22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 30 Ağustos 2015 KULTUR Kabaklı yaşamını yitirdi Türk Edebiyatı Vakfı Başkanı Servet Kabaklı, İstanbul’da hayatını kaybetti. 1956’da Elazığ’da dünyaya gelen Kabaklı, gazeteciliğe Elazığ’daki yerel Uluova gazetesinde başladı. Kabaklı, Tercüman gaze tesi Elazığ muhabirliği, Anadolu Ajansı Erzurum muhabirliği gibi birçok görevi sürdürdü. 1982’de Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından röportaj ve seri röportaj dalında yılın gazetecisi seçilen Kabak lı, Türk Edebiyatı Vakfı’nda 1980’li yıllarda vakıf müdürlüğü ve Türk Edebiyatı dergisinin yayın yönetmenliğini de üstlendi. Kabaklı, bugün öğle namazında Sultanahmet Camii’nde uğurlanacak. servet Kabaklı EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK Sanatçının yolunu kesmeyin... AKP’NİN gEzİ sENDRomu ‘Ben yaptım oldu’ tavrı içinde, partizan ve gerici politikalarınızla sanatın ve sanatçının yolunu kesmeyin. Biraz dünyaya bakın, beyler... Bakın ve görün, çağdaşlık düzeyini yakalamış ülkelerde sanatın ve sanatçının nasıl özgürce yol aldığını. DİKMEN GÜRÜN 23 ehir Tiyatroları sanatçısı Levent Üzümcü İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı “kerameti kendinden menkul” bir kararla çalıştığı kurumdan ihraç edildi. Bu çirkin olay üstüne, 26 Ağustos tarihinde Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Erhan Yazıcıoğlu ve Yönetim Kurulu yaptıkları basın toplantısında Levent Üzümcü’nün yanında yer aldıklarını, konunun yargıya taşınacağını açıkladılar. Bu duruşlarından dolayı kutluyorum kendilerini. Ş vermesi de ayrıca sorgulanması gereken bir davranıştır. Bu kadar kolay mı insanların kariyerleriyle oynamak? Yasa, kural, kaide yok mu bu ülkede? Türkiye, insan hakları ve düşünce özgürlüğü anlamında notu kırık bir ülke. Bu açıdan bakıldığında, sanatın türlü yasaklar ve sansürle birlikte anılmasından doğal ne olabilir? Giderek tırmanan tutucu iktidarların ve bu tırmanışa zemin hazırlayan darbelerin sonuçlarıdır bugün yaşanmakta olanlar. Bu bağlamda, AKP’nin muhafazakâr politikaları sanatı dışlayan, daha doğrusu kendi tutucu bakış açısıyla uyum içinde olmayan sanatı dışlayan bir yapıya sahiptir. Yasaklanan kitaplar, filmler, oyunlar, heykeller , çalışmalarına ket vurulan, susturulmak istenen sanatçılar saymakla bitmez. Bu gidişle daha da bitmeyecek. “Ben yaptım oldu” tavrı içinde, partizan ve gerici politikalarınızla sanatın ve sanatçının yolunu kesmeyin. Biraz dünyaya bakın, beyler... Bakın ve görün, çağdaşlık düzeyini yakalamış ülkelerde sanatın ve sanatçının nasıl özgürce yol aldığını. Düşünce özgürlüğü Neden bu korku? Levent Üzümcü İstanbul Şehir Tiyatroları’ndan neden “ihraç” edildi? Yıllarını tiyatroya vermiş olan, oynadığı tüm rollerde başarıyı yakalayan, her anlamda donanımlı bir sanatçı ne sebeple çalıştığı kurumdan ihraç edildi? AKP’nin pek korktuğu Gezi Parkı olaylarında gençlerin yanında yer aldığı, onları desteklediği ve de baskıcı uygulamaların ülkeyi nasıl da aşağıya çektiği gerçeğini her fırsatta ifade ettiği için mi? Bu ülke demokratik (!) bir ülke değil midir? Bu ülkede düşünce özgürlüğü yok mudur? Olmadığını zaten biliyorduk, Gezi Parkı olaylarında daha yakından gördük, yaşadık... Baskıcı yöntemlere karşı durduğu için susturulmaya çalışılan ilk sanatçı değil Levent Üzümcü. Önümüzde, yakın zamanda yaşananlara bakarsak; Mehmet Ali Alabora’dan Müjdat Gezen’e, Genco Erkal’dan Ferhan Şensoy’a, Fazıl Say’a kadar uzun bir zincir var... Özetle, Üzümcü’ye yönelik olarak alınan ihraç kararının öncelikli nedeni AKP’nin Gezi Parkı sendromu ve sanatçının iktidara dair olumsuz görüşlerini açıkça ifade etmesidir. Büyükşehir Belediyesi Disiplin Kurulu, Şehir Tiyatroları Yönetimini adeta yok farz ederek tepeden inme bir kararla sanatçının görevine son ‘Cesur Yeni Dünya’ sahnede ldous Huxley’nin “Cesur Yeni Dünya” adlı eseri önümüzdeki günlerde müzikal olarak seyircinin karşısına çıkacak. İngiltere’de Royal & Derngateve Northampton ve Touring Consortium Theater Company A ortaklığında sahneyi aktarılacak olan eseri Dawn King uyarladı. Massive Attack ve These New Puritans gruplarının müziklerini yaptığı eser ilk olarak 4 Eylül’de Northampton’da sahnele necek, daha sonrasında ise İngiltere’nin çeşitli kentlerinde 4 Aralık’a kadar seyirci karşısına çıkacak. Huxley distopik bir roman olan başyapıtı “Cesur Yeni Dünya”yı 1932’de kaleme almıştı. l Kültür Servisi C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear