26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 2 Ağustos 2016 4 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ ‘KHK’yle değil yasayla’ Orduyu dayak arsızı etmek Cahil adamların yetiştirdikleri, daha doğrusu bozup perişan ederek, toplumun başına musallat ettikleri bir çocuk tipi vardır. Sürekli azarlanır, horlanır, aşağılanır, ikide bir ensesine tokat patlatılır veya iteklenir. O artık itilip kakılmaya alışmış, her an şamarın nereden geleceğinden şaşırmış, sinmiş, pusmuş, ikide bir burnunu çekip duran, pısırık, kimliksiz, kişiliksiz, vakar ile uzaktan yakından ilişkisi olmayan, içten pazarlıklı, sinsi, kendini savunamayan, koruyacak hiçbir değeri kalmamış tehlikeli bir zavallıdır. Önemli olan, çocuğu bu hale sokmamaktadır. Birine böyle davranıldığında, sağduyulular, bilgeler, uyarırlar: Yapma evladım! Çocuğu dayak arsızı edeceksin! Uyarı yerindedir, çocuk dayak arsızı oldu mu, ondan hiçbir hayır umma, her türlü melaneti bekle! Son zamanlarda ordu, dört bir yandan gelen horlamaların, aşağılamaların, saldırıların, darbelerin hedefi haline sokuldu. Kışlaların önünde belediyelerin iş makineleri, servis araçları kapıları kapamışlar, giriş çıkışı engelleyerek orduyu kışlasına hapsetmiş durumdalar. Bu da yetmiyor, önüne gelen orduya çatıyor, onu her türlü melanetin kaynağı olarak gösteriyor. Bu durumda, ordu pusmuş, sinmiş, felç olmuş, kışlasından dışarı adım atamıyor, bununla da yetinmiyorlar. Kışlaları, yani binaları cezalandırmaya hazırlanıyorlar. Kışlalar cezalandırılmaya hazırlanılırken 31 Mart 1909’da gerici alaylı askerin ayaklanmasının simgesi olan Taksim Kışlası’nın, inadına yeniden ihya edileceğinin müjdesi veriliyor. HHH Türkiye’nin dört bir yanında ordu kışlasına kapanmış, sinmiş durumdadır. Güneydoğu’da kışlaya hapsolmuş birliklerin kimi zaman yemeklerinin ulaştırılmasının bile sorun haline geldiği belirtiliyor. Terörün kol gezdiği bir ortamda, her türlü tehdidin başımızda olduğu bir dönemde, dünyanın en netameli bölgesinin ortasında bulunan ve komşudaki iç savaşın kıvılcımlarının çoktan, kendi topraklarına sıçradığı bir sırada Türkiye’nin, dayak arsızı haline getirilmek istenen ordusu sinmiş, felç olmuş haldedir. PKK terörü bu ortamda ortalıkta elini kolunu sallayarak dolaşmakta, her tarafa mayınlar döşenmektedir. Bunların karşısına dikilecek hiçbir güç kalmamıştır. Bu topluma yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bu duruma bir an önce son verilmesi için yalvarıyoruz: Yapmayın beyler! Etmeyin efendiler! Orduyu dayak arsızı etmeyin! Unutmayalım ki, o ordu bize lazım, dayak arsızı edilmiş, sinmiş, pusmuş bir ordu, başta kendi olmak üzere hiçbir şeyi savunamaz. Oysa ülkelerin savunması için güçlü, moralli kişilikli bir ordu şarttır. HHH Orduyu her türlü kurumun önüne geçirerek, her türlü hiyerarşinin tepesine tırmandırarak ne demokrasiyi güvenceye alabilirsiniz ne de ülkeyi. (Bu duruma örnek olarak 12 Eylül dönemine bakabilirsiniz) Aynı şekilde orduyu iterek kakarak, dayak arsızı haline getirerek de demokrasiye ve ülkeye yöneltilmiş tehditleri gideremezsiniz. (Bakınız Türkiye 2016!) Sağlıklı bir toplum için orduyu siyasetten çekmek, ne kadar demokrasinin önkoşulu ise siyaseti ordudan çekmek de o kadar demokrasinin önkoşuludur. Orduyu imamın ordusu konumundan çıkarmak, “o imamın ordusu”nu, “bu imamın ordusu” haline getirerek mümkün değildir. Şu ya da bu nedenle, ordu bir tehdit haline gelmişse, bu tehdit , orduyu dayak arsızı ederek, ülkeyi ordusuz hale getirmekle ortadan kaldırılamaz. İdeal toplum, sömürüsüz, ordusuz toplumdur, ama henüz o aşamaya varmış değiliz. Şu anda ordusu yenilmiş, ufalanmış, sindirilmiş, bir toplum her türlü tehlikeye açık demektir, hele hele içinde bulunduğumuz mekânda ve zamanda... Onun için, yalvarıyoruz: Yapmayın beyler! Etmeyin efendiler! Orduyu dayak arsızı haline getirmeyin! Bahçeli, Topcu’yu Divan görevinden aldı MHP Başkanlık Divanı’nda dün bir gelişme yaşandı. MHP lideri Devlet Bahçeli, MHP Genel Başkan Yardımcısı Zühal Topcu’yu Başkanlık Divanı’ndaki görevinden aldı. Bahçeli, bu ayrılığı kurmaylarına “Zühal Topcu Hanımefendi Divan’daki görevinden affını istedi” diyerek duyurdu. Edinilen bilgiye göre Topcu’nun Bahçeli ile görüşerek, ailevi nedenlerden dolayı Genel Başkan Yardımcılığı görevinden ayrılmak istediğini talep ettiği öğrenildi. Topcu’nun yine Bahçeli’nin emri altında çalışmalarına devam edeceği kaydedildi. Öte yandan Bahçeli, bugünkü grup toplantısının ardından saat 13.00’te Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’da ziyarette bulunacak. MHP Lideri saat 16.00’da da MYK toplayarak gelişmeleri değerlendirecek. Darbe girişiminin ardından Başbakan Yıldırım ikinci kez CHP ve MHP liderleri ile bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, OHAL ve KHK’lerle ilgili rahatsızlıklarını dile getirdi Başbakan Binali Yıldırım, hükümetin 3. Kanun Hükmünde Kararnameyle (KHK) Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sil baştan di HDP’ye yine davet yok zayn edilmesine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun tepkisi üzerine, dün ikinci kez “muha İKLİM ÖNGEL lefet turu” gerçekleştirdi. İlk olarak CHP Genel Merkezi’nde Kılıçdaroğlu ile gö rüşen Yıldırım daha sonra da MHP lide ri Devlet Bahçeli ile bir araya geldi. Gö rüşmede CHP lideri, hükümetin çıkar dığı KHK’lerin OHAL dönemi dışında ki düzenlemeleri kapsadığını ve Ana yasa Mahkemesi’nce iptal edilebilece ğini belirterek, “Kararnameleri çekin, Meclis’ten yasa olarak geçirelim” öneri si getirdi. Kılıçdaroğlu, Yıldırım’ın ön ceki gün gazetelerin Ankara temsilci leriyle yaptığı görüşmeye Cumhuriyet, Sözcü’nün de aralarında olduğu gazete lerin çağırılmamasını da eleştirdi. ‘OHAL başarıyla devam edecek’ İkinci buluşma Yıldırım ve Kılıçdaroğlu, darbe girişiminin ardından Çankaya Köşkü’nde ger Yıldırım, Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin ardından MHP lideri Devlet Bahçeli’yle TBMM’deki makam odasında görüştü. Bahçeli, “Çok verimli bir görüşme oldu. OHAL Tamamen riskin ortadan kalkması biraz daha zaman alacaktır” dedi. Yıldırım, “idam” konusunu görüşmediklerini, sadece anayasa değişikliği konusunda partilerden bi çekleşen görüşmeden sonra ikinci kez uygulaması inşallah başarı ile devam ede rer kişinin bir araya gelerek çalışma yürü CHP Genel Merkezi’nde bir araya geldi. cek ve Türkiye her türlü tehditten kurtu teceklerini bildirdi. Gazetecilerin “tehli Edinilen bilgiye göre görüşmede Kılıçdaroğlu, başta TSK olmak üzere temel sistem değişiklikler konusunda TBMM’nin bypass edilerek, KHK’lerle sil baştan dizayn edilmesinden duyduğu rahatsızlığı lacaktır” dedi. Yıldırım ise Türkiye’nin 15 Temmuz’da büyük bir felaketin eşiğinden döndüğünü ve bunda siyasi partilerin desteğinin belanın defedilmesinde etkili olduğunu kaydetti. “Bu bela defedilmiştir ama tehlike geçti denemez. Bu yapı dü ke sürüyor” sözlerini anımsatması üzerine de Yıldırım, “Yaşadığımız 15 gün bize şunu gösterdi, bu yapı darbe teşebbüsüne katılanlarla sınırlı değil. Daha derinlere gidiyor. Çok daha büyük. Bunun için KHK’leri çıkarıyoruz ve muhtemel riskleri kontrol ifade etti. Cemaatçi terör tehdidine karşı şünüldüğünden çok daha derin bir yapıdır. altına alıyoruz” yanıtını verdi. devlet yeniden yapılandırılacaksa, bu de ğişikliklerin mutlaka parlamento tarafın sın” uyarısını bir kez daha iletirken “Ku nı yakından izlediğini söyleyen Kılıçda dan yaşama geçirilmesi gerektiğini ifade ru yanarken de hukuk içinde kalınmalı” roğlu, “Batı’da Erdoğan karşıtlığı üzerin eden Kılıçdaroğlu, alelacele, birkaç kişi görüşünü iletti. Yıldırım’ın da “Evet bize den bakış açısı var. Bu süreçte Cumhur nin kararıyla devletin yapısının sil baş de bu yönde endişeler geliyor, bizim de başkanı geride durmalı. Geride durursa tan değiştirilmesinin, ileride geri dönüle bu konuda tespitlerimiz var ve üzerinde darbe girişimini hep beraber daha iyi at mez sorunlara yol açacağına işaret etti. hassasiyetle duruyoruz” yanıtını verdi. latabiliriz” diye konuştu. Normalizasyon OHAL kararnamelerinin sadece o zaman dilimine ilişkin düzenleme içerebi ‘Cumhuriyet neden yok?’ kapsamında kışlaların önünde belediye araçlarının durmasının orduyu aşağıla leceğini belirten Kılıçdaroğlu, “Ancak çı Bunun üzerine CHP’nin darbe mağdur yıcı bir durum yarattığını dile getiren Kı kardığınız kararnameler, OHAL dönem ları ve OHAL döneminde haksız yere gö lıçdaroğlu, “Bu doğru değil, buna bir an leri dışındaki düzenlemeleri kapsıyor. zaltına alınan, tutuklanan veya görevden önce son verilmeli ve normal sürece ge Bunlar anayasaya aykırılık oluşturuyor. uzaklaştırılanlar için oluşturduğu OHAL çilmeli” dedi. Erdoğan’ın “sıfır kilomet İleride bu AYM’ye götürüldüğünde, ip komisyonu ile ilgili de önemli bir karar re devlet” söyleminin de yanlış olduğuna tal edilebilir. O nedenle, bunun iptalini alındı. Bu kapsamda CHP’yle hükümet dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Oysa darbe beklemeden, bu KHK’leri geri çekin, ya arasında bir “koordinasyon” kurulma girişimi parlamenter sisteme karşı yapıl sa olarak Meclis’ten geçirelim” önerisin sı kararlaştırıldı. CHP Genel Başkan Yar mıştır” ifadelerini kullandı. de bulundu. dımcısı Bülent Tezcan ile Başbakan Yar Görüşmede Yıldırım ise “Darbe riski CHP lideri, OHAL dönemlerinde ana dımcısı Nurettin Canikli bu konuda ko henüz geçmiş değil, riski ortadan kaldır yasaya aykırı çıkarılan ve AYM tarafın ordinatör olarak görevlendirildi. maya çalışışyoruz” dedi. dan iptal edilen KHK’lerle ilgili bir rapor hazırladıklarını belirtti. Görüşme Edinilen bilgiye göre görüşmede Kılıçdaroğlu, Yıldırım’ın önceki gün temsil ‘Savunma üniversiteleri’ de, CHP’nin raporunu Yıldırım’a iletmesi de karara bağlandı. Görüşmede CHP ‘O.. mrümüz cemaatlelideri“kurununyanındayaşdayanma cilerle yaptığı görüşmede mutabakat ve Kapatılan Harp Okulları’nın da günde birlik görüntülerine karşın “Neden Cum me geldiği görüşmede, Yıldırım, “Milli huriyet ve Sözcü yok” dedi. Batı dünyası Savunma Üniversiteleri var. Harp okul Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Genel Başkanı Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye, 7 Ağustos’ta Yenikapı’da düzenlenecek “Demokrasi ve Şehitler Mitingi”ne katılarak birer konuşma yapmaları için davet gönderdi. Erdoğan’ın, HDP’ye yönelik tavrını sürdürerek davetiye göndermemesi dikkat çekti. Erdoğan, darbe girişiminin ardından AKP, CHP ve MHP Genel Başkanlarını saraya davet ederek görüşürken HDP eşbaşkanlarını çağırmadı. Erdoğan, siyasi iklimde oluşan ılımlı hava gereği Kılıçdaroğlu ve Bahçeli aleyhine açtığı davaları geri çekme kararı alırken HDP’yi kapsam dışı bıraktı. Sarayın HDP’ye yönelik tavrına hükümet de katıldı. OHAL ve KHK’ler konusunda bilglendirme amaçlı muhalefet turuna çıkan Başbakan Yıldırım, CHP ve MHP genel merkezlerini ziyaret ederken HDP’nin kapısını çalmadı. Bahçeli katılmayacak Bu arada Bahçeli’nin, Cumhurbaşkanı’nın 7 Ağustos’ta Yenikapı’da gerçekleştirilecek mitinge de katılmayacağı öğrenildi. MHP kulislerinde Bahçeli’nin darbeye karşı net tavrı ve iktidara verdiği desteğin milletin birliği, bütünlüğü ve devletin bekasına dayandığı konuşulurken, Cumhurbaşkanı’nın şahsını öne çıkaran bir organizasyona sıcak bakmadığı ifade edildi. ları üniversite sistemi içinde devam edecek” açıklaması yaptı. Görüşmede, anayasa değişikliği konusu da gündeme geldi ve özellikle yargının yapılandırılmasına dönük dar kapsamlı değişikliği içeren “mini anayasa paketi”nin öncelikle ele alınmasına dönük alt komisyon kurulması benimsendi. Daha geniş kapsamlı anayasa konusunda ise masaya oturulmasına ilişkin olarak da Kılıçdaroğlu, “Bizim şartlarımız belli. İlk dört madde. Biz bu şartla masaya otururuz’’ diye konuştu. Komisyonun sadece AKP, CHP ve MHP’li üyelerden oluşması kararlaştırılırken HDP’nin dışlanması dikkat çekti. CHP’den Bülent Tezcan, MHP’den Mehmet Parsak’ın komisyonda görev alacağı bildirildi. Koruma polislerinin paralel yapıya üye olduğu konusunda çıkan haberlerle ilgili ise Kılıçdaroğlu, "Bu polisleri ben mi belirliyorum. Hükümete yakın yayın organlarında çıkan bu tarz haberlere üzülüyorum" diyerek Yıldırım'a eleştirilerini iletti. l ANKARA ‘YANLIŞLIKLA’ GÖZALTI mücadeleyle geçti’ Darbe girişiminin ardından Kilis’te açığa alınan iki akademisyen, isyan etti. Akademisyenlerden biri Eğitim Sen üyesi ve ADD’li DİLEK ŞEN Darbe girişiminin ardından Fethullah Gülen’e yönelik operasyonlarda üniversitelerde de çok sayıda akademisyen açığa alındı. Kilis 7 Aralık Üniversitesi’nde açığa alınan 5 akademisyenden Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. İsmail Pehlivan, Eğitim Sen üyesi ve ADD Gaziantep Şubesi’nin kurucularından olduğunu belirterek “Ömrümüz cemaatlerle tarikatlarla mücadeleyle geçti” dedi. Fen Edebiyat Fakültesi’nde araştırma görevlisi olan Mehmet Ali Çelik ise Gülen cemaati ile hiçbir bağlantısının bulunmadığını, etnik kimliği nedeniyle 2011 yılından bu yana ötekileştirildiğini belirtti. Gazetemize konuşan araştırma görevlisi Mehmet Ali Çelik, açığa alındığını bir internet sitesindeki haberden öğrendiğini, kendilerine iletilen tebligatta ise Gülen Cemaati üyeliğine ilişkin bir şey yazmadığını söyledi. Tebligatta “Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulu’nca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu” ifadesinin yer aldığını söyleyen Çelik şu ifadeleri kullandı: “Bana bu iftirayı atan odakların, FETÖ’cü olduğunu düşünüyorum. 2011’den bu yana etnik kimliğim üzerinden bir ötekileştirme süreci başlatıldı. Fakülteden iki akademisyen uzaklaştırıldık. İsmail Hoca ile hayata bakışımız ve politik görüşlerimiz farklıdır; ancak ortak yanımız eleştirel, özgürlükçü, bilimsel düşünmemiz ve her türlü SES’lilere cemaat suçlaması! Darbe girişiminin ardından kamuda uzaklaştırmalar sürerken Diyarbakır’da cemaate yönelik soruşturmada Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nden işten çıkarılan 97 kişiden 83’nün SES üyeleri olduğu ortaya çıktı. SES üyeleri, “Herkes şunu bilmeli ki gerek sendikamız gerekse de mağdur edilmek istenen emekçi arkadaşlarımız emek ve demokrasi mücadelesini her koşulda sürdürecektir” dedi. l MAHMUT ORAL/ DİYARBAKIR cemaat ve tarikatın devlet kurumlarına sızmasına karşı olmamızdır.” ‘Biz sosyal demokratız’ Eğitim Sen üyesi ve ADD Gaziantep Şubesi’nin kurucularından olan Yrd. Doç. Dr. Pehlivan ise sosyal medya paylaşımları nedeniyle görevden uzaklaştırıldığını düşündüğünü kaydetti. Pehlivan, “Bizim bu ülkeye duyduğumuz sevgiyi dahi hiç kimse sorgulayamaz. Anayasal haklarımız çerçevesinde devleti değil işleyişi eleştirme hakkımızı kullandık. Sosyal demokrat tandanslı insanlarız. Meslek hayatımızdaki geçmişimiz de, yazdıklarımız da gayet net ve açık. Ömrümüz cemaatlerle tarikatlarla mücadeleyle geçti” dedi. Münir Karaloğlu Antalya Valisi ‘Pardon’ dedi Antalya’da demokrasi nöbetine katılan Vali Münir Karaloğlu, darbe girişiminin ardından Fethullah Gülen Cemaati’ne yönelik operasyonlarda Akdeniz Üniversitesi’nde 20 öğretim üyesinin yanlışlıkla gözaltına alındığını söyledi. Vali Karaloğlu şu ifadeleri kullandı: “Biz cadı avı falan yapmıyoruz. Ama biz cani avı yapıyoruz, biz hainleri avlıyoruz. Avlamaya da devam edeceğiz. Bu süreç içerisinde, zaman zaman yanlış yaptıklarımız da oluyor. Zaman zaman kurunun yanında yaşın da yandığı oluyor. Bakın üniversitemizde bir operasyon yaptık. Orada bazı hocalarımız, bunlarla ilgisi olmamasına rağmen, bizim yanlışımızla o listelerde yer aldılar. Biz yanlışı fark eder etmez, hocalarımızdan özür diledik ve gönderdik. Gerçekten bu hengâmede zaman zaman ilgisiz insanlarla, bazen isim benzerliği, bazen bir hesap, bir telefon gibi farklı uygulamalarla ilgisiz arkadaşları aldığımız oluyor. Onlardan her şeyden önce özür diliyoruz, haklarını helal etsinler. Bir kastımız yok. 20’ye yakın hocamızı bırakmış olduk.” l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear