26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 12 Temmuz 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN IŞİD infazcısına önce tahliye, sonra iyi hal haber 5 Gaziantep’te 2014 yılında 2 örgüt militanıyla birlikte yakalanan IŞİD’in infazcısı Ahmet Güneş’in 7 ay sonra tahliye edildiği, “terör örgütü üyeliği”nden yargılandığı davada ise mahkemede tutumu nedeniyle “iyi hal” indirimi uygulanarak cezasının 6 yıl 3 aya indirildiği ortaya çıktı. Tahliye edildikten sonra kayıplara karışan Güneş’in kardeşi Talha Güneş ile IŞİD’in Suriye’deki etkin isimleri arasında yer aldığı belirtilirken, amcasının oğlu İsmail Güneş ise 1 Mayıs günü Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik bomba yüklü araçla saldırı düzenleyerek 3 polisin şehit olmasına, onlarca polis ve vatandaşın da yaralanmasına neden oldu. Şüphelilerden ele geçirilen harddiskin yapılan incelemesinde Suriye’nin Lazkiye kentinde rejim güçleriyle birlikte hareket ederken yakalandığı ve PKK’li olduğu öne sürülen bir Suriyelinin infaz edildiği görüntülere ulaşıldı. 5,5 dakikalık kamera kaydında, infazı yapan grupta yer alanların geçen 19 Mayıs günü polis operasyonunda kendisini patlatarak ölen Yunus Durmaz tarafından yönlendirildiği görülüyor. Ahmet Güneş’in infaz nedenini Arapça konuşmayla anlattığı gö rüntülerde, Yunus Durmaz, IŞİD üyelerine, “vurulup düştükten sonra cesede herkes bir tane sıksın” diye talimat veriyor. İnfazın gerçekleştirilmesinin ardından Ahmet Güneş de yerdeki cesede tekbir getirerek Kaleşnikof tüfekle birkaç el ateş ediyor. Harddiskte bulunan diğer görüntülerde de Ahmet Güneş’in Suriye’deki IŞİD kamplarında silah ve bomba eğitimi aldığı belirlendi. l DHA Yürütmeyle uyumlu21 YÜKSEK YARGI ÜYESİNDEN TASFİYE YASASINA KARŞI AÇIKLAMA yandaş yargı çabası Danıştay ve Yargıtay üyelerinin görevine son veren yasa onay için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önünde beklerken, 21 Yargıtay üyesi yüksek mahkeme önünde toplanarak yasaya karşı açıklama yaptı. Cüppelerini giyen Yargıtay üyelerinin ortak açıklamasında, düzenlemenin geri çekilmesi ve yok hükmüne kabul edilmesi istendi. 20 Yargıtay ve 1 Danıştay üyesi, dün Yargıtay’ın Atatürk Bulvarı üzerindeki kapısının önünde bir araya geldi. Yeni yasaya karşı tepkilerini göstermek için cüppelerini de giyen yüksek yargı üyeleri adına ortak açıklamayı Yargıtay 5. Hukuk Dairesi üyesi Salih Özaykut okudu. Doldur boşalt Yargıtay’ın üyesi sayısını 516’dan 310’a, Danıştay’ınki 195’ten 116’ye indiren ve TBMM’de kabul edilerek yasalaşan düzenlemeye atıf yapılan açıklamada, kısa zaman süreçleri içinde siyasi iktidar tarafından yüksek yargı organlarının yapısı ile bu denli oynanmasının amacının “doldurboşalt” yapılarak yürütmeyle uyumlu ve yandaş bir yargı oluşturulması ve yürütme etkisine kapalı üyelerin tasfiyesi olduğu vurgulandı. Açıklamada, “Bu kanunla, demokratik hukuk devletinin olmazsa olmaz ilkesi olan kuv NECATİ SAVAŞ Yüksek yargı üyeleri, yasaya tepki göstermek için cüppelerini giyerek açıklama yaptı. vetler ayrılığı ilkesi ortadan kaldırılmakta, yürütmenin tek hâkim olduğu kuvvetler birliği sistemine geçilmektedir” denildi. Bu yasanın aynı zamanda, seçimleri tam bir tarafsızlıkla yürütmekle görevli YSK’yi de tasfiye ettiği ifade edilen açıklamada, “Bu şekilde, Cumhurbaşkanı ve Yargıda Birlik Platformu tarafından seçilen üyelerin egemen olduğu HSYK tarafından belirlenecek üyelerden oluşacak yeni yüksek yargının yeniden seçeceği YSK’nin tarafsız olacağı konusunda şüpheler oluşacaktır” gö rüşüne yer verildi. Yargıtay ve Danıştay üyelikleri nin ancak anayasa değişikliği ile süreli hale getirilebileceği aktarılan açıklamada, yüksek yargı üyelerinin görevlerine yasa ile son verilerek, demokratik hukuk devleti sisteminin de hukuken sona erdiğini, kazanılmış hakların korunması ilkesinin yerle bir edildiği ileri sürüldü. Açıklamada, “Bu durum, başta hukuk devleti, ayrımcılık yasağı ve eşitlik, kuvvetler ayrılığı, anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkeleriyle, yargı bağımsızlığı ve hâkimlik te minatına, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına ve konuya ilişkin uluslararası belgelere aykırıdır” denildi. Macaristan’da görevine son verilen bir yüksek yargıcın yaptığı başvuruya ilişkin AİHM’nin Baka/Macaristan kararı örneğini verilen açıklamada, “Bu kararla ortaya konulan apaçık aykırılık, TBMM, yürütme organı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay Başkanlıkları ile HSYK tarafından çok iyi bilinmektedir” denildi. l ANKARA Avrupalı gazetecilerden Cumhuriyet’e ziyaret Alman Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Frank Übirell, Alman Die Tageszeitung Gazetesi İç Politika Editörü Pascal Beucker, Avusturya Der Standard Gazetesi temsilcisi Anner Gulia Fink, Avusturya Die Presse gazetesinden Duygu Özkan ve Avrupa Evrensel Hayatın Sesi TV’den Serdar Derventli dün Türkiye’deki basın üzerindeki baskılar konusunda bilgi almak için dün Cumhuriyet gazetesini ziyaret etti. Yöneticilerden bilgi alan heyet bir rapor hazırlayacaklarını söyledi. Baskıdan dolayı çalışanların kendiliğinden sansür uygulayıp uygulamadığının sorulması üzerine Aydın Engin, “Her zaman iktidarlar tarafından sevilmeyen bir gazete idik. Ama artık düşman gazeteyiz. Otosansür yapacak olsak bu işi bırakırız. Biz gazeteciliği öyle anlamıyoruz. Bizim anlayışımızda içi boş gazetecilik yok” dedi. Avrupalı gazeteci heyetine Cumhuriyet gazetesi hakkında bilgi veren Aydın Engin (ortada) gazetenin muhalif olan birkaç gazeteden biri olduğunu ve demokrasiyi savunan yayın politikası izlediklerini söyledi. Gaz fişeğiyle kafa kırmaya 30 bin TL HİLAL KÖSE İstanbul Maltepe’de evinin balkonunda gecekondu yıkımına bakarken polisin attığı biber gazı kapsülüyle başından ağır yaralanan Erdal Bakırcı, İçişleri Bakanlığı aleyhine açtığı tazminat davasını kazandı. İstanbul 8. İdare Mahkekemesi, Bakırcı’ya, maddi, ma nevi 30 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi. Bakırcı’nın yaralanmasına neden oldukları iddiasıyla yargılanan beş polis, ‘taksirle yaralanmaya sebep olma’ suçundan Anadolu 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılandı. Mahkeme, 20 Mayıs 2014’te davayı sonuçlandırdı. Sanık polisler, “atılı suçları işlediklerine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı” gerekçesiyle beraat etti. Bakırcı karara itiraz etti. Dosya Yargıtay’da. Hizmet kusuru var Bakırcı’nın tazminat davası ise İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nde görüldü. Kararda, kamu idarelerinin, kamu hizmetinin işleyişini sürekli kontrol etmek ve gerekli ön lemleri almakla yükümlü oldukları vurgulandı. Dosyadaki deillere göre Bakırcı’nın gaz kapsülüyle yaralandığının sabit olduğunu belirten mahkeme, Bakırcı’nın yüzünde kalıcı iz oluştuğunu, olay sonucu yüzde üç oranında engelli olduğuna dikkat çekti. Toplam 30 bin 836 TL’nin bakanlıktan alınarak davacıya ödenmesine karar verdi. Bu acıya yürek dayanmaz... Toplum olarak herkesin bildiği gerçeklerle yüzleşmekten niçin korkuyoruz? Bu soruyu kaç kez sorduğumu anımsamıyorum artık! Reyhanlı’nın, Kanatlı Mahallesi Kurtuluş Caddesi’nde bir konut. Burada Suriye’den gelen sığınmacılar oturuyor 2015 yılından beri. Bunlar resmi sığınmacı... Suriye uyruklu iki kişi: Usam İsa ve Rahmi Hadad. İkisinin üzerinde AFAD’ın verdiği kimlik kartları var. İki sığınmacı, oturdukları kiralık evi bomba yapımı için kullanmışlar aylardır. Evde yapım aşamasındaki bombanın patlaması sonucu yaşamlarını yitirince, her şey açık seçik ortaya çıktı. Hatay’ın Bükülmez köyünde bulunan Atme kampının uzun süredir cihatçıları barındırdığı, burada eğitim verildiği biliniyordu. Cihatçılar gündüzleri Suriye topraklarına girip savaşıyorlar, akşam da kamplarına geri dönüyorlardı. Bu kampların çoğunda militan yetiştirildiği gerçeğinin hep üstü örtülmüştü. Geçmişte kimi CHP milletvekilleri bu kampta yaşananları dillendirmişler, üstelik kampları gezmek istediklerinde kendilerine izin verilmemişti... O yıllar IŞİD’in adı duyulmamıştı. Salt El Nusra ve Ahrar’uş Şam’ın adı biliniyordu. Selefi militanlar iki örgütün de üyesiydi. Nasıl oluyor da Selefi militanlara bölgede göz yumuluyor, AFAD bu kişilere kimlik kartı veriyordu? Anımsayın dört yıl önceyi... Esad ha düştü ha düşecek görüşü egemendi, Suriye’ye Rusya’nın desteği henüz başlamamıştı. Biz Suriye’ye bir cuma günü girecek, öğle namazını Şam’da kılacaktık... HHH Reyhanlı’da kiralık bir evde oturan Rahmi Hadad ve Usam İsa evli ve çocukları var. Bomba patladığında çocukları ve eşleri ayrı bir oda da bulunuyor. Patlamada sadece ikisi ölüyor... Burada akla takılanlar şunlar: Evde ucuna susturucu takılmış silahlar var bombaların dışında. Kitlesel bir eylem mi yapacaklar yoksa bireye yönelik bir suikast mı? Haber çoğu gazetede yayımlandı... Haberleri okuyunca insanın kafası karışıyor. Çünkü Suriye uyruklu sığınmacılar Türkiye’nin dört bir yanına dağılmışlar. Örneğin Atatürk Havalimanı katliamını yapanlar da önce ev kiralayıp bir yıllık kira tutarını ödemişler. Hatay’da, Gaziantep’te, İstanbul’da benzeri durumlar yaşandı. Gaziantep’te canlı bomba polis baskınında kendisini paramparça etti. Bu kişi Ankara’daki kanlı eylemin düzenleyicilerindendi. Türkiye’yi cehenneme çevirmek isteyen cihatçı yapılanma yaşadığımız toprakları üs haline getirmiş... Peki, biz bu büyük tehlikeyi görebiliyor muyuz? Gerçekten Reyhanlı cihatçı yatağına dönüştü mü? Yayımlanan haberler, yöre halkının anlattıkları, CHP’li milletvekillerinin anlattıkları insanın içini acıtıyor... Zaten Hatay’da yoğun olarak El Nusra militanlarının bulunduğu, yıllar önce kamplarda bu militanlara silahlı eğitim verildiği çok yazıldı, televizyonlarda tartışıldı... Sonuç ne oldu? Hiçbir şey... Türkiye için El Nusra da IŞİD kadar tehlikeli... IŞİD’e Hatay’dan 300 kişinin katıldığı öne sürülüyor, Adıyaman’da katılanların sayısının çok olduğu anlatılıyor. Bu arada Kafkas kökenli militanların IŞİD’e katıldığı gerçeği ortaya çıkıyor... HHH Hayatlarımızı dilim dilim doğrayan kör terör ve kör milliyetçilik, sıfır sorun, komşularla dostluk, kardeşlik mesajları... Barış falan derken terörün Ankara’yı ve İstanbul’u kalbinden vurması, PKK belası... Havaalanı katliamıyla her şey apaçık ortaya çıktı: “IŞİD artık Türkiye’ye tümüyle taşındı...” IŞİD belirli kesimlere değil,Türkiye’yi tümüyle vuruyor... Sünni, Alevi, Türk, Kürt, Arap, çoluk çocuk, kadın, erkek demeden... Bu acılara yürek dayanmaz! 22 yıllık tutuklu Çomak’tan Bozdağ’a mektup: Bu kötülüğü bir kez de benden duyun “Bölücülük” suçlamasıyla 22 yıl lecek duruşması öncesinde Adalet Baka önce tutuklanıp ömrü nı Bekir Bozdağ’a bir nün yarısını cezaevin mektup yazdı. Ada de geçiren şair İlhan let Bakanı’na, “Hayat Çomak, 13 Temmuz’da efsaneyi tekrar eder. ki duruşması öncesinde Evet, belki... Yargı ka bir mektup kaleme ala nıtlanmış kötülüğü! rak Adalet Bakanı Bekir Bu kötülüğü bir kez Bozdağ’a seslendi. Yargılanmasının adil yapıl İlhan Çomak de benden duyun diyedir size yazmamın madığını belirten Ço sebebi” diye seslenen mak, “Bunca uzun zamandır İlhan Çomak, “Ağustos sonu iti içeride olmama rağmen yargı barıyla 22’den gün alacağım. Ha lamanın tutuksuz veya infazın yır, ömrümün toplamı değil söz durdurularak gerçekleştirilme konusu olan. Dillendirdiğim ra mesi, Salih Mirzabeyoğlu, Erge kam cezaevi yaşımdır. Evet, böy nekon, Balyoz, Şike v.b. dava le adlandırmak mümkün. Ceza lardaki yeniden yargılama kara evi yaşı... 1994’ten bugüne ara larından sonra izlenen tutuksuz lıksız şekilde içeride olmaklığım yargılama yolu düşünüldüğün hesaplandığında cezaevi yaşı de hem garip hem de açık bir mın toplamı 22 ediyor. 43 yaşın çifte standartı göstermesi bakı daki biri için epey uzun bir sü mından hukuka ve eşitlik ilke re... Dikkate değer asıl nokta ise sine aykırı” dedi. bunca yıla rağmen hâlâ yargıla 22 yıldır cezaevinde olan şa nıyor olmamdır. Bilginiz var mı ir İlhan Sami Çomak, yarın görü acaba?” dedi. l İSTANBUL Saldırıda 7 tutuklama daha İstanbul Atatürk Havalimanı’nda 44 kişinin ölümüyle sonuçlanan canlı bombalı saldırı olayına ilişkin gözaltına alınan yabancı uyruklu 7 kişi daha tutuklandı. Son tutuklananlarla birlikte cezaevine gönderilen şüpheli sayısı 37’ye yükseldi. Geçen hafta yapılan operasyonlarla gözaltına alınan ve tutuklanan 7 ki şiden 3’ünün Cezayir, 2’sinin Tunus ve 2’sinin de Mısır vatandaşı olduğu açıklandı. Emniyetteki işlemlerinin ardından önceki gün akşam Bakırköy Adliyesi’ne sevk edilen şüpheliler, nöbetçi mahkeme tarafından “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “adam öldürmeye iştirak” suçlamalarıyla tutuklandı. l İSTANBUL C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear