28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 28 Ocak 2016 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Yargı ve kolluk kuvvetleri yolsuzlukların üzerine gitmede zayıf kalınca, basın ve ifade özgürlüğü de kısıtlanınca Türkiye’nin Yolsuzluk Algı Endeksi’ndeki notu, 2015’te 3 puan indi ürkiye, 168 ülkenin değerlendirmeye alındığı ‘Yolsuzluk Algı Endeksi’ 2015 değerlendirmesinde, 3 puanlık gerileme ile 2 basamak birden düştü. Türkiye, 2014 yılı endeksinde 64. sıradan 66. sıraya geriledi. Yolsuzluk Algı Endeksi sıralamasındaki bu düşüş, son yıllarda ilerleme olarak belirtilen tüm reformlarda bunların tersine ve olumsuz değerlendirilen bir gerilemeye işaret ediyor. Uluslararası Şeffaflık Örgütü, 1995’ten bu yana yayımladığı Yolsuzluk Algı Endeksi’nin 2015 sonuçları açıkladı. Türkiye merkezli Uluslararası Şeffaflık Derneği’nin açıkladığı verilere göre, Türkiye’nin Yolsuzluk Algı Endeksi’ndeki notu, 2015 yılında 45 puandan 42 puana geriledi. Rapora göre yolsuzlukta alt sıralardaki ülkelere bakıldığında krizlerle, savaşlarla boğuşulan, yönetişim ilkelerinin uygulanmadığı, yargı kurumlarının ve kolluk kuvvetlerinin yolsuzlukların üzerine gitme noktasında zayıf olduğu ve basın/ ifade özgürlüğünün kısıtlandığı Türkiye yolsuzlukta iki basamak düştü T göze çarpıyor. Kamu kuruluşlarının yurttaşların gereksinimlerine yanıt veremediği bu ülkelerde rüşvetin yaygınlaştığı ve yolsuzlukların cezalandırılamadığı görülüyor. Uluslararası Şeffaflık Derneği Başkanı Oya Özarslan’ın açıkladığı endekste şu tespitlere yer verildi: ekonomi 9 Çin’in Ortadoğu hamlesi in devlet başkanı Xi Jinping’in geçen hafta Suudi Arabistan, Mısır ve İran ziyaretleri, Çin’in Ortadoğu’daki gelişmelerin dışında kalmaya niyetli olmadığını gösteriyor. Çin 2013 yılında bir “Arap Politikası Raporu” yayımladı. Rapor çok genel ve soyut olsa da yeterli bir fikir verebiliyor. Çin’in bölge politikası, Suudi Arabistan, Mısır ve İran ziyaretlerinde de vurgulandığı gibi, ortak ülkelere (rejimlerine), “kendi gereksinimlerine uygun yönde kalkınmaları...” “güvenliklerini ve istikrarı güçlendirmeleri, bölgede, dünyada daha etkin bir rol oynamaları yönünde yardım etmek...” olarak tanımlanıyor. Çin “uygarlıkların birbirlerine saygı göstermeleri, ortak varoluş ilkesini desteklemeleri” gerektiğini savunuyor. Bu ilkeler, yönelim Çin kapitalizminin genel çıkarlarıyla uyumlu. Çin kapitalizmi gittikçe artan iki basıncın altında. Birincisi, Çin’in tükettiği hammaddelerle, enerji mallarıyla, ihraç ettiği malların büyük bir kısmının geçtiği deniz yolları esas olarak ABD’nin donanmasının “vesayeti” altında. İkincisi Çin’in altyapı ve sanayi yatırımlarına, ihracata dayalı sermaye birikim modeli tükendi. Bir taraftan aşırı birikim (kapasite fazlası hem iç pazarda, hem ihracat pazarlarında talep yetersizliği) sorunu, diğer taraftan bu soruna uyum sağlamak için genişleyen krediler (borç) artık patlama noktasına gelen bir balon ekonomiyi zorluyor. Çin devleti, bu sermaye birikim rejimini iç tüketime, hizmet sektörüne ağırlık verecek yönde dönüştürmek istiyor. Dönüşümü sağlayacak zamanı kazanabilmek için aşırı birikimin getirdiği yükün hafifletilmesi gerekiyor. Bunun en kestirme yolu, Çin’in şu anda krizde olan sermaye birikim modelinin sorunlarını ihraç etmesinden geçiyor. Çin kapitalizminin jeopolitik hamleleri işte bu iki basınç altında şekilleniyor. Çin, “Bir KuşakBir Yol” projesi, hızlı tren hatları, bunları besleyecek limanlar ve gerekli altyapı yatırımları üzerinden bir Asya Avrasya Avrupa yolu ve ekonomik koridoru tasarlıyor. Böylece Çin, dış ticaretine hizmet edecek bir taşımacılık hattı inşa ederek ABD egemenliğindeki deniz yollarından uzaklaşmayı, bu arada yolun geçtiği bölgeleri Çin mallarının, sermaye fazlasının ihraç edilebileceği pazarlar olarak Çin ekonomisine entegre etmeyi amaçlıyor. İkincisi Çin Latin Amerika’da, Sahra Altı Afrika’da ve şimdi Ortadoğu’da büyük altyapı yatırımlarını finanse ediyor, ortak projelere imza atıyor. Bu gelişmeler Çin ekonomisine yönelik ticaret bölgelerinde kaynak taşıma yollarının oluşmasını kolaylaştırıyor. Böylece Çin “sanayileşmeye yardım etmek” başlığı altında, kendi ülkesindeki ağır sanayiyi, çevre kirletme kapasiteleriyle birlikte daha az gelişmiş ülkelere transfer etmeyi, buralarda sermaye birikiminin hızlanmasına paralel kendi ihracat mallarına, “girişimci sınıfına” yeni pazarlar oluşturmayı amaçlıyor. Çin bu hamleleri, belli bir uluslararası ilişkiler modeli içinde hayata geçirmeyi amaçlıyor. Bu model ise soğuk savaş sonrasında ABD ve Batı’nın küreselleşme söylemi altında zayıflatılarak “serbestleştirilerek” tahrip edilmiş “ulusal kalkınma” projelerini hedef alıyor. Çin yönetimi dış ilişkilerde ulusal egemenliklerin dokunulmazlığı, yerel egemen sınıfların iç işlerine karışılmaması ilkesini benimseyerek bu ülkeleri “Batı’nın zehirli müdahalelerinden” korumaya çalışarak ABD hegemonyasının kurduğu “neoliberal küreselleşmeci” düzeni çözmeye başlıyor. The Economist’in uyardığı gibi, “yarın Çin de Batı gibi müdahaleci politikaları benimsemek zorunda kalabilir.” Doğru ama, bugün bu politika Çin devletine gelişmekte olan ülkelerin, “demokratikleşme”, “insan hakları” vb. üzerinden gelen baskılardan bunalan egemen sınıfları, diktatörleri arasında yeni dostlar kazandırıyor. Ç ‘Arap Politikası Raporu’ Yatırımcı gelmeyecek Ceza yok n Son 4 yıl değerlendirildiğinde en büyük düşüşü yaşayan ülkelerin Libya, Avustralya, Brezilya, İspanya ve Türkiye olduğu görülüyor. n Türkiye, 19 Doğu Avrupa & Orta Asya ülkesi arasında Makedonya ile 3. sırada yer alıyor. n Türkiye sıralamada, kurumsallaşmış köklü demokrasilere sahip olmayan ya da otoriter rejimlerle yönetilen Umman, Gana, Kuveyt, Malezya, Namibya, Ruanda, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin gerisinde kaldı. n Bu verilerin Türkiye’ye yapılan ekonomik yatırımlar açısından olumsuz anlamda etkisinin sürmeye devam edeceği düşünülüyor. l Ekonomi Servisi Yargı özgür olmalı Yeterli adım atılmıyor Uluslararası Şeffaflık Derneği Başkanı Oya Özarslan, yolsuzluk skandallarının yargılanamadan kapanması ve yargılama sürecine yapılan müdahaleler nedeniyle Türkiye’de yolsuzluk fiillerinin yargılanamayacağı algısına yol açtığını söyledi. Özarslan, “Bu durum toplumda son aşamada duyarsızlık ve umursamazlığa yol açıyor. Veriler Türkiye’de kamu sektörü özelinde, yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık sorununun bunca yıldır kronikleşmiş hale geldiğini, ilerleme ve iyileşme adına yeterli adımların atılmadığını ortaya koyuyor” diye konuştu. n Yolsuzluğun en az olduğu ülkelere bakıldığında; basın özgürlüğünün kısıtlanmadığı, bütçeye ilişkin verilerin halktan saklanmadığı, İktidardakilerin dürüstlük ilkesiyle hareket ettiği, güçler ayrılığının uygulandığı, yargının bağımsız olduğu görünüyor. İki basınç Vekilime 10 bin TL’lik promosyon BMM Başkanlığı ile T Halkbank arasında yapılan maaş anlaşması kap ETS Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ersoy, “Turizmde herkes Antalya’yı konuşuyor ama asıl sıkıntı Ege’de. Bu yıl 2015 bilançolarını yakalamak zor” dedi Meyve dağıtımı sırasında kadınlar adeta birbirini ezdi. usya’nın Türkiye’ye tatile gelen gelen 4.5 milyon turisti engellemek için koyduğu “tur satış yasakları” Antalya Bölgesi’ni vururken, artçıları ise Ege Bölgesi’ndeki turizmcileri etkilemeye başladı. Yaklaşık 3 milyon Rus’u ağırlayan Antalyalı turizmciler alternatif pazar arayışları çerçevesinde iç piyasa ve Avrupa’da yeni kampanyalara başladı. Özellikle İngiliz ve Hollandalı turistlerin bu yıl Ege yerine Antalya’yı tercih etmeye başladığına işaret eden ETS Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ersoy, “Antalya Ege’nin pazarından almaya başladı. Rakamlar büyük olduğu için herkes Antalya’yı konuşuyor ama asıl sıkıntı Ege’de” dedi. Rusya Ege’yi de vuracak R samında milletvekilleri için verilmesi öngörülen 8 ila 10 bin TL arasındaki promosyon ücreti vekillerin hesabına 15 Ocak’ta yatırıldı. Meclis yönetiminin promosyon anlaşmasını “maaşlarının yüzde 53’ü oranında” yaptığı öğrenildi. Emeklilik hakkını elde etmemiş milletvekillerinin Ocak 2016 maaşları 15 bin 500 lira. Emekli hakkı bulunmayan milletvekilleri 8 bin lira dolayında promosyon aldı. Emeklilik hakkını kazanmış milletvekilleri ise ayrıca 9 bin 800 lira emeklilik aylığı alıyor. Emeklilik hakkını kazanan milletvekillerine ödenen promosyon da 10 bin lira civarında oldu. Anlaşma çalışanları da kapsadığından TBMM personeline de maaşlarının yüzde 53’ü oranında promosyon ödemesi yapıldı. l ANKARA / Cumhuriyet YUNANİSTAN’DA TARIM İŞÇİLERİ GREVDE Mandalina için savaş Bilançolar daralacak Düzenlediği sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ersoy, Ege Bölgesi’ndeki turizm beldelerinde, yabancı turist sayısında düşüş yaşanacağını kaydetti. Ersoy, Belçika ve Fransa’dan gelen rezervasyonlarda da düşüş olduğunu belirterek, bu iki ülkede yaşanan terör olaylarının da sayıdaki azalmaya etki ettiğini söyledi. Ersoy, “2015 bilançolarını 2016’da yakalamayı beklemek çok gerçekçi değil” dedi. Ersoy, sektörün en başta Rusya’ya bağımlı ve yanlış bir şekilde geliştiğini belirtti. Öte yandan ETS Tur bünyesindeki otelpuan.com verilerine göre sitede, 8 yıl içinde 19 bin 237 tesisle ilgili 600 bine yakın tatilci görüşler doğrultusunda oteller yatırımlarını yeniden gözden geçirirken tesislerdeki memnuniyet oranı da yüzde 7 artış gösterdi. l Ekonomi Servisi mbargodan kurtulan ve dünyaya açılmaya çalışan İran’ın ikinci büyük bankası Bank Pasargad, gözünü Türkiye’ye dikti. Bankanın yönetim kurulu üyesi, “Ya şube açacağız ya da satın alma yapacağız. Türkiye, Almanya, İspanya ve Çin’e bakıyoruz” dedi. Reuters’a göre, Bank Pasargad’ın aktifleri 19 milyar dolar. Pasargad Bank’ın Yönetim Kurulu Üyesi Mostafa Beheshtirooy Beheshtirooy, “Dolar ve petrol bizi olumsuz etkiledi. Bunlar olmasaydı toplam aktiflerimiz 70 milyar dolar olurdu” dedi. l Ekonomi Servisi İranlı Pasargad Türkiye yolcusu A Yunanistan iki gündür liman ve tarım işçilerinin grevi ile çalkalanıyor. Önceki gün çiftçiler ‘Yunanistan Çiftçi Koordinasyonu’nun kararıyla bakanlık önünde stant kurarak vatandaşlara meyve ve sebze dağıttı. Dağıtılan mandalinaları almak isteyenler arasında izdiham yaşandı. Fed faize dokunmadı BD Merkez Bankası Fed, piyasaların merakla beklediği faiz kararını açıkladı. Fed, faizleri sabit tutma kararı aldı. İki gün süren faiz toplantısı sonrasında yapılan ilk açıklamalar faizlerin yavaş bir hızla artırılacağına işaret etti. Fed yetkilileri faizleri artırmama kararını ortak aldıklarını belirtti. Bu şekilde faiz oranları 0,250,50 bandında sabit bırakıldı. Fed’in Aralık’ta yaklaşık 10 yıl aradan sonra yaptığı ilk faiz artırımının ardından gelen bu kararlar özellikle gelişmekte olan piyasaların seyri için önemli olarak kabul ediliyor. ABD Merkez Bankası, Aralık ayındaki toplantıda yaklaşık on yılın ardından ilk kez faizleri artırma kararı alarak tarihi bir adım atmıştı. Uzmanlar, Fed’in bu yıl dört kere faiz artırmasını bekliyor. Ancak özellikle Çin ekonomisine yönelik endişelerin Fed’in hızını keseceğine işaret ediliyor. ntalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Halil Bülbül, Rusya ile yaşanan krizin devam etmesi halinde tarımın ve kent ekonomisinin 6 aylık dönemde ‘darboğaza’ gireceğini söyledi. Antalya Tarım Konseyi’nin yaptığı analize göre son 3 yıl içinde Antalya’nın ihracatının 6 kat artarak 1,1 milyar dolara yaklaştığına değinen Bülbül, “İlimiz toplam ihracatının üçte Antalya’da kriz alarmı A birini Rusya Federasyonu’na gerçekleştiriyor. Mevcut durumda Rusya’ya yaptığımız ihracatın da yüzde 80’ini yaş meyve sebze ve kesme çiçek ürünleri oluşturuyor. Rakamlardan da anlaşılacağı üzere Antalya ihracatı, tarım ve turizm sektörleri başta olmak üzere kent ekonomisi üzerinde bu krizin çok daha derin ve kalıcı etkileri olacağı görülüyor” dedi. Bülbül, Hükümet’ten Antalya’ya can suyu olacak haberleri bir an evvel beklediklerini aktardı. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin de, siyasi gerilimin herkesi etkilediğini belirterek, “Artık biraz huzur istiyoruz. 2014 Aralıkta gelen yabancı turist 130 bindi, geçen aralıkta yüzde 24 azalışla 99 bine düştü. Son 3 haftada ise yüzde 13 oranında düşüş var” dedi. l Ekonomi Servisi A ‘Huzur istiyoruz’ C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear