25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 OCAK 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Ayakkabı kutularından milyon dolarların çıktığı Türkiye her gün yeni bir yolsuzluk iddiasıyla çalkalanırken hükümet, yolsuzlukları araştırmak için Malezya ve Singapur’a heyet gönderiyor MUSTAFA ÇAKIR Skandalın böylesi! ANKARA Türkiye, her gün yeni bir yolsuzluk iddiasıyla çalkalanırken hükümet yolsuzluklarla mücadele için Malezya ve Singapur’a gidiyor. Başbakanlık bünyesindeki Saydamlığın Artırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Yürütme Kurulu, 2024 Ocak günlerinde bu iki ülkeyi ziyaret edecek. Ziyaret kapsamında Singapur ve Malezya’daki yolsuzlukla mücadele birimleriyle görüşülecek. Kurul üyelerinin büyük bir bölümü bakanlık müsteşar yardımcılarından oluşuyor. Hükümet, öngörülen faaliyetlerin yerine getirilmesi için Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay başkanlığında, Adalet, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Gümrük ve Ticaret, İçişleri ile Maliye bakanlarının katılımıyla komisyon oluşturdu. Komisyonun direktifleri doğrultusunda öngörülen faaliyetlerin yerine getirilmesini sağlamak üzere de “Saydamlığın Artırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Yürütme Kurulu Başkanlığı” kuruldu. Kurul yaklaşık 4 yıldır çalışmalarını sürdürüyor. Yürütme Kurulu’nun sekreterya görevini Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı yürütüyor. Yürütme Kurulu’nda ise Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı, Adalet, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, İçişleri, Maliye bakanlıkları müsteşar yardımcıları ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Türkİş’in genel sekreter yardımcıları yer alıyor. Kör Kuyularda Kan Uykularda Kapı kapanıyor, kilit hazır, anahtar kör bir kuyuya atılmak üzere. Çevre ülkelerinin neredeyse tümüyle arasını bozmuş dış politika ustası, artık kitabından pasajlar okuyamıyor, Osmanlı’nın parlak zamanlarından söz etmek imkânsız. Şimdi “devlet geleneğinden”, “oğulların, kardeşlerin bile feda edilebileceğinden” konuşuluyor. Açık vermiş şöhretler kapı önüne konulurken tahribatın gözlerden gizlenebilmesi için yasak kararları çıkartılıyor. Artık yeni soruşturma açılamayacak, açılmış olanlar hakkında yazılıp çizilemeyecek. Konuşmaya, yazmaya, söylemeye, kâğıda, internete yeni yasaklar gelirken öfkenin hükümranlığı çoktan başladı. HHH Kapı kapanıyor, kilit hazır, anahtar kör kuyuya atılmak üzere. Daha önce canla başla “hizmet” etmiş olanlarla yollar ayrılmıştır. Onlara “güle güle” deniliyor. Israr edenlere, “hizmeti” sürdürmek isteyenlere, inatlaşanlara ve kârdan pay isteyenlere, hani “beraber yürümemiş miydik bu yollarda, beraber ıslanmamış mıydık” diyenlere, kendilerini dev aynasında görenlere, ihanet edenlere uygulanacak şiddetin hazırlığı var ufukta. “Uzun bıçaklar gecesi”nin eli kulağında. HHH Kapı kapanıyor, kilit hazır, anahtar kör kuyuya atılmak üzere. Dolar bir füze hızıyla göklere doğru tırmanırken hesaplardaki “hata noksan payı” bu kez fena vuracak gibi. Borç ödenemez hale gelince müflis tüccar kaçıp gider ama nereye kaçacak ki? Kaçacak yer yoksa kendi içine kapanırsın. “Eski dostlar eski dostlar” şarkısı ömrünü tüketirken, boyun eğdirmeye yeminliler de sıkar boğazını usta bildiğin gücü tükenmiş muktedirin. Nutuklardaki şiddeti gittikçe artan celâdetin nedeni de işte bu havasızlıktır. Köşeye sıkışan ne yaparsa onu yapıyor ama ne ekonominin, ne dış politikanın yasaları senin bildiğin gibidir. O yasalarda yalnızca çıkarlar konuşur; büyük, devasa, hata kabul etmeyen cinstendir o çıkarlar. Bak dinle nasıl da herkese bağırıyor. Senin alkışlarından başka bir şeyi kalmadı sanki. Ama farkında mısın aldığı karşılık pek soğuktur. Anlıyorsun ki destek sesleri artan sessizliğin içinde gittikçe cılızlaşıyor. Diplomasinin her derde deva sözleri bile tükendi; uzun zamandır rahatlatacak bir yanıt gelmiyor stratejik ortaklardan. O da çareyi kapanmakta buluyor. Kapanmanın adına “milli irade” dese de “yutmayız biz bunları” diye efelense de sonuçta kapanma kapanmadır ve anahtarı kör kuyuya atmaya hazır çoktandır. HHH Kapı kapanıyor, paslı kilit takıldı, anahtar kör kuyuya atıldı atılacak. Memleketin üzerine “Mordor ülkesinin” zifiri karanlığı çöktü. Kötü kokular saçan bulutlar belirdi gökyüzünde. Yağmur zehirli yağıyor. Kar siyahtır. Güneş bir alev topu gibi herkesi yakıyor. Çıkmaza giren hesap kitap işlerinin yoksulları daha da yoksul kılacağı bellidir. Vaat edilen cennetin hayal olduğu ortaya çıktı. Sen “hayaldi gerçek oldu” masalını dinlerken, gerçeğin nasıl acıtan bir gerçek olduğu gizlenemez hale geldi. “Usta” ne derse desin ey benim partisine gönül vermiş garip kardeşim, sen bu kör kuyuyu fark etmenin ya da içine düşmenin kıyısındasın artık. HHH Kapı kapanıyor, paslı kilit takıldı, anahtar kör kuyuya atıldı atılacak. Seni bir intikama, arkasında uzun bir zorbalık devrinin saklandığı “uzun bıçaklar gecesine” hazırlıyorlar. O nedenle henüz zaman varken uyan. Bu iki yönlü kumpası toptan reddetmenin kurtuluş olduğunu anlama zamanıdır. Sıkışan siyasetin, hak hukuk tanımayan acımasız kurallarının dışına çıkmaz, destekçisi olmaktan vazgeçmezsen, “bu zamanda her şey mubahtır” demezsen, kirlenmiş, daha da kirleneceği aşikâr olan bu oyundan çıkıp gitmezsen yalnız kendine değil, memlekete de yazık edeceksin. Kapı kapanıyor, paslı kilit hazır, anahtar kör kuyuya atılmak üzere. Zaman daraldı. Korkarım son çağrıdır bu sana... Başbakanlık’tan yazı Türkiye son günlerde yolsuzluk iddialarıyla sarsılırken ilginç bir gelişme yaşandı. Saydamlığın Artırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Yürütme Kurulu Başkanı, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Özer Kontoğlu, yürütme kurulunda ve sekreteryada yer alan üyelerin bağlı bulundukları kurumlara yazı gönderdi. Kontoğlu, kurulca yürütülen müzakereler sonucunda “Saydamlığın Artırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Stratejisi”nin kapanış ve yeni strateji süreçlerine başlanmadan önce çeşitli ülke deneyimlerinin yerinde incelenmesinin yararlı olacağı kanaatine varıldığını bildirdi. Kontoğlu yazısında, “Bu itibarla, uluslararası şeffaflık örgütü tarafından yayınlanmış olan yolsuzluk algılama endeksinde ilk beş içerisinde yer alan Singapur ile Malezya yolsuzlukla mücadele birimlerinin ziyaret edilmesinin faydalı olacağı değerlendirilmiştir” dedi. Yazıda, Malezya ve Singapur’da yolsuzlukla mücadele eden birimlerin yetkilileriyle istişare toplantıları yapılacağı belirtildi. Harcamaları kurumlar karşılayacak! Yazıda, inceleme ziyaretine katılacak üyelerin yol, konaklama ve yevmiye giderlerinin kendi kurumlarınca karşılanacağı ifade edildi. Saydamlığın Artırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Yürütme Kurulu’nda yer alan Türkİş, Malezya ve Singapur’a gerçekleştirilecek ziyarete katılmayı reddetti. Türkİş reddetti KARABÜK (DHA)Karabük’ün Safranbolu Belediye Başkanı AKP’li Necdet Aksoy, parti içinde kendisi de dahil bakanlara kadar pek çok kişinin cemaatle iç içe olduklarını belirterek “Hiç kimse rahatsız değildi. Durum farklılaşınca bu yapıdan dolayı bir kişinin suçlanmasının doğru olmadığını düşünüyorum. Yerelde bu ayrışmaya girilmemeli” dedi. Yaklaşık 4 ay önce Amerika’ya giderek Fethullah Gülen’i ziyaret ettiğinin anımsatılması üzerine Aksoy, siyasete girmeden önce kardeşinin cemaatle ilişkileri olduğunu, belediye başkanı olduktan sonra da bunun devam ettiğini söyledi. ‘Cemaatle iç içeyiz’ ‘Chat’ı bırak çetelere bak’ HAZAL OCAK/MERT TAŞÇILAR İSTANBUL/ANKARA Sosyal medya üzerinden “İnternetimeDokunma” sloganıyla örgütlenerek Taksim Meydanı’nda toplanan yüzlerce kişiye polis biber gazı, tazyikli su ve plastik mermi kullanarak müdahale etti. Ankara’da da Kızılay Meydanı’nda “İnternetimeDokunma” eylemi yapıldı. Telekomünikasyon İletişim Dairesi Başkanlığı’na (TİB) internet sitelerine ait sayfaları 4 saat içinde engelleme yetkisi veren yeni internet yasa tasarısına karşı sosyal medya üzerinden “#internetimedokunma” ve “#18Ocak18DeSokaklara” sloganıyla protesto etmek için örgütlenen yüzlerce kişi dün 18.00 sıralarında Taksim Meydanı’nda toplandı. Polis eylem çağrısına karşı çok geniş güvenlik önlemleri alırken Taksim Meydan, metro çıkışı, Gezi Parkı ve çevresi ile İstiklal Caddesi girişinde çok sayıda çevik kuvvet polisinin konuşlandığı görüldü. Taksim Cumhuriyet Anıtı çevresi ve Taksim Meydanı’nın bir kısmı erken saatlerde yurttaşlara kapatıldı. Buna karşın bazı gruplar Tünel ve Galatasaray Lisesi civarında toplandı. Polis bir araya gelerek meydana yürümek isteyen gruplara tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etti. Taksim Meydanı’nda toplanan ve ellerinde “sağlam sansürcü” dövizleri taşıyan gruba da polis kitleyi kalkanlarıyla iterek Sıraselviler Caddesi’ne doğru uzaklaştırdı. Polis kitleye dağılma çağrısında bulunduktan sonra biber gazı, plastik mermi ve tazyikli suyla müdahale etti. Çok sayıda kişi gözaltına alındı. Evlerinin camlarından bakan ve o sırada meydanda bulunan yurttaşlar da alkış ve ıslıklarla polis müdahalesini protesto etti. Kalabalığın bir kısmı da polis müdahalesiyle Galatasaray Lisesi önüne sürüldü. Taksim ve çevresi gaza boğu ‘İnternetime Dokunma’ eylemine sert müdahale VAŞ Fotoğraf: NECATİ SA İstanbul Haber Servisi Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Akil İnsanlar Heyeti’nden Can Paker, Prof. Dr. Doğu Ergil, Levent Korkut ve Zübeyde Teker’in de arasında bulunduğu 12 kişiyi, Dolmabahçe’de kabul etti. Toplantı talebinin 17 Aralık operasyonu sonrası çözüm sürecinin zarar görme endişesini duymaları nedeniyle heyetten geldiği öğrenildi. Toplantıdan sonra Doğu Ergil, “Hükümete karşı anti demokratik bir girişim varsa bunu savuşturmak için anti demokratik tavırlar benimsenmemeli ki, demokratikleşme kapısı açılsın” dedi. İstanbul Haber Servisi Kentsel dönüşüm alanı ilan edilen Bağcılar’da, Kirazlı Mahallesi’nde bulunan Yuvam Sitesi’ndeki binaların yıkımı törenle gerçekleştirildi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, yıkım sırasında Diyarbakır halk oyunları ekibiyle halay çekti. Atalay, Akil İnsanlar’la lurken eğlence merkezleri olumsuz etkilendi. Akşam saatlerinde Okmeydanı’nda yapılan protestoya sert müdahale eden polis gençleri yerlerde sürükleyerek gözaltına aldı. Çatışmalar geç saatlere kadar sürdü. Ankara’da da Kızılay’da toplanan yaklaşık 200 kişi, “Chat’ı bırak çetelere bak” pankartı açarak “Erişim haktır engellenemez”, “Sansüre karşı omuz omuza” sloganları attı. Eylemciler hazırladıkları pankartlarda 17 Aralık yolsuzluk operasyonu ve cemaat AKP kavgasına da göndermede bulunarak, “Allah onların bilgisayarlarına virüsler salsın” yazdı. Bursa, Samsun, Karabük, Eskişehir ve İzmir’de de eylemler yapıldı. Yolsuzluğa gönderme Fotoğraflar: AFP ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP içinde fitne çıkardığı gerekçesiyle ihracı istenen İstanbul Milletvekili Muhammed Çetin, istifa sinyali verdi. Çetin, hakkındaki iddialar için “Mesnetsiz. Disiplin sürecini de görmek istiyorum ama istenmediğim yerde kalmam” dedi. Parti yönetimini eleştiren Çetin, disiplin kararını basından öğrendiğini belirterek, “AKP’ye kime yakın olduğum bilinerek davet edildim” dedi. Çetin, Ankara’ya döndüğünde kararını Meclis’te açıklayacağını ilan etti. AKP’li Çetin’den istifa sinyali İZLENİMLER TOMA: Alo İSKİ su bitti ARİF KIZILYALIN “18 Ocak saat 18.00” çağrısının ‘merkez üssü’ Taksim, 2013 Haziran ayından anımsadığımız görüntülere sahne oldu. Polis yine zor kullandı, su sıktı, gaz ve plastik mermi attı, hukuk dışı tutuklamalarda bulundu. Oysa Taksim bileşenlerinin dünkü eylem için yaptığı çağrı çok masumcaydı. “İnternetime dokunma” diyordu çoğunluğu genç 5 bine yakın insan. Kimse organize değildi, kimse de örgüt üyesi gibi durmuyordu. Sadece hak aramak, hükümeti sloganlarla protesto etmek amacındaydı. Kalabalık saat 18.00’i gösterdiğinde topluca yürüyüp alkışlı protestoya başlayınca AKM otoparkından koşarak gelen çevik kuvvet önce yurttaşları Sıraselviler’e doğru “ittirdi” ardından da “Yaptığınız gösteri yasadışı. Zor kullanacağız çekilin” uyarısı sonrası TOMA’lardan sıkılan tazyikli suyla grup dağıtılmaya çalışıldı. Bazı polislerin biber gazı sıktığı da görülürken 40’a yakın kişi yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı. “Her yer rüşvet, her yer yolsuzluk” sloganlarına dün “Polis boş durma Bilal’i yakala” söylemleri eklendi. İstiklal Caddesi girişini kapayıp G.Saray Lisesi önündeki grupla meydandaki kalabalığın iletişimini kesen polis ara sokaklarda da kalkan ve coplarla yurttaşlara şiddet uyguladı, Akrep araçları yoğun biçimde biber gazı attı. Özellikle içkili mekânların önündekiler, “Defolun evlerinize” diye kovuldu. Gazdan etkilenenlerin baygınlık geçirmesi ve bir kişinin plastik mermiyle gözünden yaralanması paniğe yol açtı. Taksim Meydanı’na doğru yönlenen grupla sivil polisler arasında da sözlü tartışmalar yaşanırken bazı yurttaşların “Cemaatin mi Başbakan’ın mı polisisiniz?” soruları zaman zaman gerginliğe neden oldu. Gecenin finali ise suyu biten TOMA’lara Sıraselviler civarında üzerinde ‘İSKİ’ yazan lacivert tankerlerden su takviyesi yapılmasıydı. Bu görüntü üzerine birçok İstanbullu, “30 Mart’ta görüşürüz” sloganları attı. YOLSUZLUĞU KABUL ETTİ Halaylı yıkım Müezzinoğlu’ndan ‘kutu’ itirafı EDİRNE (Cumhuriyet) Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Edirne’de Trakya Birlik Mali Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmada, 17 Aralık yolsuzluk operasyonuyla ilgili “asrın yolsuzluğu dediklerinin bir belgesi var mı” diye sorunca, salondan gelen cevap karşısında kısa süreli şaşkınlık yaşadı. Salondan “Var” cevabını alan Müezzinoğlu, “Bugün ülkemiz, milletimiz bazı oyunların sergilendiği bir dönemi yaşıyor. 17 Aralık operasyonuna asrın yolsuzluğu deniyor. Asrın yolsuzluğunda bir belge var mı? Evet, ayakkabı kutuları. Ayakkabı kutuları olan kişiyi yargılamaya kimsenin itirazı yok. Ama Halk Bankası’nın itibarını düşürmek de kimsenin hakkı da değil, haddi de değil” diye konuştu. Törüner’e darba hapis İstanbul Haber Servisi Eski devlet bakanlarından Yaman Törüner’i darp eden Ercan Alkan’a 3 ay 10 gün hapis cezası verildi. İstanbul 17. Sulh Ceza Mahkemesi, Törüner’i yol verme tartışmasında darp ederek yaralanmasına sebep olan Ercan Alkan hakkında başka bir davadan mahkumiyeti nedeniyle ceza erteleme uygulamadı. ‘Hükümet çocukları için çalışmış’ İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, 17 Aralık “yolsuzluk ve rüşvet” operasyonunda ortaya çıkan ilişkilere dikkat çekerek “30 yaşındaki Reza Zarrab’ın Türkiye Cumhuriyeti hükümetini yönlendirmesi kabul edilemez. Bu büyük bir rezalettir” dedi. Toprak Yeditepe Üniversitesi’nde verdiği konferansta, yolsuzluk soruşturmasının Türkiye’nin nasıl yönetildiğine ilişkin çok çarpıcı görüntüler ortaya çıkardığını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçmesinin ardından adı Rıza Sarraf olarak değiştirilen ve 17 Aralık operasyonunda tutuklanan İranlı işadamı Reza Sarraf’ın ilişkilerine dikkat çeken Toprak şöyle konuştu: “Temel görevi halkın çıkarları için çalışmak olan bir hükümet bunun yerine çocukları için ‘çalışmış’. AKP Türkiye’yi değil, rantı yönetmiş ve yönlendirmiştir. Bunun için de devletin ve hukukun bütün kurallarını hiçe saymıştır.” 2. dosyada ‘Urla’da kaçak villa’ iddiası İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İstanbul’da gerçekleştirilmek istenen, ancak engellenen 2. dalga rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili dosyada Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İzmir Urla Zeytineli’ndeki sit alanında yazlık bir villa yaptırdığı iddia ediliyor. İddiaya göre, İzmir’in en güzel denizine sahip Urla’da Erdoğan ve ailesi birinci derece sit alanı olan Zeytineli Köyü’nden bir yer aldı. Söz konusu arazinin 1. derece Sit alanından çıkartılıp 3. derece sit alanı ilan edilmeye çalışıldığı ancak bunun gerçekleşmediği iddia ediliyor. İmar izni engelini aşmak için Başbakan’ın doğrudan talimatları ile dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya ve Urla Kaymakamı’nı devreye soktuğu ileri sürülüyor. Yurt gazetesinde yer alan habere göre, bir iddia da Erdoğan ve ailesine ait özel bölge için üniversite hocalarına rüşvet verilerek bir rapor hazırlatıldığı yönünde. Bu yöntemle sit alanı engelinin aşıldığı savlanıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear