23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 HAZİRAN 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr KÜLTÜR 25. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde en iyi erkek oyuncu ödülünü alan Fatih Al: SELDA GÜNEYSU 15 ‘Kahredenlerin sonu şerefine’ SENARYO YAZARI AYŞE ŞASA 73 YAŞINDA HAYATINI KAYBETTİ Unutulmaz Türk filmlerinin senaristiydi Kültür Servisi “Son Kuşlar” (1965), “Ah Güzel İstanbul” (1966), “Yedi Kocalı Hürmüz” (1971), “Gramafon Avrat” (1987) gibi Türk sinemasının unutulmaz filmlerinin senaristi Ayşe Şasa, 73 yaşında hayatını kaybetti. Şasa bir süredir Özel Bağcılar Safa Hastanesi’nde, yoğun bakın servisinde tedavi görüyordu. Şasa’nın cenazesi bugün Fatih Camisi’nde kılınacak öyle namazının ardından toprağa verilecek. 1941 yılında İstanbul’da doğan Ayşe Şasa, şimdiki adı Robert Koleji olan Arnavutköy Amerikan Kız Koleji’nden 1960’ta mezun oldu. 1963 yılında senaristliğe başladı. Bu yıllarda kendisini Marksist olarak tanımladı. 90’lı yıllara kadar onlarca filmin senaryosunu yazdı. En son 2008 yılında “Dinle Neyden” isimli filmin senaryosunu yazdı. 1993 yılında yayımlanan “Yeşilçam Günlüğü” isimli kitabında sinema anılarını anlattı. Ayşe Şasa ayrıca “Delilik Ülkesinden Notlar”ın da arasında bulunduğu birçok kitaba imza attı. Bir dönem Kemal Tahir, Halit Refiğ, Metin Erksan ile yakın dostluklar kuran Şasa, anılarında bu dostluğu şöyle anlattı: “1960’lı yıllarda, Türk filmcileri arasında meslek üzerine konuşmalar, bildiğim kadarıyla, şimdikinden çok daha yoğundu. O dönemde, sinemayı bir sanat olarak ele alan yönetmenlerin sayısı bugünkünden çok azdı. Metin Erksan, Halit Refiğ, Lütfi Akad ve Atıf Yılmaz sık sık aynı çatı altında toplanıp durum muhasebesi, durum değerlendirmesi yaparlardı. Günün sorunu, piyasanın aşırı ticari temayüllerine direnebilmek, haysiyetli ürünler verebilmekti. Haysiyetli ürünler vermenin ilk koşulu, yerli bir estetik kurmaktı. Yerlilik sorunsalının, hepsi de solcu olan o dönemin önde gelen yönetmenleri arasında çok önemli bir yeri vardı.” ANKARA Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı’nca 25.’si düzenlenen “Ankara Uluslararası Film Festivali”nde “Ulusal Uzun”, “Kısa” ve “Belgesel” dallarında ödüller sahiplerini buldu. “En İyi Film” ödülü, yönetmen Atıl İnaç’ın “Daire” filmine verildi. Törene katılamayan İnanç, gönderdiği mesajda “Ödülü o güzel çocuğa, Berkin Elvan’a ithaf ediyorum” dedi. “Şarkı Söyleyen Kadınlar” 5 dalda ödüle değer görülürken, u “Daire” filmiyle gecenin en dikkat ödül kazanan Fatih Al, çeken ismi ise “En akşam Cumhurbaşkanlığı İyi Erkek OyunSenfoni Orkestrası (CSO) “Bugünlerde düşünceye cu Ödülü”nün saSalonu’nda gerçekleşen saldırı var, sıkıntıdan hibi oyuncu Fatörende Kültür ve Turizm ötürü bir saldırı bu. Hani tih Al oldu. Al, Bakanlığı Sinema Ge“Bu ödül hepiminel Müdürlüğü Daire Başbizi kahreden... O yüzden zi kahredenlerin kanı Enver Arslan, geben bu ödülü, ‘hepimizi sona erdiği o gün lecek yıl yapılacak festikahredenlerin sona erdiği için” deyince, savale “iki katı kadar deslon Al’ı dakikalaro günlerin’ şerefine tek vereceklerini” belirca ayakta alkışladı. terek, “Sinemamızın bukaldırdım” dedi. Sinema ve tiyatgün nerelere geldiğinden ro oyuncusu Mert söz etmeye gerek yok. Fırat da her türCannes’dan Altın Palmiye Ödülü allü baskıya karşın sanatçıların “dik dık; sıra Oscar’da” dedi. değil, doğru durması gerektiğine” üşünceye saldırı var’ dikkat çekerek, “Bizlerin Meclis’e girme gibi kaygısı yok. Buna rağFestivalde “En İyi Erkek Oyunmen siyaset yapma hakkımız var, cu Ödülü”ne değer görülen Fatih çünkü biz halkız. Çünkü ‘Egemen Al ise Cumhuriyet’e yaptığı açıklalik kayıtsız şartsız milletindir’” mada, Ankaralı bir sanatçı olduğugöndermesinde bulundu. nu, İstanbul’da pek çok projede yer 25. Ankara Uluslararası Film aldığını ancak her şeye karşın eviFestivali”nin ödül töreni önceki gün ni hâlâ İstanbul’a taşımadığını belirte Fatih Al, ödülünü Belçim Bilgin’den aldı. ‘D n Kültür Servisi Genelkurmay Başkanlığı, Atatürk’ün Anıtkabir’de sergilenen 80 yaşındaki 3 makam otomobilini tamir ve bakıma aldırıyor. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in talimatıyla hızlandırılan çalışmanın ardından, Atatürk’ün iki adet 1934 model Lincoln ve bir adet 1936 model Cadillac otomobilinin orijinaline uygun şekilde tamiri, bakımı ve restorasyonu yapılacak. Otomobiller, Anıtkabir’den törenle çıkarılacak. Atatürk’ün otomobilleri bakıma alınıyor 31. AYDI N D OĞ AN KAR İKATÜR YAR IŞM ASI’ NIN KAZANANLAR I BUG ÜN BE LLİ OLACAK REFİK DURBAŞ’IN YENİ KİTABI ÇIKTI ‘Düzyazı sevdadır, şiir karasevda’ Kültür Servisi Refik Durbaş’ın “Bağışla Ziyanımı” adlı yeni şiir kitabı Islık Yayınları’ndan çıktı. “Düzyazı sevdadır, şiir karasevda” diyen şairin kitabında, 1970’li yıllarda yazdığı şiirler de yer alıyor. Kitabın “Ünlü Kişiler Sözlüğü” bölümünde, 70’li yılların “ünlü isimleri”ni odak alarak yazılmış şiirlere yer veriliyor. Yazın hayatına hikâyeyle başlayıp ilk şiiri 1962 yılında yayımlayan şairin ilk şiir kitabı “Kuş Tufanı” 1971’de yayımlandı. 70 ülkeden 814 sanatçı katıldı Kültür Servisi 31.Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması’nın sonuçları bugün açıklanacak. Yarışmaya katılanların arasından 214 karikatüristin ön elemeden geçen 300 eseri, uluslararası jüri tarafından Muğla’nın Bodrum ilçesinde değerlendiriliyor. Seçici kurulda, ABD’li Jüri Başkanı Liza Donnelly ile birlikte, İran’dan Dokhshid Ghodratipour, Brezilya’dan Moacır Knorr Gutterres, Fransa’dan Catherine Meurisse, İngiltere’den Anita O’Brien, Çin’den Lichuan Xia ile Türkiye’den Ercan Akyol, Latif Demirci, Selçuk Demirel, Piyale Madra ve Tan Oral yer aldı. Dereceye giren ilk 3 karikatür ile sergilenmeye değer bulunan 12 karikatürün açıklanacağı yarışmaya, bu yıl 70 ülkeden 814 sanatçı 2 bin 556 karikatür ile başvurdu. Yarışmada birinciye 8 bin, ikinciye 5 bin, üçüncüye ise 3 bin 500 ABD doları verilecek. rek, “Ben Ankara’yı bir meyve ağacına benzetiyorum. Vakti geldiğinde o meyveler yerlere kadar eğiliyor ağaçlardan. Sonra birileri geliyor, topluyorlar, sepetlerine koyuyorlar, satıp satıp İstanbul’a taşıyorlar. Çoğu da o sepetlerde çürüyor. Halbuki Ankara’da biz, heykeltıraşından ressamına dek, birbirimizi bulsak, çok daha iyi işler yapacağız” dedi. “Daire” filminde, tiyatrosu kapatılan bir oyuncunun öyküsünün anlatıldığını belirterek, “Ben, bir felsefe öğretmenini canlandırdım. Bugünlerde düşünceye saldırı var, sıkıntıdan ötürü bir saldırı bu. Hani bizi kahreden... O yüzden ben bu ödülü, ‘hepimizi kahredenlerin sona erdiği o günlerin’ şerefine kaldırdım” görüşünü dile getirdi. “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü “Daire” filmindeki rolüyle alan Nazan Kesal da filmde, tiyatrosu kapatıldığı için “gassal” olmak zorunda kalan bir oyuncuyu canlandırdığını belirterek, “Şimdiki zaman sanatı ve sanatçıyı sevmeyen, ötekileştiren bir zaman. Bir türlü sevdiremedik kendimizi. Oysa sanat olmazsa, bütün bu kötülüklerin altından nasıl kalkarız, nasıl katlanırız bunlara? Bu nedenle ödülü sanata ve sanatçılara adıyorum” dedi. Festivalin “Ulusal Uzun Film” jürisinde yer alan tiyatro ve sinema sanatçısı Mert Fırat da Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, son yıllarda sanata ve sanatçılara, özellikle tiyatroya yapılan saldırıları şöyle değerlendirdi: “Bazen medyayı, radyoyu, kısacası iletişim araçlarını kullanarak gerçekleri eğip bükebilirsiniz. Ancak tiyatroda, o sahnede bunu yapamazsınız. Galiba bu nedenle en tehlikeli şey iktidarlar için tiyatro. Sinema da öyle... Özellikle son çekilen sinema filmlerinde bir dönemin eleştirilerine tanık oluyoruz.” Fırat, Gezi Parkı eylemleri sonrasında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın tiyatro sanatçılarını hedef alan sözlerine ilişkin olarak da “Bu tür söylemler bizi etkilemiyor. Biz ve bizim arkadaşlarımız, her şeyden önce bir sanatçının doğru durması gerektiğini biliyoruz. O yüzden de biz, dik değil, doğru durarak yolumuza devam edeceğiz. Meclis’e girmek gibi bir kaygımız yok. Ancak buna rağmen siyaset yapma hakkımız var. Çünkü biz, halkız. Çünkü ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.’ Sonuna kadar dışarıdan siyaset yapmayı, kirli dünyaya girmemeyi hedeflediğimiz için de doğru duruyoruz” dedi. ‘Saldırılar bizi etkilemiyor’ n Kültür Servisi Katar’ın, felaket ve çatışmalardan etkilenen dünya mirası alanları için Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’ne (UNESCO) 10 milyon dolar yardım yapacağını açıklandı. UNESCO’ya 10 milyon dolar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear