24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 18 Temmuz 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY / MÜNEVVER OSKAY Darbe değil, ‘dâbbe’! Sözlükte “nüfuz ve sirayet eden” anlamı kaydedilmiş “dâbbe” kelimesi, bilindiği üzere Kuran’da “kıyamet alâmeti” olarak yerden neşet edecek bir yaratığı tanımlayan “Dâbbetü’larz” terkibiyle karşımıza çıkar. 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece olup biteni darbe girişimi addetmekten öte “dâbbe”, ama yerden değil gökten hâsıl olan bir dâbbe saymaya beni iten, öncelikle özelkişisel bir sebep var. Kendisine “yurtta sulh konseyi” adını uygun görmüş bir uğursuz girişim, haksız, hukuksuz ve izansız olmanın ötesinde, aynı zamanda daha ilk andan kolaylıkla savuşturulacağı belli bir çaresizlik ve zavallılık içinde yol almakla birlikte yine de cürmünden fazla yer yakarak geldi geçti. Bunlar arasında en korkuncu TBMM’nin bombalanmasıydı ve ben bunu Meclis duvarının neredeyse bitişiğindeki evimde, eşim ve kızımla birbirimize sarılmış halde, odaların arasında kalan daracık koridorda sabahlayarak dehşet içinde tecrübe ettim. Tam bir kıyamet haliydi... Ama bu özelkişisel boyutun çok ötesinde 15 Temmuz gecesi saat 10 civarında başımızın üstünden neredeyse teğet geçen jetlerle sökün eden girişim, siyasaltoplumsal açıdan da darbeden öte bir “dâbbe” etkisi ve işlevine, yol açtığı gelişmeler itibarıyla fazlasıyla sahip oldu. Özellikle de (plebisiter ve çoğunlukçu değil) “çoğulcu demokrasi”, düşünce özgürlüğü, iç barış ve elbette laiklik açısından... Bu darbe girişimi, yıllardır ülkede çoğulcu demokrasiye, sivil hak ve özgürlüklere, herkesin istediği gibi düşünme ve yaşama hürriyetine darbe üstüne darbe indiren bir iktidarın bu bakımlardan içine düştüğü meşruiyet krizini aşma yolunda en çok ihtiyaç duyduğu malzemeyi ona verdi. Onun açısından söz konusu darbe bu yüzden de (en yetkili ağızca telaffuz edildiği gibi) “Allah’ın bir lütfu”dur!.. Ama demokratik çerçevede bu iktidara muhalefetini sürdüren, sürdürmeye de kararlı toplum kesimleri açısından bu darbenin “dâbbe”, yani düşünce ve eleştiri hürriyeti açısından “kıyamet alâmeti” olarak okunmasına yol açabilecek bir dolu söz, tasarruf ve eylem de günlerdir orta yerde durmakta. Öte yandan “dâbbe”nin, bir bünyeye nüfuz ve sirayet eden yaratık olmanın yanı sıra “ağaç kurdu” anlamı olduğunu biliyoruz. Ve tabii Türkçemizdeki şu ne fis deyişi de biliyoruz: Her ağacın kurdu, kendinden olur!.. Şimdi karşımızda “askeri dar be” olarak duran; yıllar yıllar öncesinde adı “devlet içinde devlet” olarak konsa da görmezden gelinmiş; ancak 1725 Aralık sonrasında “paralel devlet” ve FETÖ diye lânetlenmiş bu “ağaç kurdu”nu kim besledi, büyüttü, böylesi kanlı bir girişimde bulunabilecek kapasiteye getirdi?.. Ve bugün meydanlarda demokrasiye sahip çıkmak adına “İdam isteriz” diye ortalığı inletenlerle, 34 yıl öncesine kadar şimdi darağacında görülmek istenen Pensilvanya’daki zatın eteğine yüz sürmek için çırpınanlar ne oranda örtüşmekte?! Yani evet, örtüşmekte, orası kesin de bu, ne orandadır?.. Bunun cevabını içtenlikle vermeden Türkiye’de “demokrasi” adına meydanlardaki görüntüye bakarak konuşmak, herkes, ama özellikle iktidar sahipleri için büyük bir yanılgı riski taşımaktadır. Bana kalırsa “dâbbe” etkili bu uğursuz darbe girişimi karşısında demokrasi adına bu ülkede umudu esas teşvik eden tavır, başka iki mecradan çıkış buldu. MHP gibi CHP ve HDP de genel başkan düzeyinden aşağıya doğru tüm birimleriyle Erdoğan rejimine karşı bu darbe girişime kesin bir “Hayır” tavrını, onun ağına tabanları içerisinde tektük bile olsa düşebilecekleri de bu tuzaktan uzak tutacak şekilde derhal ortaya koydular. Hukuka, kişisel hak ve hürriyetlere aykırı nice demokrasiyle bağdaşmayan marifetine karşın, seçimle gelmiş meşru hükümetin yanında, gayrimeşru darbeye karşı durdular. Aslında en büyük sınavı onlar verdiler. Darbeye karşı salâlarla sokaklara çekilen, bu doğrultuda feci ve korkunç bambaşka hedeflere savrulması (talimatla hareket etmekten başka çaresi olmayan zavallı askerin tüyler ürpertici şekilde boğazlanışı örneğinde olduğu gibi) an meselesi kitleler karşısında da “gerçek demokrasi” dersini onlar verdiler. Darbe girişiminin sonuç itibarıyla hepimiz açısından “dâbbe” kaygısını bir nebze de olsa gideren, bu ülkede hâlâ azımsanmayacak bir kitleyi temsil eden bu iki siyasi oluşumun demokrasi adına “ders” nitelikli bu olgun, ilkeli ve erdemli duruşlarıdır. Rehin alınan komutanlar ilk kez bir arada görüldü İKLİM ÖNGEL/SİNAN TARTANOĞLU Darbe girişimi akşamında şehit olan Komiser Yardımcısı Kübra Doğanay, Emniyet Amiri Cünayt Bursa, polisler Hüseyin Kalkan, Köksal Kaşaltı, Fırat Bulut, Muhammet Oğuz Kılınç ile Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk ve Topçu Astsubay Kıdemli Başçavuş Bülent Aydın’ın cenazeleri Kocatepe Camisi’nde kılınan ikindi namazının ardından son yolculuklarına uğurlandı. Törende, rehin alınan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Güler, Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal, Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak ve Jandarma Kuvvetleri Komutanı Galip Mendi ilk kez birlikte görüntü verdi. Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler de törene katıldı. Ço lak, kendisine sarılan bir yurttaşa, “Allah hepimizi kurtardı, ülkemizi kurtardı” dedi. Orgeneral Akar’ın emir subayı olan şehit Bülent Aydın, darbecilerin Akar’ı rehin almaya çalıştığı sırada yanında olduğu ortaya çıktı. Direnen ve darbecilerden birini öldüren Aydın şehit edildi. Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli törende yan yana saf tuttu. Törende bir şehit yakını Başbakan Yıldırım’a “idam istiyoruz” diye seslendi. Aynı şehit yakınının “Utanmadan buraya geliyorsunuz” diye bağırması dikkat çekti. Koruma araçları, içinde şehit yakınlarının olduğu bir aracın hareket etmesini engelleyince araçtan inen iki kadın, korumalara, “Siz mi daha önceliklisiniz, biz mi? Keşke gelmeseydiniz” tepkisini gösterdi. İstanbul’da 99 kişi öldü Darbe girişimi sırasında İstanbul’da hayatını kaybedenlerin sayısı 99’a çıktı. Otopsi işlemi tamamlanan 90 cenaze, ailelerine teslim edildi. Adli Tıp Kurumu’nda bekleyen 9 cenazeden 5’inin kimliğinin henüz belirlenemediği, birinin ise Fas uyruklu Jouad Merroune olduğunu öğrenildi. Çengelköy’de askerlerin ateş açması sonucu ölen Kader Sivri’nin ağabeyi Hakan Sivri, “Kuleli Askeri Lisesi’nin asker leri, arkalarında rütbeli askerlerle birlikte önce plastik mermi sıktı. Ondan sonra asker G3 mermisi sıktı. G3 mermisi kardeşinin sağ göğsünden girip sırtından çıktı” dedi. Sivri, erlerin arabaların altından topluluğun ayaklarına doğru, rütbelilerin ise yüksekten direkt öldürmek amacıyla ateş ettiğini söyledi. Darbe girişimini protesto ederken ülke genelinde 161 kişi yaşamını yitirmiş, 1440 kişi yaralanmıştı. l İSTANBUL Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 30/22 Ankara 38/21 Trabzon 29/25 İzmir 33/22 Antalya 32/28 Mersin 33/26 haber 3 Kars 28/12 Diyarbakır 42/26 Bursa 300/1 9 0 Adana 350/2 5 0 Artvin 350/2 4 0 Çanakkale 300/2 2 0 Balıkesir 310/2 0 0 Sivas 380/1 8 0 Erzurum 310/1 6 0 Eskişehir 310/1 9 0 Aydın 360/2 0 0 Gaziantep390/2 4 0 Konya 390/2 2 0 Atina 320/2 3 0 Berlin 230/1 6 0 Girne 320/2 5 0 Londra 270/1 4 0 Moskova 280/1 6 0 Paris 310/1 6 0 Madrid 390/1 9 0 Amsterdam 230/1 4 0 Roma 310/1 9 0 New York 320/2 2 0 Tokyo 320/2 3 0 TARİHTE BUGÜN 1920: Misakı Milli, TBMM’de kabul edildi. Büyük Millet Meclisi, Misakı Milli üzerine yemin etti. Ülkenin bütünlük ve bağımsızlık isteğini ilan ettiler. 1932: Ezanın Arapça okunması Türkiye genelinde yasaklandı. 1946: İzmir Gazeteciler Cemiyeti kuruldu. DARBE GİRİŞİMİ SIRASINDA HAYATINI KAYBEDENLER TOPRAĞA VERİLİYOR Fatih’te toprağa verilen Ömer Cankatar’ın yakınları gözyaşlarına boğuldu. Dört bir yanda acı GÖLBAŞI’NDA 4 KADIN POLİS şehit Gülşah Güler Cennet Yiğit Kübra Doğanay Zeynep Sağır DARBE girişimi sırasında, Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki Emniyet Genel Müdürlüğü Polis Özel Harekât Merkezi’ne yapılan saldırıda, Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesi doğumlu Komiser Yardımcısı Kübra Doğanay’la birlikte, yine aynı merkezde görevli Bünyanlı Komiser Yardımcısı Cennet Yiğit’in de öldüğü bildirildi. Doğanay’ın cenazesi bugün toprağa verilecek, Yiğit’in cenazesinin ne zaman toprağa verileceği ise kesinlik kazanmadı. Ankara’daki Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’na yapılan saldırıda ölen özel harekatçı komiser 24 yaşındaki Gülşah Güler’in Hatay’ın Kırıkhan ilçesindeki baba evine ateş düştü. Bekar olan Güler’in evine Türk bayrakları asıldı. 4 kardeş olan Gülşah Güler’in Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü’nden 2015’te mezun olduğu ancak polis olmayı tercih ettiği belirtildi. Ailenin, geçen yıl göreve başlayan ve ilk görev yerinde ölen Gülşah Güler’in cenazesini almak için Ankara’ya gittiği bildirildi. Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’na yapılan saldırıda ölen polislerden özel harekatçı komiser 38 yaşındaki Zeynep Sağır’ın Adana’daki baba evine ateş düştü. Henüz 2 ay önce Sivas’tan Ankara’ya atanan 10 yaşındaki Doğukan ve 8 yaşındaki Emir’in annesi komiser Zeynep Sağır’ın yakınları, baba evine akın etti. HÜSEYİN KISA’NIN EŞİ VE KIZI PROF. DR. VARANK’IN OĞLU Tankın ezdiği Hüseyin Kısa Tokat’ta toprağa verildi l İstanbul’da darbe girişimini protesto ederken tank altında kalarak yaşamını yitiren evli ve bir çocuk babası 28 yaşındaki Hüseyin Kısa memleketi Tokat’ın Zile ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. İkiz polisler yan yana l Adana Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’na yapılan saldırıda yaşamını yitiren Adanalı ikiz polisler 25 yaşındaki Ahmet ile Mehmet Oruç için Çukurova ilçesi Merkez Camii’nde tören düzenlendi. Anne Sanem Oruç ile Ahmet Oruç’un eşi Emine ile Mehmet Oruç’un eşi 6 aylık hamile Emine Oruç, polislerin desteğiyle ayakta durabildi. Şehitlerin Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda uzman çavuş olan ağabeyleri Mustafa Oruç ise gözyaşı döktü. İkiz kardeşler yan yana toprağa verildi. Müftü beddua etti l Ankara Akıncı Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan F16 savaş uçaklarının kalkışını engellemek isterken açılan ateşte hayatlarını kaybeden Ankara’nın Kazan ilçesinin Ahi köyü muhtarı Ali Anar ve Ömer Takdemir son yolculuklarına uğurlandı. Cenaze namazını kıldıran Kazan Müftüsü Halil Karagöz, “Tankın altına alıp ezecek kadar içinde nefret duyguları besleyen bütün vatan hainlerini Allah kahretsin” dedi. İlhan Varank’ın oğlu babasının tabutundan ayrılmadı l Vatan Caddesi’nde vurularak ölen Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank’ın ağabeyi Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölüm başkanı Prof. Dr. İlhan Varank YTÜ’deki törenin ardından Fatih Camisi’ne götürüldü. Burada Varank ile birlikte darbe girişini protesto ederken yaşamını yitiren İbrahim Yılmaz, Halil Kantarcı, Yunus Emre Ezer, Erkan Pala ve Ömer Cankatar için de tören düzenlendi. ‘Okumuşların şerrinden koru’ l Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, çatışmalar sırasında yaşamını yitiren AKP’nin reklamlarına imza atan Erol Olçok ile oğlu Abdullah Tayyip Olçok ve Yeni Şafak gazetesi foto muhabiri Mustafa Cambaz için Marmara Üniversitesi İlahiyat Camii’nde düzenlenen cenaze törenine katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşma sırasında gözyaşlarına boğuldu. Namazı kıldıran imamın, “Bilhassa okumuşların şerrinden bizi muhafaza eyle yarabbi” şeklinde dua etmesi dikkat çekti. Darbeci generali vuran astsubay l Darbeci Tuğgeneral Semih Terzi’yi alnından vurarak öldürdükten sonra şehit edilen Özel Kuvvetler Komutanı Tümgeneral Zekai Aksakallı’nın emir astsubayı Astsubay Başçavuş 42 yaşındaki Ömer Halisdemir’in cenazesi, Niğde’nin Bor İlçesi’nde düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. Darbe girişiminin olduğu gece yaşamını yitiren polis, asker ve sivil yurttaşlar, düzenlenen törenlerin ardından toprağa verildi. Dün yurttaki 85 bin camide, darbe girişimi sırasında hayatını kaybedenler için sela okundu. Niğde’de 4 cenaze l Polis memurları Kemal Tosun ile Varol Tosun için Niğde Kent Meydanı’nda tören düzenlendi. İstanbul’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eskortluk edecek ekipte yer alan trafik polisi Kemal Tosun’un ailesi tabuta sarılıp gözyaşı döktü. Genelkurmay Başkanlığı önünde öldürülen veteriner Ramazan Konuş’un cenazesi Bor ilçesinde toprağa verildi. İstanbul’da kepçeyle tankı durdurmaya çalışırken ölen belediyede görevli iş makinesi operatörü Yalçın Aran, Niğde’de toprağa verildi. Yozgat’ta 3 acı l Ankara’da Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan açılan ateş sonucu ölen market çalışanı Yasin Yılmaz, Yozgat’ta toprağa verildi. Ankara’da yaşamını yitiren Mehmet Ali Urel ile Mustafa Koçak da Yozgat’ta toprağa verilecek. Adını değiştirmiş l İstanbul’da yaşamını yitiren polis memuru Serdar Gökbayrak Kocaeli’de 5 bin kişinin katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı. Şehit polisin oğlu Alperen (11), asker selamıyla babasını uğurladı. Güneydoğu’da özel harekât polisi olarak görev yapan ‘Yaşafettin Açıksöz’ün İstanbul’a tayin olduktan sonra güvenlik amacıyla “Serdar Gökbayrak” adını aldığı öğrenildi. Oğluna sarılıp ağladı l Polis memuru Mehmet Şevki Uzun Elazığ’da toprağa verildi. Annesi Zeliha ve babası Bünyamin Uzun, ayakta durmakta güçlük çekerken, Balıkesir’de astsubay olan kardeşi Fatih Ahmet Uzun da ağabeyinin cenazesinde gözyaşlarına boğuldu. Eşi Nuriye Uzun da, 4 yaşındaki oğlu Ahmet Talha’ya sıkı sıkıya sarılarak dua etti. Üniversiteli Mustafa l Darbe girişimini protesto etmek için İstanbul’da sokağa çıktığı sırada vurulan Okan Üniversitesi iç mimarlık 2. sınıf öğrencisi Mustafa Direkli’nin cenazesi Şanlıurfa’da toprağa verildi. Erdoğan’ın koruma polisleri l Cumhurbaşkanı Erdoğan Marmaris’te kaldığı otelden ayrıldıktan bir süre sonra düzenlenen saldırıda şehit düşen iki polisten Mehmet Çetin Uşak’ta, Nedip Cengiz Eker, Aydın’da toprağa verildi. Köprüde vuruldular l Boğaz Köprüsü’nü kapatan askerlerin ateşiyle şehit olan İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’ın koruma polisi Münür Alkan, Tekirdağ’da 3 bin kişinin katıldığı törenle uğurlandı. Tekstil işçisi Barış Efe, Karabük’te toprağa verildi. l İstanbul’da helikopterden ateş açılması sonucu yaşamını yitiren Askeri Çoban, Diyarbakır’da toprağa verildi. l Akıncı Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan açılan ateşte yaşamlarını yitiren Lokman Biçici ile Hasan Yılmaz, Kazan Şehitliği’nde toprağa verildi. Yurt Haberleri / İSTANBUL / ANKARA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear