25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 OCAK 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Savcı, Hatay’daki şüpheli TIR’ın aramadan nasıl kaçırıldığını anlatıp suç duyurusunda bulundu FAİLİ MEÇHUL DAVASI 7 ‘MİT çatışmayı göze aldı’ AKIN BODUR / SAVAŞ KÜRKLÜ İSKENDERUN/ADANA Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 10. maddesiyle yetkili Adana Cumhuriyet Savcısı Özcan Şişman, 1 Ocak’ta Suriye’ye mühimmat taşıdığı iddiasıyla KırıkhanReyhanlı yolunda durdurulan TIR’ın aranmasını engelleyen MİT görevlileri, savcılar, Hatay Valiliği ve İçişleri Bakanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Cumhuriyet Savcısı Özcan Şişman, mahkeme kararı bulunmasına rağmen TIR’da arama yapılmasının engellendiğini vurguladı. Savcı Şişman, Hatay Valisi Celalettin Lekesiz’in “MİT personelinin doğrudan Başbakanlık’a bağlı çalıştıkları ve alıkonmalarının ceza gerektireceği” yazısından sonra herkesin talimatla çekildiği olay yerine en son MİT mensuplarıyla kendisi ve korumasının karşı karşıya kaldığını anlattı. Dilekçesinde olay yerine intikal ettiklerinde “devlet sırrı niteliğinde malzeme bulunduğu” BM: Sınırı geçecek tüm yardım TIR’larını arayın Dış Haberler Servisi Türkiye’den Suriye’ye yardım götürdüğü ileri sürülen, silah ihbarı üzerine durdurulan ancak MİT’in devreye girerek “devlet sırrı” olduğu gerekçesiyle aranmasına izin vermediği TIR, Birleşmiş Milletler ve Batı tarafından izlenmeye alındı. BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Valerie Amos, Hatay’da durdurulan ve silah yüklü olduğu öne sürülen TIR’la ile ilgili yaptığı açıklamada “BM olarak sınırı geçecek tüm yardım TIR’larının gümrük kontrolünden geçmesini istiyoruz” diye konuştu. Amos, daha önce Suriye hükümetinin söz konusu konvoylarda ameliyat malzemeleri taşınmadığı yönünde ısrarcı olduğunu da hatırlatarak şöyle konuştu: “Ama çatışmaların gerçekliğine baktığımızda bunun her zaman böyle yürümediğini görüyoruz. Biz TIR’ların normal güvenlikten geçtikten sonra kontrol noktalarında gerekli evrak işlemlerinin yapılmasını, daha sonra da serbest bırakılmasını istiyoruz.” El Cezire televizyonu, olayla ilgili 3 kişinin tutuklandığını hatırlatarak, TIR’ı kiraladığı söylenen İHH’nin suçlamaları reddettiğini belirtti. İsrail’de yayımlanan Yedioth Ahronoth gazetesi ise TIR’da füzeler ve cephanelik bulunduğu yolundaki haberleri aktardı. gerekçesiyle MİT mensuplarının TIR’ı aratmadığını ancak kendisinin ısrar ettiğini anlatan Şişman, bunun üzerine İçişleri’nin devreye girdiğini ve aracın geçişine izin verilmesinin istendiğini ifade etti. Savcı Özcan Şişman, bu esnada MİT görevlileri ve güvenlik güçleri arasında tartışma çıktığını, olayın çatışmaya varacak kadar büyüdüğünü belirtti. Bunun üzerine İçişleri Bakanlığı ve Hatay Valisi olay yerindeki jandarma ve polise “çekilin” talimatı verdi. Kolluk güçleri İçişleri’nin talimatına uyarak geri çekildi. Şişman daha sonra kendisi, koruma polisi, Kırıkhan savcısı ve Kırıkhan başsavcısı ile MİT mensuplarının kaldığını ifade etti. Kolluğun çekilmesine rağmen arama kararını uygulamak istediğini, MİT personelinin ise yine engellediğini anlatan Özcan, Kırıkhan Başsavcısı’nın da nöbetçi savcıya baskı yaparak olay yerinden uzaklaştırdığını anlattı. Savcı Şiş man, tüm bu gelişmeler üzerine Hatay Cumhuriyet Başsavcısı’nı arayarak durumu bildirdiğini ancak oradan da bir sonuç alamadığını ifade etti. Şişman, TIR’ın bulunduğu bölgede sadece kendisi ve koruması kalınca arama kararını uygulayamadığını kayda geçirdi. Devletin tüm organlarının TIR’ın aranmaması konusunda seferber olduğunu anlatan Şişman, “Görevi kötüye kullanmak, yargı kararının uygulanmasını engellemek, emre itaat sizlik, tehdit” suçlamalarıyla Hatay Cumhuriyet Başsavcısı, Kırıkhan Başsavcısı, Hatay İl Jandarma Komutanı, Emniyet yetkilileri, Hatay Valisi, İçişleri Bakanlığı yetkilileri, MİT mensuplarından şikâyetçi oldu. CHP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz, Hasan Akgöl ve Mevlüt Dudu da TIR’da arama yapılmasını engelleyen İçişleri Bakanı Efkan Ala, Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz ile TIR’daki MİT görevlileri hakkında Hatay Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 3 milletvekilinin suç duyurusunda şunlara yer verildi: “MİT’in Başbakanlık’a bağlı olması MİT elemanlarına suç işleme hakkını vermemektedir. Yapılan ihbar üzerine mahkeme kararı ile özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Özcan Şişman’ın TIR’da arama yapması, inceleme yapması engellenmiştir. Mahkeme kararının infazının engellenmesi de suçtur.” u Şırnak’ta 199395 arasında işlenen 48 faili meçhul cinayete ilişkin davada savcılık, örgüt lideri olarak tanımladığı dönemin Cizre İlçe Jandarma Komutanı Cemal Temizöz için 5 kez ağırlaştırılmış müebbet, 100 yıl hapis cezası istedi. MAHMUT ORAL Temizöz’e müebbet istemi Orada Türkmen yok TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi ve CHP Hatay Milletvekili Mehmet Ali Ediboğlu, Ala’nın “TIR Türkmenlere yardım götürüyordu” açıklamasına sert tepki gösterdi. Aracın Öncüpınar Sınır Kapısı’na gittiğine dikkat çeken Edibloğlu, “Yayladağı ile Güveççi köyünün güneyinde kalan Suriye topraklarında Türkmen köyleri var. Bükülmez köyünden Kilis’e kadar olan sınırın ötesindeki bölgede ise Kürt köyleri var. Yani, Reyhanlı’dan yola çıkan ve KırıkhanHassaKilis güzergâhını izleyen bir TIR Türkmenlere yardım götürmez. Kilis’in karşısındaki topraklar PYD ile El Nusra’nın kontrolünde bulunuyor. Yani oralarda Türkmen varlığı ve gücü yok. Dolayısıyla ‘TIR Türkmenlere gidiyor’ açıklaması çok inandırıcı değil” dedi. Eryılmaz da, Yayladağı bölgesinin karşısındaki Suriye topraklarında Türkmen bulunmadığına dikkat çekti. n İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) üyesi, Basın Şeref Kartı ve 2005 Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü sahibi Faruk Geç (83) hayatını kaybetti. TGC Yönetim Kurulu, gazeteci, ressam ve yazar Faruk Geç’in ölümü nedeniyle yayımladığı mesajda “Değerli üyemiz, Basın Şeref Kartı ve 2005 Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü sahibi Faruk Geç’i sevgi ve saygıyla anarken ailesine ve topluluğumuza başsağlığı diliyoruz” denildi. Gazeteci Geç yaşamını yitirdi 1 Ocak’ta Suriye’ye muhimmat taşıyan bir TIR’da aramak yapmak isteyen Savcılık MİT görevlileri ile karşı karşıya gelmişti. Jandarmanın arama girişimi ve MİT personelinin engelleme çabalarının görüntüleri de sosyal medyaya sızdı. Dışişleri, Suriye’de kafa kesen El Kaidecinin soruşturulmasına izin vermedi DİYARBAKIR Şırnak’ın Cizre ilçesinde 1992 ve 95 yılları arasında işlenen 48 faili meçhul cinayetle ilgili davada esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, eski Kayseri Jandarma Alay Komutanı ve dönemin Cizre İlçe Jandarma Komutanı Cemal Temizöz için “suç örgütü lideri” tanımlaması yaptı ve Temizöz’ün 5 kez ağırlaştırılmış müebbet, 100 yıl hapis cezası istedi. Şırnak’ta 199395 yılları arasında işlenen 48 faili meçhul cinayete ilişkin aralarında, eski Cizre İlçe Jandarma Karakol Komutanı Cemal Temizöz, “Yavuz” kod adlı Uzman Çavuş Burhanettin Kıyak, eski Cizre Belediye Başkanı korucubaşı Kamil Atak, korucular Kökel Atak, Tamer Atak ile itirafçılar Abdülhakim Güven, Hıdır Altuğ ve Adem Yakın’ın yargılanmasına Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Kamuoyunda “JİTEM Davası” olarak bilinen davanın dünkü oturumuna tutuklu sanıklar emekli Albay Cemal Temizöz, eski Uzman Çavuş Kıyak, itirafçı Adem Yakın ile tutuksuz sanıklar itirafçı Hıdır Altuğ, Abdülhakim Güven eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atak katıldı. Mahkeme heyeti esas hakkındaki mütalaasını sunmak üzere iddia makamına söz verdi. Duruşma savcısı Mehmet Şahin, Cizre ilçesinde sanık emekli Albay Cemal Temizöz liderliğinde bir suç örgütünün kurulduğunu, itirafçı ve korucuların da buna üye olduğunu açıkladı. Şahin, emekli Albay Cemal Temizöz’ün sorgu ekibi kurduğu, bu ekibin gözaltına aldıkları kişileri sorgulayarak öldürdüğünü belirterek 19902000 yıllara arasında Cizre’de tespit edilmiş 48 faili meçhul cinayetin işlendiğine dikkat çekti. Sorgu ekibinde bulunan kişilerin diğer askerlerden farklı şekilde Kalaşnikof tüfek taşıdıkları ve adli işlemler yaptıklarını belirten savcı, birçok öldürme olayının tutanağında sanıkların kod isimle işlem yaptığına dikkat çekerek sanıkların kurumsal hiyerarşi yerine örgütsel hiyerarşiye bağlı olarak görev yaptıklarını, uzman çavuşların talimatları doğrudan Temizöz’den aldıklarını ifade etti. Esas hakkındaki mütaalasını açıklayan savcı Şahin, Temizöz’ün 5 kez ağırlaştırılmış müebbet, 100 yıl hapis, Kıyak’ın 4 kez ağırlaştırılmış müebbet, Güven, Altuğ ve Yakın hakkında ise 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, önceki gün TBMM Genel Kurulu’nda İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yemin töreni sırasında izleyici locasına kadın ve erkeklerin haremselamlık şeklinde oturtulmasını TBMM gündemine taşıdı. Oran, TBMM Başkanı Cemil Çiçek tarafından yanıtlanması istemiyle sunduğu soru önergesinde, “Kadın ve erkek izleyicilerin ayrı sıralara oturtulması talimatını siz mi verdiniz?” dedi. Oran'dan soru önergesi ‘İnsanlık suçu’na perde MURAT İNCEOĞLU MEHMET AĞAR DA SANIK Sabri Uzun gelmedi Konya’da pasaportu olmadığı için gözaltına alınan bir kişinin El Kaide komutanı olduğu ortaya çıktı. İnternette yer alan kafa kesme görüntülerindeki kişi olduğu belirlenen Magomed Abdurakhmanov için savcılık bakanlıktan izin istedi. Bakanlık “Suriye’nin iç meselesi” dedi. Konya’da devriye gezen polisler tarafından durdurulan Magomed Abdurakhmanov, pasaportu olmadığı için gözaltına alındı. Suriye’den gelen birçok göçmene uygulanan prosedür ona da uygulandı. Adresi belirlendi ve serbest bırakıldı. Ancak polislerden biri, o dönemde internette hızla yayılan, Suriye’de insanların kafa kesme görüntülerinde gördüğü kişinin Abdurakhmanov olduğunu fark etti. Polis bir kez daha alarma geçti, bilgi Abdurakhmanov’un İstanbul’da bir adres vermiş olması nedeniyle İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’ne bildirildi. Polis Bağcılar’da verilen adrese baskın u Konya’da gözaltına alınıp serbest bırakılan Magomed Abdurakhmanov, Suriye’de insanların kafasını keserken görüntüleri olduğu belirlenince tekrar gözaltına alındı. Abdurakhmanov, El Kaide üyesi olduğunu ve vahşi katliama katıldığını itiraf etmesine karşın, Dışişleri bu suçtan soruşturulması için gerekli izni vermedi. yaparak Abdurakhmanov’u yakaladı. Yanında kaldığı kişinin işyerinde de arama yapan polisler iki el bombası, 8 şarjör, 186 mermi, palaska ve kafa kesme videolarında giydiği siyah cübbelerden buldu. Ebu Banat takma isimli Abdurakhmanov sorgusunda, örgütte “Emir” yani komutan rütbesinde olduğunu, videodaki gibi kafa kesme olaylarının cuma günleri sıkça yaşandığını anlattı. Operasyon sırasında üzerinde çıkan telsizleri ise Türkiye istihbaratından olduğunu düşündüğü Ebu Cafer isimli bir kişiden aldığını söyledi. Soruşturma dosyasında yer alan birçok bilgi araştırmacı Erkan Metin’in dikkati sonucu ortaya çıktı. İlk olarak suryaniler.com internet sitesinde metropolitlerin El Kaide tarafın dan kaçırıldığı yazıldı. Kafkasya Birliği’ne ait sitede Abdurakhmanov, metropolitleri kaçırdıklarını hatta üzerlerine bomba bağlayarak öldürdüğünü anlatıyordu. İnternete yüklenen videoda başı kesilen kişilerin Hıristiyan din adamları olduğu ifade ediliyordu ancak kimlikleri belirsizdi. Polis, Abdurakhmanov’a cinayeti kabul etmesine rağmen, din adamlarının nasıl kaçırıldığını ve akıbetlerini sormadı. Hazırlık soruşturması sırasında savcılık, Suriye’de meydana gelen kafa kesme olayı ile ilgili soruşturma için izin istedi. Yabancıların, Türkiye dışında işlediği suçlar için savcının soruşturma yapması mümkün değildi. Ancak “insanlık suçu” söz konusu olduğunda bakanlığın izni ile so ruşturma yapması mümkündü. 26 Ağustos 2013 günü savcılığın talebine yanıt veren Dışişleri Bakanlığı, olayı “insanlık suçu” olarak değil, Suriye’nin iç sorunu olarak gördü. Türkiye’nin olaydan mağduriyeti olmadığını savunan bakanlık soruşturma izni vermedi. Oysa soruşturma dosyasında yine Dışişleri Bakanlığı’nın önemli bir yazışması yer alıyor. Yazışmada, Metropolitlerin, Magomed Abdurakhmanov’un grubu olan Katibetül Muhacirun tarafından kaçırıldığı, önce Halep Ancura köyüne daha sonra ise Idlib Sermade köyüne götürüldükleri bilgisi veriliyor. Yazıda, metropolitlerin Esad’a teslim edilerek takas edilmelerinin planlandığı ifade ediliyor. Kaçırma olayının Türkiye’de gerçekleşmesine rağmen soruşturmanın eksik bırakılması nedeniyle Abdurakhmanov Türkiye’de bu suçtan yargılanmayacak. Abdurakhmanov ile2’si tutuklu beş sanık, yasadışı örgüte üye olmak, silah ve patlayıcı bulundurmaktan yargılanacak. 18 faili meçhule yeni dava u Arasında Ağar ile Yeşil’in bulunduğu 19 kişiye, 1990’lı yıllarda işlenen çok sayıda faili meçhul cinayetten dava açıldı. Şüpheliler için birden fazla ağırlaştırılmış müebbet isteniyor. ALİCAN ULUDAĞ ANKARA 1990’lı yıllarda işlenen 18 faili meçhul cinayete ilişkin arasında Mehmet Ağar ile “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’ın bulunduğu 19 kişi hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. İddianamede, dönemin emniyet müdürü Mehmet Ağar’ın yöneticiliğinde, Mahmut Yıldırım, Abdullah Çatlı ile özel harekât polislerinin içinde olduğu bir silahlı teşekkül oluşturulduğu ve bu isimlerin terörle mücadele adı altında “çeteleşmeye” gittiği anlatıldı. İddianamede, Ağar çetenin işlediği tüm cinayetlerden sorumlu tutuldu. TMK Savcısı Sadık Bayındır tarafından hazırlanan 180 sayfalık iddianame, dün Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edildi. Sanıkların, “suç işlemek amacı ile kurulan silahlı örgüt faaliyeti çerçevesinde adam öldürmek, adam öldürmeye iştirak etmek” suçundan cezalandırılması istenen iddianamede bir numaralı sanık Mehmet Ağar olurken, onları İbrahim Şahin, Korkut Eken, Ayhan Çarkın ile bir kısım özel harekât polisleri izledi. 17 numaralı sanık olan Mahmut Yıldırım ise İran uyruklu Lazem Esmaeli ile Asker Simitko’nun 1995 yılında öldürülmesinden sorumlu tutuldu. İddianamede, sanıkların Namık Erdoğan, Metin Vural, Recep Kuzucu, Behçet Cantürk, Savaş Buldan, Haci Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Yusuf Ekinci, Ömer Lütfi Topal, Hikmet Babataş, Medet Serhat, Feyzi Aslan, Lazem Esmaeli, Asker Simitko, Tarık Ümit, Salih Aslan, Faik Candan’ı öldürmekle suçlandı. 18 cinayetin tek tek nasıl işlendiği anlatılan iddianamenin sonuç bölümünde, Ağar’ın liderliğinde, Şahin ve Eken’in yöneticiliğinde “suç işlemek amacı ile silahlı teşekkül oluşturdukları” belirtildi. n İstanbul Haber Servisi Gazeteci Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında ifadeye çağrılan eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, mazeret bildirerek ifadeye gelmedi. 2008’de açık kalp ameliyatı geçiren Sabri Uzun’un, kalbindeki şikâyetten dolayı 18 günlük rapor alarak savcılığa gönderdiği öğrenildi. TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ’NİN AÇTIĞI DAVADA YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI ÇIKTI Emniyet’te basın yasağına mahkeme ‘dur’ dedi İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC), gazetecilerin emniyet müdürlüklerine girmesinin yasaklanması ve basın odalarının boşaltılması kararının iptali için İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nde açtığı davadan yürütmeyi durdurma kararı çıktı. TGC, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kararına karşı 25 Aralık 2013’te Şirinevler’deki İstanbul 4. İdare Mahkemesi’ne iptal davası açmıştı. TGC, 31 Aralık 2013’te İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararını açıkladığını belirtti. Mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararında, Emniyet Genel Müdürlüğü’nden basına getirilen yasağın sebebini ve mevzuattaki dayanağını sorarak 7 gün içinde belgelerin tamamlanmasını istedi. Kararda, Emniyet’in basına getirdiği yasaklama kararının basın, haberleşme ve seyahat hürriyeti üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekilerek özetle şu ifadelere yer verildi: “Dava konusu işlemin, uygulandığı sürece, ilgililerin basın, haberleşme ve seyahat hürriyeti üzerinde uygulandığı dönem bakımındanetkisi tükenecek tahdit ve etki doğurduğu gözetildiğinde davalı idarenin savunması ve ara kararların cevabı alındıktan ya da kanuni savunma ve ara kararlarına cevap verme süresi geçtikten sonra yeniden bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulmasına 2577 sayılı Kanun’un 27’nci maddesinin ilgili hükümlerine göre oybirliğiyle karar verildi.” Bürosu) CHP Mill ANKARA (Cumhuriyet ’de düzenlediği TBMM letvekili Kamer Genç, oğan Bayraktar’ın babasın toplantısında, Erd ni sordu. Genç, bazı iği ild kanlıktan neden azled ı Abdullah Gül, TBMM kişilerin Cumhurbaşkan Başbakan Recep TayBaşkanı Cemil Çiçek ve umduğunu belirterek, t yip Erdoğan’dan mede bulut çöktüğünü söya Türkiye’nin üzerine kar da erken seçime gian ledi. Genç, en kısa zam ini söyledi. dilmesi gerektiğ Kamer Genç: Erken seçim yapılsın
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear