26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DUNYA MI6’dan ‘IŞİD’e sızdık’ duyurusu Britanya Dış İstihbarat Servisi MI6’nın Başkanı Alex Younger, gazetecileri ilk kez kurumun binasında ağırladığı toplantıda, ajanlarının IŞİD’in en üst düzeyine, kalelerine sızdığını söyledi. Younger, ajanların cesareti sayesinde Haziran 2013’ten beri IŞİD’in Britanya’yı ‘Suriye ve Irak’ta 50 bin militan öldürüldü’ ABD Savunma Bakanlığı’ndan bir yetkili adının açıklanmaması kaydıyla haber ajanslarına 20142016 arasında Irak, Suriye’de en az 50 bin IŞİD militanının öldürüldüğünü iddia etti, ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon 2014’ten bu yana IŞİD karşıtı operasyonlar yürütüyor. Bu hedef alan 12 saldırı planının çökertildiğini belirtti. güne dek çoğu Irak’ta, 16 bin hava operasyonu düzenlendi. Younger Cumartesi 10 Aralık 2016 dishab@cumhuriyet.com.tr El Bab harekâtı başladı nilgun@cumhuriyet.com.tr 7 TSK desteğindeki ÖSO ilçeye 6 noktadan saldırı başlattı. TSK’nin havadan ve karadan yoğun ateş altına aldığı IŞİD’in ilk savunma hattı kırıldı, kentin bazı bölgeleri ele geçirildi Fırat Kalkanı Harekâtı’nın güney yönünde nihai hedefi olarak gösterilen El Bab ilçesine yönelik operasyon dün akşam saatle rinde başladı. Operasyon, Türk Silah lı Kuvvetleri’nin (TSK) El Bab’daki IŞİD hedefle rini havadan ve karadan yoğun ateş altına alma sıyla birlikte kentin has tane bölgesi ve bazı kav SERTAÇ EŞ şakların ele geçirildiği öğrenildi. IŞİD’in bombalı araçlarla saldırarak di renmeye çalıştığı dile ge tirildi. Bölgede kaynaklardan edinilen bilgiye göre; dün gece saat 21.00 sula rında El Bab çevresindeki IŞİD’in ilk savunma hattı kırıldı. Fırat Kalkanı Harekâtı kapsamında TSK desteğindeki ÖSO’nun El Bab’ın do ğu ve batı yönündeki kara bağlantıları nın kesilmesinin ardından harekât hazırlıkları hızlandı. Bu kapsamda TSK, operasyona katılan özel kuvvetlerin yanı sıra komando birliklerini de bölgeye sevketti. Denizli’deki tugaydan hava yoluyla gönderilen komando taburunun dün gün içinde operasyon bölgesine ulaştığı, hazırlıkların tamamlanmasının ardından dün akşam saatlerinde operasyon için düğmeye basıldığı bildirildi. Bazı kavşaklar alındı Bölgedeki kaynaklardan edinilen bilgiye göre TSK, havadan ve karadan IŞİD’in ilçedeki mevzi, karargâh ve unsurlarını ağır şekilde bombalamaya başladı. Bombardıman eşliğinde ÖSO unsurları Türk özel kuvvetleri desteğinde kente 6 noktadan saldırı başlattı. Harekâtın ilk aşamasında kentin dış bölgesinde bulunan hastane ile ulaşım güzergâhlarından bazı kavşakların IŞİD’den alındığı bildirildi. Yoğun ateş altındaki IŞİD’in ise daha önceki saldırılarda yaptığı gibi bomba yüklü araçlarla saldırarak ilerleyişi durdurmaya ve direnmeye çalıştığı dile getirildi. Çatışmalarda ÖSO unsurları arasında can kayıplarının olduğu, yaralıların ise Ki lis ve Gaziantep hastanelerine sevkinin gerçekleştirildiği kaydedildi. El Bab’a yönelik operasyonun ilçe içinde sürmesinin beklendiği, TSK ve ÖSO birliklerinin tank, zırhlı personel taşıyıcı ve zırhlı muharebe araçlarının eşliğinde kentte ilerlemeyi planladıkları öğrenildi. ‘Bab’dan sonra Menbic’ Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, TBMM bütçe görüşmelerinde, “Şu anda ÖSO bizim de desteğimizle El Bab’a yanaşmış durumda. Ve El Bab’dan sonra doğuya doğru, Menbic’e doğru gidilecek. Menbic’e de Amerikan uzmanları ile bizim uzmanlarımızdan oluşan bir ekip gönderdik ve burada incelemelerde bulunuyor. YPG’nin Fırat’ın doğusuna geçtiğinden emin oluncaya kadar bu çabalarımız devam edecek ve önümüzdeki günlerde o ‘sarı’ dediğiniz yerde inşallah yeşile dönüşecek” dedi. l ANKARA Giderayak silah onayı Koltuğunu bırakmaya hazırlanan ABD Başkanı Obama, Suriye’deki müttefiklerine silah kısıtlamasını kaldırdı. Tartışmalı kararla gözler SDG ile uçaksavar peşindeki cihatçılara çevrildi ABD Başkanı Barack Obama, koltuğu devretmesine 40 gün kala Suriye ile ilgili tartışmalı bir karar aldı. Obama, önceki gün ABD Dışişleri ve Savunma bakanlıkları için talimat yayımlayıp Suriye’de ABD’nin müttefiki olan yabancılar dahil silahlı güçlere silah yardımıyla ilgili kısıtlamaları kaldırdı. Bununla yüksek teknolojik silahları YPG’nin de bileşeni olduğu Suriye Demokratik Güçlerine’mi (SDG) yoksa Körfez ile Ankara’nın desteklediği cihatçılara mı vereceğine dair rivayet muhtelif. Cihatçılar, Suriye ve Rusya savaş uçaklarını vurabilmek için MANPAD denilen taşınan ve omuzdan ateşlenen uçaksavar füzelerini uzun zamandır talep ediyor. Rapor sunulacak Talimatta Silah İhracatını Kontrol Yasası’ndaki kısıtlamaları kaldırılarak ABD Özel Operasyonlar Kuvvetleri’nin Suriye’de terörle mücadelesini desteklemekten söz ediliyor. Bu kapsamda Suriye’de terörle mücadele için ABD’nin askeri operasyonlarına yardım eden, destek veren bireyler, gruplar, düzensiz güçler ve yabancı güçlere yönelik askeri yardım kısıtlamalarını kaldırıyor. Bunun ABD’nin ulusal güvenlik çıkarları için yaşamsal önemde olduğunu savunuyor. Dışişleri’ni silah ihracatı önerileriyle ilgili 15 gün içinde Kongre’ye rapor sunmakla görevlendiriyor. Obama, aynı yasayla ilgili benzer bir talimatı Doğu Guta’daki kimyasal saldırının ardından Eylül 2013’te vermiş ve Suriye muhalefetinin güvenlik taramasından geçirilmiş olanları içinden seçilenlerine doğrudan Amerikan silah sevkıyatının yolunu açmıştı. 2014’ten beri de 500 milyon dolar bütçe ayrılan eğitdonat programını yürürlüğe soktu. Ancak bu silahların çoğunun Nusra ve IŞİD’in eline geçtiği belgelendi. Obama’nın silah yardımı kısıtlamalarını kaldırmasına koşut, Savunma Bakanlığı’nın 619 milyar dolarlık 2017 bütçe tasarısı Temsilciler Meclisi’nin ardından dün Senato’da da kabul edildi. Russia Today’e göre son Kuzey Afrika’da göçmen dramı YÜZLERCE ERKEKTEN HABER YOK Doğu Halep’te ordunun ilerlemesiyle sivillerin tahliyesi de sürüyor. Doğunun yüzde 93’ünde ordunun kontrolü sağladığı savunuluyor. BM’den ise dün bölgedeki yüzlerce erkekten haber alınamadığı açıklaması geldi. Bu kişilerin gerek cihatçıların gerekse ordunun hedefi olabileceğine, işkenceye uğrayabileceklerine dikkat çekildi. anda “Suriye’de güvenlik taramasından geçirilmiş isyancılara belli koşullara bağlı olmak kaydıyla MANPAD verilmesini” içeren bir madde eklendi. Konuya ilişkin Kongre’ye bilgilendirme sunulacak. Kremlin: Dünyaya tehdit Aynı zamanda bu kararlar, SDG’nin IŞİD’in kalesi Rakka’yı kurtarma operasyonunun ilk aşamasını tamamladığı ve ikinci aşama için hazırlıklara başladığını açıkladığı güne denk geldi. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov dün ABD’nin vereceği MANPAD’lerin teröristlerin eline geçebileceği, bunun uluslararası sözleşmelere aykırı olacağı ve bölgenin sınırlarını aşan tehditlere yol açacağı uyarısı yaptı. “Teröristler omuzdan ateşlenen füzeleri elde ederse dünyanın tüm ülkeleri tehlike altına girer” diyerek, Rus jetlerinin de riske gireceğini belirtti. Dışişleri: ABD’yi uyardık Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hüseyin Müftüoğlu, ABD’nin Suriye’deki bazı oluşumlara askeri teçhizat vermesine imkân tanıyan yetkinin Kongre tarafından onaylanması ile ilgili ABD’nin uyarıldığını açıkladı. Müftüoğlu, “ABD tarafı ile temasa geçilerek askeri teçhizatın Türkiye’yi hedef alan terör örgütleri başta olmak üzere yanlış ellere geçmemesi konusunda gerekli uyarılar yapılmıştır” dedi. Palmira yine hedef “Suriye’nin gelini” Palmira ise martta çıkarılan IŞİD’in yeniden menziline girdi. IŞİD, Rus güçlerinin çekildiği iddiası üzerine antik kente saldırıya geçip 4 km. yaklaştı. ‘sdg ve ankara ile görüşüyoruz’ ABD’li üst düzey bir askeri yetkili, YPG’nin ana bileşeni olduğu SDG ile Türkiye arasındaki gerilimi düşürmeye yönelik görüşmelere hız verdiklerini söyledi. IŞİD’le savaşan koalisyonun Bağdat’taki sözcüsü Albay John Dorrian, “Bu hafta Türkiye, SDG ve diğer koalisyon ortakları arasında bölgede gerilimi düşürmeyi teşvik edici ortak görüşmeler yapılmasını sağlıyoruz” dedi. “Bu görüşmelere katılan her tarafın diğer her şeyden üstün bir ortak çıkarı var. O da IŞİD’in yenilmesi” vurgusu yapan Dorrian, SDG’nin Rakka’nın tecridi operasyonunda önemli mesafe kat ettiğini, artık kurtarma operasyonu için hazırlıklara hız verildiğini kaydetti. Rakka’nın geri alınması için 1500 SDG savaşçısının daha eğitim aldığını, eğitim sürecinden geçenlerin yüzde 90’ının Arap olduğunu aktardı. AFP’ye konuşan üst düzey bir ABD’li yetkili ise TSK’nin saldıracağı kaygısıyla SDG’nin Rakka’ya ilerlemeyi yavaşlattığını söyledi. esad: ERDOĞAN’IN EN BÜYÜK BAHSİ HALEP Ülkelerindeki çatışmalardan, yoksulluktan kaçan göçmenler Avrupa’da bir yaşam hayali ile her türlü tehlikeyi göze almaya devam ediyor. Afrikalı 800’den fazla göçmen dün yüksekliği 6 metreyi bulan tel örgüleri aşarak Kuzey Afrika’da Fas topraklarıyla çevrili İspanya’nın Ceuta kentine girmeye çalıştı. Göçmenlerin yarısı hedefine ulaşırken kimi sevinçle “İspanya” diye bağırdı. Polisin müdahale ettiği göçmenlerden 100’ü aşkını yaralandı. PPaark rlamento affetmedi Siyasi skandalın merkezindeki Güney Kore lideri için azil kararı çıktı Yakın arkadaşı, tarikat liderinin kızı Choi Soonsil’in devlet işlerine mü lemlerin merkezindeki Park için dün parlamentoda yapılan oylamada muhalefetin dahil olduğunun ve kendisinin adını kul azli yönünde verdiği önerge oyçokluğu ile lanarak topladığı paraları zimmetine ge kabul edildi. Önergenin 56’ya karşı 234 çirdiğinin ortaya çıkmasıyla patlak veren oyla kabul edilmesinin Park’ın partisi Sae skandal ile zor durumda kalan Güney Ko nuri milletvekillerinin de azil yönünde oy re Devlet Başkanı Park Geunhye’ya par kullandığı anlamına geldiğine dikkat çe lamentodan geçit çıkmadı. Haftalardır sü kiliyor. Son söz 6 ay sonra kararını açıkla ren, istifa çağrıları eşliğindeki kitlesel ey yacak olan Anayasa Mahkemesi’ne ait. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, El Vatan gazetesine demecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında ağır sözler sarf etti. Batılı ve bölgesel devletlerin Suriye ve halkına yönelik savaşlarında temel olarak Türkiye’ye dayandıklarını, Ankara’nın Suriye projesinin de Halep’e dayandığını belirtti. Bundan dolayı Erdoğan’ın tüm ağırlığını Halep’e odaklayıp en büyük bahsi burada oynadığını savunan Esad, hükümetin Halep’te savaşı kazanmasının dış planları çökertme niteliği de taşıdığını kaydetti. Türkiye’nin operasyonlarının iki ülkeyi askeri açıdan karşı karşıya getirip getirmeyeceği sorusuna Esad, “Türk siyaseti Erdoğan gibi anormal ve psikolojik olarak rahatsız birisi tarafından yürütüldüğü müddetçe her olasılığa hazır olmalıyız” yanıtını verdi. Ebru Tireli’nin doğacak bebeğine mektup Anneciğinin parkta koşup spor yaparken uğradığı saldırıyı duyduğumda, ilk aklıma gelen şey senin cinsiyetin oldu. Bebek ya kızsa? Bu ülkede bitmeyen kadına karşı şiddetin ilk örneğini daha ya hayata gözünü açmadan anne karnında yediyse… diye düşünürken “kız” olduğunu öğrendim. Kız çocuklarını genelde erkek çocuklardan daha çok severim. Çoğu defa daha eğlenceli olurlar. Ama bu kez “kız” olarak dünyaya gelecek olmana fazla sevinemedim. Kızlara, kadınlara hayatı her gün biraz daha dar eden ve cehenneme çeviren bir ülkeye doğacağın için içimi tam nasıl tanımlayacağımı bilemediğim bir burukluk kapladı. En son en yakın arkadaşımın dünya güzeli bir kız torunu olduğunda bunları düşünmüştüm: Acaba kadın olarak ilerde bu ülkede nasıl bir geleceğe sahip olacak? Bizim çocukluğumuzda, genç kızlığımızda sonuna dek özümsediğimiz ve kanıksadığımız, hiç geri alınmaz ve sorgulanmaz olduğunu düşündüğümüz özgürlük ve eşitlik koşullarına sahip olacak mı? İstediği gibi giyinebilecek mi? İstediğiyle, istediği zaman, istediği yere gidebilecek mi? Bizim aldığımız “eşitlikçi eğitim” ve “eşitlikçi görgüyü” alacak mı? O “eşitlikçi değerleri” toplum nezdinde benimseyebilecek mi? Kısaca istediği kız ve istediği kadın olmasına izin verilecek mi? Kadını aşağılamanın, küçültmenin, toplumdan dışlamanın içselleştirildiği, normalleştiği bir ortamda ve toplumda mı büyüyecek yoksa? Bunları en son üç yaşındaki Ela dünyaya geldiğinde düşünmüştüm. Manisa’da şimdi evine yakın bir parkta sırf yolda tek başına yürüdüğü/koştuğu/dışarda olduğu için tekme tokat dayak yiyen annenin dramını duyunca yeniden aklıma geldi. Kadın olduğu için ‘özür dilemek’ Anneciğin baksana seni kurtarmak için sonunda o canavar adamdan özür dilemek zorunda kalmış. Kendisine “Bir daha burada yürüyüş, spor yapmayacaksın!” diye saldıran manyağa; “Özür dilerim!” demek zorunda kalmış. Zavallı, çaresiz, küçük bir çocuk gibi “Bir daha yapmayacağım. Yürümeyeceğim. Hakkını helal et. Senin istediğin gibi olsun!” demiş. Şiddet zoruyla söylediği bu sözler annene dayak travmasından şimdi daha ağır geliyor. “En çok da özür dilemek zorunda kaldığı için” acı duyduğunu ifade ediyor. “Bir daha orada spor yapamayacağım. Bakkala, markete gitmeyeceğim!” diyor. Böcek gibi ezilmenin bundan açık bir örneği olur mu? Kurban Bayramı arifesinde şortu yüzünden otobüste uçan tekmeye maruz kalan Ayşegül Terzi gibi tıpkı. Ayşegül Terzi de o feci olay sonrasında işe tek başına gidemez olmuştu. “Bu olay öncesinde güçlü bir kızdım” diye konuşmuştu: “Ama kendimi artık güçsüz ve silik hissediyorum”. İşte böyle doğacak sevgili kız bebek! Hemcinslerinin günden güne güçlerinden, sahip oldukları haklarından bir şeyler yitirdikleri, geri püskürtülerek silikleştirildikleri, yok edildikleri, yaşam haklarının daraltıldığı bir dünyaya gelmeye hazırlanmaktasın. Annenin heyhat! spor dayağını yaşadığı Manisa’nın medarı iftiharı Bülent Arınç’ın sözleri hâlâ kulağımızda: “Kadın iffetli olacak!” demişti: “Mahremnamahrem bilecek. Nerede öyle yüzüne baktığımız zaman yüzü hafifçe kızarabilecek, boynunu öne eğebilecek kızlarımız!” Bu sözleriyle dünya medyasında evrenin sayılı “kadın düşmanlarından” ilan edilmişti. Sen, böyle işte yaptıkları bu destursuz “kadın düşmanı” çıkışlarla nam salan ve ülkenin her türlü ipi kopuk alçaklarına cesaret veren bir “yeni Türkiye”ye doğuyorsun. Sana umut verecek bir şeyler söyleyebilmeyi, sen büyüyüne dek bu kâbusun geçeceğini, biteceğini söylemeyi, söyleyebilmeyi çok isterdim. Ama yazık ki önümüze bakarken biz kadınlar için artık fazla bir umut ışığı görmüyorum. Sana sadece cesaret diliyorum. Hepimiz gibi cesarete çok ihtiyacın olacak. Wilders suçlu bulundu Hollandalı ırkçı Özgürlük Partisi’nin lideri Geert Wilders, Fas kökenlilere yönelik sözleri nedeniyle yargılandığı davada ayrımcılık ve hakaretten suçlu bulundu. Yargıçlar, Wilders’in suçlu bulunduğu hükmün ceza olarak yeterli olduğuna karar verdi. Wilders, 2014’te Lahey’de yerel seçim sonuçlarının değerlendirildiği toplantıda, “Ülkede çok mu, az mı Faslı istiyorsunuz” diye sormuş, ardından aldığı “Az” cevabı üzerine, “Gereğini yaparız” demişti. C MY B nilgun@
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear