26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 6 Ocak 2016 EDİTÖR: CAN DOKER haber 5 Bedeli biz ödeyelim Savaş ve intikam değil demokratik bir çözüm peşinde olduklarını söyleyen Demirtaş, ‘Asker, polis, Kürt çocukları bedel ödemesin’ dedi AYŞE SAYIN / MAHMUT LICALI HDP EŞ GENEL BAŞKANI DEMİRTAŞ: b planımız da demokratik siyaset ‘Dokunulmazlık’ AKP’yi içten gerdi EMİNE KAPLAN DP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, yeni anayasa randevusunu “üslup sorununu” gerekçe göstererek iptal eden Başbakan Ahmet Davutoğlu ile kendisinin de aralarında bulunduğu HDP’lilerin “dokunulmazlığının kaldırılması” talimatını veren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “iyi polis kötü polisi bile oynayamadığını” belirterek, “İkisi de kötü polis, baskıcı” dedi. Demirtaş, Cumhuriyet’in “sıcak gündem”e ilişkin sorularını yanıtladı: n Anayasa komisyonuna “iki satırlık bir yazı”yla üye vermeyeceğinizi söylediniz. Başbakan Davutoğlu ya da TBMM Başkanı Kahraman’ın sizinle görüşmesini mi istiyorsunuz? DEMİRTAŞ: O da olabilir. Meclis Başkanı da nasıl bir komisyon kurmak istediklerini grup başkanvekillerimize, bize anlatabilir. Çünkü bilmiyoruz; bilmediğimiz bir şeye nasıl evet ya da hayır diyelim? Öyle bir (HDP’nin komisyona üye vermesi yönünde) yazı yazarlarsa biz de detaylarını bilmek istiyoruz, diye cevaplandırırız. Yoksa biz anayasa çalışmasında yer almak istemiyoruz gibi bir tutumumuz yok. Ama benim gözlemim o ki; AKP ile MHP 7 Haziran öncesinden beri zaten bir uzlaşma içerisindeler. Hemen hemen her konuda anlaşıyorlar. Gizli koalisyon ortağı gibiler. Meclis Başkanı seçimini, 1 Kasım seçimini gördünüz... AKP’yi tek başına yeniden iktidar yapan MHP’ydi. Ben yeni anayasada da uzlaşacaklarını düşünüyorum. Aslında anlaştıklarını ama CHP ve HDP’yi de bu işin kenar süsü yapmaya, vardıkları anlaşmayı meşrulaştırmaya çalışmak için kullanmak için kullanacaklardır. Anayasa yapmalarında bir sakınca görmüyoruz. Ama bunu dürüstçe yapsınlar. n MHP, Başkanlık konusuna Davutoğlu’yla yapılan görüşmede “zinhar hayır” yönünde bir tavır sergiledi... DEMİRTAŞ: MHP’nin bugüne kadar çark etmediği hangi konu var ki? Bir şekilde anlaşırlar diye düşünüyorum. n MHP ile AKP anlaşacaksa o zaman masaya HDP olarak oturmanın ne anlamı var? DEMİRTAŞ: Uzlaşma masasından kaçan taraf olmak istemiyoruz. Sanki AKP uzlaşmaya çağırdı da biz kaçtık gibi bir gerekçe vermek istemeyiz onların ellerine. Biz gideriz tekliflerimizi sunarız. Geçen dönem de öyle yaptık. AKP zaten önemli ölçüde reddediyor. Kendi bildiğini okuyor. n Geçen dönem çalışan uzlaşma komisyonunda HDP’nin özerklik teklifi vardı. AKP, “Başkanlık sistemini kabul edin biz de size özerkliği verelim” derse tavrınız ne olur? DEMİRTAŞ: AKP; şimdiye kadar hiçbir şekilde başkanlık sistemi nedir; hangi yetkilerle donatılması gerekir diye bir teklif sunmadı. Biz yalnızca AKP’nin uygulamalarından, Erdoğan’ın uygulamalarından anlıyoruz ki önerdikleri bir başkanlık modeli değil, tek adam monarşisi. Biz buna da şiddetle karşı çıktık. Türkiye şu anda başkanlık sistemini tartışabilecek olgunlukta değil. Çünkü buna Erdoğan’ın uygulamaları engel oluyor. Başkanlık sistemi demokrasiye aykırı değil. Ama Erdoğan’ın ve AKP’nin zihniyeti, tarzı ve uygulamaları başkanlığı değil, monarşi ve diktatörlük istediklerini gösteriyor. Bunun ismine başkanlık deyip yumuşatarak topluma ağır ağır kabul ettirmelerini de tehlikeli görüyoruz. Bizim önerdiğimiz özyönetim, özerklik ve güçlü yerel yönetim modeliyle monarşi bir arada olamaz. Birbirinin zıddı modellerdir. n Amerikan tipi başkanlık tartışmaları yapılmıştı... DEMİRTAŞ: Amerika tipi değil, Hitler tipi öneriyor. Hitler modelinde başkanlık değil, diktatörlük var. HDP böyle bir modelde uzlaşma arayamaz. Demokratik bir sistem olarak başkanlık Türkiye’de de olabilir. Ama bu AKP ve Erdoğan zihniyetiyle mümkün değil. Türki H ‘Hangi konuda çark etmedi’ dik. Oysa onlar bizden randevunun iptal edilmesini beklediler. Biz iptal etmeyince bir gerekçe aradılar. Nasıl bir gerekçe bulabiliriz diye kendi aralarında kafa yordular. Saray da bu sırada bastırdı: “HDP iptal etmedi, siz iptal edin.” Onlar da sağa sola bakarken “çayı” gördüler. n Başkanlık, dokunulmazlık konusundaki açıklamalarla ilgili görüş ayrılığı yorumları kulislerde yapılıyor. Davutoğlu ile Erdoğan “iyi polis kötü polisi” mi oynuyor sizce? DEMİRTAŞ: Yok, ikisi de kötü polis. Oynayamıyorlar bile. n Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda bir endişeniz var mı? DEMİRTAŞ: Böyle bir şey çılgınlıktır. Siyasetçinin sözünü söyleyemediği yerde şiddet araçlarını devlet kendi eliyle meşrulaştırmış olur. Biz şiddetin panzehiri olarak buradayız. Yaptığımız konuşmadan dolayı ki hiç şiddeti övmedik bizi parlamentodan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, gündemin atıp cezaevine yollamayı sıcak sorularını Cumhuriyet için yanıtladı. düşünürlerse iyi bir şey olmaz. Ortaya çıkan tabloyu ye felakete sürüklenir. düşünün: Bugün Türkiye 90’lar Türkiye’si de n HDP’nin anayasa uzlaşma komisyonuna değil. Kürtlerle herkes diyalog kurmaya çalışıüye vermesi durumunda; çözüm sürecinde yor; Ortadoğu’da Rusya’dan ABD’ye, İran’dan de gündeme gelen bazı düzenlemelerin koÇin’e kadar... Türkiye’nin Kürtleri parlamennuşulması mümkün olacak. Bu, sürece geri todan atması doğru olur mu? Böyle bir şey oldönüşün bir ilk adımı olabilir mi? masını istemeyiz. Bir meydan okuma olaDEMİRTAŞ: Keşke olsa, ama biz öyle bir iyi rak cevap vermiyorum ama dokunulmazlıklar niyet görmüyoruz. Hükümet anayasa arayışını Türkiye’de genel bir problemdir. Bunu hep birmüzakere sürecinin bir parçası olarak görmek likte, 550 vekille kaldıralım. ister, barış sürecine dönmenin bir vesilesi yapmak isterse biz de bunu destekleriz. Hükümet ‘Bedeli biz ödeyelim’ uzlaşma komisyonu masasını başkanlığın bir n Sizin dokunulmazlığınız kaldırılırsa Kürt sıçrama tahtası olarak yapmak istiyor. hareketinin bir B planı var mı? HDP’nin parn Davutoğlu’nun başkanlık sistemini istelamentodan çekilmesi gündeme gelebilir mi? mediği iddiaları var. Sizce bu konuda ErdoDEMİRTAŞ: Sonrasını kestirmek çok zor. ğan ile aralarında bir görüş ayrılığı var mı? HDP’nin parlamentodan tümden çekilmesi DEMİRTAŞ: Erdoğan baskıcı, Davutoğlu degibi bir tartışma, gündem yok. Öyle bir şey mokrat ayrımına gitmek yanıltır. Erdoğan ayolsun istemeyiz. Şahsen beni tutuklasalar da, rı baskıcı, Davutoğlu ayrı baskıcı; doğrucu Daöldürseler de ben geri kalan bütün arkadaşvut değil. İkisi de güç ve otorite sevdalısı. Başbakan bunu çok daha güçlü bir şekilde dışa larıma “Demokratik siyasetten vazgeçmeyin” vurabilir. Potansiyel olarak Erdoğan’dan dadiye tavsiyede bulunurum. Çünkü ötesi kızıl ha iktidara ve güce tapan biri. Dolayısıyla ben kıyamettir, kandır, savaşın derinleşmesidir. başkanlığa karşı olduğunu düşünmüyorum. Bu tür şeyler olabilir, devlet bunu yapmak Erdoğan’ın başkanlığına karşıdır belki. isteyebilir. AKP bunu yapabilir. Ama bunu yaptı diye toplumu felakete sürükleme hak‘Hainlikle suçladılar' kımız yoktur. Bizim buradan mutlaka bir demokratik çözüm çıkarmamız lazım; savaş ve n Davutoğlu’nun sizinle randevu iptalinin intikam değil. Biz içeri atılırsak daha çok kan asıl nedeninin ‘kaçak çay’ değil, Cumhurdökülür demem. Böyle bir şeye asla izin verbaşkanı Erdoğan olduğu yorumları yapılımem. Ödeyecekse birileri o bedeli biz ödeyeyor. Size yansıyan bir gelişme var mı? lim. Asker polis ödüyor. Görüyorsunuz hepDEMİRTAŞ: Doğrudan duyduğumuz bir şey si yoksul, fukara şehit evlerine bakıyorsudeğil. Fakat ben de öyle tahmin ediyorum. Sanuz gecekonduda oturan aileler. Kürt çocukray da rahatsızlığını iletmiş olabilir. Zaten ları da öyle... Onlar bedel öderken iyi de biz usulen bir randevu talep edildi. Randevu isödeyince mi kötü olacak. Biz ödeyelim, onlar tendikten bir gün sonra da Başbakan çıktı beödemesin; kimse ölmesin. l ANKARA ni hainlikle suçladı. Biz randevuyu iptal etme umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması gerektiğini ısrarla dile getirmesine karşın, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un hükümet adına farklı konuşması, Saray ile Başbakanlık arasında bu konuda da görüş ayrılığı yaşandığını ortaya koydu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, DTK kongresinin ardından “İki eşbaşkanın yaptığı açıklamalar kesinlikle anayasa suçu. Haklarında cumhuriyet başsavcılıklarının başlattıkları süreçler var. Bu konular takip edilmeli. Bunlar bunun bedelini ödemek durumundadır. Dokunulmazlıklarının kaldırılması suretiyle başlayacak süreç, inanıyorum ki terörle mücadele açısından ülkemizdeki havayı da olumlu yönde etkileyecektir” açıklamasının ardından gözler, HDP’ li milletvekilleriyle ilgili olarak TBMM’de bulunan dokunulmazlık dosyalarıyla ilgili nasıl bir sürecin işleyeceğine çevrilmişti. Kulislerde, dokunulmazlık dosyalarının görüşüleceği TBMM AnayasaAdalet Karma Komisyonu’nun ne zaman toplanacağı, hangi dosyalarla ilgili hazırlık komisyonu oluşturulacağıyla ilgili değerlendirmele C ÜN N Ü G Sİ İ KUL rin yapıldığı sırada hükümetten, Erdoğan’dan farklı bir açıklama geldi. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un önceki gün Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı “Dokunulmazlıkların kaldırılmasının sonuç alıcı mahiyette olmadığını müşahede ettik” açıklaması, Saray ile Başbakanlık arasındaki görüş ayrılığını gözler önüne serdi. Görüş ayrılığı, yalnızca Erdoğan ve Davutoğlu arasında yaşanmıyor. Parti içinde gerek parti yöneticileri gerekse milletvekilleri arasında da benzer bir sıkıntı bulunuyor. Bazı parti yöneticileri, Erdoğan gibi dokunulmazlıkların kaldırılması noktasında değerlendirme yaparken, bazıları da dokunulmazlığın kaldırılması gibi bir girişimin doğru olmayacağını belirtiyor. Dokunmaya karşı çıkan parti yöneticileri, HDP’lilerin zaten bir süredir Meclis dışına çıkıp mağduru oynama politikası izlediğine dikkat çekerek, dokunulmazlıklarının kaldırılmasının “HDP’nin ekmeğine yağ sürmek” anlamına geleceğini belirtiyor. Parti kulislerinde, “1994’te DEP’lilerin dokunulmazlığı kaldırıldı, hâlâ o görüntüler hafızalarda. Benzer bir uygulama hem partiye hem ülkeye zarar verir” değerlendirmesi yapılıyor. ‘Bu girişim doğru olmaz’ ‘Başkanlık hak da özerklik niye suç?’ mirtaş, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında konuştu. Demirtaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yeni anayasa için HDP’den aldığı randevuyu daha sonra iptal etmesi ile ilgili olarak, “Öldürülen insanların, sivillerin cenazeleri yerde haftalarca bekletiliyor, çürümeye terk ediliyor. 70 yaşındaki kadının 7 gün boyunca sokak ortasında bekletilmesini soracaktım Davutoğlu’na, hadi HDP ile olan randevundan kaçtın, peki Azrail’den kaçabilecek misin? Sen niye insanların cenazelerine işkence yaptın diye ahirette sorulacak, oradan da kaçabilecek misin? Diyarbakır’da anneler çocuklarının cenazelerini almak için açlık grevi yapıyor. Sur’da 3 çocuğun cenazesi 10 günden uzun süredir çürümeye terk edildi. İzin vermiyorlar, vermeyiz diyorlar, orada kalacak diyorlar” ifadelerini kullandı. Davutoğlu’nun “Biz hesap vermeyiz” sözlerini anımsatan DP grup toplantısını düH zenleyemedi. Ancak HDP Eş Genel Başkanı Selahattin De Demirtaş, “Her gün Saray’a hesap vermekten utanmıyorsun da muhalefete mi hesap vermiyorsun” dedi. Dündar ve Gül’ü ziyaretimizi bakanlık engelliyor Erdem Gül Can Dündar Demirtaş, MİT TIR’ları haberleri nedeniyle tutuklu bulunan gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutukluluğunu eleştirirken, selamlarını da iletti. Demirtaş, partisinden çok sayıda milletvekilinin de Dündar ve Gül ile görüşme talebinde bulunduğunu ancak, bakanlığın izin vermemekte direndiğine dikkat çekti. Dokunulmazlıkların kaldırılması tartışması için de Demirtaş, “Tüm milletvekillerinin kürsü dışında dokunulmazlığı kaldırılsın. Çekinmiyoruz, eşit olalım. Yargı yine size bağlı, biz bu yargıdan da korkmuyoruz” diye konuştu. Anayasa tartışmalarına değinen Demirtaş “Varsa yoksa başkanlık. Ne diyor Başbakan, muhalefet bunu tartışmaktan çekiniyor. En azından tartışalım diyor. E tartışalım. Peki biz özerkliği tartışalım dediğimizde neden vatan haini oluyoruz. Senin önerdiğin model bizimki de model. Sen bütün ülkeyi bir adama teslim edelim diyorsun biz hayır ülkeyi vatandaşlara teslim edelim diyoruz. Seninkini tartışmayınca üzülüyorsun da biz tartışalım dediğimiz de neden vatan haini, bölücü terörist oluyoruz. Başkanlık tartıştırmak size hak da özerklik önermek bize niye suç” dedi. lANKARA/Cumhuriyet ‘Korkmuyoruz’ ‘Denizlere selam eyle Alişan Abi’ TÜRKİYE SOL TARİHİNDE ÖNEMLİ BİR YERE SAHİP ESKİ CHP MİLLETVEKİLİ ALİŞAN CANPOLAT SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI MİYASE İLKNUR ocatepe Camii’ndeki cenaze töreni haber olarak verilince ancak, CHP eski Milletvekili Alişan Canpolat’ ı kaybettiğimizi öğrenebildik. Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu törene gelmese belki onu da öğrenemeyecektik. Oysa Alişan Canpolat, Türkiye sol tarihinde adı her daim sevgi ve saygıyla anılan bir ağabey oldu. Memuriyet günlerinde olduğu gibi siyasi yaşamında da o çelebi ve “can” tavrını sürdürdü. Milletvekilliğinden ziyade 12 Mart döneminde Ankara Mezarlıklar Müdürlüğü görevi ile belleklere kazındı. Adı ezbere bilinen belki de tek mezarlıklar müdürüydü Türkiye’nin. Nasıl olmasın ki, o dönem devlet eliyle katledilen fidanların hepsinin de defininde ve mezar yerleri K nin tespitinde ceberrut komutanlarla cebelleşen oydu. Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in sabaha karşı gizlice defnedilmesinde de hazır bulundu, Kızıldere’de katledilen Mahir ve Kazım Özüdoğru’nun defin töreninde de ailelerle birlikte o vardı. O dönem devrimcilerinin ayrı ayrı gömülmesi emrine itaat etmeyip yoldaşları birbirinden ayırmayan Alişan Abi, yıllarca sağ basın tarafından “solculara özel ada ayıran müdür” olmakla suçlandı. 6 Mayıs sabahı Karşıyaka Mezarlığı’nda Denizleri ayrı ayrı adalara göm emrini veren yüzbaşıya “niye ki, yan yana olunca devrim mi yapacaklar” diye çıkışan Alişan Canpolat, gençlerin ailelerin isteği doğrultusunda yan yana gömülmesini ister. Ama görevli yüzbaşı, ayrı ayrı adalara gömülmesi konusunda ısrarını sürdürür. Alişan Yüzbaşıyı ikna etti Canpolat, hiç olmazsa birer arayla gömülmeleri konusunda ikna eder yüzbaşıyı. Mezarlıklar Müdürlüğü’nü 1977 yılına kadar sürdüren Alişan Canpolat, o yıl yapılan seçimlerde CHP Ankara’dan milletvekili seçilldi. Milletvekilliği sırasında evi bombalandı. Ama asıl bomba yüreğinde patladı. Hem de iki kere. 1971 yılında bir yaz günü 15 yaşındaki oğlu Kerim, İstanbul’da denizde boğulmuştu. Alişan beyin mezarlıklar müdürü olması belki de onun için bir teselli kaynağıydı. 15 yıl sonra ikinci oğulları Mustafa intihar etti. Yüreğindeki acılar, sesine ve yüzüne de yansımıştı adeta. Sürekli gülen gözlerinde ilk bakışta hissedilen derin hüzün, o yumuşak ses tonuna da sirayet etmişti. Alişan Abi, oğulları Kerim ve Mustafa’ya da yıllarca mezarlarına özenle baktığı manevi oğulları Denizler’e de kavuştu. Canpo lat Hayatını kaybeden eski CHP milletvekili Alişan Canpolat için Kocatepe Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Kılıçdaroğlu da katıldı. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear