak 2014’te durdurulan sı vermişti. Dündar ve Gül’e yöneltilen beroğlu hakkında, ‘devletin gizli kalma mühimmat yüklü MİT TIR’ları haberle ‘darbeye teşebbüs’ suçundan beraa sı gereken bilgilerini siyasal veya askeri ri nedeniyle gazetemiz eski Genel Ya te hükmederken, “silahlı terör örgütü casusluk amacıyla temin etme’ ve ‘silah yın Yönetmeni Can Dündar ve Anka ne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek lı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ra Temsilcimiz Erdem Gül 92 gün tu yardım etme” iddiasına ilişkin ise dos ve isteyerek yardım etme’ suçundan açı tuklu kalmıştı. Mahkeme, 6 Mayıs’ta yanın ayrılmasına karar vermişti. Davada Erdoğan gerilimi Odatv davasında mahkeme başkanı, Ahmet Şık’ın Erdoğan hakkındaki sözlerini tutanağa geçirmedi Hasan Cemal Yöneticiler eleştiriye tahammül edebilmeli T24 yazarı ve P24 Bağımsız Gazetecilik Platformu Kurucu Başkanı gazeteci Hasan Cemal, 4 Ocak 2016’da yayımlanan “Her Allah’ın günü ‘Anayasa suçu’ işleyen bir Tayyip Erdoğan’la...” başlıklı yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla İstanbul 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nde talimatla ifade verdi. Hasan Cemal hakkında, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin şikâyeti üzerine soruşturma başlatıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Cemal’in 1 yıldan 4 yıl 8 aya kadar hapsi talep ediliyor. Çağlayan’daki adliyede ifade veren Hasan Cemal, yazısında bir hakaret ve iftira kastının olmadığını söyledi. Suçlamaları reddettiğini belirterek, “Daha önce karakolda verdiğim ifadeyi kabul ederim. Yazıda bir hakaret ve iftira kastı yoktur. Cumhurbaşkanı’na yönelik sert bir eleştiridir. İfade özgürlüğünün çerçevesine oturan bir eleştiridir. Türkiye’yi yönetenlerin eleştiriye tahammülleri olması gerekir. Çünkü demokrasinin özü budur. İfade özgürlüğü demokrasinin olmazsa olmaz koşuludur” dedi. Hasan Cemal’in ifadesi davaya bakan Ankara 33. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilecek. l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Türkiye cezaevine kış geliyor’ Aslı Erdoğan Özgür Gündem Yayın Danışma Kurulu üyesi yazar Aslı Erdoğan’ın tutukluluğuna dün bir kez daha itiraz edildi. Erdoğan’ın avukatı Erdal Doğan, yazarın kitaplarını ve Özgür Gündem’de yayımlanan yazılarını da soruşturma savcısına sundu. Aslı Erdoğan ise dün gönderdiği mesajda, “İlk yağmurlar... KIŞ GELİYOR. Cezaevine, Büyük Türkiye Cezaevi’ne, daha sert geliyor. (Nurtopu gibi yepyeni cezaevlerimiz olacakmış, Allah sahibine bağışlasın!) Ama sizler sayesinde içimiz sıcacık! Sevgiler, selamlar” diye yazdı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Gazeteciler Ahmet Şık, Ne dim Şener ve Soner Yalçın’ın da araların da bulunduğu 13 sa nıklı Odatv davası nın dünkü duruşma sında, Tayyip Erdo ğan tartışması yaşandı. Mahkeme Başka Ahmet Şık nı, Ahmet Şık’ın Erdo ğan hakkındaki sözle rini tutanağa geçirme di. Dosya, mütalaanın sunulması aşamasına gelmişti. Ancak savcı Kamil Ertuğrul, ‘ani ve arızi olarak duruş ma savcısı olarak gö Nedim Şener revlendirildiğini’ söy leyerek, esas hakkındaki görüşünü ha zırlamak üzere süre istedi. Mahkeme, savcının talebini kabul ederek duruşma yı 24 Ekim’e erteledi. İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmada söz alan Ah met Şık, dava nedeniyle 13 ay hapis yat tığını anımsatarak, dönemin Başbaka nı Erdoğan’ın tutuklandıklarında ‘gaze tecilikten değil darbecilikten yargılanı yorlar’ dediğine dikkat çekti. Soruştur ma ve yargılama aşamasında görev ya pan hâkim, savcı ve emniyet mensupları nın tutuklandıklarını ya da firari olduk larını belirten Şık, Erdoğan’ın ‘ne istedi ler de vermedik’ sözlerini anımsatarak, “Türkiye bir hukuk devletiyse, yardım ve yataklık suçuna dair bu itirafa soruştur ma açılması gerekiyor. Recep Tayyip Er doğan, Fethullah Gülen ile birlikte çete kurmak, yönetmek ve yardım etmekten dolayı yargılanması gereken bir sanık ol malı. Bu sözlerimin zapta geçirilmesini istiyorum” dedi. Yeni atanan mahkeme başkanı İbrahim Lorasdağı, Şık’ın isteği ni reddetti. Şık’ın “Söylediklerimin zapta geçirilmesini istiyorum” sözleri üzerine mahkeme başkanı, “Her söylenileni zap ta geçirmek zorunda değilim” dedi. Lorasdağı, Şık’ın beyanlarını tutanağa, “Çete faaliyeti yürüten Gülen ekibinin tüm destekçilerinin cezalandırılmasını istiyoruz. Bizim yönümüzden de beraati mizi talep ediyoruz” diye geçirdi. Şık’ın avukatı Can Atalay ise müvekkilinin be yanlarının tutanağa tam olarak geçiril mesini istedi. Başkan, Atalay’ın sözleri ni de tutanağa şöyle geçirdi: “Sanığın, so ruşturma ve yargılama aşamasında doğ rudan dosyaya etkide bulunduğunu iddia ettiği Recep Tayyip Erdoğan isminin de tutanağa geçmesi gerekirdi. Bizim beya nımızla geçmiş oldu. Bu hususun mahke menizce dikkate alınmasına istiyoruz.” l İSTANBUL/Cumhuriyet HOCANINoKULLARI Yazımın başlığı bir kitabın adı. Ama kitap; Fethullah Gülen İslamiyetin içini boşaltmaktayken Cemaat’in paralarıyla dünya gezisine çıkıp FETÖ okullarına methiyeler düzen şimdi AKP’li Akit yazarıyla bir dostunun yazdığı kitap değil. Kapakta siyah zemin üzerine beyaz harfle yazılı adın üzerinde siyah harfciklerle “görünmeyen yüzü” ibaresi de okunuyor. Kapağının sağ üst kenarında “STKB 206 sivil toplum kuruluşu desteğiyle” kaydı var. Kitabın ilk sayfasında da şu bilgi yazılı: “Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Altmış Sekizliler Vakfı, Cumhuriyet Okur Girişimi (CUMOK), Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV), Dayanışma Derneği (DD), 55 Sanat Örgütü (ÖSK), Sosyal Dayanışma Vakfı (SODEV) kuruluşlarının katkılarıyla gerçekleştirilmiştir.” Baskı yılı ise 1998, fiyatı da o dönemin parasıyla 40 bin lira. HHH Kitap, fakirlikleri kullanılarak Cemaat tarafından kandırılmış, kandırıldıklarını anlama ferasetini erkenden gösterip “Altın Nesil” (?) yetiştiren okullardan ayrılan iki gencin anlattıklarından oluşuyor. Gençlerden biri açıklama yapma zorunluğu duymasının nedenlerinden birini de 1998 yılında şöyle açıklıyor: “Din adına korkunç bir sömürü düzeni kurarak, insanları aldatan ve toplumu ortaçağ karanlığına götürmek isteyen bir salgına, vatanını ve değerlerini seven bir kişi olarak dur diyebilmek. Cemaat çalışmalarının tüm ayrıntılarını anlatarak, devletin nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu kamuoyuna, yetkililere, anababalara gösterebilmek...” Ailesinin fakirliğini ayrıntılı bir şekilde anlatmış, sonra şöyle demiş: “Babamın en büyük isteği, onun deyimiyle iyi bir mücahit gibi yetiştirilmekti. Hatta son isteği olarak, hakkını bizlere helal etmesi için namaz kılmamızı ve RP’ye (Refah Partisi) oy vermemizi şart koşmuştu.” Cemaat okulu için verdiği bilgi de şuydu: “Burada okuduğum 3 yıl boyunca öğretmenlerimizin çoğu RP ve MHP taraftarıydı. Dolayısıyla bu hocalarımızın etkinliği diğerlerine göre oldukça fazlaydı. Ailemden RP’ye duyduğum yakınlık, okuldaki bazı hocalarımın uğraşlarıyla bir RP mücahidi olmama neden oldu.” HHH Şunu da ben ekleyeyim. O yıllarda Refah Partisi’nde canla başla çalışıp sonra Adalet ve Kalkınma Partisi’ni kuranlar, öküz ölüp ortaklık bozulana kadar da Cemaat’le kol kola girip “Ne istedilerse vermişlerdi...” HHH Gençlerin kitapta anlattıklarını, bugün cümle âlem, FETÖ’cülerle AKP’lilerin anlattıklarından, itiraf ettiklerinden ve daha da kötüsü yaşayarak öğrenmiş durumda. O nedenle yazmıyorum. Ama kitap doğrusu bir başucu kitabı niteliğinde. HHH Fethullah Gülen’le ilişkilerinin, alışverişlerinin ortaya dökülmesinden korkanlar yine bildiğimiz oyunların peşinde. En etkili savunma yöntemiyle hedef şaşırtmaya çalışıyorlar. Doğal olarak da hedefte Cumhuriyet gazetemiz var. FETÖ’cülük, darbecilik iddiaları AKP’nin yayın organlarında gırla gidiyor. Tabii başı da “Havuz Medyası”nın gazete ve televizyonları çekiyor. En hızlısı da Sabah gazetesi... Aşağıya bir liste alıntılıyor ve soruyorum. Bu liste neden düzenlenmiştir? Kimlerden oluşmuştur? Bilen çıkmazsa cumartesi günü anlatırım. “Nuh Albayrak Ünal Tanık Ali Akkuş Abdülhamid Avşar Soner Can Kemal Çiftçi Mahmut Övür Zeki Gümüş Kadir Demirel” ‘TEHDİT’ DAVASI BAŞLADI Sarıgül ve İnönü duruşmada buluşacak Eski Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ve oğlu Emir Sarıgül’ün “birden fazla kişi ile tehdit” ve “kamu görevlisine hakaret” suçlarından yargılanmasına başlandı. İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, 8 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Mustafa Sarıgül katıldı. Savcılığa verdiği ifadeyi tekrarladığını söyleyen Sarıgül, suçlamaları reddettiğini söyledi. Her duruşmaya geleceğini belirten Sarıgül, “İddia sahipleri geldiği zaman onlara da sorularım olacak. Bu mahkemede doğru kararın çıkacağına inancım tamdır. Bu konu benim siyasi geleceğimi yıpratmaya yönelik içi boş bir davadır. Doğru ve haklı olduğumuzu tüm kamuoyu biliyor. Bize yapılan haksızlığı kamuoyunun vicdanına bırakıyorum” dedi. Sarıgül, müştekiler Hayri İnönü ve eşi Nazlı İnönü’nün davaya katılma taleplerine ilişkin de “Katılsınlar, hepsi gelsin” dedi. Mahkeme, müştekilerin davaya katılma taleplerini kabul etti. Sağlık sorunları gerekçesiyle duruşmaya gelmeyen Sarıgül’ün oğlu Emir Sarıgül’ün ifadesinin bir sonraki celsede alınmasına karar veren mahkeme, duruşmayı 29 Aralık’a erteledi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear